En Sıcak Konular

Mehmet Altan


Mehmet Altan
0 0 0000

Muhalif, 27 Nisan’da neredeydin?



Bir gün önce... Bir dostum ‘Ergenekon’un üzerinin kapatılacağından’ dem vuruyordu.

Sabah uyanıp, baktım. 12. Dalga başlamış.

Ergenekon sürecini kesmek isteyenlerden daha güçlü bir iradenin...


Sonuna kadar ve tavizsiz bir şekilde bu işin aydınlatılmasının peşinde olması doğrusu güven verici.

* * *


Ergenekon süreci ne?

Düpedüz demokratik bir iradeye karşı darbe girişimciliği...

Şimdi 12. Dalgayı, ‘Kemalizm-Şeriat’ ikilemi havası içinde sunmak isteyenler var...

Hálbuki bu, ‘darbecilikle-yargı’ arasındaki bir mesele.

* * *

Tedavülde dolaşanlardan biri de ‘muhalifleri tutukluyorlar’ iddiası.

Demokratik muhalefete baskı faşizmdir...

Ama ‘darbecilik’ ya da ‘ darbe girişimi’ veya ‘ darbe aranışının’ muhalefetle ne alakası var?

12. Dalga da dáhil, Ergenekon’dan suçlananların akıbeti mahkeme sürecinde netleşecek...

Durumu o zaman göreceğiz...

* * *

Ama...

‘Demokratik muhalefet’ ile ‘darbecilik’ arasındaki sınırı kalın çizgilerle ayırmak açısından...

Önemsediğim yaşanmış bir sınav var.

27 Nisan’daki ‘e-muhtıra’...

İsterim ki birisi çıkıp, Ergenekon sürecini eleştirenlerin, 27 Nisan ‘e-muhtıra’ sürecindeki tavrını araştırıp, ortalığa seriversin.

AK Parti Hükümetine sonuna kadar radikal muhalif de olunsa, demokratik bir hesaplaşma içinde de olunsa, 27 Nisan ‘e-muhtırasına’ avaz avaza karşı çıkmak gerekmez miydi?

Ergenekon sürecinde adı geçen zevat arasında acaba böyle birisi oldu mu?

Yahut soruyu şöyle de sorabiliriz...

Geçmişte Türkiye Büyük Millet Meclisi’nin iradesine ipotek koyan ve Türkiye’yi erken seçime sürükleyen e-darbeye karşı çıkmadan, demokratik bir muhalif olunabilir mi?

Ya da Ergenekoncular ‘darbeciliği’ meşru gördükleri için, muhalefetten anladıkları şey ‘askeri darbe’ mi?

* * *

Tedavüldeki bir başka laf da, ‘saygın’ ifadesi...

Neye göre?

Kime göre?

Olaylara ‘demokrasi’ ve ‘evrensel hukuk’ açısından bakmak yerine...

‘Yöneten’ herkesi ‘saygın’ ilan eden anlayışa göre elbette.

Şili diktatörü Augusto Pinochet saygın mıydı, değil miydi?

Muhtemelen Ergenekoncular açısından, darbeyi başardığı için çok saygındı...

Ama İspanyol savcı Baltasar Garzon açısından demokrasi düşmanı bir darbeciydi...

İnsanlık suçu işlemiş bir katildi...

Nitekim...

Uluslararası mahkemelerce tutuklandı, mahkemelerde yargılandı...

Kendi ülkesi dışına çıkamaz hale geldi...

Aynı soruyu, ömrü vefa edenin hala hapishanelerde cezasını çektiği darbeci Yunan Albaylar için de sorabiliriz...

O nedenle, Ergenekon sempatizanlarının ‘saygınlık’ kavramından ne anladıklarını netleştirmelerinde fayda var...

* * *

Cumhuriyet tarihinde ilk defa bir darbe girişimi mahkeme aşamasında...

Bu, Türkiye’nin demokratikleşmesi ve Soğuk Savaş döneminin ‘ölüm makinesi’ Ergenekon örgütünden arınması için çok hayırlı bir girişim...

