En Sıcak Konular

''Erdoğan’ın o tutumu Davutoğlu'nu daha da güçlülendirdi''

27 Ağustos 2014 22:33 tsi
Mustafa Karaaoğlu, Erdoğan’ın Davutoğlu’nu takdim edişi, desteği kendisini daha güçlü bir isim haline getirdiğini ifade etti.

24 TV'de Murat Çiçek'in moderatörlüğünde 'Açık Görüş' programında Star Gazetesi yazarı Mustafa Karaalioğlu, Vatan Gazetesi yazarı Hüseyin Yayman, Akşam Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Mehmet Ocaktan ve Türkiye Gazetesi yazarı Yıldıray Oğur 'AK Parti'de Davutoğlu Dönemi' konuşuldu.

DAVUTOĞLU DAHA GÜÇLÜ BİR İSİM HALİNE GELDİ

Mustafa Karaaoğlu, Erdoğan’ın Davutoğlu’nu takdim edişi, desteği kendisini daha güçlü bir isim haline getirdiğini söyledi.

“Erdoğan’ın Davutoğlu’nu belirleme yöntemi, onu takdim edişi, onun etrafında oluşturduğu destek halkası Davutoğlu’nu muazzam güçlendirdi. 15 günde siyasi kariyeri, akademik kariyeri, Dışişleri Bakanlığı kariyeri vs. takdim, aday belirleme, adım adım her şeyin kamuoyunun gözü önünde olması, her aşamada kamuoyunun kabulünü biraz daha artırdı ve daha da güçlü bir isim haline geldi. Bugün kongre konuşmasında o gücün yansıması vardı.”

AK PARTİ’NİN İSTİŞARESİ KÜÇÜMSENİYOR AMA AMERİKA’DA…

Yıldıray Oğur,  AK Parti’nin seçimlere az zaman kala parti içi tartışmalarla geçirmek istemediğini, bu tercihinin gayet rasyonel bir tercih olduğunu belirtti. Oğur, şunları söyledi:

“ 8 ay sonra bir seçim var ve bir partinin 13 yıllık lideri gidiyor, Çankaya Köşkü’ne çıkıyor. Bir partinin bu seçime kadar olan dönemi bir tür parti içi tartışmalarla geçirmemeyi istemesi gayet rasyonel bir şey. Kendi içerisindeki tartışmalarla, seçime iyi bir alternatif olacak bir liderle gitmeye karar vermesi gayet doğal. Ve burada yaşanan o istişare de çok küçümseniyor ama Amerika’daki Demokrat Parti’nin kongrelerini düşünün. Nasıl oluyor? Küçük küçük kasabalarda parti üyeleri oy veriyorlar, onlar bir aday belirliyor ve o aday kongreye lider olarak gidiyor. Yani kongrede bir yarış olmuyor. Burada da parti neredeyse delegelerin yüzde 70’ine fikri soruluyor. Ve onlar öncesinde oy veriyorlar ama parti seçime doğru bir iç tartışmayla girmemek için böyle karar alıyor. Gayet rasyonel bir tercih bu.”

KUTUPLAŞTIRMA, GERİLİM İŞTE O GÜN BİTER

Kimliklerin, etnik kökenlerin avantaj ya da dezavantaj olmaması gerektiğini söyleyen Mustafa Karaalioğlu, kutuplaştırmanın, gerilimin bitmesinin buna bağlı olduğunu söyledi.

“Kutuplaşma var mı, var. Gerilim var mı, var. Böylesine büyük bir değişim yaşayan toplumda bir ülkede bu kadar gerilim normaldir. İdeali hiç olmamasıdır ama normaldir. Biz bunu darbeyle, baskıyla, birbirimizi burarak, kırarak yapmıyoruz. Sandık yoluyla, konuşarak, demokratik enstrümanlarla yapıyoruz. Ne zaman bitecek? Herkes, biz burada eşit erişime sahibiz. Kemalist olmak, laik olmak, Kürt olmak, Alevi olmak, Çerkez olmak, farklı etnik ve kimliklere sahip olmak bizim için ayrıcalık veyahut da dezavantaj değildir. Veya karşımızdakilerin bu kimlikleri bir ikinci sınıflık yaratmaz kanaatine ulaştığımız gün bu gerilim bitecek.”

