En Sıcak Konular

Mahmut Övür


Mahmut Övür
0 0 0000

'Siyaset yapacaksan gel...'



Hepimiz, genç insanları toprağa düşüren şiddeti durduracak bir "yol" arıyoruz. Siyaset çözüm üretmeli, sivil toplum devreye girip şiddete karşı sesini yükseltmeli ve demokratik kanallar her koşulda açık tutulmalı. Bunları başarabilir miyiz bilmiyorum ama ben bu umutla önceki akşam AK Parti İstanbul İl Başkanlığı'nın düzenlediği geleneksel iftar yemeğine katıldım.
O iftarları 2005'ten beri izliyorum. Biraz o günlere dönüp bakınca çok anlamlı iftarlar yaşandığını gördüm. Birkaçı farklı buluşmaya da vesile olmuştu. "Kapılar Açılıyor, Medeniyetler Buluşuyor" adıyla düzenlenen ilk iftara Almanya Başbakanı Gerhard Schröder de katılmıştı. Sonra sırasıyla Almanya Başbakanı Merkel, İspanya Başbakanı Zapatero katıldı. Bu dizinin son sürprizi ise 2009 iftarına katılan Suriye Devlet Başkanı Beşar Esad oldu.
O günkü yazımın başlığı "Doğu'ya 'barış gelecek' umudu"ydu. O yıl "Demokratik Açılım" sürecinin başlatılması umut yaratmıştı. Başbakan Erdoğan da şöyle diyordu: "Ülkemizin, bölgemizin refah ve huzuru için harcanması gereken çok büyük kaynakları terörle mücadeleye sevk etmek zorunda kaldık. Geriye dönüp baktığımızda soruyorum; Allah aşkına kaybeden kim, kazanan kim?"
Ben de bu satırların altına şu tespiti yapmıştım: "Geçmişte Kürt sorununu ötelemek, görmezlikten gelmek için bazen ortak hareket eden, bazen bu sorunu birbirine karşı kullanan ülkelerin bugün bir araya gelip, bu sorunu konuşuyor olmaları ve barışı seslendirmeleri sadece Türkiye ve Suriye için değil tüm dünya için umut verici."
Bir de geldiğimiz noktaya bakın, PKK mayın döşüyor, pusu kuruyor, saldırıyor, Türkiye savaş uçaklarıyla Kandil'i bombalıyor. Suriye'de ise Beşar Esad yönetimi sivillere kurşun sıkıyor.
Bu coğrafyaya barış gelmeyecek mi?
AK Parti İstanbul İl Başkanlığı'nın 2011 iftarına işte bu manzara damgasını vuruyor. Herkes zor bir dönemeçten geçildiğinin farkında. Bu nedenle kimse gündeme ilişkin konuşmak istemiyor. Gerçekten görkemli, düzenli bir gece ama herkes suskun. Bir AK Partili sessizliği şu sözleriyle aralıyor:
"Bu bölgenin barışa ihtiyacı var. Sizler, barış için siyasetçileri zorlamalısınız. Her siyasi partinin içinde sivil ve demokrat düşünen insanlar var, onları harekete geçirmeli ve kazanmalıyız..."
Bir başka AK Partili ise Kürt siyasetinin sivil bir sese ihtiyacını şu sözlerle anlatıyor:
"Yıllar sonra Kemal Burkay'ın dönmesi önemli. Belki PKK-BDP arasına sıkışan Kürt sivil siyasetinde yeni bir çıkış olur. Böylece sorunlar siyaset zemininde tartışılır ve Türkiye nefes alır."
Bu beklentiler içinde Başbakan Erdoğan'ın iftar konuşmasını pür dikkat dinliyorum. Şu sözleri, eski günlere dönülme korkusu yaşayanlara teminat niteliğinde:
"Terörle mücadelede tarihin tekerrür etmesine asla izin verilmeyecektir."
"Yeni anayasa"nın hazırlanma biçimiyle ilgili söyledikleri de umut verici:
"Anayasanın çerçevesini de içeriğini de (siyasi partilerle) beraber belirleyeceğiz."
Ve BDP'ye verdiği mesaj bir öncekilerle kıyaslandığında biraz daha yumuşak:
"Meşruiyet zemini TBMM'dir. Gelip siyaset yapacaksan gel..."
AK Parti İstanbul'un geleneksel iftar buluşmasının bir önemli konusu da Somali'deki insanlık dramıydı. O konuda neler yapıldığı ve neler yapılacağı anlatıldı. Geceye katılım da hayli yüksekti. AK Parti il yönetim kurulu üyelerinden her birinin bir masaya oturduğu üstlendiği ve misafirleri karşıladığı gecede sivil toplum önderleri, sanat, üniversite ve iş dünyasının önemli isimleri vardı. Semahat Arsel, Ahmet Çalık, Ferit Şahenk, Ahmet Nazif Zorlu, Ali Ağaoğlu, Mehmet Ali Yalçındağ, Nihat Özdemir, Hamdi Akın, Turgay Ciner, Erdoğan Demirören, Aziz Torun, Ali Kibar, Bayram Aslan, Turkcell Genel Müdürü Süreyya Ciliv dikkat çeken isimler arasındaydı.
Gece sona ererken, aklıma takılan "Geçmiş iftarlarda dünya çapında siyasi isimler çağrılırken bu yıl neden kimse çağrılmadı?" sorusunu, gecenin ev sahibi AK Parti İstanbul İl Başkanı Aziz Babuşcu'ya sordum. "Özel bir sebebi yok. Geçen yıl da çağrılmadı. Daha önce konjonktüre uygun siyasi konukları ağırladık. Bu sene Somali Cumhurbaşkanı belki olabilirdi ama o da daha önce geldiği için vazgeçildi."

