En Sıcak Konular

Erdoğan: Taksim'den ümidinizi kesin

22 Nisan 2014 12:01 tsi
Erdoğan: Taksim'den ümidinizi kesin Başbakan Recep Tayyip Erdoğan partisinin Meclis'teki grup toplantısında konuştu.

Başbakan Erdoğan, Emek ve Dayanışma Günü kutlamalarına ilişkin, "Taksim'den ümidinizi kesin. Burada devletle bir gerilime lütfen girmeyin" dedi.

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, AK Parti Grup Toplantısı'nda yaptığı konuşmada, Başbakan Erdoğan, 124 yıllık geçmişi bulunan 1 Mayıs'ı, 2008'de 1 Mayıs'ı Emek ve Dayanışma Günü olarak tatil ilan ettiklerini hatırlattı.
 
Miting yapılabilecek alanların belli olduğunu ifade eden Erdoğan, şöyle konuştu:
 
"Emek ve Dayanışma Günü'nü kutluyorum' diyerek artık esnafa, müşteriye, sokaktaki insana zarar verilmesini biz sineye çekemeyiz. Milletime, sendikalara, tüm SKT'lara sesleniyorum; ülkemizde miting yapılacak alanlar bellidir. İstanbul'da miting yapılacak yerler bellidir. 1 Mayıs'ı kutlamak isteyen gider yasaların izin verdiği yerde kutlamasını yapar. Kutlamaya mani bir hal yoktur."
 
Erdoğan, 1 Mayıs kutlamalarının Taksim'de yapılmasına yönelik ısrarlara ilişkin, "Taksim'den ümidinizi kesin, gelin buyurun Yenikapı, orası değil Maltepe, buyurun orada yapın. Ama burada devletle bir gerilime lütfen girmeyin. Taksim ısrarına biz iyi niyetle bakmayız" dedi.
 
"Millet sokakta çatışma görüntüsü istemiyor"
 
Başbakan Erdoğan, 'Sokakları nasıl hareketlendiririm?' diyen belli aktörlerin çaba sarf ettiğinin görüldüğünü belirtti.
 
Gerilim siyaseti üretilmek istendiğine dikkati çeken Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü:
 
"Mayıs ve Haziran ayları yaklaşırken huzuru bozmak gayesiyle çam çerçeve kırmak, esnafa zarar vermek gayesiyle birileri her zaman yaptıkları gibi gerilim siyaseti üretiyorlar. Bu aziz millet artık sokaklarda çatışma görüntüsü, polisle göstericilerin çatışmasını görmek istemiyor. Millet taşın, sopanın molotofların egemen olduğu sokak görüntüsü istemiyor. Sokaklara şiddet görüntüsünün egemen olmasına bugüne kadar izin vermedik, bundan sonra da vermeyiz. Bu şımarık ruh hali artık son bulmalıdır."
 
"Ciğerimiz yanıyor"
 
Başbakan Erdoğan, Mısır'daki idam kararlarına ilişkin şunları kaydetti:
 
"Dünyaya, parlamento çatısı altından ülkeme sesleniyorum; 529 idam kararı...'Efendim daha onaylanmadı, şöyleydi, böyleydi.' Onaylanır veya onaylanmaz. İşte bir kısım yargı belası demek ki her ülkede var. 20 dakikada 529 idam kararı. AB'de idam yasak, ama biz AB'den ciddi bir ses çıktığını görmüyoruz. Diğer ülkelere bakıyoruz, ABD, Rusya, hiçbirinde ses yok. 'Onlardan ses çıkmıyor da sizden niye çıkıyor?' Bizim ciğerimiz yanıyor, ciğerimiz. İmanımız bize bunu gerektiriyor."
 
Cumhurbaşkanlığı seçimine ilişkin tartışmalara değinen Erdoğan: "Cumhurbaşkanlığı çantada keklik bir olay değil. Millete gidilecek, aday kim olursa olsun. Nihayi kararı kim verecek? Millet verecek. Nedir bu telaşınız?"
 
