Bir önceki yazımda bir tuzaktan bahsetmiş ve bir soru sormuştum. O soru şuydu: Tasarı gündemden düşer ve Temsilciler Meclisi’ne getirilmezse o zaman tepkimiz ne olacak? PKK terörü konusunda tabii ki…
Ben söylemiştim demekten hoşlanmıyorum ancak Washington’dan gelen son haberler Temsilciler Meclisi alt kanadından geçen Ermeni tasarısının Türkiye ile ilişkilerde kullanılan basit bir araç olduğunu ortaya koyuyor. Türkiye’nin “sınırötesi operasyon” ihtimalinin arttığı şu günlerde ABD önce tansiyonu yükseltmek, daha sonra düşürüp makulü konuşmak için kullandı bu tasarıyı. Önce tasarı dış işleri komisyonundan geçti… Yönetim ‘çaresiziz, engelleyemiyoruz’ mesajı gönderdi… Sonra açıklama üstüne açıklamayla yönetim ‘Türkiye’nin yanında olduğunu’ gösterdi. Gelen son bilgilere göre Temsilciler Meclisi üyeleri tasarıya desteklerini bir bir çekiyor… Sorumlu ise güya Temsilciler Meclisi Başkanı Pelosi…
En komiğime gidense Temsilciler Meclisi üyelerinin tasarıya desteklerini tam da Türkiye sınırötesi tezkeresini mecliste ele alırken çekmeleriydi. Bu açık bir mesajdı yani: Gelin uzlaşalım. Siz Kuzey Irak ve PKK konusunda makul davranın, biz de Ermeni tasarısı konusunda makul davranalım!
Anlaşılan olacak olan o. Bir önceki yazımda belirttiğim gibi tasarı geçmezse Washington Ankara’dan ‘makul’ davranmasını bekleyecek. Zaten bizim de ‘makul’ davranacağımız, ‘sınırı aşmayacağımız’ en başından beri bu sitede vurguladığımız bir gerçek. Makul davranmamız gerektiği de…
Her ne kadar Türk basını kamuoyunda sınırötesi operasyon beklentisi yaratma konusunda birbiriyle yarışıyorsa da biz en başından beri ‘bu iş olmayacak heyecanlanmayın’ diyoruz. Olmamaso gerektiğini de vurguluyoruz. Hükümetin ve ordunun da hemen bir operasyona sıcak bakmadığını görüyoruz. Aynı kaygıyla hareket ediyoruz. Örneğin Terörle Mücadele Yüksek Kurulu’ndan yapılan açıklamayı ve bu açıklamanın Türk basınına yansımasını dün gibi hatırlıyorum. Tüm haber kaynakları “operasyon yapıyoruz” başlığı atarken iyibilgi “Tuzağı gördük: Gitmiyoruz” demişti. Haklı çıktık! Daha doğrusu büyük bir ihtimalle çıkacağız.
Bu yazının odak noktası ne Ermeni tasarısı ne de sınırötesi operasyon. Asıl mesele pazarlık masasında Türkiye’nin önüne konan maddeler. Türkiye en başından yaptıüı hatalar nedeniyle "küçük" meselelerin kendisine karşı pazarlık konusu yapılmasına göz yumuyor. Düşünsenize sınırötesi operasyona karşı Ermeni tasarısı! Yapacağımız küçük hamlelerle bertaraf edebileceğimiz “küçük sorunlar” sorunları baştan kendimiz çözmediğimiz için en önemli meselelerde önümüze pazarlık maddesi olarak konuyor. Irak’a girecekler, büyük bir savaş başlatacaklar “yardım edin size PKK’yı verelim” diyorlar. Türkiye sınırötesi operasyon yapma belirtisi gösterdi mi, “yapmayın, tasarıyı geçirmeyelim” diyorlar. Büyük oynayıp küçük kartlarla bizi tavlıyorlar. Bize de kızmak ve olduğumuz yerde zıplamak düşüyor. Bu gidişle daha çok zıplarız!
Değerli okuyucumuz,
Yazdığınız yorumlar editör denetiminden sonra onaylanır ve sitede yayınlanır.
Yorum yazarken aşağıda maddeler halinde belirtilmiş hususları okumuş, anlamış, kabul etmiş sayılırsınız.
· Türkiye Cumhuriyeti kanunlarında açıkça suç olarak belirtilmiş konular için suçu ya da suçluyu övücü ifadeler kullanılamayağını,
· Kişi ya da kurumlar için eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü ifadeler kullanılamayacağını,
· Kişi ya da kurumlara karşı tehdit, saldırı ya da tahkir içerikli ifadeler kullanılamayacağını,
· Kişi veya kurumların telif haklarına konu olan fikir ve/veya sanat eserlerine ait hiçbir içerik yayınlanamayacağını,
· Kişi veya kurumların ticari sırlarının ifşaı edilemeyeceğini,
· Genel ahlaka aykırı söz, ifade ya da yakıştırmaların yapılamayacağını,
· Yasal bir takip durumda, yorum tarih ve saati ile yorumu yazdığım cihaza ait IP numarasının adli makamlara iletileceğini,
· Yorumumdan kaynaklanan her türlü hukuki sorumluluğun tarafıma ait olduğunu,
Bu formu gönderdiğimde kabul ediyorum.
Yorumlar
+ Yorum Ekle