En Sıcak Konular

ABD 'barış süreci'yle tehdit ediyor!

25 Eylül 2014 13:14 tsi
ABD 'barış süreci'yle tehdit ediyor! TEZKERE-2

iyibilgi ankara

Hem Suriye ve Irak’ta hem de IŞİD’e karşı Türkiye’nin nasıl bir tavır alacağı, “asker postalını” kullanıp kullanmayacağı şu an en kafa karıştırıcı ve tehlikeli problem olarak Ankara’nın önünde duruyor.

Oysa o kadar detaya ve hatta paniğe kapılmaya gerek yok. Neyle karşı karşıya olduğumuzu bilmek yeterli; bu yeni bir “tezkere” formatıdır! Şeklen çok benzemekte, siyaseten aynılık göstermekte, şartlar açısından ‘al benisi’ yüksek gözükmekte.

IŞİD-PKK ilişkisinin tercümesi

Bugün yerli basında yaygın biçimde şu yorum bile yapılıyor; PKK, Türkiye’ye nazaran küresel kamuoyunda daha aktif/pozitif öne çıktı! (Bunu söyleyenler yüz binlerce muhtaç sığınmacının küresel kamuoyunda neden öne çıkmadığına hiç bakmazlar ayrı konu.)

Bu yaygın piyasa sürümünün tercümesi ve amacı “barış süreci”ndeki Kürtler ve Türkler arasındaki güven havasının tuzaklanması demek. Çünkü bu cümleyle birlikte, Kürtlere, “Türkiye, IŞİD üzerinden size kumpas kuruyor”, Türklere de, “bakın görüyor musunuz, Türkiye’nin başında bin tane dert varken, Güneydoğu yine hareketleniyor” deniyor.

Şu “no fly zone” meselesi

Hiç çekinmeden yazmak gerekiyor ki, ABD ve BM Güvenlik Konseyi buna karşı, çünkü ne anlama geleceğini “kendi yaptıklarından” biliyorlar. Şam’ı düşürür korkuları var. Oysa Türkiye bu konuda samimi; tamamen güvenlik ve özellikle de sığınmacılara daha hızlı, sağlıklı ve kolay ulaşmanın, elbette bu arada kendi ulusal güvenliği açısından da önlem almanın derdinde.

Bu yüzden de Türkiye uygun formüller geliştirmeye çalışıyor. Bunlardan biri de Türkiye’nin sınır hattında oluşturulacak, “güvenlikli bölge” seçeneği ki “emniyet şeridi” de denebilir.

“Buna göre sınır hattının 20-25 kilometre içlerine uzanacak şeritte güvenlikli bölgenin oluşumuna destek verecek diğer ülkelerin güçlerinin yanı sıra Türkiye de temsil edilmiş olacak.”

“Ancak sınır hattının oldukça uzun bir alanı kapsaması nedeniyle, güvenlikli bölgenin sadece belli noktalarda oluşturulacak cepler ve bu ceplerin birbirlerine bağlandığı koridorlarla gerçekleştirilmesi seçeneği üzerinde durulduğu da belirtiliyor.”

Milliyet Gazetesi’nden Serpil Çevikcan köşesinde şu cümleleri kuruyor; “Bu ihtimallerin gerçekleşmesi durumunda, koalisyona katılan ülkelerin askerlerinden oluşacak, Türkiye’nin de en az iki tugayla destek vereceği bir askeri gücün bölgede bulunması söz konusu.”

Oyundan atılmak!

Türkiye’nin koalisyona askeri veya bir başka şekilde destek vermeye “mahkûm” gören bir başka fikir de, beş Sünni ülkenin katıldığı ama bölgenin en büyük Sünni gücü Türkiye’nin dışarıda kaldığı koalisyonun sonunda, Irak ve Suriye’nin geleceğinin şekillenmesinde de oyun dışı kalınacağını iddia ediyor.

Hatırlanacağı gibi bu akıl, 2003’teki 1 Mart Tezkeresi’ne gönderme yapıyor. Yani Irak ve PKK meselesinin sahaya sürülüşünü ima ediyor. Veya şöyle de denebilir; “IŞİD’de yoksan biz de PKK’da yokuz!”

Türkiye’nin gerçek sınavı!

1 Mart tezkeresinin reddedilmiş olmasının getirdikleri hâlâ tartışılıyor. Bugün bakıldığında, “iyi ki reddetmişiz” diyenlerin kefesi daha ağır. Hatta birçok yorumcuya göre de “yeni Türkiye’nin ilk adımları”ydı o karar.

Peki şimdi ne yapılacak? Basit yazalım; eğer Türkiye’nin gayet makul gerekçelerle istediği şartlar mümkün olursa, sınır güvenliği noktasında ve PKK nedeniyle, yani Yeni Şafak’ta Aldülkadir Selvi’nin maddelendirdiği şekliyle; “1-Türkiye-Irak ve Suriye sınırı boyunca bir hat şeklinde. 2-Ağırlık Suriye olmak üzere sınır hattı ve cep şeklinde” Türkiye, Güvenli Bölge'nin içinde ve sahada yer almak istiyor.

“Biz bu işte yokuz” dersek?

Başbakan Yardımcısı Yalçın Akdoğan’ın dün bu konuyla ilgili söylediği bir cümle, bugüne kadar gelen Batı tarzı aklın nasıl kurulduğunu gösteriyor; ‘Esed giderse kimin geleceği belli değil diyerek, arkasına sığınarak bir pasiflik üretildi.”

Yani sonunda da buralara geldik. Eğer öyle ise bu planlıydı ve bu noktaya gelmesi istendi. IŞİD’in piyasaya sürülmesi gibi! Türkiye bu koalisyona “hayır” diyebilir mi? Şimdilik belli değil ama “hesaplamaları ve gelecek hamleler ile verilecek yanıtlar ‘iyi’ hesaplandığında bu mümkün!”

Bunu yapmak için tek bir delil de yeterli; Pentagon bu savaşın günler hatta haftalar süreceğini değil, “yıllar süreceğini” söyledi. Sadece bu bile adım atarken bin kere düşünmeyi gerektiriyor.

“Yeni Türkiye” bunu yapabilir!

www.iyibilgi.com



Bu haber 2,568 defa okundu.


Yorumlar

 + Yorum Ekle 
    kapat

    Değerli okuyucumuz,
    Yazdığınız yorumlar editör denetiminden sonra onaylanır ve sitede yayınlanır.
    Yorum yazarken aşağıda maddeler halinde belirtilmiş hususları okumuş, anlamış, kabul etmiş sayılırsınız.
    · Türkiye Cumhuriyeti kanunlarında açıkça suç olarak belirtilmiş konular için suçu ya da suçluyu övücü ifadeler kullanılamayağını,
    · Kişi ya da kurumlar için eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi ya da kurumlara karşı tehdit, saldırı ya da tahkir içerikli ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi veya kurumların telif haklarına konu olan fikir ve/veya sanat eserlerine ait hiçbir içerik yayınlanamayacağını,
    · Kişi veya kurumların ticari sırlarının ifşaı edilemeyeceğini,
    · Genel ahlaka aykırı söz, ifade ya da yakıştırmaların yapılamayacağını,
    · Yasal bir takip durumda, yorum tarih ve saati ile yorumu yazdığım cihaza ait IP numarasının adli makamlara iletileceğini,
    · Yorumumdan kaynaklanan her türlü hukuki sorumluluğun tarafıma ait olduğunu,
    Bu formu gönderdiğimde kabul ediyorum.




    En Çok Okunan Haberler


    Haber Sistemi altyapısı ile çalışmaktadır.
    5,271 µs