"Önemli projelerin açılış gururunu yaşayacağız"
 
Erdoğan, Çanakkale'de geçen hafta bir olaya müdahale sırasında saldırıya uğrayıp, şehit olan jandarma başçavuş İlhan Yıldız ve jandarma başçavuş Ömer Yanar'a Allah'tan rahmet, ailelerine, jandarma teşkilatına sabır diledi.
 
Geçen hafta vefatının 21. yılı olan 8. Cumhurbaşkanı Turgut Özal'ı bir kez daha rahmetle andığını ifade eden Erdoğan, Özal'ın Türkiye'ye kazandırdıklarından dolayı minnettar olduklarını söyledi.
 
Erdoğan, İstanbul'da geçen cumartesi günü çok önemli bir proje olan Avrasya Tüneli Projesi'nde önemli bir etabın başlama törenini gerçekleştirdiklerini anımsattı.
 
Marmaray'a paralel olarak, lastikli araçların geçeceği Avrasya Tüneli'ni inşa ettiklerini dile getiren Erdoğan, Kazlıçeşme ile Göztepe arasında iki katlı olarak inşa edecekleri tünelle, boğazın alttan araçlarla da geçilebileceğini kaydetti.

Erdoğan, 1 milyar 245 milyon dolara mal olacak dev projeyle, şu anda 100 dakikada alınan mesafenin 15 dakikaya düşeceğini anlattı. Erdoğan,  projenin, yakıtta önemli tasarruf sağlayacağını, çevrenin korunmasına, daha az egzoz gazının çevreye salınmasına yol açacağını belirtti.
 
İstanbul ve Türkiye için önemli olan projenin bir an önce tamamlanmasını heyecanla beklediklerini vurgulayan Erdoğan, "Şu anda yaptığımız planlamayla önümüzdeki yılın sonlarına doğru bu projeyi bitirmiş olacağız. İnşallah tıpkı Marmaray gibi hem Avrasya Tüneli'nin hem  üçüncü köprünün bunların yanında üçüncü havalimanı ve Körfez geçişinin tamamlandığını görecek, Türkiye için çok önemli olan projelerin açılış gururunu milletçe hep birlikte yaşayacağız" diye konuştu.
 
Erdoğan, Avrasya Tüneli Projesi'nde başta Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanlığı, yüklenici firma, mimarlar, mühendisler, işçilere teşekkür ederek, başarılar diledi.
 
"Tarihi rekorlar elde edildi"
 
Türkiye ekonomisinin geçen yıl Nisan ve Mayıs aylarında, tarihin en başarılı dönemlerinden birine şahit olduğunu kaydeden Erdoğan, hemen her alanda tarihi rekorlar elde edildiğini söyledi.
 
Erdoğan, geçen Mayıs içinde gösterge faizin, tarihin en düşük seviyesine düştüğünü, Borsa İstanbul endeksinin 93 binin üzerine çıkarak tarihi rekor kırdığını, Merkez Bankası rezervinin 136 milyar dolarla tarihin en yüksek seviyesine ulaştığını anımsattı.
 
"İhanet girişimlerine rağmen ekonomimiz dimdik ayakta kaldı"
 
Geçen yıl 14 Mayıs'ta IMF'ye olan borcu sıfırladıklarına işaret eden Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü:
 
"Gerek Gezi olaylarında gerek 17 Aralık sürecinde Türkiye'deki  huzur ve istikrar ortamı kadar ekonomi de hedef alınmıştı. Bu olaylar olurken belli odaklar, uluslararası platformlarda karalama kampanyası başlatarak, uluslararası yatırımcıları tedirgin etmek için epey gayret gösterdiler. Uluslararası medyada boy boy ilanlar yayınlandı. Bu ülkenin içinden birilerinin organizesiyle yapıldı. Türkiye bir kaos, kriz ülkesi gibi gösterilmek istendi. Kimi işveren örgütleri çıktı, Türkiye'ye uluslararası yatırım gelmez diye, hem bizi tehdit etmeye kalktılar hem de adeta uluslararası yatırımcılara gelmeyin çağrısı yaptılar. İçeride ya da dışarıda tüketmeyelim, ekonomiyi durduralım çağrıları yapıldı. Bütün bu çabalara, karalama kampanyalarına rağmen moral bozma, kaos ve kriz görüntüsü oluşturma gayretlerine rağmen içeride ve dışarıdaki tüm ihanet girişimlerine rağmen ekonomimiz dimdik ayakta kaldı. Bırakın gerilemeyi, istikrarla büyümeye devam etti."

