En Sıcak Konular

"Sanki birileri piyonlarını sahneye sürüyor"

30 Temmuz 2015 15:07 tsi
AK Parti Genel Başkanı ve Başbakan Ahmet Davutoğlu, "Madem ki biri bize savaş ilan etmiştir polislerimizi uykuda şehit ederek, madem ki birileri açık bir cephe açmıştır, Ankara'da TBMM'de de siyaset yapanlar saflarını belirlemek durumundadırlar" dedi.

Davutoğlu, AK Parti Genel Merkezinde düzenlenen Genişletilmiş İl Başkanları Toplantısındaki konuşmasında, HDP sözcülerinin dün Mecliste yaptığı konuşmalara atıfta bulundu.

"TBMM kürsüsünde utanmazca, yüzsüzce ret ve asimilasyon politikalarından bahsedildiğini" belirten Davutoğlu, şöyle devam etti:

"Kim bitirdi bu politikaları? Kürtçe yasağını kim kaldırdı? Annelerin babaların hapishanelerde kendi çocuklarıyla Kürtçe konuşmasını engelleyen uygulamaları kim kaldırdı? Yaylaları, mezraları, Doğudaki, Güneydoğu'daki kardeşlerimize, vatandaşlarımıza kim açtı? Yaylaları kim şenlendirdi? Faili meçhulleri kim bitirdi, olağan üstü hali kim durdurdu? TRT Kürdi ile resmi televizyonda güzel Türkçemiz gibi 'güzel Kürtçemiz' diyerek yayınları kim başlattı? Her türlü yasağı kim kaldırdı? Sizin de Meclise gelmenizin önünü açacak şekilde Türkiye'de demokratikleşme alanlarını kim açtı? Hepsini yapan bütün ret ve asimilasyon politikalarına karşı gür sesle özgürlüğü savunan da AK Parti'dir, PKK terörünün ve arkasındaki terör gladyosunun hesabını soracak olan da AK Parti'dir, hakkımız vardır."

"Ret ve asimilasyon gibi laflarla üzerilerine gelinmesini" istemeyen Davutoğlu, "AK Parti'nin sicilinde ret, baskı, otoriterlik, terörle işbirliği olmadığını sadece ak ve pak özgürlük mücadelesi, hak, adalet, onur mücadelesi bulunduğunu" söyledi.

"Sizin sicilinizde ne olduğuysa malumdur. İki alternatifli bir oyuna yöneldi bunlar" diyen Davutoğlu, seçim öncesinde 81 ili dolaştığını, Doğu'ya, Güneydoğu'ya, İstanbul'daki bütün ilçelere gittiğini, oradaki vatandaşlarla buluşmanın kendileri için mutluluk olduğunu belirtti.

Başbakan Davutoğlu, şöyle devam etti:

"Gördüğüm tablodan da memnun kaldık. Çünkü demokratik bir mücadele yürüttük. Yapılan baskıları görerek, orada ne tür baskılar yapıldığını bilerek o baskıları engellemeye de çalıştık. Ama 'seçime gölge düşürüldü' diye bir söylentinin çıkmamasına da özen gösterdik. İki sonuca oynadı bunlar, eğer 7 Haziran akşamı barajın altında kalsalardı, diyeceklerdi ki 'AK Parti seçimlere baskı yaptı, yolsuzluk oldu karıştı.' O sebeple Türkiye'de terör estireceklerdi, Gezi benzeri bir provokasyona yöneleceklerdi o olmadı. Bu sefer de şımarıklık ve küstahlıkla 'Türkiye'de her türlü illegal terörü yaparız, hükümet de , AK Parti de sessiz kalır' senaryosuna yöneldiler. Sessiz kalmadığımızı gördüler, sessiz kalmayacağımızı da bilsinler."

