En Sıcak Konular

Engin Ardıç


Engin Ardıç
0 0 0000

Orhan Pamuk'un babası zurna çalar mıydı?



Orhan Pamuk dokunulmazlık kazandı ya, artık 'romanlarını beğenmiyorum' demek yasak. 'Sürükleyici değil, üslubu yok, sıkıyor, sonuna kadar okunmuyor' diyebilmek cüretini göstereni çarmıha gererler.

Eh, Pamuk'a o kadar vahşice, barbarca saldırıldı ki, taraftarları da elbette karşı atağa geçtiler ve onu 'ermiş' yaptılar. Aslında Pamuk kavgası, Avrupa Birliği'ne girmek isteyenlerle istemeyenler arasında kopan 'siyasi' bir kavga da, olaya 'edebi' bir süs veriliyor!...

Bu arada edebiyat güme gidiyor.

Çünkü 'Nobel aldığına göre vatan hainidir' dangalaklığıyla 'Nobel aldığına göre büyük yazardır' dangalaklığı arasında fark yok.

Bildiğiniz gibi ben Nobel'i Orhan'ın ya da Abdurrahman'ın değil 'ilk kez bir Türk yazarının' almış olmasına çok sevindim.

Bugün ödülünü 'fiilen' eline alacak, bir milyon avroluk çekini de tören sırasında mı yoksa daha sonra mı verirler, bilmem. 'Orhan Pamuk'tan sorumlu gazeteci arkadaşlar' elbette bunu da, Stockholm elçiliğimizin yemeğinde antre, ara sıcak, zeytinyağlı ve tatlı olarak ne yediklerini de, bu arada 'sefiremizin' göğüs, bel ve kalça ölçülerini, Pamuk'un kızı Rüya'nın karnesinde kaç kırık getirmiş olduğunu falan da yazacaklardır, öğreneceğiz. 'Pınar Altuğ magazini' gibi şimdilerde bir de 'Orhan Pamuk magazini' üreten Türk basını elbette bizden daha iyi bilir.

Benim ilgimi, tıpkı Serdar Turgut gibi, Pamuk'un 'Nobel konuşması' çekti.

Geleneğe göre, Nobel alan 'aldım kabul ettim' deyip savuşamayacağı için (krala ayıp olur) mutlaka bir konuşma yapmakla yükümlü. Bu konuşma, kimi yazarda sıradan ve yavan bir 'yasak savmadan' öteye gitmiyor, kimisi de eserlerinin ruhunu, dünya görüşünü, sanat anlayışını özetleyen, eserleri kadar önemli ve kalıcı bir 'metin' hazırlıyor, hatta bunu sonradan ayrı bir 'risale' (kitapçık) şeklinde yayınlıyor, en azından ölümünden sonra 'bütün eserleri' baskısına giriyor bu konuşma...

Pamuk'un konuşması da, Faulkner'ın ya da Camus'nün ünlü konuşmaları gibi tarihi bir 'Stockholm söylevi', eserinden ayrı ve bağımsız olarak kendi başına değer taşıyan bir 'text' midir, zaman gösterir. Romanlarının kalıcı mı geçici mi olduğunu da zamanın göstereceği gibi.

Ben şu 'rahmetli baba muhabbetine' takıldım.

Bu bir 'Amerikan' yaklaşımıdır.

Amerikalılar ota boka konuşma yapmayı çok severler, Oscar törenlerinden de hatırlayacağınız gibi lafı da analarına babalarına getirmeden edemezler.

Çünkü Batı toplumlarının omurgası 'bireydir'.

Pamuk da Robert College mezunu olduğu için böyle yapmıştır. Üstelik onun babası bizimki gibi memur değil, çok zengin bir işadamıdır.

Fakat Amerikalılar hiçbir konuda ölçü bilmedikleri için burada da işin suyunu çıkarmışlar, bu tür konuşmalarını neredeyse 'insan soyunu başlatarak bugün burada olmamızı sağlayan sevgili Adem babamızla Havva anamıza teşekkürü borç bilirim' ayağına düşürmüşlerdir!

Kimse de onlara 'kısa kes de Aydın havası olsun' demez. Herkes dinler, kibar kibar da alkışlar. Çünkü orada her bireyin, ne kadar çarçur ve salakça da olursa olsun kendi görüşlerini, düşünce ve duygularını özgürce ve kesintisiz dile getirme hakkı vardır.

