CHP'deki MİT tartışmaları giderek büyüyor
24 Kasım 2014 17:03 tsi
CHP'nin MİT tarafından karıştırıldığı yönündeki iddialar gündemdeki yerini korurken, CHP'li Birgül Ayman Güler, MİT'e bir mektup yazarak Sezgin Tanrıkulu'nun kendileri tarafından yönlendirilip yönlendirilmediğini sordu
CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu'nun "MİT'in içinde bir grubun sadece CHP için görevlendirildiğini biliyoruz. CHP içinde karışıklık çıkarmak ve daha bir sürü başka şey için yapıldı bu görevlendirme" sözlerinin ardından yaşanan tartışmaya CHP'nin ulusalcı vekillerinden Birgül Ayman Güler de katıldı.
Güler MİT'e yazdığı mektupta, "CHP'nin Dersim olayına ilişkin görüşlerini anlatabilecek kişi olarak Sayın Sezgin Tanrıkulu'nun seçilmesinde etkiniz oldu mu?" diye sordu.
Mektubunda Kılıçdaroğlu'nun "MİT'in içinde bir grubun sadece CHP için görevlendirildiğini biliyoruz. CHP içinde karışıklık çıkarmak ve daha bir sürü başka şey için yapıldı bu görevlendirme" sözlerini hatırlatan Güler su şoruları sordu:
Yukarıdaki sözlere göre MİT'in İçindeki CHP'yi Karıştırma Grubu, "AKP'nin derin devleti ve MİT içindeki bir kanat" ortaklığıdır. Doğru mudur?
Bu Grup "CHP içinde karışıklık çıkarmak ve daha bir sürü başka şey için" görevlendirilmiştir. Doğru mudur? "Daha bir sürü başka şey" nelerdir? Sayın Başkan şu sözleri de söylüyor: "CHP Alevilerin ve Kürtlerin partisidir algısını yerleştirmek için mücadele edecekler. Önümüzdeki günlerde bu çok yoğun olarak gündeme getirilecek, AKP'nin derin devletinin izlediği bir politika bu."
Sayın Başkan ayrıca şunu söyledi: "Bu tuzağa hiçbir CHP'linin düşmemesi lazım. Başta da kendisini "Ulusalcı" olarak tanımlayan arkadaşların düşmemesi lazım".
Sayın İlgili, siz gerçek CHP'lilerin yani ulusalcıların Alevi ve Kürt düşmanı oldukları düşüncesinde misiniz? Tuzağınızın işlemesini bu adi fikre mi bağladınız?
Kürt kökenli vatandaşlarımızın oylarını asıl olarak HDP ve AKP'ye yönlendirdikleri bir veri iken, böyle bir algıyı nasıl yerleştireceksiniz? CHP'ye oy verenlerin mezhep dağılımını nereden biliyorsunuz?
Yoksa hedeflediğiniz algı seçmenle değil de, parti yönetimi kademelerindeki görevlilerin mezhebi ve etnik kökeniyle mi ilgili? Partiler dünyası küçük bir dünyadır; herkes birbirini bilir; böyle şeyler algı yaratma amacına uygun araçlar değildir. Bu, devletin parasını ve zamanını israf değil midir?
Sayın Başkan "Saray olayını gizlemek için Dersim'i gündeme getirdiler. Bu tuzağa düşmemek lazım. Çıkıp görüş beyan edersem tuzağa düşmüş olurum. Günlerce tartışılır... Ancak birinin de çıkıp CHP'nin görüşlerini anlatması lazımdı, Sezgin Bey (Tanrıkulu) anlattı" dedi.
Bu gündemi Başbakan Davutoğlu "Dersim Kerbeladır" sözüyle yarattığına göre, CHP'ye kurduğunuz tuzakta Başbakan da yer almaktadır. Başbakanın gerçek konumu hangisidir? AKP Derin Devleti'yle ya da MİT içindeki o kanatla ya da CHP'yi Karıştırma Grubu ile nasıl bir örgütsel ilişki içindedir?
Sayın Başkan'ı, kendisi asla tuzağa düşmeyeceğine göre, "Birinin çıkıp CHP'nin görüşlerini anlatması lazımdı" noktasında bırakarak nereye varmayı amaçladınız?
CHP'nin Dersim olayına ilişkin görüşlerini anlatabilecek kişi olarak Sayın Sezgin Tanrıkulu'nun seçilmesinde etkiniz oldu mu?
CHP'nin "özür dileme politikası" yönünde bir görüşü olmadığı halde, TV ekranlarından özür açıklaması alarak Parti'yi karıştırma hedefinize eriştiğinizi düşünüyor musunuz?
Sayın Başkan'ın, kurduğunuz tuzakla ilgili olarak "ulusalcı vekillerimi uyarıyorum" demesine neden olup dolaylı olarak kendisinin ulusalcı olmadığını söyleterek ne yapmayı amaçladınız?
EMİNE ÜLKER: 'PARTİ BÖLÜNECEKSE SORUMLUSUNU HERKES BİLİYOR'
Anadolu Partisi kurucusu Emine Ülker Tarhan, "CHP'yi böldüğü" yönündeki eleştiriler üzerine "Halk nezdinde CHP'yi bölecek kadar etkiliysem, CHP bunu yeni mi fark etti? Yok eğer hiçbir etkim yoksa, neden bu sorular bana yöneltiliyor? CHP iktidara yürüyordu da partiden ayrılmam sonucu yolu mu tıkandı?" dedi.
"CHP'nin yönetiminden bir kişi gösteremezsiniz ki 2015 seçimlerinde CHP'nin iktidar olacağına inansın" ifadesini kullanan Tarhan, şöyle devam etti: "Partinin bölünmesi söz konusu ise bunun sorumlusu kim herkes biliyor, hangi kararlar, hangi dışlayıcı tutumlar, hangi disiplin tehditleri, hangi çifte standartlar, hangi hesap hataları...
Bu haber 489 defa okundu.
Yorumlar
+ Yorum Ekle