En Sıcak Konular

Umur Talu


Umur Talu
0 0 0000

Kırk tilki kırk ayak



"Hitit Hukuku"nu iyi bir kitap yazacak kadar bildiği için "Türk hukuku" karşısında sık sık "küçük dilini yutan" Avukat Erdal Doğan dünkü SABAH'ta Ecevit Kılıç' a söylemişti:
"Ergenekon'un Emniyet ayağı eksik."

Laf aramızda, "eksik ayaklar" bundan ibaret değil.
Emniyet ayağı?
Yoktuuur amirim, müdürüm!
Ordu ayağı? Emekli bir, iki Jitemci ile emekli iki komutan, bir, iki emekli subay, astsubay dışında yoktuuur komtanım!
Medya ayağı? Bir, ikicik isim dışında yoktuuur yönetmenim!
İş dünyası ayağı? Kasadaki ikibuçuk milyoncuk, azıcık mafyacık, ufacık tefecik içi dolu turşucuk dışında yoktuuur patronum!

Bu sonuncusu hele, çok mühim.
Bir çocuğa anlatsan mesela, filanca "Jitem, Susurluk, Ergenekon adam" ı şu işadamı istihdam edip beslemiş, diye...
Sana hemen sorar: Peki babam, niye?
Niye o ona iş vermiş, maaş vermiş, para vermiş, büro vermiş?
Niye ötekinin dışkı adamları kasanın önüne yerleşmiş?
Niye "Susurlukergenekonman" ile iş yaptıkları 10 senede durmadan belgelenen kimi yer(li) altı işadamları Türkiye "sermayesi"nin, "özgürlükçü, cumhuriyetçi, demokrat, liberal, burjuva" kimi itibarlı aktöringinin faktöringcisi imiş!
Neden, pek moderen, pek legal, pek liberal, pek finansal, kurumsal, kentsel kimi bankanın tahsilat işinde dahi bu nevi isimler, nasıl denir film camiasında, "rol sahibi" imiş?
"Jitem"e "Jö tem" demiş onca sivil, asker, polis, medyacı, finansçı, iş dünyacı isim şehir, bitki hayvan, hangi oyunda?

Dink suikastı ile Malatya katliamı davalarında müdahil olan Avukat Doğan'ın dediği çok önemli:
Rahip Santoro, Dink ve Malatya cinayetlerinde gerçek sorumluların ortaya çıkartılmaması yönünde bir çaba var.
Emniyet içinde bir takım kişilerin bu cinayetlerde sorumluluğunun ortaya çıkacağı korkusu var düşüncesindeyim.
Dink cinayeti sanıklarından Hayal ve Tuncel'in mahkeme izniyle yapılan dinlemelerinin 6 binin üzerindeki kaydı Trabzon Emniyeti tarafından savcılığa gönderilmedi.
Avukat Doğan, Dipsiz Kuyu'da sık sık yazdığım bir hususu, bir tuhaflığı dikkate sunuyor:
1. Dink cinayetinde, terör örgütü yöneticisi olarak yargılanan bir sanığın basında gündeme gelmesinden dolayı üzüntü belirtti.
2. Davadaki sanıkları arkadaş grubu olarak niteledi.
3. Bu grubun cinayeti "Dink'in Türklüğü aşağılaması sebebiyle işlediği" yönünde mahkemeye görüş ve rapor sundu.
Kim?
Emniyet Genel Müdürlüğü İstihbarat Daire Başkanı Ramazan Akyürek!

