0 0 0000

Bir milyon TL değerinde soru

Sabahın köründe arayan dostum, "Teessüf ederim sana" diye başladı eleştirisine... Koç Holding'in eski yöneticilerinden, Vehbi Koç'un damadı, Galatasaray Kulübü, Galatasaray Üniversitesi ve Cumhuriyet gazetesi yönetiminde bulunan İnan Kıraç'ın seçimde CHP'nin birinci parti olacağı iddiasına değinen yazılarımdı diline doladığı...

"Her şeyi yazmışsın, ama 'Bu nasıl olacak?' diye sormayı unutmuşsun" dedi.

Kamuoyu yoklamaları Ak Parti'yi rakiplerinden açık ara önde gösteriyor. Kolayca kapatılabilecek türden, bir-iki puan farklık bir üstünlük değil Ak Parti'ninki; en yakın rakibiyle arasında neredeyse 20 puan fark var. İnan Kıraç'ın girdiği bahsi kazanması için Ak Parti'nin en az 25 puan kaybetmesi, Ak Parti'den kaçan her oyu CHP'nin kazanması gerekiyor...

Dostumun "Nasıl olacak?" diye sorduğu bu...

Cumhuriyet gazetesinden Leyla Tavşanoğlu'nun Beyaz Saray'da üst düzey yetkili olduğunu söylediği birine atfen aktardığı seçim tahminine göre, 12 Haziran'da, Ak Parti yüzde 38 oy alabilecek... Bu oran da itibarlı şirketlerin büyük bir bölümünün araştırmalarından 7 ila 10 puan aşağıda...

Aynı soru Amerikalı için de sorulabilir: "Bu nasıl olacak?" Seçmenler anketörlere verdikleri cevaplarla çelişecek biçimde oy kullanmaz normalde; şimdiki eğilimlerini sandıkta değiştirmeleri için ciddi sebepler gerekir... Önümüzdeki on gün içerisinde seçmenlerin anketörlere verdiği cevaplardan pişmanlık duyup tercihlerini değiştirecekleri gelişmeler mi bekleniyor?

"Kampanyalar başlamadan çok önce 'Bu seçimi berbat edecekler' beklentisini yazmaya başlayan sen nasıl olur da bu basit soruyu sormazsın?" dedi dostum. Haklı.

İlhan Selçuk, toprağı bol olsun, 2007 seçimi öncesinde Ak Parti'yi iktidardan edip yerine CHP-MHP koalisyon hükümetini getirmek için kolları sıvadığında iki şey yapmıştı: İlki, birbiri ardına birkaç yazı yazarak, Amerika'ya, "Biraz da bizimkileri destekle" mesajı vermekti. Açık açık. Niyetini gizlemeye çalışmadan... İkincisi de, Cumhuriyet'i Washington'da temsil eden Elçin Poyrazlar'ı Dick Cheney'in ofisine göndererek aynı mesajı sözlü olarak da iletmekti.

"Ulusalcıları destekle" mesajını vermek üzere yazılmış üç yazısının sonuncusundan (18 Kasım 2006) bir bölümü buraya aktarayım: "Bush yönetimi ne yapmalı?.. Bir yandan Ilımlı İslâm Devleti tasarımında dinci iktidarı, öte yandan terör örgütü PKK'yi kullanarak Türkiye'yi sıkıştıran Başkan Bush bu tutumundan vazgeçmelidir; zararın neresinden dönerse dönsün, kârdır... AKP'nin toplum temelinde oy desteği zayıflıyor, geriliyor; ülkede Amerika düşmanlığı yükseliyor, yoğunlaşıyor... ABD'nin Ortadoğu tasarımında 'revizyon'a, Türkiye'de ise yeni bir iktidara gerek var!.."

Bir şeyi daha unutmayalım: Amerikalılar İlhan Selçuk'u daha 1960'lı yıllarda ülkelerine davet edip bir ay boyunca onun seveceği yüzlerini görmesini sağlamışlardı. Dönünce kaleme aldığı 'Güzel Amerikalı' kitabı yalnızca bir baskı yüzü gördü; bugün arasanız bulamazsınız...

Cumhuriyet Vakfı Danışma Kurulu Başkanı İnan Kıraç "CHP seçimden birinci parti çıkacak" dediğinde, ya da bir yazarı "AKP'nin oyu azami yüzde 38" beklentisini Washington'dan taşıdığında, bu yüzden, ciddiye alırım.

Nasıl ciddiye almam? Obama döneminde de Beyaz Saray üzerinde etkili Neo-Çılgınlar tayfası ile Cumhuriyet arasında doğrudan bir hat var. Elçin Poyrazlar çağrılı gittiği Cheney'in ofisinde kendisine "Erdoğan'ın karşısında kim rakip olabilir?" diye sorulduğunu gazetesinin yayın yönetmenine söylemiş; o da İlhan Selçuk'a görüşmeyi şöyle özetlemişti: "Bizim kızla bilgi alış-verişinde bulunmuşlar. En çok merak ettikleri, Türkiye'de AKP'ye karşı muhalefet var mı, yok mu? Ilımlı İslâm meselesi... El-Kaide meselesi... AKP'ye kim muhalefet edebilir? Kim yükselebilir? AKP'den sonra ne olabilir... Bunları sormuşlar..."

Yayın yönetmeni, İlhan Bey'e, "Görüşmeler sürecek" raporunu da vermişti...

Belli ki, Cumhuriyet ile Neo-Çılgınlar arasında Bush döneminde kurulmuş köprü hâlâ işliyor...

Şimdi artık dostumun sabah sabah kafama kaktığı soruya gelebiliriz...

Washington'da Ak Parti'nin oy oranının yüzde 38'e düşeceği hesaplanıyor... Ürettiği aracı New York taksisi olarak pazarlamak üzere geçtiğimiz birkaç ayı ABD'de geçiren İnan Kıraç daha ileri gidip "Sandıktan CHP birinci parti olarak çıkacak" iddiasıyla önüne gelenle bahse giriyor...

Ak Parti'nin oyları şimdilerde araştırmalarda çıkandan 15 puan kadar aşağıya düşecekse bu nasıl olacak? İktidar partisinin oylarının budanmasıyla sonuçlanacak ne gibi gelişmeler yaşanacak seçime kadar geçecek süre içerisinde?

Ne, nasıl, kimler devreye girdiği için olacak? Sizin bir fikriniz var mı?

zaman

Bu yazı 1,422 defa okundu.