En Sıcak Konular

Emin Pazarcı


Emin Pazarcı
0 0 0000

Başbakansız Türkiye



MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, kurmaylarına Anayasa'yı gösterdi. Anayasa'daki hükümlerin son derece açık olduğunu söyledi:
 
Anayasa Mahkemesi tarafından AKP hakkında kapatma kararı verilir ve Erdoğan'a siyasi yasak gelirse, Türkiye başbakansız kalacak. Oysa, bu konuda hep farklı yorumlar yapılıyordu. Muhtemel bir kapatma kararının ardından, Erdoğan'ın Başbakanlığa devam edeceği söyleniyordu. "Yenisi kurulana kadar eski hükümet görevinin başında kalır" deniliyordu.

Bahçeli, Anayasa'ya göre bunun mümkün olmadığını söyledi...

Anayasa'ya göre, Cumhurbaşkanı tarafından hükümet kurma görevi Parlamento içinden bir milletvekiline veriliyor. Bir başka ifade ile Türkiye'de başbakanlık yapmak, milletvekili olma şartına bağlanıyor. Siyasi yasak gelirse, Erdoğan'ın milletvekilliği düşecek. Milletvekilliği sıfatını kaybedince, Başbakanlık yapamayacak duruma gelecek. Bahçeli'nin yorumu bu. MHP liderinin yaptığı yoruma bakılırsa, Türkiye uzun süre Başbakansız kalma tehlikesi ile karşı karşıya!

 MHP içinde başka değerlendirmeler de yapıldı... AK Parti kapatılırsa, Cumhurbaşkanı tarafından yeni hükümeti kurmak için kime görev verilecek?

Bu konuda Türkiye'de yerleşmiş teamüller var. Ancak, bir kapatma kararı söz konusu olursa, Türkiye böylesi bir durumla ilk defa karşılaşacak. Çünkü, ilk defa iktidardaki bir siyasi parti kapatılmış olacak. Parlamento içindeki diğer siyasi partilerin ise, hükümet kuracak çoğunlukları yok. Yeni hükümet modeli yine AK Parti'nin oluşturduğu blok içinde aranmak zorunda. Düğümü çözecek kişi ise, Cumhurbaşkanı Abdullah Gül! Öyle bir tablo ortaya çıkacak ki...

Başbakan Erdoğan'ın duruma müdahale edebilmesi söz konusu olamayacak. Cumhurbaşkanı Gül, belki de Erdoğan'ın aklından hiç geçmeyen bir isme yeni hükümetin kurulması için görev verecek. MHP içinde yapılan bu değerlendirmeler, bugüne kadar yazılan senaryolardaki ezberleri bozacak cinsten!

Anayasa'da bir başka açık ve net hüküm daha var: Kapatılan siyasi partinin devamı niteliğinde bir siyasi parti kurulamaz. Bir kapatma durumu söz konusu olur ve AK Partili milletvekilleri blok halinde bir başka siyasi partiye geçerlerse, o parti de kapatılma tehlikesi ile karşı karşıya. İktidar Partisi bu engeli nasıl aşacak? Acaba, AK Parti Grubu birkaç parçaya mı bölünecek?

Ardından, bunlar bir araya gelip hükümet mi kuracaklar? Bütün bu soruların cevabı şimdilik belirsiz. Eğer Anayasa Mahkemesi tarafından bir kapatma kararı verilir ve hakkında siyasi yasak gelirse, Erdoğan açısından kontrolü güç bir tablonun ortaya çıkacağı aşikâr.

Önümüzde herkes açısından sıkıntılı bir dönem var. Ortaya çıkacak krizin yönetimi, bugüne kadar yazılıp çizildiği kadar basit değil. Muhtemel bir kapatma kararı, çok karmaşık bir tabloyu da beraberinde getirecek. Türkiye'de öngörülemeyen gelişmeler yaşanabilecek.