"İşveren çevrelerinin kampanyalarına rağmen"

Erdoğan, 2013'te ekonominin yüzde 4 büyüdüğüne işaret etti. Milli geliri, 2002'de 350 milyar lira olarak devraldıklarını belirten Erdoğan, 2013 sonunda bu rakamın 1,5 trilyon lira sınırını aştığını vurguladı.

Dolar bazında milli gelirin 2002'de 230 milyar dolarken, şu anda 820 milyar dolara ulaştığını bildiren Erdoğan, "Kişi başına milli gelirimiz de 3 bin 500 dolardan 2013 sonu itabariyle 10 bin 800 dolara çıktı. Borcun milli gelire oranında aynı şekilde tarihi gelişmeler yaşandı. Göreve geldiğimizde milli gelire oranı yüzde 73'tü, şu anda yüzde 36. Nereden nereye geriledi" diye konuştu.
 
Erdoğan, 2002'de 8,5 milyar dolar olan turizm gelirinin 2013 sonunda 35 milyar dolara yükseldiğini ifade etti. Erdoğan, turist sayısının da 13 milyondan 35 milyona ulaştığını, şu anda oteller itibariyle yetiştiremediklerini anlattı.
 
Başbakan Erdoğan, bütün bu olumsuzluklara rağmen dünyanın Türkiye'ye olan teveccühünün anlamlı olduğuna işaret ederek, "Bütün bu işveren çevrelerinin yaptığı kampanyalara rağmen dünya ülkemizi önemli destinasyon olarak görüp,  buraya geliyor" dedi.
 
"Cüzi derecede etkilendi"
 
İşsizlik, enflasyon ve faiz oranlarının, Türkiye'de yaşanan bu gerilimden, Gezi olayları ve 17 Aralık darbe girişiminden çok cüzi derecede etkilendiğini ifade eden Erdoğan,  şu anda oranların eski seviyelerine doğru hızla ilerlediğini söyledi.
 
Merkez Bankası rezervini 2002'de 27,5 milyar dolar olarak devraldıklarını anımsatan Erdoğan, geçen Mayıs'ta 136 milyar dolara kadar çıktıklarını belirtti. Erdoğan, yaşanan süreçlerde rezerv bir miktar düşse de şu anda 128 milyar dolar seviyesini yakaladığını kaydetti.
 
Erdoğan, şöyle devam etti:
 
"Geçmişte bir anayasa kitapçığı fırlatıldığı için milyar dolarlarını kaybeden, bütün dengeleri alt üst olan, toplumun bir anda fakirleştiği bir ekonomik yapı vardı.  Şu anda ise demokrasi tarihimizin en kirli darbe girişimleri karşısında bile sarsılmadan ayakta durabilin bir ekonomik yapımız var.
 
30 Mart seçimleri, demokrasi, dış politika ve çözüm süreci için olduğu kadar Türkiye ekonomisi için de bir milat olma özelliği taşıyor. Allah'ın izniyle artık ekonomi önünde de hiçbir engel yoktur. Türkiye istikrarla büyümeye, milli gelirini, kişi başına milli gelirini artırmaya, göstergelerini çok daha ileri seviyeye ulaştırmaya devam edecek. Küresel yatırımlarımız zaten hızla devam ediyor. Bunların yanında eğitim, sağlık, adalet ve emniyet başta olmak üzere 81 ildeki yatırımlarımız da katlanarak devam edecek."

AK Parti Genel Başkanı ve Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, AK Parti olarak 10 Ağustos'taki Cumhurbaşkanlığı seçimleri için istişarelerinin yoğun şekilde devam ettiğini belirterek, "Cumhurbaşkanımızla da aynı şekilde bu konuyu ele alıp değerlendirmemizi yapacağız" dedi.

