0 0 0000

Meclis, 12 Eylül'e müdahil olacak mı?

İnsanın yürüyüşü değişir ya aynen öyle.

28 Şubat ürünü 8 yıllık kesintisiz eğitime son verip, 12 yıllık kesintili eğitimi getirince Meclis'in de havası değişti.

 Uzun süredir ilk kez kulislerde, Anayasa değişikliği sırasındaki havayı hissettim.

 O zaman da tarihi bir görev yapmıştı Meclis.

 Darbe ürünü Anayasa'da önemli bir gedik açmıştı.

 Bu kez de tarihi bir görev yaptı, Meclis.

 28 Şubat rejiminin dayatması 8 yıllık kesintisiz eğitime son vererek.

 O zaman da alkışlamıştık Meclis'i.

 Şimdi de "Alkışlar Meclis'e" diyoruz.

 Tarihi bir görev yaptınız, milletin gönlünde yerinizi aldınız.

 Daha da önemlisi Peygamberimiz'in duasına mazhar olmuş bu milletin duasını kazandınız.

 14 Mayıs 1950'de, DP tek parti devrine son verdi. Milletin oyuyla, "Beyaz devrim" yaparak, tek başına iktidar oldu. Menderes'in ilk icraatlarından biri, Türkçe ezana son verip, ezanın Arapça aslına uygun olarak okunmasını sağlamak oldu.

 27 Mayıs darbesini yapanlardan Madanoğlu, "Arapça ezanı unutmadık" demişti.

 Menderes, demokrasi şehidi oldu. Her nefis ölümü tadacak. Ancak günde 5 vakit okunan ezanlardan Menderes'in ruhunun istifade ettiğine inanırım.

 Bu Meclis'in üyeleri de okutulacak olan Kur'an-ı Kerim'in her harfinden istifade edecekler.

Meclis'te tarihi bir hava var dedik ya, o heyecanla Meclis Başkanı Cemil Çiçek'e, yeni anayasayı sorduk.

 Cemil Bey de döndü kamuoyuna sordu:

 "2 gün sonra 12 Eylül'ü yapanları yargılayacağız. Peki 12 Eylül'ün Anayasası ile yaşamaya devam mı edeceğiz."

 Haklı bir soru.

 Biz de Cemil beye sorduk.

 "Peki siz Meclis olarak 12 Eylül'le ilgili davaya müdahil olacak mısınız?"

 "Pazartesi gününü bekleyin" yanıtını verdi Cemil bey.

 Meclis Başkanı hafta sonunu mahkemenin kendisine ilettiği iddianameyi inceleyerek geçirdi. Bugün, Türkiye Büyük Millet Meclisi'nin davaya müdahil olup olmayacağını açıklayacak.

 12 Eylül neyi yaptı?

 1-Hükümeti devirdi

 2-Meclis'i feshetti.

 O gün Başbakan olan Süleyman Demirel'e meslek büyüğümüz Yavuz Donat sordu:

 "Darbeden zarar gördünüz mü? Müdahil olmak ister misiniz?"

 Süleyman Bey'in ilk tepkisi:

"Zarar görmemem mümkün değil... Çoook.

Millet zarar gördü.

Hayır, müdahil olmak istemem... Bu yolla bir yere varmanın mümkün olduğunu düşünmüyorum... Zaten sen de söylüyorsun, yazı Meclis'e, Başbakanlığa gitmiş"

 Klasik Demirel tavrı.

 Meydanlardan 12 Eylül'den hesap soracağım diye destek istedi. Sonra geldi, darbecilerle can ciğer kuzu sarması oldu. Kenan Evren'i Çankaya Köşkü'nde en fazla ağırlayan Demirel'di.

 Peki Demirel müdahil olmayacak. 12 Eylül darbesiyle birlikte görevlerine son verilen hükümetin bakanları müdahil olacak mı?

 AP hükümetinde görev yapanların bir kısmına ulaşma imkanım oldu. Hiç oralı değiller.

 Darbelere karşı milletten destek istediler. Ama iktidar olunca, "Askere selam, yola devam" dediler. Demokrasi için en azından, müdahil olmalarını beklerdim. Bari millete olan borcunuzu böyle ödeyin.

 DP'nin siyasi mirasına konmalarına rağmen 27 Mayıs'la mücadele etmedikleri, 12 Mart'ta şapkayı alıp gitmelerine rağmen dönüp hesap sormadıkları gibi, 12 Eylül için de aynı yolu çektiler.

 Çek yorganı başına.

 Biz de yıllarca demokratlar diye bunların peşinden koştuk.

 Darbe ile kapısına kilit vurulan Türkiye Büyük Millet Meclisi adına ne karar verilecek?

 Cemil bey ser verdi sır vermedi.

 Ama müdahil olacakları gibi bir izlenim edindim.

 Milli iradenin hukukunu koruma adına bu adıma ihtiyaç var.

 28 Şubat ürünü 8 yıllık kesintisiz eğitimi tasfiye ettikleri için Meclis'e alkışlar demiştik.

 Bir de 12 Eylül'le ilgili davaya müdahil olurlarsa, yaşasın Meclis der alkışlarız.

 Bizim alkışımızı boş verin 12 yıllık kesintisiz eğitim, imam hatiplerin orta kısmının açılması ve Kur'an-ı Kerim dersiyle millet zaten bu Meclis'i kalbinin en mutena köşesine yerleştirdi.

 Bir de demokrasinin hukukunu koruyup 12 Eylül davasına müdahil olurlarsa, milletin kalbine taht kurarlar.

yenişafak

Bu yazı 1,038 defa okundu.