Davutoğlu, hem siyasi mücadelelerini hem de Türkiye Cumhuriyeti hükümetinin ağır sorumluluğunu üzerilerinde taşıyarak terörle mücadeleyi aksatmadan yürüteceklerini ifade etti. Davutoğlu, AK Parti teşkilatlarının ve vatandaşların huzur içinde olmasını istedi.

- "Bir dakika dahi olsa bu emanete ihanet etmez, tereddüt göstermeyiz"

 Son günlerde "müstafi başbakan, geçici hükümet bunları yapabilir mi?" konusunun gündeme getirildiğini hatırlatan Davutoğlu, "Tam da tahmin ettikleri şey buydu. Şöyle düşüneceğimizi zannettiler; onlar polisimizi şehit edecekler, onlar uyurken vuracaklar, sokakta vuracaklar, biz de diyeceğiz ki halka dönüp, 'kusura bakmayın siz bize iktidar vermediğiniz için biz geçiciyiz şimdi dolayısıyla elimizden bir şey gelmiyor, bekleyelim.' Biz bu can emanetini de, omuzdaki siyasi emaneti de, birini Allah'tan birini milletten aldık. Bir dakika dahi olsa bu emanete ihanet etmez, tereddüt göstermeyiz" diye konuştu.

Davutoğlu, Türkiye'nin huzurunu bozmak isteyenlere karşı alınması gereken tedbirleri aldıklarını belirterek, "Hiç kimse istifa etmiş tekrar görevlendirilmiş başbakan olarak benim tereddüt edeceğim gibi bir vehme kapılmasın. Hiç kimse ilerde 'hesabı şu mu olur bu mu olur' diye bugün Türkiye'nin gününü karartmak isteyenlere karşı sessiz kalacağımız, tereddüt edeceğimiz vehmine de kapılmasın. Gereken neyse yaparız, yapılması gereken fedakarlık neyse yaparız, alınması gereken risk ve ödenmesi gereken bedel neyse öderiz. Ama gelecek nesillere 'millet onlara iktidarı vermedi diye geçici hükümet döneminde oldukları için 5 yılı 10 yılı kaybettirecek şekilde sessiz kaldılar' dedirtmeyiz" açıklamasında bulundu.

Davutoğlu operasyonlar başladıktan sonra aradığı MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli ve CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'na operasyonun ilkesel çerçevesini aktardığını ve son derece seviyeli, medeni bir görüşme gerçekleştirdiklerini bildirdi.

- "Saldırılar AK Parti'ye, hükümete değil, herkesedir"

Bahçeli ve Kılıçdaroğlu'nun operasyonlara destek beyanında bulunduklarını belirten Davutoğlu, daha sonra heyetlerini göndererek bilgilendirme yaptıklarını aktardı. Davutoğlu, bu meselenin sadece bir parti meselesi olmadığını, bütün milletin omuzlaması gereken bir mesele olduğunu vurguladı.

Davutoğlu, bilgilendirme için HDP'ye gitmeme sebeplerine de değindi.

Davutoğlu, "Şu soru gelebilir, HDP'ye niye gidilmedi? Bu soru gelirse derim ki 'ilk önce aynaya bakın.' Ben size tabandan farklı sesler gelmiş olmasına, arkadaşlarımın bir kısmının farklı kanaatler beyan etmesine rağmen koalisyon görüşmeleri çerçevesinde gittim. 'AK Parti'yle asla olmaz' dediğiniz halde geldim. Çünkü bu siyasi tablonun ve Türkiye'deki hükümet kurma görevini almış olmanın bir gereği olarak gördüm. Ama teröre ve Türkiye'ye karşı başlatılan üç maşalı kapsamlı saldırıya karşı tavır almayanlarla konuşacak bir şeyimiz olmaz. Madem ki biri bize savaş ilan etmiştir polislerimizi uykuda şehit ederek, madem ki birileri açık bir cephe açmıştır, Ankara'da TBMM'de de siyaset yapanlar saflarını belirlemek durumundadırlar" diye konuştu.