Erdoğan, partisinin TBMM Grup Toplantısı'nda yaptığı konuşmada, Cumhurbaşkanlığı seçim sürecine değindi.

AK Parti olarak 10 Ağustos'taki Cumhurbaşkanlığı seçimleri için istişarelerinin yoğun şekilde devam ettiğini ifade eden Erdoğan, "Biz bir istişare partisiyiz. Her işimizi istişare ile yaparız. Bugüne kadar bunu böyle yaptık" dedi.

Erdoğan, geçen hafta milletvekilleriyle istişare toplantısı gerçekleştirdiklerini, ardından gerçekleştirdikleri genişletilmiş il başkanları toplantısında da istişareleri yaptıklarını, kanaatleri aldıklarını bildirdi.  Erdoğan, büyük kongre delegeleri, kadın ve gençlik kollarıyla bu hafta biraraya geleceklerini, bu arada kanaat önderleriyle görüşmelerinin olduğunu ve olacağını bildirerek, "Cumhurbaşkanımızla da aynı şekilde bu konuyu ele alıp değerlendirmemizi yapacağız" dedi. 

-"Cumhurbaşkanlığı çantada keklik bir olay değil"

Başbakan Erdoğan, MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli'nin "bu işe iki kişi karar veremez" dediğini ifade ederek, şöyle konuştu:

"Sen mi vereceksin kararı? Biz bu kadar geniş bir istişare yapıyoruz. Bu arada biz, Cumhurbaşkanımızla da böyle bir konuyu açık, net değerlendiririz. Ondan sonra da bunun nihai kararını millet verecek. Bu kadar siyasetin acemisi, bir çırak bu işlerden anlamıyor. Nihai kararı verecek olan millettir. Bu noktada Cumhurbaşkanlığı çantada keklik bir olay değil. Millete gidilecek. Aday kim olursa olsun. Nihai kararı millet verecek. Nedir bu telaşınız o zaman? Bakıyorsun öbür tarafta CHP'nin genel müdürü, o da tutuşmuş. Zaten kendi içlerinde birbirlerine girdiler. 'Pensilvanya ile neden bir araya geldiniz? Neden şöyle oldu, neden böyle oldu?' Bunu görmediniz mi ya? Olacak olan buydu. Bunlar kime yar oldu ki size yar olsun? Tek ceketle yola çıktı, şu anda milyarlarca liralık dava açıyor. Sen bunların sadece harç ücretini nereden buluyorsun? Tek ceketi vardı, herhalde şimdi ceketsiz kalmış vaziyette. Dava üstüne davalar açtı. Tazminat davalarıyla herhalde ciddi bir rakam toparlayacak ve bu rakamlarla da inşaatın kalan kısımlarını tamamlayacak. Böyle bir durum var."

-"Bunları savunacak kadar alçaklar"

Başbakan Erdoğan, yaşanan dönem içinde yargının tüm kurumları içerisinde olanlar ile Adana olayının ortada olduğunu ifade ederek, şöyle devam etti:

"Hala utanmadan sıkılmadan yazdıkları, çizdikleri ortadadır. Neyi yazıyorsun neyi çiziyorsun? Sen bu ülkenin Başbakanını, Dışişleri Bakanını dinleyeceksin, bakanların kendi aralarında yaptıkları konuşmaları dinleyeceksin; bunu da kalkacaksınız, kendiniz dinleteceksiniz utanmadan sıkılmadan belge diyeceksin. Ne belgesi, işte belge, ne belgesi? Kalkıp da şunu söyleyemiyorlar: Bu ülkenin Başbakanı nasıl dinlenir diyemiyorlar. Bakanların kendi aralarındaki konuşmaları dinlenemez diyemiyorlar. Adeta devletin kurumlarını bu noktada kendilerinin dinleme seanslarının yapıldığı yerler haline getirdiler. Bunları savunacak kadar alçaklar. Bunun savunulur bir yanı var mı? Utanmadan, sıkılmadan köşelerinizde kapmışsınız, bir kalem oralardan yazıyorsunuz. Neyi yazıyorsun? Sizin adalet anlayışınız bu mu? İnsanların mahremine girdiniz. Sizin din anlayışınız bu mu? Nasıl girersiniz insanların mahremine? Bu denli bu işin maalesef şu anda istikameti kaybolmuş ve istikametini kaybetmiş olan bu takım şimdi elinden geldiğince artık son çırpınışlarını yapıyor. Biz bu işin altyapısını, zeminini oluşturuyoruz ve gereği neyse yapacağız. Bunun için de bütün milletvekili arkadaşlarıma A'dan Z'ye görev düşüyor. Siz milletin vekilisiniz arkadaşlar. Bu millet yüzde 45.5'la meydanlarda ne dedi? Biz bunların yolsuzluk yaftalarına inanmıyoruz, ama sizden bir şey bekliyoruz: Bu iftirayı atanlara, bu müfterilere gereken cezayı vermeniz lazım. Bunların elinde - hep söyledim- şantaj kasetleri var. Bu devletin en tepesinden en aşağısına kadar, kaç kere söyledim. Cumhurbaşkanının da şantaj kaseti bunlar da var, benim de vardı, Genelkurmay Başkanının da... Ama ben diyorum ki benimle ilgili varsa çıkıp açıklayın, 'açıklamazsanız namertsiniz' diyorum. Şahsımla alakalı, aradıklarını bulamadılar, bulamayacaklar. Benim bakanlarımla yaptığım görüşmeleri ancak verebildiler. Veya eşimle, çocuğumla yaptıklarımı verebildiler. Veremeyecekler, bulamayacaklar. Çünkü bunlarda o şeref yok. Geçen söyledim ya düşman bile bu şerefsizliği yapmaz. Bunlar bunu yaptı. Bizim bu noktada aldığımız terbiye farklıdır."

Başbakan Erdoğan, "Biliyorsunuz, Hazreti Ali düşmanı öldürmek için yatırıyor; tam boynunu vuracak, düşmanı ona tükürüyor. Tükürdüğü anda Hazreti Ali onu öldürmekten vazgeçiyor. 'Şu ana kadar seni inancımın gereği için öldürecektim ama şimdi buna nefsim karışır diye seni öldürmekten vazgeçiyorum' diyor. Tablo budur. Ama bunlar bunu göremediler ve vicdansızca hareket ettiler. Şimdi de farklı gayretlerin içerisindeler. Ama biz de AK Parti olarak elimizden geleni yapacak ve bu devleti bu haşhaşilerden Allah'ın izniyle temizleyeceğiz" diye konuştu.

Erdoğan, Cumhurbaşkanlığı seçim sürecine ilişkin, "İstişareler neticesinde adayımızı açıklayacak ve yolumuza kararlı şekilde devam edeceğiz" dedi.

Cumhurbaşkanlığı seçim sürecinin de sonraki sürecin de Türkiye için kayıp zamanlar olmaması açısından çok büyük hassasiyet içinde olduklarını vurgulayan Erdoğan, şu ifadeleri kullandı:

"Gerek seçim öncesi 3. aylık dönem gerek seçim sonrasındaki dönem Türkiye için, ekonomimiz için, çözüm süreci için asla bir belirsizlik süreci olmayacak. 2023 hedefleri toplumun üzerinde ittifak ettiği hedeflerdir ve isimler değişse bile bu hedeflerimiz baki kalacak. Bu hedeflere ulaşmak için tavizsiz çalışacağız. Seçim öncesi ve sonrası için Türkiye'de belirsizlik  bekleyenler, kaos bekleyenler hiç kuşkunuz olmasın hayal kırıklığı yaşayacaklar. Zira biz isimlerle değil, ilkelerle hareket eden bir partiyiz. İsimler değişse de AK Parti ilkeleri doğrultusunda geleceğe ilerleyecek, fitne ve nifakı yanına yaklaştırmadan, yılmadan ve yıkılmadan dava taşını gediğine taşımaya devam edecektir. Aday tespit sürecimiz ve sonrasına ilişkin kararlarımız ne şekilde tecelli ederse etsin bundan Türkiye kazanacak, bundan milletimiz  kazanacaktır." 