Unutmadınız, değil mi: Akyürek; Yasin Hayal bombacılıktan yakalandığında, cezaevine konduğunda, mahkum olduğu halde Yargıtay sürecinde serbest kaldığında, dosyası Yargıtay'da bekleyip dururken Dink suikastı planlandığı sırada, onu "dinleten" Trabzon Emniyet Müdürü.
Hayal'in bomba teşvikçisi ve planlayıcısı Tuncel'i "muhbir" yapıp yargıdan sakladıklarında da, öyle!
Ve bu başarıların ardından da, yani Trabzon'da zaten elde olan ve izlenen, dinlenen kişilerin organize ettiği suikast, onca istihbarata rağmen önlen(e)mediği halde, Trabzon küçük geldiği için tüm ülke Emniyeti'nin istihbarat başına!
Oysa, yine unutmadınız, değil mi:
Bir önceki Emniyet İstihbarat Başkanı Sabri Uzun, Şemdinli vakası için Meclis'te ifade verip "içeridekiler"e işaret ettiğinde, Genelkurmay sillesi ve hükümet kazımasıyla hemen görevden alınmıştı.
"Bağımsız yargı ülkesi" de dümdüz edilmiş bir savcı ile birlikte.

Soruyorum şimdi:
Ülkedeki esas derin mutabakat nedir?
Ergenekon esasında nedir?
Nerede bu canavarın koca ayakları?
Nerede esas şefleri, asıl amirleri, büyük patronları, bir numara komutanları, en büyük kasaları?
Trene kaçak binecek diye kovalanırken ölüveren çocuk değil herhalde!

sabah



Bu yazı 1,076 defa okundu.






Yorumlar

 + Yorum Ekle 
    kapat

    Değerli okuyucumuz,
    Yazdığınız yorumlar editör denetiminden sonra onaylanır ve sitede yayınlanır.
    Yorum yazarken aşağıda maddeler halinde belirtilmiş hususları okumuş, anlamış, kabul etmiş sayılırsınız.
    · Türkiye Cumhuriyeti kanunlarında açıkça suç olarak belirtilmiş konular için suçu ya da suçluyu övücü ifadeler kullanılamayağını,
    · Kişi ya da kurumlar için eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi ya da kurumlara karşı tehdit, saldırı ya da tahkir içerikli ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi veya kurumların telif haklarına konu olan fikir ve/veya sanat eserlerine ait hiçbir içerik yayınlanamayacağını,
    · Kişi veya kurumların ticari sırlarının ifşaı edilemeyeceğini,
    · Genel ahlaka aykırı söz, ifade ya da yakıştırmaların yapılamayacağını,
    · Yasal bir takip durumda, yorum tarih ve saati ile yorumu yazdığım cihaza ait IP numarasının adli makamlara iletileceğini,
    · Yorumumdan kaynaklanan her türlü hukuki sorumluluğun tarafıma ait olduğunu,
    Bu formu gönderdiğimde kabul ediyorum.





    Diğer köşe yazıları

     Tüm Yazılar 
    • 19 Ocak 2009 Kravatın vicdanı
    • 15 Ocak 2009 Yeraltı ordusu!
    • 26 Aralık 2008 Hakikatin içyüzü
    • 15 Aralık 2008 Onların oğulları kızları...
    • 11 Aralık 2008 Bak şu bakana!
    • 23 Kasım 2008 Üç ana...
    • 17 Kasım 2008 Taş ile bomba... Kanun ile adalet
    • 13 Kasım 2008 Ya öyle değil de böyle ise...
    • 19 Ağustos 2008 Kırk tilki kırk ayak
    • 28 Temmuz 2008 Kahpelik!
    • 28 Ekim 2007 Kasrı Şirin mi şirin!
    • 10 Ekim 2007 Düşünmeye davet
    • 26 Ağustos 2007 Biat kültürü imiş!
    • 21 Haziran 2007 Büyük lokma... Büyük konuşma
    • 20 Haziran 2007 Susurluk, Ankara Sauna, Atabey Kaldırım, Danıştay Trabzon, İstanbul bomba Cumhuriyet
    • 17 Haziran 2007 Her senaryo aktörünü bulur
    • 11 Haziran 2007 Şimdi incir zamanı
    • 3 Haziran 2007 Bana her şey seni hatırlatıyor!
    • 29 Mayıs 2007 Bunu da gördük!
    • 28 Mayıs 2007 Kanmayın kıymayın!

    En Çok Okunan Haberler


    Haber Sistemi altyapısı ile çalışmaktadır.
    4,896 µs