En Sıcak Konular

Fikret Bila


Fikret Bila
0 0 0000

PKK silah bırakır mı?



Irak Cumhurbaşkanı Celal Talabani, CNN Türk’e verdiği demeçte, PKK’nın silah bırakmasından söz ederek, kendine göre aşamalı bir planı da açıklamış oldu.
PKK, silah bırakma, ateşi kesme gibi konulardaki girişimlerini geçmişte de Talabani üzerinden yapmıştı. Talabani, Özal döneminde bir çeşit arabuluculuğa da soyunmuştu.
Yaptığı son açıklamaya bakılırsa, Talabani yine böyle bir işlev üstlenmiş görünüyor.
Talabani’nin açıkladığı “aşamalı plan”a girmeden önce bazı soru işaretlerini hatırlatmakta fayda var.
Örneğin:
1- Talabani, “silah bırakma çağrısı ve planı”nı kendi inisiyatifiyle mi gündeme getirmektedir?
2- Talabani’nin bu girişimi, ABD ile birlikte geliştirilmiş bir projenin ürünü müdür?
3- Ankara’nın doğrudan veya dolaylı teması var mıdır?
Henüz bu soruların yanıtlarını bilmiyoruz.
Eğer ortaya atılan bu düşünce, ABD askerlerinin Irak’tan çekilmesi ve sonrasında oluşacak siyasal koşullarla ilgili bir ön çalışmaysa, bunun en azından üç tarafı var demektir: Türkiye, ABD ve Irak-Kuzey Irak.
Ortaya atılan proje, böyle üçlü bir zemine dayanmıyorsa, Talabani’nin ve PKK’nın “zemin yoklama”ya dönük bir girişimiyse, o zaman, farklı bir durum söz konusudur. Sorgulanması gereken diğer önemli boyut ise bu girişimin amacıdır.
Amaç, Türkiye-ABD ve Irak-Kuzey Irak arasında varılan veya varılacak olan bir uzlaşmayla PKK’nın tasfiye edilmesi midir; yoksa “silahların bırakılması” karşılığında Ankara’nın doğrudan veya dolaylı olarak PKK ile “siyasi pazarlığa” oturması mıdır?
Talabani’nin sözlerinden, ikinci seçeneğin gündeme getirilmeye çalışıldığı sonucuna varılabilir. Çünkü Talabani, PKK’nın silah bırakması karşılığında, Türkiye’nin “eve dönüş”ü sağlayacak düzenlemeler yapması gerektiğini söylüyor. PKK’lıların dağdan indikten sonra cezaevine değil evlerine gitmeleri gerektiğini belirtiyor.
Bu ifadeler, siyasi alanda “pazarlık” talebine ve beklentisine işaret ediyor.

PKK-DTP’nin talepleri
Talabani’nin yansıttığı yaklaşımın dışında, PKK-DTP ortak çizgisinde terör örgütünün silah bırakması gibi bir anlayış yok. Aksine, “sonuç” alınıncaya kadar PKK’nın silahlı kanadı bir çeşit “güvence” olarak görülüyor.
“Silah bırakma” gündeme bile alınmadan PKK-DTP ortak çizgisinin talepleri çoktan gündeme sokuldu. Bu taleplerin özü, Güneydoğu’ya bir çeşit “siyasi özerklik” sağlanması olarak ifade edilebilir. DTP’nin ortaya koyduğu talepler incelendiğinde, Türkiye’nin üniter yapısını kâğıt üzerinde bırakacak bir “model” istendiği görülüyor.
İlk aşama olarak “özerklik” hedefine ulaşılırsa, bunu kademeli biçimde federal yapı ve giderek bağımsızlık taleplerinin izlemesi sürpriz olmayacaktır.
Talabani’nin dile getirdiği “silah bırakma” karşılığında “eve dönüş”le sınırlı olmayacak bir “pazarlık süreci”nin başlatılması ilk hedef gibi görülüyor.

