Prof. Dr. Ahmet Rasim Küçükusta
0 0 0000
Okunmuş yoğurt ne zaman çıkacak?
Reklámcılar ile el ele veren
‘metroseksüel besin endüstrisi’ artık bebeklerin bile aklını çelmeye uğraşıyor. İşte ANKA’nın haberi:
‘Sosyal Pediatri Derneği Başkanı Gülbin Gökçay, anne sütü ile beslenmeyi olumsuz etkilemesi nedeniyle mama reklámlarının kaldırılmasını istedi. Gökçay yaptığı açıklamada, inek sütünden hazırlanan mamaların, anne sütünün yerini tutmasının olanaksız olduğunu belirterek, ABD ve Somali dışında, dünyadaki tüm ülkelerin uluslararası yasa ile mamaların doğrudan halka satışını yasakladığını ifade etti.
Gökçay, dünyanın birçok ülkesinde mama reklámlarının, anne sütü kullanımına olumsuz etkisi nedeniyle kaldırıldığına dikkat çekerek, Türkiye’deki mama reklámlarının da durdurulmasını istedi. Gökçay, konuya ilişkin Sanayi ve Ticaret Bakanlığı’na bağlı Reklám Kurulu’na başvuruda bulunduklarını, henüz bir sonuç alamadıklarını bildirdi.’
Hayır, acele etmeyin ve endişelenmeyin. ‘
Bizim oğlan henüz 3 aylık, ama kişilik sahibi maşallah. Mamasını da bezini de kendi seçiyor’ durumuna düşmemek için bebeğinize televizyon izletmemeniz yeterli.
Umut veren haber
Hatta, Anadolu Ajansı’nın geçtiği haberi okuyup yüreklenin biraz:
‘Milli Eğitim Bakanlığı, öğrencilerin obeziteden, çeşitli hastalıklardan ve gıda zehirlenmesinden korunması amacıyla alınması gereken önlemleri okullara yeniden hatırlattı.
Bilim adamları, akademisyenler ve uzmanlardan oluşan komisyonun önerileri doğrultusunda dengesiz beslenmeye ve obeziteye neden olabileceği için enerjisi yüksek ancak besin değeri düşük olan enerji içecekleri, gazlı kolalı, aromalı içecekler ile kızartmalar (patates kızartması gibi) cipslerin satışının caydırılması ve Tarım ve Köyişleri Bakanlığı’ndan üretim veya ithalat izni bulunan süt, ayran, yoğurt, meyve suyu, sebze suyu, taze sıkılmış meyve-sebze suyu, tane ile meyve ve sebze satışının özendirilmesi ile ilgili olarak okul kantin sözleşmesine birer madde eklenmesi’ talimatı verilmişti.
Ayrıca, yetersiz ve dengesiz beslenmeye neden olabilecek gıda maddelerinin tüketimini özendirici her türlü reklám, promosyon ve tanıtım amaçlı afiş, poster, broşür gibi araçların kullanılmaması istenen genelgede, öğrencilerin seyyar satıcılardan yiyecek satın almamaları konusunda uyarılması da istenmişti.’
Top yekun savaş gerek
Bakanlığın genelgesi çok yerinde. Çocuklar ve gençler arasında bulaşıcı bir virüs hastalığı gibi büyük hızla yayılan obeziteye karşı sadece anne ve babaların, ailelerin mücadelesi yeterli değil. Bu sinsi düşmana karşı okul idarelerinin, Sağlık ve Eğitim Bakanlıklarının ve sivil toplum örgütlerinin ‘
top yekun’ savaşması gerekiyor. Çünkü, obezite başlı başına bir hastalık olması yanında, diyabet, hipertansiyon, kalp krizi, inme, kanser, astım... gibi pek çok ölümcül hastalık için de risk faktörü.
Birçok gelişmiş ülke okul kantinlerinde yüksek kalorili, ama besleyici değeri düşük
metroseksüel yiyecek ve içeceklerin satışını ve bunların reklámlarının yapılmasını yasaklıyor.
Ölümsüz yoğurt da çıktı
Bir taraftan da hayat devam ediyor. Bu uyarılara inat reklámlar sürüp gidiyor. Son günlerde televizyonlarımızda dönen bir yoğurt reklámı sanırım dikkatinizden kaçmamıştır.
Şekerle tatlandırılmış, boyalarla renklendirilmiş, kimyasal maddelerle aromalandırılmış bu yoğurtların en büyük özellikleri
‘ölümsüzlükleri’. Annemizin ‘çaldığı yoğurt’ bir süre sonra ekşirken, bu harika ürünler ağızları açılmadığı takdirde asla ekşimiyor ve bozulmuyormuş; çünkü bu metroseksüel yoğurtlarda mikrop bulunmuyormuş. Evet, sonunda bu da oldu:
Bilim mikropsuz yoğurdu da yarattı.
Haydi hayırlısı, bakalım ‘
okunmuş yoğurt’ ne zaman piyasaya çıkacak?
Bu yazı 2,796 defa okundu.
Diğer köşe yazıları
Tüm Yazılar
-
31 Ekim 2014
Günde 3 bardak süt kemik kırığı ve ölüm riskini artırıyor
-
14 Mayıs 2013
Akademik sahtekârlık geleneğinin kime ne zararı var
-
11 Aralık 2012
Yakında ruh hastası olmayan kalmayacak
-
9 Ekim 2012
Bir Türk tıp alanında Nobel alabilir mi?
-
3 Ekim 2012
Burun damlaları ile aldatılıyor muyuz?
-
2 Ekim 2012
Kimi kime şikâyet edelim?
-
1 Ekim 2012
Türkiye'de mamografi taramaları rezaleti
-
16 Eylül 2012
Mamografi taramalarına karşıyım
-
10 Eylül 2012
Modern tıbbın son numarası: Aşırı teşhis
-
8 Eylül 2012
Mamografi kanser riskini arttırıyor
-
7 Eylül 2012
Benzer ilaç nedir?
-
28 Ağustos 2012
Meme taraması saç taramaya benzemez
-
14 Ağustos 2012
Antibakteriyel ürünlerdeki büyük tehlike
-
6 Ağustos 2012
Sağlıklı suda hiçbir mikrop olmamalıdır
-
30 Temmuz 2012
Enerji içecekleri yasaklanmalıdır
-
23 Temmuz 2012
Damacana mı musluk suyu mu?
-
10 Temmuz 2012
İlaç tanıtımında bundan iyisi Şam'da kayısı
-
23 Haziran 2012
Bir sağlık haberi skandalı
-
13 Haziran 2012
Ot-Çöp tüccarlarından alacağımız dersler de var
-
17 Nisan 2012
Sönmez gene döndü
Yorumlar
+ Yorum Ekle