En Sıcak Konular

Mehmet Altan


Mehmet Altan
0 0 0000

Hükümet yeniden iktidar oluyor...



En birincisi, hükümetin yeniden iktidar olabilmek için silik değil, tam tersine aktif bir şekilde demokratik inisiyatif alması... 

Yansıtılana inanırsan... Türkiye’de on dört milyon oy almış... Tek başına iktidar olmuş... Parlamento’da üç yüz elli küsur milletvekiline sahip...

Yerel yönetimlerin çoğunu elinde bulunduran... Türkiye’yi AB müzakere sürecine taşımış...

Ekonomide ciddi bir başarı sağlamış...

Ak Parti diye bir parti yok.

Ne var?

İktidara muhalif bürokrasi...

Ve şehit cenazelerini hükümeti boğma senaryosunun sahnesi haline getirenler.

İş gerçekten böyle ise...

‘Seçimi nasıl erteleriz’ türündeki sinsi planlara ne gerek var?

Böyle değilse...

Neden böyle gösterilmekte?

***

Siyasal iktidarın elektronik muhtıra ertesindeki anlamlı çıkışından bu yana epeydir inisiyatif almaması...

Düşük bir profille seçime gitmeyi tercih eder görünmesi...

Anti demokratik dalgaya karşı kararlı bir tavır göstermeyi uygun bulmaması...

Kısacası hükümetin iktidarı kullanmaması, yansıtılmak istenen havayı kolaylaştırmaktaydı..

***

Baktım...

Dün hükümet yeniden iktidar olma kararı almış sanki...

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın parti merkezinin açılışında söyledikleri, siyasal iktidarın Kuzey Irak ve şehit cenazeleri üzerinden yok edilmesine yönelik sistematik girişime karşı tavır almaya başladığını vurgular gibiydi.

Örneğin Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın, ‘Bu konu konuşulmaz, bu konuyla ilgili yapılması gereken varsa yapılır. Her zaman gelen rakamlar var. Nedir bunlar? Kuzey Irak’ta 500 tane terörist var. Türkiye’de dağlarda 5 bin terörist var. Şimdi Türkiye’deki 5 bin teröristle ilgili mücadele bitti mi? Yani bu halledildi mi ki Kuzey Irak’taki 500 kişiyle uğraşma safahatine gelinecek’ demesi...

Örneğin, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın ‘Bazı emekli generaller, paşalar, televizyon televizyon dolaşıp hükümete karşı adeta saygı sınırlarını aşan ifadeler kullanmak suretiyle, toplumda sanki bir psikolojik olumsuz hava oluşturmanın gayreti içerisine giriyorlar. Bunlar hoş şeyler değil’ demesi...

Örneğin Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın cenazelerdeki siyasal protestolar için ‘Bu terbiyesizliği yapmış olanlar ne İslami görevi, ne insani görevi yapmak için geliyor. Tamamen bunların dışında bir görevlendirmeyle oraya geliyorlar. Bu, tabii cenaze adabına ters, şehide de saygısızca bir hareket’ demesi...

Siyasal iktidarın yeniden hükümet olma girişimi olarak yorumlanabilir..

***

Güvenlik Zirvesi’nin toplantıya çağrılması...

Cenazelerdeki protestolarla ilgili olarak İçişleri Bakanlığı’nın inceleme başlatması da bu tavrın icrasına benzemekteydi.

Türkiye anti demokratik bir sürece girdi... Bir anlamda yeni bir 28 Şubat yaşanmakta...

Hatta kimi yorumlara bakılırsa, bu süreci çok daha radikal noktalara götürmek arzusunda olanlar var.

Ne yapılabilir?

***

En birincisi, hükümetin yeniden iktidar olabilmek için silik değil, tam tersine aktif bir şekilde demokratik inisiyatif alması...

Anti demokratik girişimleri kamuoyuna sürekli açıklayarak destek sağlaması...

Darbe cephesine karşı var olan demokrasi cephesinin hayatiyetini hatırlatması...