Saldırıların AK Parti'ye, hükümete değil herkese olduğuna dikkati çeken Davutoğlu, şunları kaydetti:

"Siyasi partiler de kamunun asli unsurlarıdır. O saldırı hepimizeyken siz saldırı yapanlara karşı 'saldırıya muhatap olanların yanında değil de saldırıyı yapanlara sırtımızı dayıyoruz' derseniz o sırtınızı dayadığınız duvarları, dağları yerle bir ederiz. Çıkacaksınız 'biz sırtımızı PKK'ya, terör örgütüne dayadık' diyeceksiniz. Millet 7 Haziran'da size bunun için mi oy verdi? Eminim şu anda yüzde 13 onlara oy veren vatandaşlarımız ki hepsine saygımız sonsuzdur, onlara karşı tavrımız kesinlikle o vatandaşlarımıza yönelik değildir. Onlar da kendilerine mutlaka soruyorlardır, 'biz bunlara Ankara'ya gitsinler bizi temsil etsinler diye oy verdik, onlar ise sırtını dayayacakları başka yer aradılar' diye. Ben bu sorgulamanın Türkiye'nin demokrasisi, huzuru ve istikrarı için önemli olduğunu düşünüyorum."

Davutoğlu, "23 Temmuz'da bütün güvenlik birimlerini toplayıp bir Güvenlik Zirvesi yapma ihtiyacı hasıl olduğunda şunu gördük, birileri piyonları sahneye sürüyor. Onun üzerine karar verdik. 'Piyonlar değil, arkasındaki şahlar, vezirler hedef edilecek' dedik ve o gece eş zamanlı olarak PKK'nın merkezlerine, DAEŞ'e ve DHKP-C'ye operasyon yapma kararı aldık" dedi.

Davutoğlu,  AK Parti Genel Merkez'inde düzenlenen  AK Parti Genişletilmiş İl Başkanları Toplantısı'nda konuştu.

Şehitlerin acısını yüreğinde hissettiğini ifade eden Davutoğlu, şunları söyledi:

"Şehitlerimizin acısı yüreğimizdedir, bugün de verdiğimiz şehitlerin acısı yüreğimizdedir ama gelecek nesillerin huzur bulması için bazen hepimizin fedakarlık yapması gereken dönemler olur. Çanakkale'de, Sarıkamış'ta yüz sene önce olduğu gibi. O cenazede 'yüz sene önce Çanakkale ve Sarıkamış'a atıfta bulundum' diye ertesi gün bazı muhalif gazeteler, 'İstiklal Şehitleri'nden niye bahsetmediniz' diyor. Yüz sene önce 1915'e atıfta bulunuyorum aradıkları İstiklal Şehitlerimizin her biri yüreğimizin paresidir, onlar bizim başımızın tacı, dualarımızın merkezidir. Bu salondaki herkesin İstiklal Savaşı'nda verdiği şehit akrabası vardır, benim de var. Biz şehitlerin bu mirasına sahip çıktık, çıkmaya da devam ederiz.

Nitekim bu sefer PKK üzerinde eş zamanlı olarak, hem DAEŞ hem PKK üzerinde yapabileceğimiz çalışmalar yürürken, üçüncü maşa devreye çıktı. Suruç'ta katledilen bir vatandaşımızın cenazesini bahane ederek İstanbul sokaklarında yüzleri maskeli ve silahlı şekilde gösteri yapmaya kalktılar. O zaman yavaşça zihnimizde aylardır zaten her türlü senaryoya hazırlıklı olan güvenlik birimlerimize gerekli hazırlıkları yapma talimatı verdim ama bardağı taşıran son damla; bir gün sonra 22 Temmuz'da bir sabah erken bir vakitte, İçişleri Bakanımızın araması ile geldi; iki polisimiz Ceylanpınar'da gece uyurken enselerinden vurularak şehit edildiler. Hani dün şimdi hala TBMM kürsüsüne çıkıp barıştan bahseden HDP sözcüleri var ya önce onun hesabını versinler, verecekler. Hani 'çatışmasızlık' diyerek göz boyayan bir dil kullananlar var ya doğru, o polislerimiz çatışacak vakit dahi bulamadan şehit edildiler. Çatışmasızlıktan anladıkları buysa önce neyi konuşacağımızı, hangi terminolojilerden konuşacağımıza karar verelim."

