En Sıcak Konular

Ahmet Kekeç


Ahmet Kekeç
0 0 0000

Bu ‘çok güzel akşam yemeği’ de nerden çıktı?



Emekli Washington Büyükelçisi ve ASAM Başkanı Faruk Loğoğlu’nun evinde ‘çok güzel bir akşam yemeği’ yenmiş.

Gazete haberi...

Bu ‘çok güzel akşam yemeği’ne, Loğoğlu’yla birlikte 10. Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer ve eşi Semra Sezer, eski Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı Sabih Kanadoğlu, Ankara Üniversitesi Rektörü Nusret Aras, eski Dışişleri Bakanı Hikmet Çetin, İsmet İnönü’nün kızı Özden Toker katılmışlar.

Çıkışta gazetecilerin sorularını yanıtlayan Kanadoğlu, ‘Çok güzel bir akşam yemeğiydi, içeride aile ortamı vardı, lütfen speküle etmeyelim arkadaşlar’ demiş.

İnönü’nün kızı ve aynı zamanda CHP’ye ‘umut’ olarak pompalanan Gülsün Bilgehan Toker’in anası Özden Toker de, yemeğin ‘çok güzel bir akşam yemeği’ olduğunu, içeride maç konuşulduğunu söylemiş.

Sezer, her zaman olduğu gibi, sessiz kalmayı tercih etmiş.

Mutlaka ‘çok güzel bir akşam yemeği’dir, mutlaka içeride maç konuşulmuştur, ama, katılımcı profili, insanı, ister istemez, bu çok güzel akşam yemeğinin mahiyeti konusunda düşündürtüyor.

Hele de ‘ara rejim’ koşullarının hüküm sürdüğü şu netameli dönemde...

Hayır, konuyu speküle etmeyeceğim.

Bu çok güzel akşam yemeği, yine katılımcı profilini gözettiğimizde, ‘gel beni speküle et’ diye bağırsa da, Kanadoğlu’nun çağrısına uyacağım.

Sadece katılımcıların kimliğini speküle edeceğim.

Loğoğlu’nu tanımıyorum. Aslında tanıyorum da, en azından bu yazı çerçevesinde tanımamayı tercih ediyorum.

Hikmet Çetin, malum...

Bir dönem, sadece CHP’lilerin değil, Türkiye’nin, hatta (Afganistan’daki görevi hasebiyle) dünyanın ‘Hikmet abi’liğine de soyunmuştu ama, Hikmet Bey’deki ‘çap’ ve ‘donanım’ sorunu, ciddi bir sorunsal olarak duruyor orta yerde.

Karambolden bir Cumhurbaşkanlığı kapar mı, bilmiyorum.

Buna heves ettiğini duyuyorum, biliyorum ve kendisine ‘ışık içinde kalasın e mi’ diyorum.

Özden Toker konusunda yorum yapmayacağım.

Nusret Aras’ı ise, tarihe ve vicdanlara havale ediyorum. Tarih onu, Baskın Oran’a yaptıklarıyla hatırlayacak.

Kanadoğlu’nu ziyadesiyle tanıyorsunuz. ‘367’nin mucidi’ ve Anayasa Mahkemesi’nin yol göstericisi olarak son günlerde yıldızını iyice parlattı ve laik gönüllerde taht kurdu.

Emekli olmasına rağmen ‘müddei’ sıfatını terk etmeyen Kanadoğlu’nun bir de öngörüsü var: ‘Ergenekon soruşturması da Şemdinli gibi olmaya mahkum.’

Şemdinli olayını hatırlıyorsunuz. ‘Karıştırıcılık’ yapan iki adet devlet görevlisi bombalarıyla suçüstü yakalanmış, cezalandırılmaları beklenirken, kabak konuyu mahkemeye taşımak isteyen savcının başına patlamıştı.

Sezer için ayrı bir başlık açmak iktiza...

Hiç konuşmayan, hiç ortalarda görünmeyen Sezer, bir bakıyorsunuz hiç anlatmaması gereken şeyleri anlatıyor, hiç görünmemesi gereken yerlerde görünüyor.