Şu soruyu sormak da kimsenin aklına gelmez: Ulan, senin 'en iyi montajcı' dalında aldığın Oscar ödülünde, sana her zaman ilgi ve şefkatle yaklaşmış olan teyzenin kızının ne katkısı olabilir yani?

Madem 'teamül' böyle, izin verirseniz ben de, 'sebeb-i hayatım' sıfatıyla varolmama ve bugün okuduğunuz yazıyı yazabilmeme yol açan rahmetli babam Mustafa Şevki Ardıç'ın bavulunu değilse bile rakı şişesini saygıyla anıyor, ayrıca Türk basınını başlatarak bana yazılarımı yayınlayacak bir ortam sağlayan Agah Efendi'ye, beni bu gazeteye almakla büyük bir 'matbuat ve ticaret dehası' sergileyen yöneticilerim Sayın Mehmet Bülent Ergin, Sayın Serdar Çaloğlu ve Sayın Serdar Turgut beyefendilere, programa ilave olarak elime daha kolay gelen bir alfabe kullanmama olanak veren büyük kurtarıcı Mustafa Kemal Atatürk'e ve İstanbul'u ele geçirmekle gerek benim gerekse Orhan Pamuk'un bu güzel şehirde yaşamamızı sağlayan değerli padişahımız Fatih Sultan Mehmet'e sonsuz teşekkürlerimi sunuyorum...



Bu yazı 2,028 defa okundu.






Yorumlar

 + Yorum Ekle 
    kapat

    Değerli okuyucumuz,
    Yazdığınız yorumlar editör denetiminden sonra onaylanır ve sitede yayınlanır.
    Yorum yazarken aşağıda maddeler halinde belirtilmiş hususları okumuş, anlamış, kabul etmiş sayılırsınız.
    · Türkiye Cumhuriyeti kanunlarında açıkça suç olarak belirtilmiş konular için suçu ya da suçluyu övücü ifadeler kullanılamayağını,
    · Kişi ya da kurumlar için eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi ya da kurumlara karşı tehdit, saldırı ya da tahkir içerikli ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi veya kurumların telif haklarına konu olan fikir ve/veya sanat eserlerine ait hiçbir içerik yayınlanamayacağını,
    · Kişi veya kurumların ticari sırlarının ifşaı edilemeyeceğini,
    · Genel ahlaka aykırı söz, ifade ya da yakıştırmaların yapılamayacağını,
    · Yasal bir takip durumda, yorum tarih ve saati ile yorumu yazdığım cihaza ait IP numarasının adli makamlara iletileceğini,
    · Yorumumdan kaynaklanan her türlü hukuki sorumluluğun tarafıma ait olduğunu,
    Bu formu gönderdiğimde kabul ediyorum.





    Diğer köşe yazıları

     Tüm Yazılar 
    • 26 Eylül 2012 Tayyip gitsin de Hitler mi gelsin?
    • 15 Ağustos 2012 Atraksiyon
    • 29 Temmuz 2012 Akşam diyordun Abbas
    • 23 Temmuz 2012 Özeleştirini yap Kemal arkadaş!
    • 16 Temmuz 2012 Fransa'nın Kılıçdaroğlu'su
    • 15 Temmuz 2012 Onları geri kazanalım
    • 4 Haziran 2012 Ay birbirinizden farkınız mı vardı?
    • 26 Mayıs 2012 İç savaş istediklerini söylemiştim
    • 29 Nisan 2012 Coşku duyulacaaak... Duy!
    • 13 Nisan 2012 Osmanlıca dersi de konulsun
    • 8 Nisan 2012 Osmanlı'da garaj mes'elesi
    • 23 Mart 2012 Hatırlayalım hatırlatalım
    • 7 Mart 2012 ''Haybeden Şef Gezisi''
    • 29 Şubat 2012 Senin de adın Kemal
    • 12 Şubat 2012 Lafının ardında dur
    • 19 Ocak 2012 Aman oğlum, vururlar ha
    • 6 Ocak 2012 Zurnanın zırt dediği yere henüz gelmedik
    • 5 Ocak 2012 İlker Paşa bize de ifade versin
    • 2 Ocak 2012 CHP'yi destekliyorum
    • 19 Aralık 2011 Olmayanı olduramazsınız

    En Çok Okunan Haberler


    Haber Sistemi altyapısı ile çalışmaktadır.
    5,368 µs