-"Sanki birileri piyonlarını birer birer sahneye sürüyor"

AK Parti Genel Başkanı ve Başbakan Davutoğlu, yapılan eylemlerin arkasında PKK'nın olduğunun telsiz konuşmaları ile ispatlandığını bildirdi.

Birilerinin piyonları sahaya sürmeye başladığını söyleyen Davutoğlu, şunları kaydetti:

"Bugün sabah bir taraftan şehitlerimizin acısını yüreğimizde taşırken, diğer taraftan 'acaba başka bir komplo, başka bir suikast var mı, hani birileri bir oyun mu oynuyor' diye istihbarat birimlerimize araştırma talimatı verdim. Gelen cevap şuydu; PKK'nın telsiz konuşmalarına açık bir şekilde hem bu saldırı üstleniliyor hem de bu talimatın onlar tarafından verildiği ortaya konuyor.

Ortada bir mesaj var, demek istedikleri şu; 'biz gelir çatışmasızlık görüntüsü altında dahi kamu görevlilerini bulundukları yerde öldürebiliriz.' Aynı gün PKK hareket geçti. Ondan bir gün önce eş zamanlı olarak bu sefer aynı gün içerisinde dağ karakolunda, sınırda, DAEŞ askerimizi şehit etti. Sanki birileri piyonlarını birer birer sahneye sürüyor. Yine Diyarbakır'da kaza ihbarı, düşünün bir trafik polisine kaza ihbarı geliyor, görev yapmak için oraya gidiyor. Diyarbakırlı'ya hizmet için gidiyor. Oradaki vatandaşımıza hizmet etmek için gidiyor ve kaza ihbarı bir pusu, orada uzun namlulu silahlarla polisimiz şehit ediliyor.

Tabloyu, hepsini bir araya getirdiğimizde, 23 Temmuz'da bütün güvenlik birimlerini toplayıp bir Güvenlik Zirvesi yapma ihtiyacı hasıl olduğunda şunu gördük, birileri piyonları sahneye sürüyor. Onun üzerine karar verdik. 'Piyonlar değil, arkasındaki şahlar, vezirler hedef edilecek' dedik ve o gece eş zamanlı olarak PKK'nın merkezlerine, DAEŞ'e ve DHKP-C'ye operasyon yapma kararı aldık. O gece saat 03.00'te sınırımıza yakın bütün DAEŞ karargahları, sığınakları, barınakları, toplanma merkezleri tasfiye edildi. Aynı o gece saat 23.00'te de bir sonraki cumayı cumartesiye bağlayan gece, bu sefer hem DAEŞ mevzilerine dönük operasyon devam etti hem de Kandil başta olmak üzere Kuzey Irak'taki bütün PKK üsleri, barınakları, karargahları, toplanma yerleri, Türkiye'ye karşı plan yapılan ne kadar sığınak, mağara varsa hepsine dönük eş zamanlı operasyon başlatıldı, üç ayaklı. Madem birileri üç maşalı, üç hedefli, Türk demokrasisinin, Türkiye'deki kamu düzeni ve Türkiye'nin itibarını hedef almıştı, biz de üç ayaklı bir operasyonu, üç maşaya ve arkasındaki güçlere dönük başlattık. Suriye'de DAEŞ, Kuzey Irak'ta PKK ve Türkiye'nin bütün illerinde bu örgütlerin şehirlerindeki unsurlarına dönük emniyet operasyonları başladı. Şu ana kadar 39 ilde 1302 zanlı bu üç örgütten gözaltına alındı, çok sayıda tutuklamalar gerçekleştirildi."

