En Sıcak Konular

Tamer Korkmaz


Tamer Korkmaz
0 0 0000

''Açıklanması Sakıncalı!''



Deniz Baykal Operasyonu'nun hemen ardından Kemal Bey'i CHP'nin genel başkanı yaptıklarında, malum cephedekilerin ağızları kulaklarına varıyordu. Gelgelelim, aradan geçen bir buçuk yılda (üretilmiş) "Gandi Kemal Rüzgarı"ndan eser kalmadı.

O cenahta çokları umudunu kesti.

Hele de, şu Dersim tartışmasındaki "Özür yetmez, devlet arşivleri de açılsın" çıkışından sonra...

Aydınlıkçılar, başta "Batı Bey" olmak üzere, hala daha saydırıyor, "Dersimli Genel Başkan"a...

En ileri giden de Ergenekon tutuklusu Yalçın Küçük oldu:

"Böylesi hiç gelmemiştir. Sanki Erdoğan'ın tokat oğlanıdır...

Kılıçdaroğlu, bir atını vuran kovboy'dur..."

Evet, aynen böyle diyor!

*

Hal böyleyken...

Baykal'a "operasyon" yapan merkez, CHP'ye yeni bir kovboy arayışına girmiş olabilir mi, diye merak ediyorum!

*

Kemal Bey'in "Arşivleri açın" çağırısını...

Aydınlık, "kışkırtma" diye niteliyor.

Gazeteye göre, "Arşivler, çoktan açılmış. Dersim belgeleri daha önce Genelkurmay'ın İç İsyanlar kitabında yayınlanmış. Kaynak Yayınları'ndan da çıkmış..."

Yani?

Aydınlıkçılar, resmi görüşü yansıtan belgelerin dışında bir Dersim belgesinin ortaya çıkma ihtimalini bile sevmiyorlar.

*

Dersim, sadece bir kalem...

Hani şu daha önce sözünü ettiğim "Belge vardır, gizli belgelerden bile içeri!" mahiyetindeki "derin mi derin" belgeler gün ışığına çıkarsa...

Batı Bey ve takımı fena halde üzülecek.

*

Başbakan'ın açıkladığı Dersim belgesinde...

"Dönemin Cumhurbaşkanı olarak" İsmet İnönü öne çıkıyordu, ya...

Bunun üzerine, İnönü'nün torunu/CHP Ankara Milletvekili Gülsün Bilgehan, Milliyet'e şöyle demişti:

"İnönü'nün torunu olarak benim hatıralarından okuduğum, '1937'de bıraktığımda iş bitmişti' diyor.

En azından şunu insaf ederek söylemek gerekiyor ki son bir yılda İnönü yok...

Pembe Köşk'te evinde oturuyor, ayrılmış..."

*

Başbakan'ın açıkladığı belgede...

İnönü Cumhurbaşkanı, Bayar Başbakan olduğuna göre, o dönem İsmet İnönü'nün Çankaya Köşkü'ndeki ilk ayları anlamına geliyor.

Gülsün Bilgehan'ın gözden kaçırmaya çalıştığı da bu dönemdir.

*

Bu arada...

Bilgehan'ın "İsmet İnönü'nün Hatıraları"ndan bahsetmesi, beni üç yıl önceki bir başka tartışmaya götürüverdi.

O tartışmanın, sadece CHP'li vekillerin değil...

Medyadaki kimi "kifayetsiz muhteris"lerin de gardını düşüren belgesi...

İnönü'nün, "17 Mayıs 1968'da Ulus gazetesinde yayınlanan hatıratı" idi.

İsmet Paşa orada...

İkinci İnönü Savaşları esnasında içinde subayların ve ailelerinin de bulunduğu bir kafileye yaptığı konuşmayı, şöyle anlatıyordu:

"İçinde bulunduğumuz vaziyeti bilesiniz. Bundan başka subay olarak da yerinizi bilmelisiniz. Padişah düşmanınızdır. Yedi düvel düşmanınızdır. Bana bakın dedim. Kimse işitmesin, millet düşmanınızdır..."

*

Şimdi bakın ne diyeceğim?

