En Sıcak Konular

Mahmut Övür


Mahmut Övür
0 0 0000

İstanbul'u kim fethedecek?



İstanbul'u eksen alan 1453 Dergisi ilk sayısında ilginç bir konuyu işliyor. İstanbul'un fethi bir Cennetin Krallığı ya da Kral Artur gibi sinemaya aktarılamaz mı?
Doğrusu çağ değiştiren bu tarihi olayla ilgili ne zaman bir kitap, bir yazı okusam aynı şeyi ben de düşündüm.
Genç Fatih'in nasıl bir düşünce dünyası vardı? Top atışları altındaki Bizans İmparatoru nasıl bir ruh hali içindeydi?
Bu tarihi olaydan, insanı, aşkı ve savaşı anlatan muhteşem bir film yapılabilir. Ve böyle bir film, İstanbul'u dünyaya tanıtmak açısından müthiş etkili olur.
Elimizde, 1951'de Aydın Arakon'un yönetmenliğini yaptığı "İstanbul'un Fethi" dışında tek bir film yok.
Peki neden böyle bir film Türkiye'de çekilemiyor?
Sinemacıların ortak gerekçesi şu; "Büyük bütçe gerekiyor."
Doğrusu Türkiye'yi dünyaya taşıyan İstanbul için "büyük bütçe" bulmak sorun olmasa gerek. Sadece bir arsası bile 1 milyar dolara satılan bir şehir oldu İstanbul.
Böyle bir dönemde para sorununun aşılabileceğine inanıyorum. Önemli olan proje...
Eleştirmen Atilla Dorsay şöyle diyor:
"Türk sinemasının tarihsel filmler dalında kısır bir birikimi var. Ne doğru dürüst bir kuruluş filmimiz var, ne de bir Atatürk biyografimiz. Ancak mesele sadece yönetmen de değil. Çok iyi bir proje olması gerekiyor. Ciddi bir sermaye olmalı."
Doğrusu diğer konuların sinemaya aktarılması sorunlu olsa da İstanbul'un fethi için artık böyle düşünmemek gerekiyor. Çünkü, İstanbul'un fethi Hollywood'un da gündeminde. Çağrı ve Ömer Muhtar filmlerinin unutulmaz yönetmeni Mustafa Akkad, fethi sinemaya aktarmak için sık sık İstanbul'a gelmiş ve bir hayli de yol almıştı. Ama ne yazık ki vakitsiz ölümü bu projenin gerçekleşmesini engelledi.
Sadece o da değil, Terminatör ve Rambo filmlerinin yapımcısı Mario Kassar ile Conan'ın yönetmeni John Milius bu proje için Türkiye'ye gelerek Kültür Bakanlığı ile görüşmüşlerdi.
Gördüğünüz gibi böyle bir filmin çekilmesi için bazı çalışmalar yapılmış. Ancak bir "ilk adım" gerekiyor.
Bu noktada İstanbul şehir yönetiminin ya da Kültür Bakanlığı'nın artık devreye girmesi gerekiyor. Ünlü yönetmen Yücel Çakmaklı bakın bu konuda ne diyor:
"Bugün böyle bir filme ihtiyaç var. Hatta yapılacak filmde dünya sinemasından oyuncular oynatılmalı ve bu film de mutlaka İstanbul'un Avrupa Kültür Başkentliği yapacağı 2010'a yetiştirilmeli."
İstanbul yeni dünyanın yükselen trendi.
Bunu daha yukarılara çekmenin tam zamanı.
Sizce de öyle değil mi?

İyi ki varsın İKSV!

