En Sıcak Konular

Ergun Babahan


Ergun Babahan
0 0 0000

Tencere dibin kara



Suriye konusunda aktif bir rol üstlenen Arap Birliği’nin aslında Batı’nın temel taleplerini üstlendiği, Birleşmiş Milletler’e sunulan karar tasarısında tüm açıklığıyla ortaya çıktı.
Arap Birliği, Suriye’ye askeri müdahale yolunu açacak bu tasarıya Gazze ile ilgili bir cümle koyma cesareti gösteremedi.

Böyle bir cümlecik, hem Amerika’nın bölgeye yönelik gerçek politikasını ortaya koyacak, hem de Rusya ve Çin’in tasarıyı vetosunu zorlaştıracaktı.

Gazze’de yaşanan drama seyirci kalan Arap Birliği’nin Suriye konusundaki tavrının samimi olmadığı ve insani gerekçelere dayanmadığı bu tasarıyla ortaya çıktı.

Şimdi Batı medyası Rusya ve Çin’i, Suriye’yi veto konusunda eleştiriyor.

Oysa Amerika Birleşik Devletleri 1988’den beri Birleşmiş Milletler’de İsrail aleyhine yaptırım içeren tüm tasarıları, terörist grupları yeterince eleştirmediği gerekçesiyle veto ediyor.

Amerika’nın Birleşmiş Milletler’de kullandığı veto yetkisi sürekli İsrail lehine işliyor.

Bu tespit, Beşar Esad rejiminin desteklenmesi gerektiği anlamına gelmiyor, sadece her ülkenin kendi stratejik çıkarları uğruna temel insan hakları ihlallerini, hatta katliam ve kıyımları görmezden gelebileceği anlamına geliyor.

Soğuk Savaş koşullarında oluşturulan Birleşmiş Milletler sistemi bugün uluslararası toplumun vicdanını rahatlatıcı kararlar veremiyor.

Bu yapının bugünden sonra böyle bir kabiliyet geliştirmesini beklemek gerçekçi değil.

Bölgede dengelerin değiştiği, Soğuk Savaş koşullarına benzer bir ortamın oluştuğu bir ortamda Türkiye’nin durumu gerçekten zor.

Bir yandan Beşar Esad rejimine destek veren Rusya ve İran gibi iki önemli komşu.

Bir yandan Suriye’ye de sıçrayabilecek bir Kürt sorunu gerçeği...

Diğer yandan Suriye’ye askeri müdahale ile ortaya çıkabilecek Sünni-Şii çatışması.

Bahreyn’de yeniden başlayan gösteriler, İran’ın bu kartı tereddütsüz oynayabileceğinin göstergesi.

Rusya’nın taleplerini, İran’ın endişelerini giderecek bir formül bulunmadan Suriye’de istikrara ulaşmak kolay olmayacak.

En uzun sınırımızı oluşturan bu ülke yakın bir gelecekte yıllarca sürecek bir iç savaşın merkezi olma durumunda.

Suriye’deki bir iç savaş, yıllarca bu ülkeden kaynaklanan şiddet eylemlerinden çok çeken Türkiye’nin başını ağrıtmaya aday.

Bugün PKK’nın üçte birini Suriyeli Kürtlerin oluşturduğunu, Suriye ekibinin örgütün kilit noktalarında bulunduğunu gözönüne aldığınızda, Mart ayında Kuzey Irak’ta bağımsız bir Kürt devletinin konuşulduğunu düşündüğünüzde, Türkiye’nin önünde çok kritik bir dönem olduğunu daha net görürsünüz.

Suriye, Amerika veya Rusya’dan farklı olarak Türkiye için bir iç güvenlik meselesi ve son dönemdeki gelişmeler Başbakan Erdoğan’ın bölgeye ilişkin kaygılarının haklı olduğunu gösteriyor.

Rusya’nın kendi stratejik konumunu koruyacak bir çözüm formülü bulması bölgedeki tüm aktörlerin yararına görünüyor açıkçası.

star

Bu yazı 1,201 defa okundu.






Yorumlar

 + Yorum Ekle 
    kapat

    Değerli okuyucumuz,
    Yazdığınız yorumlar editör denetiminden sonra onaylanır ve sitede yayınlanır.
    Yorum yazarken aşağıda maddeler halinde belirtilmiş hususları okumuş, anlamış, kabul etmiş sayılırsınız.
    · Türkiye Cumhuriyeti kanunlarında açıkça suç olarak belirtilmiş konular için suçu ya da suçluyu övücü ifadeler kullanılamayağını,
    · Kişi ya da kurumlar için eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi ya da kurumlara karşı tehdit, saldırı ya da tahkir içerikli ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi veya kurumların telif haklarına konu olan fikir ve/veya sanat eserlerine ait hiçbir içerik yayınlanamayacağını,
    · Kişi veya kurumların ticari sırlarının ifşaı edilemeyeceğini,
    · Genel ahlaka aykırı söz, ifade ya da yakıştırmaların yapılamayacağını,
    · Yasal bir takip durumda, yorum tarih ve saati ile yorumu yazdığım cihaza ait IP numarasının adli makamlara iletileceğini,
    · Yorumumdan kaynaklanan her türlü hukuki sorumluluğun tarafıma ait olduğunu,
    Bu formu gönderdiğimde kabul ediyorum.





    Diğer köşe yazıları

     Tüm Yazılar 
    • 6 Mayıs 2012 Adalet talebinden tahrik olan bir ordu! Astsubaylar direnin
    • 4 Nisan 2012 Benim darbecim insanlık suçu işlemez
    • 24 Mart 2012 Ergenekon ve psikolojik savaş
    • 14 Mart 2012 Kürt meselesinde tarihi uyarı
    • 7 Mart 2012 Türkiye, AB için neden önemli!
    • 4 Mart 2012 Medya nasıl kurtulur?
    • 3 Mart 2012 Medya eliyle hükümet devirmek de darbedir!
    • 19 Şubat 2012 Sayın Başbakan 3’üncü dönemler hep zor geçer!
    • 15 Şubat 2012 Washington’ın Türkiye’ye bakışı
    • 14 Şubat 2012 Gazetecinin suç işleme özgürlüğü
    • 7 Şubat 2012 Tencere dibin kara
    • 5 Şubat 2012 Sadece ordu yetmez devleti sıfırdan kurmalı
    • 22 Ocak 2012 Barlas, Özkök’ü neden uyarmıştı!
    • 3 Ocak 2012 Bu facia AK Parti için çok ciddi alarm
    • 13 Aralık 2011 Siyaset ve sadakat
    • 11 Aralık 2011 Bu iddianamede ciddi şike var!
    • 6 Aralık 2011 İşte kahramanınız Kozinoğlu!
    • 22 Kasım 2011 CHP, Dersim ve Ermeni kırımı!
    • 19 Kasım 2011 Atatürk milliyetçiliği ‘Ne Mutlu Türküm’ demektir
    • 15 Kasım 2011 Ulusalcılara bir iyi bir de kötü haber

    En Çok Okunan Haberler


    Haber Sistemi altyapısı ile çalışmaktadır.
    4,106 µs