MUHALEFET BU İDEOLOJİK KÖRLÜKTEN ASLA İKTİDAR OLAMAZ

 Hüseyin Yayman, muhalefetin tavrını eleştirdi. Yayman,  muhalefet için “tabanınızı yüzde 20-25’de kilitleyebilirsiniz ama iktidar olamazsınız” dedi. Yayman, muhalefetin ideolojik körlükten çıkması gerektiğini vurguladı.

“Muhalefetin muhalefet yapma biçimi denendi. Bunu anlatan çok güzel bir kavram var Türkiye’de; fikirsiz siyaset. Bütün hüsnü niyetimizle, muhalefetle muhalefet yapılmayacağını biliyoruz. Ama dön tarihe bak. 1989’da ne oldu? Turgut Özal Köşk’e çıktığında Süleyman Demirel önce “çıkmayacağız” dedi. “Çankaya’nın şişmanı, işçi düşmanı, onu oradan indireceğiz” dedi, gittiler. Sayın Erdal İnönü yine gitti, bir boykot yapmadı. Muhalefet 9 seçimdir başarısızlığını anti-Erdoğancılık üzerinden tabanına bir konsolidasyon siyaseti güdüyor. Siz tabanınızı yüzde 20-25’de kilitleyebilirsiniz ama asla iktidar olamazsınız. Biraz daha ideolojik körlükten muhalefetin çıkması lazım.”

HAKAN FİDAN ÇÖZÜM SÜRECİNİN BÜTÜN SAFHALARINI BİLİYOR

Hakan Fidan’ın çözüm sürecinin bütün safhalarını bildiğini söyleyen Mehmet Ocaktan, Dışişleri Bakanlığı için bir ismin kaydırılacağını düşündüğünü ifade etti.

“Hakan Fidan’ın Dışişleri Bakanlığı’na yakışan bir isim olduğunu düşünüyorum ama çözüm süreci de Türkiye açısından çok önemli. Bu işin bütün safhalarını da o bildiği için dolayısıyla o şeyde devam edecektir diye düşünüyorum. Bir isim herhalde kaydırılır.”

Yirmidorthaber.com

Bu haber 466 defa okundu.


Yorumlar

 + Yorum Ekle 
    kapat

    Değerli okuyucumuz,
    Yazdığınız yorumlar editör denetiminden sonra onaylanır ve sitede yayınlanır.
    Yorum yazarken aşağıda maddeler halinde belirtilmiş hususları okumuş, anlamış, kabul etmiş sayılırsınız.
    · Türkiye Cumhuriyeti kanunlarında açıkça suç olarak belirtilmiş konular için suçu ya da suçluyu övücü ifadeler kullanılamayağını,
    · Kişi ya da kurumlar için eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi ya da kurumlara karşı tehdit, saldırı ya da tahkir içerikli ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi veya kurumların telif haklarına konu olan fikir ve/veya sanat eserlerine ait hiçbir içerik yayınlanamayacağını,
    · Kişi veya kurumların ticari sırlarının ifşaı edilemeyeceğini,
    · Genel ahlaka aykırı söz, ifade ya da yakıştırmaların yapılamayacağını,
    · Yasal bir takip durumda, yorum tarih ve saati ile yorumu yazdığım cihaza ait IP numarasının adli makamlara iletileceğini,
    · Yorumumdan kaynaklanan her türlü hukuki sorumluluğun tarafıma ait olduğunu,
    Bu formu gönderdiğimde kabul ediyorum.




    En Çok Okunan Haberler


    Haber Sistemi altyapısı ile çalışmaktadır.
    3,706 µs