En Sıcak Konular

Sibel Eraslan


Sibel Eraslan
0 0 0000

Doğu’nun nükleer kızı Benazir...



Benazir Butto öldürüldü. 8 Ocak’ta yapılacak seçimlerden önce katıldığı halka açık her toplantısı zaten suikast tehditi altında geçiyordu. Uzun sürgün günlerinin ardından ülkesine döner dönmez kendisini hedef alan bir suikasttan de kıl payı kurtulmuş ve fakat aynı suikast, 138 kişinin feci şekilde ölümüne sebebiyet vermişti.

Benazir Butto’nun iki erkek kardeşi daha önce öldürülmüşlerdi ve Ziyaül Hak’tan evvel devlet başkanı olan babası Zülfikar Ali Butto da idam edilmişti. Pakistan siyasi hayatının çalkantıları arasında neredeyse hemen her ferdini kurban etmiş bir aile, Butto ailesi…

Bizler Benazir’i, Pakistan’a hükümet ettiği günlerde hakkında çıkan yolsuzluk spekülasyonları eşliğinde tanıyoruz. Özellikle eşi üzerinden devlet ihalelerinde yapılan suistimaller ve yakın akrabalara sağlanan ekonomik ayrıcalıklar, ayyuka çıkan yolsuzluk söylentileri, soruşturmalar ve muhakemeler derken, Butto siyaseten aldığı ciddi kayıplar eşliğinde ülkesini terk etmek zorunda kalmıştı…
Babasından kalan siyasi averaj mirasını, kocasının parasal ihtirasları üzerinden kaybetmiş bir kadın… Bir kadın! Onu, hükümet ettiği günlerde öğrenci olan bizlerin gözünde önemli kılansa daha çok bu vurguydu. Amerika ve İngiltere’nin seçkin kolej ve üniversitelerinde okumuş bir kadın olduğu halde geleneksel kıyafetini asla değiştirmemiş, başında (şeffaf ve saçlarını önden gösteriyor olsa bile çok hoşumuza giden) sarisi, uzun entarileri, giyindiği terlikleri ile her zaman sempatik bulduğumuz bir Doğu Kızı’ydı… Yani cümle dünya liderleri arasında, ceketli kravatlı adamlar, koyu renk etek döpiyesli ciddi Batılı kadınlar arasında renklerinden ve yerli görüntüsünden gocunmayan, kendisine güvenli, her zor şart altında gülümsemeyi bilen, kendisinden nefret etmeyen bir Doğuluydu…

Ölüm haberini alır almaz, siyaseten farklı duruşumuza rağmen allak bullak oldum. Gerçi Butto suikastı beklenen bir şeydi… Göz göre göre geldi ölüm ve facia…

"Cive Pakistan" şarkılarıyla büyümüş çocuklarıyız bu ülkenin. Pakistan Bayrağı, 80 askeri ihtilalinin Türk Bayrağı dışında müsamaha gören tek bayrağı olarak hafızalarımızda. Hâlâ aklıma yatmış değildir ama mesela Kenan Evren ve Ziya ül Hak arasındaki "kardeş"lik değildir sadece Pakistan ile Türkiye’nin dostluğunu pekiştiren. Kardeş Pakistan, tarihin her safhasında hatta kurulmadan evvel dahi millet olarak, Türkiye’nin yanında olmuştur.

Pakistan’da bir türlü durulmak bilmeyen iç kargaşaları daha da hızlandıran bir milat oldu 11 Eylül. Amerika’nın Afganistan’ı işgalinden sonra Pakistan’a akın eden Afgan mülteciler ve bölgede mukim Taliban ekolü taraftarları Amerika nezdinde Pakistan’ı yeni bir basınç altına sokmuştu. İşgal karşıtı güçlerin Pakistan içindeki varlığı, ABD’nin bu ülke üzerindeki baskılarını gün be gün artırıyordu. Hatta kukla lider Müşerref sırf bu baskı sonucu geçtiğimiz aylarda kanlı Lal Medresesi baskınını tertip etmiş, ABD’nin yoğunlaşan baskısını hafifletebilmek için öğrenci kampuslerini ve okulları yerle bir etmiş, yüzlerce öğrenciyi öldürtmüştü. Lal Medresesi baskınından sonra Müşserref aleyhindeki tansiyon giderek yükselmiş, bunu ancak bir seçim ile atlatabileceği fikri uyanmıştı… İşte tüm bu zorlu şartlar altında dönecekti Benazir Hanım Pakistan’a…