Davutoğlu, "Biz Türkiye'de bir daha hiç bir şekilde güvenlik tedbirleri alma ihtiyacı olmayan, demokratik bir yapının ortaya çıkmasını isterdik ama birileri kaos oyunu oynarsa, arkasından gelecek otoriteleşme eğilimine karşı biz kamu düzenini savunuruz. Birileri otoriteleşmeye yönelirse o otoriteleşme eğilimlerine, cuntalaşmaya, vesayete karşı da özgürlükleri savunuruz" diye konuştu.

-"Haddini bilemez eş başkan..."

Ahmet Davutoğlu, Suruç saldırısı sonrasında parti liderlerine çağrıda bulunduğunu hatırlatarak, "Dedim ki gelin, 4 parti liderleri ortak bir deklarasyona imza atalım. Hep beraber, terör nereden gelirse gelsin, hangi kaynaktan beslenirse beslensin, Türkiye'de demokrasiyi savunan parti liderlerinin aynı anlayışla yan yana durduklarını gösterelim. CHP Genel Başkanı dışında buna olumlu cevap veren olmadı. Özellikle de HDP, tahrik edici bir üslupla buna karşı, AK Parti'yi, IŞİD ile işbirliği yapmakla suçlayan açıklamalara devam etti" dedi.

"Şimdi haddini bilmez bu eş başkanlardan biri 'bütün bu oyunlar Saray gladyosunun eseridir' diyerek tekrar Cumhurbaşkanımıza hakaret, Cumhurbaşkanlığı makamına yine hakaret etmeye cüret ediyor" ifadesini kullanan Davutoğlu, şunları söyledi:

"Buradan sesleniyorum; Türkiye'de Cumhurbaşkanlığı makamı da bütün makamlar da anayasal sistem içerisinde yüce bir görev ifa etmektedir. Ama sizler terör gladyosunun unsurlarısınız, terör gladyosunun...

PKK'nın soğuk savaş döneminde kimler tarafından kullanıldığını biz iyi biliriz. Niçin kullanıldığını da iyi biliriz. Marksist-Leninist-Stalinist yaklaşımlarla Türkiye'yi nereye götürmek isteyenler tarafından kullanıldığını iyi biliriz. PKK'nın Lübnan'da ASALA ile nasıl iş birliği yaptığını da biz iyi biliriz. ASALA terörünün bitmesi ile PKK terörünün nasıl başladığını da biliriz. PKK'nın hangi istihbarat birimlerince kullanıldığını, Türkiye rahatsız etmek istenildiğinde nasıl devreye sokulduğunu iyi biliriz. Sizlerin TBMM sathında sergilemeye çalıştığınız demokrasi oyununun arkasındaki perdeleri iyi biliriz. Kürt vatandaşlarımızın 12 Eylül rejimi döneminde gördüğü zulüm ve ret politikalarının istismarı üzerinden, nasıl bir kardeş kavgası başlatmak istediğini biz PKK'nın iyi biliriz ve onların arkasındaki uluslararası gladyoyu da iyi biliriz. Çanakkale'de, İstiklal Harbi'nde yedi düvele nasıl savaşmışsak, bugün üç terör maşasıyla da onun arkasındaki terör gladyosuyla da her yerde savaşmayı, gerektiğinde her türlü fedakarlığı yapmayı iyi biliriz."

                                           
Davutoğlu, "Dün, Rabbimize seslenerek TBMM kürsüsünden konuşan HDP sözcüsüne de hatırlatırım. Biz, o seslenişleri bütün bir milletle yapa yapa buraya geldik ama sizlerin eli semaya yükselmeli, Kandil Dağı'na yükselmemeli. Önce onu öğreneceksiniz" dedi.