Hatırat, kitap olarak ilk kez 1985'de basılmış...

2006'da ikinci baskısı yapılmış...

Benim elimde de 2009'da yapılan üçüncü baskısı var.

Hatıratın 239. sayfasında, İsmet Paşa'nın sözünü ettiğim konuşması yer alıyor.

Ama, o da ne?

Bir cümle eksik!

Yani?

"Kimse işitmesin, millet düşmanınızdır" cümlesi sansürlenmiş!

(Kitabın yayın hakkını Bilgi Yayınevi'ne veren İnönü Vakfı; Gülsün Bilgehan da vakfın başkan yardımcılığını yapmıştı.)

*

Bu cümlenin sansürlenmiş olması pek manidar!

Demek ki, o cümlenin...

Başka türlü tevil edilemeyeceğini...

Farklı bir anlama gelmeyeceğini sansürcüler de görmüş olmalılar!

*

Sansür deyince...

Bir de Atatürk'ün sansürlenen vasiyeti var ki...

Bir gün bu hakikatin de belgesi gün ışığına çıkar elbette!

Kenan Evren'in...

1988'de -Cumhurbaşkanı iken- "Açıklanmasını sakıncalı" gördüğü vasiyetten söz ediyorum!

yenişafak



Bu yazı 1,231 defa okundu.






Yorumlar

 + Yorum Ekle 
    kapat

    Değerli okuyucumuz,
    Yazdığınız yorumlar editör denetiminden sonra onaylanır ve sitede yayınlanır.
    Yorum yazarken aşağıda maddeler halinde belirtilmiş hususları okumuş, anlamış, kabul etmiş sayılırsınız.
    · Türkiye Cumhuriyeti kanunlarında açıkça suç olarak belirtilmiş konular için suçu ya da suçluyu övücü ifadeler kullanılamayağını,
    · Kişi ya da kurumlar için eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi ya da kurumlara karşı tehdit, saldırı ya da tahkir içerikli ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi veya kurumların telif haklarına konu olan fikir ve/veya sanat eserlerine ait hiçbir içerik yayınlanamayacağını,
    · Kişi veya kurumların ticari sırlarının ifşaı edilemeyeceğini,
    · Genel ahlaka aykırı söz, ifade ya da yakıştırmaların yapılamayacağını,
    · Yasal bir takip durumda, yorum tarih ve saati ile yorumu yazdığım cihaza ait IP numarasının adli makamlara iletileceğini,
    · Yorumumdan kaynaklanan her türlü hukuki sorumluluğun tarafıma ait olduğunu,
    Bu formu gönderdiğimde kabul ediyorum.





    Diğer köşe yazıları

     Tüm Yazılar 
    • 18 Eylül 2012 Otuz beşe bakla
    • 24 Ağustos 2012 Arkadakiler
    • 17 Ağustos 2012 ''Düğme''li olsun!
    • 10 Ağustos 2012 Kumpas
    • 3 Ağustos 2012 Yıldızın parladığı o sahne
    • 20 Temmuz 2012 Steril
    • 6 Temmuz 2012 Bir ıslık da biz çalalım!
    • 3 Temmuz 2012 Hava sahamıza giren Wall Street J'eti
    • 5 Haziran 2012 Hayal Teknesi!
    • 15 Mayıs 2012 Büyük Satranç Sahnesi!
    • 8 Mayıs 2012 Hükümete ''Tomahawk'' atmışlardı!
    • 4 Mayıs 2012 Gözlerimiz tamamen kapalı!
    • 24 Nisan 2012 ''ABD Karışmadı'' Yalanı
    • 10 Nisan 2012 Kime, ne lazımmış?
    • 6 Nisan 2012 Şapkanın Altındakiler
    • 20 Mart 2012 Hokus, pokus...
    • 6 Mart 2012 Kafasını koparalım, diyorlardı!
    • 28 Şubat 2012 28 Şubat'ın Balans Ayarları!
    • 17 Şubat 2012 Anahtar
    • 14 Şubat 2012 Hedef tahtası

    En Çok Okunan Haberler


    Haber Sistemi altyapısı ile çalışmaktadır.
    4,055 µs