Yeter ki hukuksal titizlik içerisinde önü kesilmeden gideceği yere kadar gidebilsin...

Ve Türkiye ‘saygın muhalifliğin’ sadece ve sadece çağdaş demokrasi ilkelerine titizlikle uymakla mümkün olacağını öğrensin...

Askerle, şiddetle, hükümet devirme planlarının, ne saygınlıkla ne de muhaliflikle alakası yok çünkü...

Kimse de...

‘Darbe ile hukuk’ arasındaki bu meseleyi...

‘Cami-kışla’ maçı gibi göstererek, ‘laiklik-şeriat’ tatavası içinde yutturmasın...

Olup biten ‘darbe ile hukuk’ arasında çünkü...

star



Bu yazı 983 defa okundu.






Yorumlar

 + Yorum Ekle 
    kapat

    Değerli okuyucumuz,
    Yazdığınız yorumlar editör denetiminden sonra onaylanır ve sitede yayınlanır.
    Yorum yazarken aşağıda maddeler halinde belirtilmiş hususları okumuş, anlamış, kabul etmiş sayılırsınız.
    · Türkiye Cumhuriyeti kanunlarında açıkça suç olarak belirtilmiş konular için suçu ya da suçluyu övücü ifadeler kullanılamayağını,
    · Kişi ya da kurumlar için eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi ya da kurumlara karşı tehdit, saldırı ya da tahkir içerikli ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi veya kurumların telif haklarına konu olan fikir ve/veya sanat eserlerine ait hiçbir içerik yayınlanamayacağını,
    · Kişi veya kurumların ticari sırlarının ifşaı edilemeyeceğini,
    · Genel ahlaka aykırı söz, ifade ya da yakıştırmaların yapılamayacağını,
    · Yasal bir takip durumda, yorum tarih ve saati ile yorumu yazdığım cihaza ait IP numarasının adli makamlara iletileceğini,
    · Yorumumdan kaynaklanan her türlü hukuki sorumluluğun tarafıma ait olduğunu,
    Bu formu gönderdiğimde kabul ediyorum.





    Diğer köşe yazıları

     Tüm Yazılar 
    • 11 Ocak 2012 ‘Tanırım, iyi çocuklar’
    • 9 Ocak 2012 Genelkurmay’a o istihbaratı kim verdi?
    • 6 Ocak 2012 Demokrasi ile ‘biat sistemi’ arasındaki fark
    • 30 Aralık 2011 Bombalama emrini kim verdi?
    • 24 Aralık 2011 Yeşil kod adlı Mahmut Yıldırım’ın adresi
    • 16 Aralık 2011 Susurluk’ta faili meçhul reytingi...
    • 14 Aralık 2011 Ergenekon büyürken uyuyamam...
    • 4 Aralık 2011 Şikeci siyasetin kirli çamaşırları
    • 2 Aralık 2011 Var mı bu yasayı çıkaracak babayiğit?
    • 30 Kasım 2011 Yüzde 3 Türkiye’yi keser mi?
    • 29 Kasım 2011 Devlet-ulustan ulus-devlete geçemeyince
    • 23 Kasım 2011 Ergenekon’un farkında mısınız?
    • 21 Kasım 2011 Birinci Cumhuriyet Dersim’dir...
    • 14 Kasım 2011 Kozinoğlu kalp krizinden mi öldü?
    • 9 Kasım 2011 Kararı alkışlıyor, Bakan’ı kutluyorum
    • 3 Kasım 2011 Almanya’daki Türkler, Türkiye’deki Kürtler
    • 31 Ekim 2011 Cinayet işlemeye özgürlük savaşı mı diyorsunuz?
    • 26 Ekim 2011 Hırsızlar da kardeşiniz mi?
    • 20 Ekim 2011 Keşke gerçek bir ordumuz olsaydı...
    • 19 Ekim 2011 Bir İsrailli kaç Filistinliye bedel?

    En Çok Okunan Haberler


    Haber Sistemi altyapısı ile çalışmaktadır.
    4,159 µs