Görevdeyken, küfürbaz televizyoncu Tuncay Özkan’ın ‘kuruluş gecesi’ne katılmış, orada hoşça vakitler geçirmişti.

Geçenlerde de, küfürbaz gazeteci Emin Çölaşan’a, Başbakan’la aralarında geçen bazı mahrem konuşmaları aktarmış.

Güya Başbakan, Sezer’in Milli Eğitim Bakanı olarak görmek istediği Köksal Toptan için, ‘O işe yaramaz bir adam’ diyesiymiş...

Dürüst gazeteci Çölaşan, ‘Sezer aynen bunları anlattı. Kendisi hayatta, gidin sorun’ diyor.

Devlete ait mahrem ve (anlatılması ayıp karşılanacak) kişisel bilgileri böyle uluorta pazarlayan Sezer, bu ‘çok güzel akşam yemeği’nde neler anlattı, ne tür sırlar paylaştı acaba?

Sadece maç yorumu mu yaptı?

Başka sorum yok.


star



Bu yazı 1,034 defa okundu.






Yorumlar

 + Yorum Ekle 
    kapat

    Değerli okuyucumuz,
    Yazdığınız yorumlar editör denetiminden sonra onaylanır ve sitede yayınlanır.
    Yorum yazarken aşağıda maddeler halinde belirtilmiş hususları okumuş, anlamış, kabul etmiş sayılırsınız.
    · Türkiye Cumhuriyeti kanunlarında açıkça suç olarak belirtilmiş konular için suçu ya da suçluyu övücü ifadeler kullanılamayağını,
    · Kişi ya da kurumlar için eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi ya da kurumlara karşı tehdit, saldırı ya da tahkir içerikli ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi veya kurumların telif haklarına konu olan fikir ve/veya sanat eserlerine ait hiçbir içerik yayınlanamayacağını,
    · Kişi veya kurumların ticari sırlarının ifşaı edilemeyeceğini,
    · Genel ahlaka aykırı söz, ifade ya da yakıştırmaların yapılamayacağını,
    · Yasal bir takip durumda, yorum tarih ve saati ile yorumu yazdığım cihaza ait IP numarasının adli makamlara iletileceğini,
    · Yorumumdan kaynaklanan her türlü hukuki sorumluluğun tarafıma ait olduğunu,
    Bu formu gönderdiğimde kabul ediyorum.





    Diğer köşe yazıları

     Tüm Yazılar 
    • 26 Eylül 2012 Balyoz ve empati
    • 5 Temmuz 2012 Hükümeti ve cemaati çökertecek tek isim
    • 26 Haziran 2012 Ben olsam bu gazetecileri sürerdim cepheye
    • 20 Haziran 2012 Bu yazıyı Kürt kardeşlerim okusun
    • 4 Haziran 2012 Nerede bu inek?
    • 28 Mayıs 2012 Kana kan istermiş!
    • 14 Mayıs 2012 ‘Kes zırvalamayı’
    • 1 Mayıs 2012 Menderes de cami yıktırmış... Ne utanmaz adamlarsınız siz!
    • 20 Nisan 2012 Erol Özkasnak
    • 12 Nisan 2012 Suriye’yle savaşa mı giriyoruz?
    • 10 Mart 2012 ‘Zavallı Başbakan’
    • 29 Şubat 2012 Paşa niçin kendini öptürmedi?
    • 27 Şubat 2012 Bizi yormayın kardeşim
    • 17 Şubat 2012 Siz kimi kandırıyorsunuz?
    • 3 Şubat 2012 Rezil olmaya doymadınız mı?
    • 1 Şubat 2012 İyi ki sivil vesayet varmış, şerrinizden korunuyoruz
    • 19 Ocak 2012 Denktaş’ı diriltmek mi?
    • 14 Ocak 2012 Hangi gazeteciler valiz hazırlıyor?
    • 12 Ocak 2012 Kozinoğlu hakkında korkunç karartma
    • 2 Ocak 2012 İlan ediyorum: Hiç yüzleri kızarmayacak!

    En Çok Okunan Haberler


    Haber Sistemi altyapısı ile çalışmaktadır.
    5,320 µs