***

Ayrıca... Türkiye’de demokrasinin yaşamasından yana olan uluslararası kamuoyunu da yardıma çağırmak...

İçerdeki demokrasi yanlıları ile dışardaki Türkiye’de demokrasi taraftarlarının sinerjisini artırmak...

Türkiye’nin götürülmek istendiği karanlık noktaya dur demek...

Bunu iktidarın gücünü halkla birlikte kullanarak engellemek...

Dün bu açıdan umut vericiydi.

Çünkü hükümet...

Yani halkın iradesiyle iktidara sahip olan sivil güç...

Kendisine halkın verdiği yetkiyi ve sorumluluğu kullanmak için hamle yaptı.

Star



Bu yazı 843 defa okundu.






Yorumlar

 + Yorum Ekle 
    kapat

    Değerli okuyucumuz,
    Yazdığınız yorumlar editör denetiminden sonra onaylanır ve sitede yayınlanır.
    Yorum yazarken aşağıda maddeler halinde belirtilmiş hususları okumuş, anlamış, kabul etmiş sayılırsınız.
    · Türkiye Cumhuriyeti kanunlarında açıkça suç olarak belirtilmiş konular için suçu ya da suçluyu övücü ifadeler kullanılamayağını,
    · Kişi ya da kurumlar için eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi ya da kurumlara karşı tehdit, saldırı ya da tahkir içerikli ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi veya kurumların telif haklarına konu olan fikir ve/veya sanat eserlerine ait hiçbir içerik yayınlanamayacağını,
    · Kişi veya kurumların ticari sırlarının ifşaı edilemeyeceğini,
    · Genel ahlaka aykırı söz, ifade ya da yakıştırmaların yapılamayacağını,
    · Yasal bir takip durumda, yorum tarih ve saati ile yorumu yazdığım cihaza ait IP numarasının adli makamlara iletileceğini,
    · Yorumumdan kaynaklanan her türlü hukuki sorumluluğun tarafıma ait olduğunu,
    Bu formu gönderdiğimde kabul ediyorum.





    Diğer köşe yazıları

     Tüm Yazılar 
    • 11 Ocak 2012 ‘Tanırım, iyi çocuklar’
    • 9 Ocak 2012 Genelkurmay’a o istihbaratı kim verdi?
    • 6 Ocak 2012 Demokrasi ile ‘biat sistemi’ arasındaki fark
    • 30 Aralık 2011 Bombalama emrini kim verdi?
    • 24 Aralık 2011 Yeşil kod adlı Mahmut Yıldırım’ın adresi
    • 16 Aralık 2011 Susurluk’ta faili meçhul reytingi...
    • 14 Aralık 2011 Ergenekon büyürken uyuyamam...
    • 4 Aralık 2011 Şikeci siyasetin kirli çamaşırları
    • 2 Aralık 2011 Var mı bu yasayı çıkaracak babayiğit?
    • 30 Kasım 2011 Yüzde 3 Türkiye’yi keser mi?
    • 29 Kasım 2011 Devlet-ulustan ulus-devlete geçemeyince
    • 23 Kasım 2011 Ergenekon’un farkında mısınız?
    • 21 Kasım 2011 Birinci Cumhuriyet Dersim’dir...
    • 14 Kasım 2011 Kozinoğlu kalp krizinden mi öldü?
    • 9 Kasım 2011 Kararı alkışlıyor, Bakan’ı kutluyorum
    • 3 Kasım 2011 Almanya’daki Türkler, Türkiye’deki Kürtler
    • 31 Ekim 2011 Cinayet işlemeye özgürlük savaşı mı diyorsunuz?
    • 26 Ekim 2011 Hırsızlar da kardeşiniz mi?
    • 20 Ekim 2011 Keşke gerçek bir ordumuz olsaydı...
    • 19 Ekim 2011 Bir İsrailli kaç Filistinliye bedel?

    En Çok Okunan Haberler


    Haber Sistemi altyapısı ile çalışmaktadır.
    4,877 µs