sabah

Bu yazı 1,258 defa okundu.






Yorumlar

 + Yorum Ekle 
    kapat

    Değerli okuyucumuz,
    Yazdığınız yorumlar editör denetiminden sonra onaylanır ve sitede yayınlanır.
    Yorum yazarken aşağıda maddeler halinde belirtilmiş hususları okumuş, anlamış, kabul etmiş sayılırsınız.
    · Türkiye Cumhuriyeti kanunlarında açıkça suç olarak belirtilmiş konular için suçu ya da suçluyu övücü ifadeler kullanılamayağını,
    · Kişi ya da kurumlar için eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi ya da kurumlara karşı tehdit, saldırı ya da tahkir içerikli ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi veya kurumların telif haklarına konu olan fikir ve/veya sanat eserlerine ait hiçbir içerik yayınlanamayacağını,
    · Kişi veya kurumların ticari sırlarının ifşaı edilemeyeceğini,
    · Genel ahlaka aykırı söz, ifade ya da yakıştırmaların yapılamayacağını,
    · Yasal bir takip durumda, yorum tarih ve saati ile yorumu yazdığım cihaza ait IP numarasının adli makamlara iletileceğini,
    · Yorumumdan kaynaklanan her türlü hukuki sorumluluğun tarafıma ait olduğunu,
    Bu formu gönderdiğimde kabul ediyorum.





    Diğer köşe yazıları

     Tüm Yazılar 
    • 30 Eylül 2012 AK Parti kongresi ve Barzani
    • 28 Eylül 2012 AK Partili Babuşçu iddialı: Yüzde 55
    • 23 Eylül 2012 CHP'nin 'Balyoz' ikilemi
    • 20 Eylül 2012 Otobüste 200 er
    • 18 Eylül 2012 CHP günahlarından arınıyor
    • 11 Eylül 2012 CHP hâlâ derdini anlatamıyorsa
    • 1 Eylül 2012 Ya silah ya siyaset
    • 30 Ağustos 2012 CHP neden Kürt raporu yazamıyor?
    • 19 Ağustos 2012 Barışı kirletmemek lazım
    • 14 Ağustos 2012 Aygün'ün kaçırılmasında garip sorular
    • 10 Ağustos 2012 Diyarbakır'dan Şemdinli'ye bakmak
    • 24 Temmuz 2012 Üç CHP'li anlaşamıyorsa...
    • 19 Temmuz 2012 CHP'de 'maymuncuk liste' savaşı
    • 18 Temmuz 2012 CHP, zamanın ruhunu yakalar mı?
    • 17 Temmuz 2012 CHP kurultayı gölgede mi kaldı?
    • 8 Temmuz 2012 Siyasetin yeni aktörleri
    • 6 Temmuz 2012 CHP'de kurultay pazarlamacıları
    • 3 Temmuz 2012 Zana'nın demokratik yolu
    • 24 Haziran 2012 Uçak düşürme bir tuzak mı?
    • 19 Haziran 2012 Gülen'in kararı neyin sinyali?

    En Çok Okunan Haberler


    Haber Sistemi altyapısı ile çalışmaktadır.
    3,064 µs