Pakistan’ın içinde kan kaybına vesile olan en önemli kamplaşmalardan birisi ise ülkedeki Şii-Sünni çatışmalarıydı. Cehalet ve bağnazlıkla sürdürülen bir tür kan davası halini almış şekliyle bu kamplaşma ülkeyi zaten kontrolü altına almaya çalışan ABD için bulunmaz bir fırsattı.
Mezhep ve kabile çatışmalarının arkasında ABD için en önemli mesele ise; Pakistan’ın nükleer güç olması hadisesiydi. Sözkonusu nükleer gücün, İslâmcı tarafın eline geçmesi ihtimali bile sadece nükleer gücü korumaya has bir polisiye teşkilat kurdurtmuştu ABD’ye… Artık gizlisi saklısı kalmamıştı işin, Benazir Butto, nükleer gücün İslâmi yönetimler eline geçmesi ihtimaline karşı, Dubai’den ülkesine dönmek üzere görevlendirilmişti. Müşerref’in diktatoryasından usanmış halk, devrik Botto’yu yeniden ayağa kaldırabilirdi. Ama ABD’nin bu siyasal dalgalanmayı ihtimallere ve şansa bırakacak hali de yoktu…

Nitekim Benazir Butto suikastından hemen on dakika kadar sonra dünya ajanslarına düşen haberler, ABD’nin Pakistan’a asker yığacağı veya yönetime el koyacağı ile ilgili… Zaten fiilen ABD üssü manzarası veren ülkede daha radikal yeni yaptırımlar bekleniyor. Böylece Afganistan işgali ve bölgedeki İslâmi direniş de yeni bir stablizeden geçebilecek…

Uzun entarisi ve başındaki sarisi ile göz göre göre üzerine yürüdüğü suikastıyla Doğu’nun Kızı’nın parçalanmış bedeni üzerinden yeni bir işgal daha yazacak Amerika…

Benazir’in fotoğrafı, şimdiden Christmas Ağacı’nın en tepesine asıldı bile...



Bu yazı 996 defa okundu.






Yorumlar

 + Yorum Ekle 
    kapat

    Değerli okuyucumuz,
    Yazdığınız yorumlar editör denetiminden sonra onaylanır ve sitede yayınlanır.
    Yorum yazarken aşağıda maddeler halinde belirtilmiş hususları okumuş, anlamış, kabul etmiş sayılırsınız.
    · Türkiye Cumhuriyeti kanunlarında açıkça suç olarak belirtilmiş konular için suçu ya da suçluyu övücü ifadeler kullanılamayağını,
    · Kişi ya da kurumlar için eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi ya da kurumlara karşı tehdit, saldırı ya da tahkir içerikli ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi veya kurumların telif haklarına konu olan fikir ve/veya sanat eserlerine ait hiçbir içerik yayınlanamayacağını,
    · Kişi veya kurumların ticari sırlarının ifşaı edilemeyeceğini,
    · Genel ahlaka aykırı söz, ifade ya da yakıştırmaların yapılamayacağını,
    · Yasal bir takip durumda, yorum tarih ve saati ile yorumu yazdığım cihaza ait IP numarasının adli makamlara iletileceğini,
    · Yorumumdan kaynaklanan her türlü hukuki sorumluluğun tarafıma ait olduğunu,
    Bu formu gönderdiğimde kabul ediyorum.





    Diğer köşe yazıları

     Tüm Yazılar 
    • 29 Aralık 2007 Doğu’nun nükleer kızı Benazir...

    En Çok Okunan Haberler


    Haber Sistemi altyapısı ile çalışmaktadır.
    5,071 µs