İKSV'den gelen mailde şöyle diyordu:
"Festivallere gösterdiğiniz ilgiye teşekkür ederiz."
Doğrusu teşekkür etmesi gereken onlar değil biz müzikseverlerdik.
Çünkü, her yıl İKSV'nin düzenlediği müzik festivallerinde çok yeni tecrübeler yaşıyor, dünyaca ünlü müzisyenleri görme fırsatı yakalıyoruz.
Mesela soundtrack albümü ile bizleri mest eden "Dünyanın Tüm Sabahları" adlı filmin müziklerini hazırlayan Jordi Savall'ın; Aya İrini'de konser verecek olması büyük sürpriz oldu. Sonra yine klasik müzik festivali bünyesinde düzenlenen, Kraliyet Concertgebouw Orkestrası'nın "Bayar Ayini"nin de dahil olduğu macera filmi tadındaki konseri unutulmazlar arasında yer aldı.
Caz Festivali kapsamında konser veren ünlü popstar Michael Bolton, Sinatra şarkıları ile dinleyenlere muhteşem bir gece yaşattı.
Sadece bu kadar değil İKSV Bee Gees'in üyesi Robin Gibb, Shakira, Robert Plant, Bryan Ferry, Spike Lee&Terence Blanchard, Joe Sample&Randy Crawford gibi isimleri Türkiye'yle buluşturdu.
Doğrusu teşekkürü biz değil, onlar hak ediyor.

sabah



Bu yazı 862 defa okundu.






Yorumlar

 + Yorum Ekle 
    kapat

    Değerli okuyucumuz,
    Yazdığınız yorumlar editör denetiminden sonra onaylanır ve sitede yayınlanır.
    Yorum yazarken aşağıda maddeler halinde belirtilmiş hususları okumuş, anlamış, kabul etmiş sayılırsınız.
    · Türkiye Cumhuriyeti kanunlarında açıkça suç olarak belirtilmiş konular için suçu ya da suçluyu övücü ifadeler kullanılamayağını,
    · Kişi ya da kurumlar için eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi ya da kurumlara karşı tehdit, saldırı ya da tahkir içerikli ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi veya kurumların telif haklarına konu olan fikir ve/veya sanat eserlerine ait hiçbir içerik yayınlanamayacağını,
    · Kişi veya kurumların ticari sırlarının ifşaı edilemeyeceğini,
    · Genel ahlaka aykırı söz, ifade ya da yakıştırmaların yapılamayacağını,
    · Yasal bir takip durumda, yorum tarih ve saati ile yorumu yazdığım cihaza ait IP numarasının adli makamlara iletileceğini,
    · Yorumumdan kaynaklanan her türlü hukuki sorumluluğun tarafıma ait olduğunu,
    Bu formu gönderdiğimde kabul ediyorum.





    Diğer köşe yazıları

     Tüm Yazılar 
    • 30 Eylül 2012 AK Parti kongresi ve Barzani
    • 28 Eylül 2012 AK Partili Babuşçu iddialı: Yüzde 55
    • 23 Eylül 2012 CHP'nin 'Balyoz' ikilemi
    • 20 Eylül 2012 Otobüste 200 er
    • 18 Eylül 2012 CHP günahlarından arınıyor
    • 11 Eylül 2012 CHP hâlâ derdini anlatamıyorsa
    • 1 Eylül 2012 Ya silah ya siyaset
    • 30 Ağustos 2012 CHP neden Kürt raporu yazamıyor?
    • 19 Ağustos 2012 Barışı kirletmemek lazım
    • 14 Ağustos 2012 Aygün'ün kaçırılmasında garip sorular
    • 10 Ağustos 2012 Diyarbakır'dan Şemdinli'ye bakmak
    • 24 Temmuz 2012 Üç CHP'li anlaşamıyorsa...
    • 19 Temmuz 2012 CHP'de 'maymuncuk liste' savaşı
    • 18 Temmuz 2012 CHP, zamanın ruhunu yakalar mı?
    • 17 Temmuz 2012 CHP kurultayı gölgede mi kaldı?
    • 8 Temmuz 2012 Siyasetin yeni aktörleri
    • 6 Temmuz 2012 CHP'de kurultay pazarlamacıları
    • 3 Temmuz 2012 Zana'nın demokratik yolu
    • 24 Haziran 2012 Uçak düşürme bir tuzak mı?
    • 19 Haziran 2012 Gülen'in kararı neyin sinyali?

    En Çok Okunan Haberler


    Haber Sistemi altyapısı ile çalışmaktadır.
    5,070 µs