MHP, geçtiğimiz günlerde bazı teklifler ortaya atmıştı. AK Parti'ye şimdiden yeni bir siyasi parti kurması çağrısı yapmıştı:

- İktidar kanadına mensup 301 milletvekili Anayasa Mahkemesi'nin kararını beklemeden o siyasi partiye geçsin. MHP, böylece yeni kurulacak siyasi partinin, yeni bir kapatma davası ile karşı karşıya kalmasının önleneceğini ortaya koymaya çalışmıştı.

Bu çağrıya AK Parti'den sert tepki geldi. Belli ki, AK Parti içinde de farklı hesaplar ve değişik planlar var. Bunların çoğu da Başbakan Erdoğan'ın kafasında. Erdoğan, şimdilik hiçbirini yakın çevresiyle paylaşmıyor. Ancak, hesaplar ne olursa olsun, Anayasa Mahkemesi'nin vereceği bir kapatma kararının Erdoğan ve Türkiye açısından oldukça sıkıntılı bir dönemi de beraberinde getireceği şimdiden görünüyor!

bugün



Bu yazı 910 defa okundu.






Yorumlar

 + Yorum Ekle 
    kapat

    Değerli okuyucumuz,
    Yazdığınız yorumlar editör denetiminden sonra onaylanır ve sitede yayınlanır.
    Yorum yazarken aşağıda maddeler halinde belirtilmiş hususları okumuş, anlamış, kabul etmiş sayılırsınız.
    · Türkiye Cumhuriyeti kanunlarında açıkça suç olarak belirtilmiş konular için suçu ya da suçluyu övücü ifadeler kullanılamayağını,
    · Kişi ya da kurumlar için eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi ya da kurumlara karşı tehdit, saldırı ya da tahkir içerikli ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi veya kurumların telif haklarına konu olan fikir ve/veya sanat eserlerine ait hiçbir içerik yayınlanamayacağını,
    · Kişi veya kurumların ticari sırlarının ifşaı edilemeyeceğini,
    · Genel ahlaka aykırı söz, ifade ya da yakıştırmaların yapılamayacağını,
    · Yasal bir takip durumda, yorum tarih ve saati ile yorumu yazdığım cihaza ait IP numarasının adli makamlara iletileceğini,
    · Yorumumdan kaynaklanan her türlü hukuki sorumluluğun tarafıma ait olduğunu,
    Bu formu gönderdiğimde kabul ediyorum.





    Diğer köşe yazıları

     Tüm Yazılar 
    • 12 Eylül 2008 Ermeniler, işgal ve yeni dönem
    • 5 Eylül 2008 Türkiye'deki dinlenme paranoyası
    • 1 Eylül 2008 Kadehle laiklik, genelevle sosyal güvenlik
    • 21 Temmuz 2008 50.000 YTL’ye 23 terörist
    • 4 Temmuz 2008 Darbeyi kimler yapacaktı?
    • 30 Haziran 2008 Başbakansız Türkiye
    • 23 Haziran 2008 Mucizenin delileri
    • 9 Haziran 2008 Kriz, kriz, kriz...
    • 2 Haziran 2008 Hem matrak hem vahim
    • 26 Mayıs 2008 Körler ve sağırlar
    • 2 Mayıs 2008 Başbakan'ın acelesi
    • 28 Nisan 2008 Baykal şimdilik kurtardı!
    • 14 Nisan 2008 PKK’da ''sevişme'' kriteri
    • 31 Mart 2008 Keşke çoban kadar olabilse
    • 10 Mart 2008 Üç kritik sebep
    • 27 Şubat 2008 Marksizm'den cihat çağrısına!
    • 21 Ocak 2008 Barzani'den Türkiye'ye tuzak
    • 16 Mayıs 2007 "Hayırlı evlat" Erkan Mumcu
    • 14 Mayıs 2007 Miting savaşları
    • 2 Nisan 2007 TSK’daki tavır değişikliği

    En Çok Okunan Haberler


    Haber Sistemi altyapısı ile çalışmaktadır.
    3,322 µs