- "Teşekkür ziyaretlerine başlıyoruz"

Erdoğan, yarın TBMM'de 23 Nisan özel oturumunun gerçekleştireceğini belirterek, Başbakanlık'ta da çocukları kabul ederek, bayramlarını tebrik edeceklerini söyledi.

Hafta sonuna kadar uluslararası kabulle ve diğer çalışmalarla yoğun bir program çerçevesinde devam edeceklerini bildiren Erdoğan, hafta sonu 3 ile kapsayan bir ziyareti olacağını kaydetti.

Teşekkür ziyaretlerine başlayacaklarını belirten Erdoğan, Cumartesi günü Konya ve ilçesi Ereğli ile Karaman'a gideceğini ifade etti.

Erdoğan, pazar günü Kayseri ve Yozgat'ın Boğazlıyan ilçesini ziyaret edeceğini bildirerek, Konya ve Kayseri mitinglerine sesinin rahatsızlığı sebebiyle gidemediğini anımsattı. Erdoğan, "Şimdi o mutluluğu ertelenmiş olarak gerçekleştireceğiz. İnşallah Konya ve Kayseri'de bu mitinglerimizi telafi eden bir buluşma yapacağız" dedi.

TBMM'deki çalışmalarının hız kesmeden devam edeceğini vurgulayan Erdoğan, "Muhalefetin hırçın tavrına rağmen MİT teklifi geçtiğimiz hafta yasalaştı. Biz muhalefetin tavrını çok iyi anlıyoruz. Sürekli kaybediyor olmanın nasıl bir hırçınlığa yol açtığını çok iyi görüyoruz. Onlar başarısızlıklarını örtmek  için hırçınlık yapacak, gerilim üretecekler. Biz de her zaman ki gibi ülkeye, millete hizmet üreteceğiz" dedi.

Konuşmasının ardından, Dünya Gençler Şampiyonası'nda dereceye giren sporcular, Başbakan Erdoğan'a çiçek sundu ve hatıra fotoğrafı çektirdi. Erdoğan, Türkiye Wushu Federasyonu İcra Kurulu Başkanı Abdurrahman Akyüz ile şampiyonada dereceye giren çocukları Necmettin Erbakan, Elif ve Zeynep Makbule ile 6 yaşındaki wushu sporcusu Ayşe Sude'yi tebrik etti.

aa



Bu haber 716 defa okundu.


Yorumlar

 + Yorum Ekle 
    kapat

    Değerli okuyucumuz,
    Yazdığınız yorumlar editör denetiminden sonra onaylanır ve sitede yayınlanır.
    Yorum yazarken aşağıda maddeler halinde belirtilmiş hususları okumuş, anlamış, kabul etmiş sayılırsınız.
    · Türkiye Cumhuriyeti kanunlarında açıkça suç olarak belirtilmiş konular için suçu ya da suçluyu övücü ifadeler kullanılamayağını,
    · Kişi ya da kurumlar için eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi ya da kurumlara karşı tehdit, saldırı ya da tahkir içerikli ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi veya kurumların telif haklarına konu olan fikir ve/veya sanat eserlerine ait hiçbir içerik yayınlanamayacağını,
    · Kişi veya kurumların ticari sırlarının ifşaı edilemeyeceğini,
    · Genel ahlaka aykırı söz, ifade ya da yakıştırmaların yapılamayacağını,
    · Yasal bir takip durumda, yorum tarih ve saati ile yorumu yazdığım cihaza ait IP numarasının adli makamlara iletileceğini,
    · Yorumumdan kaynaklanan her türlü hukuki sorumluluğun tarafıma ait olduğunu,
    Bu formu gönderdiğimde kabul ediyorum.




    En Çok Okunan Haberler


    Haber Sistemi altyapısı ile çalışmaktadır.
    5,446 µs