0 0 0000

'ABD'den Erdoğan'ın Köşk planına hayır...'

Son birkaç günün en önemli haberi Washington'dan geldi, gazetelerde küçük yer bulan bu haber aslında çoook çok önemli, çünkü bu haberin arka planında Mayıs 2007 Cumhurbaşkanlığı savaşları, Erdoğan'ın Köşk planının kaderi, erken seçim ihtimali ve de İran krizinin sertleşmesi halinde Ankara'nın durduğu ya da duracağı zemini kapsayan önemli gelecek kodları bulunuyor, kriptolu bu haber kısacası şuydu; 'ABD, randevu bekleyen Erdoğan'a kapısını açmadı ve açıkça 'gelme, randevu vermiyoruz, ziyaret teklifini şu anda kabul etmiyoruz' dedi.

Öncelikle hemen altını çizelim, konuştuğum uzmanlara göre reddedilen kesinlikle Türkiye değil sadece Sayın Erdoğan'dır. Peki neden Washington net bir dille Erdoğan'a kapıyı açmadı? Yine uzman yorumlarıyla aktarayım size, diyorlar ki uzmanlar;

'Washington, Türkiye'de Hükümet (AKP) ile devletin bazı kurumları arasında giderek yükselen tansiyonu, gerginliği endişeyle izliyor ve Ankara'daki bu gergin ortam devam ederken bu anda Erdoğan'ı kabul edip, Beyaz Saray'da ağırlar ise adeta Erdoğan'dan yana taraf olmuş, iktidarını tescillemiş fotoğrafının verileceğini biliyor. Washington, Bush-Erdoğan fotoğrafının AKP tribünlerinde malzeme olarak kullanılmasını da kesinlikle onaylamıyor, istemiyor, dolayısıyla da Erdoğan'ı reddediyor.

Bu reddin asıl altı çizilmesi gereken vurgusu ise; Washington, Cumhurbaşkanlığı yarışları, Köşk kulislerinin hararetlendiği bu dönemde örtülü anlamda ''Erdoğan'ın KÖŞK planını da reddetmiş'' oluyor.

Pentagon'un, ilgili çevrelerin artık AKP'ye tavrı açıkça ortada, son birkaç aylık Pentagon uzmanlarının açıklamalarına bakarak bu iddianın altını doldurabilirsiniz. ABD Dışişleri ve de Beyaz Saray çevreleri ise İran krizindeki tutumu ve de Hamasla ilgili malum son gelişmeler nedeniyle AKP Hükümeti'ne gayet temkinli yaklaşıyor.

Washington, Erdoğan'a sonbahar için randevu verebilir ama bu da gözüken o ki düşük profilli bir ziyaret olarak kabul edilecek, bu ziyaretin de iç politikada malzeme olarak kullanılmasına kesinlikle geçit verilmeyecektir. Diğer bir ifadeyle tekrar edelim; Erdoğan'ın Washington ziyaretinin bir tür iktidar tescili ya da Köşk planına onay gibi algılanmasına onay yok. '

Evet kayda geçen okur, uzmanlarca Washington'ın Erdoğan'ı reddinin arka planında saklı olduğu öne sürülen bu mesajın ağırlığını detaylandırmama sanırım gerek yok. Geniş açılımların siyasi arenada yaratacağı domino efektini sizin yüksek algınıza bırakıyorum.

Vatanda gerilim artıyor, suni çete haberleri, laik-anti laik saçmalığı, bilgi kirliliği, psikolojik savaş bombalarıyla tıkanan, kilitlenen piyasaların üzerinde bir de 'ekonomik kriz alarmları' çalıyor. Üstelik kiminle konuşsam gerginliğin giderek daha da tırmanacağına kesin gözüyle bakıyor. Tehlikeli KÖŞK ısrarı ülkeyi büyük bir siyasi krize doğru sürükleyip, son sürat duvara doğru ilerletiyor, peki bu kaos kimin ekmeğine yağ sürüyor? Cevabı hepimiz biliyoruz.

RUSYA AKDENİZ'E DONANMA ÜSSÜ KURUYOR-ÖNEMLİ...

Son olarak, dün değerli meslektaşım AKŞAM'ın Adana Temsilcisi Tonyukuk Renklikurt'la sohbet ederken ilginç bir gelişmeye dikkatimi çekti, ben de derhal bu önemli gelişmeyi sizin yüksek ilginize arz etmek istiyorum bilen okur, gözden kaçmaması gereken bir gelişme daha;

Rusya'nın Soğuk Savaş'ın ardından ilk kez Akdeniz'de daimi bir donanma üssü kurmaya çalıştığı ve bu amaçla Suriye'yle temasa geçtiği kaydedildi. Moskova'nın Suriye'nin Laskiye ve Tartus limanlarını seçtiğini yazan Rus gazetesi Kommersant'ın haberine göre, özellikle ABD'nin Karadeniz'deki güç gösterisinin devam ettiği-donanma göndermek istediği bu günlerde Rusların karşı atağı büyük anlam taşıyor. Rusya böylece ilk kez eski Sovyet sınırları dışında askeri üssüne sahip olacak. Rus gazetesinin de belirttiği gibi bu da Moskova'nın, Ortadoğu'da kendi siyaset oyununu yürütmesini sağlayacak. İlaveten Bakü-Tiflis-Ceyhan 'ın çıkış noktasının hemen burnunun dibinde önemli bir Rus deniz gücünün konuşlanması buradaki oyunun çok heyecanlı olacağının da bir göstergesi.'

Evet efendim, bendeniz deniz feneriniz olarak umarım bu yazıyla uzaklarda olup bitene-ya da olacaklara dikkatinizi çekmeyi başarabilmişimdir...

Bu yazı 841 defa okundu.