Ankara’nın duruşu
Talabani’nin ve DTP’nin talepleri karşısında, Ankara’nın duruşunu da anımsamak gerekir. Başbakan Erdoğan’ın Güneydoğu gezisi ve sonrasında yaptığı açıklamalar, “tek devlet, tek bayrak, tek millet, tek vatan” çizgisinde yoğunlaştı. CHP’nin duruşu zaten aynı çizgideydi.
Bu arada Genelkurmay Başkanı Org. İlker Başbuğ’un değişik vesilelerle yaptığı konuşmalarda ortaya koyduğu kırmızı çizgiler de aynı doğrultuda.
Türkiye’nin üniter, laik, demokratik yapısını zedelemeden, kültürel alanda bireysel özgürlük bağlamında atılan ve atılacak adımlar bir sorun olarak görülmüyor. Sorun, bu taleplerin siyasal alana taşınması, “grup hakları”, “kolektif haklar” biçiminde gündeme getirilmesi halinde kendini gösteriyor.
Ankara, bu taleplere kapalı olduğunu, bunun Türkiye’nin üniter yapısının fiilen bozulması anlamına geleceğini hem sivil hem güvenlik kurumları tarafından çok kez açıkladı.
Bu duruşta bir değişiklik olmasını beklemek gerçekçi olmaz.
Eğer, PKK’yı devreye sokmadan geliştirilecek üçlü uzlaşmaya dayalı bir plan söz konusu değilse, Talabani’nin gündeme getirdiği “aşamalı plan”ın uygulamaya geçirilmesi olasılığı yoktur.
Ankara doğrudan veya dolaylı biçimde PKK ile “siyasi pazarlığa” yönelmeyecektir.
PKK-DTP ortak çizgisi ise siyasal hedeflerine ulaşmadan ve güvence atına almadan, silahların bırakılması çağrısına olumlu yanıt vermeyecektir.
ABD’nin çekilmesinden sonra oluşacak fotoğrafın bütününü görmeden, Ankara’nın çizgi değiştirmesi de beklenmemelidir.

milliyet



Bu yazı 973 defa okundu.






Yorumlar

 + Yorum Ekle 
    kapat

    Değerli okuyucumuz,
    Yazdığınız yorumlar editör denetiminden sonra onaylanır ve sitede yayınlanır.
    Yorum yazarken aşağıda maddeler halinde belirtilmiş hususları okumuş, anlamış, kabul etmiş sayılırsınız.
    · Türkiye Cumhuriyeti kanunlarında açıkça suç olarak belirtilmiş konular için suçu ya da suçluyu övücü ifadeler kullanılamayağını,
    · Kişi ya da kurumlar için eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi ya da kurumlara karşı tehdit, saldırı ya da tahkir içerikli ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi veya kurumların telif haklarına konu olan fikir ve/veya sanat eserlerine ait hiçbir içerik yayınlanamayacağını,
    · Kişi veya kurumların ticari sırlarının ifşaı edilemeyeceğini,
    · Genel ahlaka aykırı söz, ifade ya da yakıştırmaların yapılamayacağını,
    · Yasal bir takip durumda, yorum tarih ve saati ile yorumu yazdığım cihaza ait IP numarasının adli makamlara iletileceğini,
    · Yorumumdan kaynaklanan her türlü hukuki sorumluluğun tarafıma ait olduğunu,
    Bu formu gönderdiğimde kabul ediyorum.





    Diğer köşe yazıları

     Tüm Yazılar 
    • 30 Eylül 2012 Ankara’nın müzakere planı nedir?
    • 26 Eylül 2012 Özkök: Bektaşi fıkrasına döndü
    • 19 Eylül 2012 PKK, BDP’yi boşa çıkardı
    • 9 Eylül 2012 PKK’nın yerleştirmeye çalıştığı dil
    • 7 Eylül 2012 Bomba sayımı vardı
    • 5 Eylül 2012 PKK’nın ‘ele geçirme’ ısrarı
    • 29 Ağustos 2012 Çiçek’in mutabakat çağrısının muhatabı
    • 28 Ağustos 2012 Çiçek’ten ulusal mutabakat çağrısı
    • 26 Ağustos 2012 Kuzey Irak-Kuzey Suriye çelişkisi
    • 25 Ağustos 2012 ''Çözüm'' denilince ne anlaşılıyor?
    • 23 Ağustos 2012 Sadece cenazede değil
    • 19 Ağustos 2012 PKK’nın ''kontrol bende'' mesajı
    • 15 Ağustos 2012 PKK ile ilgili yanılgılar
    • 8 Ağustos 2012 Şemdinli’de neler oluyor?
    • 6 Ağustos 2012 PKK saldırılarının şifreleri
    • 5 Ağustos 2012 Büyük tasfiye
    • 29 Temmuz 2012 Kuzey Irak’ta ağzı sütten yanan Türkiye
    • 27 Temmuz 2012 Ankara’nın Barzani tercihi
    • 26 Temmuz 2012 PKK ve Kürt sorunu boyut değiştiriyor
    • 22 Temmuz 2012 Esad’ın tutunması artık çok zor

    En Çok Okunan Haberler


    Haber Sistemi altyapısı ile çalışmaktadır.
    4,615 µs