Davutoğlu, partisinin genel merkezinde düzenlenen Genişletilmiş İl Başkanları Toplantısı'nda yaptığı konuşmada, Çözüm Süreci'nin özgürlük ve huzur projesi olduğunu belirterek, bütün vatandaşların aidiyet bilincini tahkim ederek Türkiye'de özgürlük- güvenlik dengesini korumaya yönelik çalışmalar yürüttüklerini, bunu da sürdürdüklerini söyledi.

Davutoğlu, şöyle devam etti:

"Kimse 90'lı​ yıllara Türkiye'nin döneceği gibi bir vehme, bir düşünceye kapılmasın. Aslında Türkiye'yi 90'lı yıllara PKK ve onu destekleyen bu siyasi unsurlar götürüyor. 90'lı yıllarda Türkiye'de faili meçhuller vardı, doğru. AK Parti döneminde faili meçhulleri biz bitirdik, onu da kimse reddedemez. Peki, 2 polisimizin faili meçhulünün faili meçhul olarak kalacağını mı zannediyorlardı? İşte yakaladık, yakalayacağız. Mağaralarına, inlerine kadar gidip, şehitlerimizin şehadetlerinin faillerini bulacağız. Kimse tereddüt etmesin. Maşalarla değil merkezleri ile de gerekirse mücadele edeceğiz ve ediyoruz. Şimdi faili meçhuller 90'lı yıllarda vardı ama şimdi faili meçhullerin, şimdi baskının, Doğu'da Güneydoğu'da haraçların, baskıların adresi PKK'dır. HDP'de bir seçim yapmak zorunda. Dün, Rabbimize seslenerek TBMM kürsüsünden konuşan HDP sözcüsüne de hatırlattırım. Biz, o seslenişleri bütün bir milletle yapa yapa buraya geldik ama sizlerin eli semaya yükselmeli, Kandil Dağı'na yükselmemeli. Önce onu öğreneceksiniz. Onun için hep beraber bu ulvi mücadeleyi yürüteceğiz."

İçeride veya dışarıda hiçbir zaman savaş yanlısı olmadıklarına işaret eden Davutoğlu, "İçeride iç gerilimleri veya iç tehditleri ortadan kaldırmaya da gayret ettik. Dışarıda ise hiçbir savaşın parçası, yanı olmadık ama birileri bize savaş deklare ederse, DAEŞ'in yaptığı usulde olursa, PKK'nın yaptığı usulde ve arkalarında kim varsa ya da DHKP-C'nin, onlara karşı da sessiz kalmayız" diye konuştu.

-"Özgürlüğü savunacağız, kamu düzeni ve güvenliğinden de hiçbir taviz vermeyeceğiz"

Davutoğlu, saldırının Türkiye'nin demokrasisine, kamu düzenine ve uluslararası itibarına karşı yapıldığını ifade ederek şunları söyledi:

"Bu saldırıların sonrasında ortaya çıkan tabloya baktığımızda demokrasimiz bugün öncekinden daha fazla tahkim edilmiştir, edilmeye devam edecektir. Hak ve özgürlük alanlarından en ufak bir kısıtlama söz konusu olmayacaktır. Yürüttüğümüz güçlü bir aidiyet bilinci oluşturmaya dönük bütün çabalarımız eskisinden daha güçlü şekilde devam edecek. Kimse bu çabalarla birlikte güvenlik politikaları ağırlıklı bir  doz kayması olacağı gibi bir düşünceye kapılmasın. Özgürlüğü savunacağız, kamu düzeni ve güvenliğinden de hiçbir taviz vermeyeceğiz."

Türkiye'nin uluslararası itibarının her zamankinden daha yüksek olduğunu aktaran Davutoğlu, 121 devletten ve uluslararası örgütten destek beyanı geldiğini vurguladı. Davutoğlu, "Destek vermemiş olsalardı da biz gereği neyse onu yapardık. Bu destek şunu gösteriyor, Türkiye Cumhuriyeti hükümeti ve AK Parti, takip ettiği ilkesel politikayla bugün her zamankinden daha güçlü şekilde yoluna devam etmektedir" dedi.

-"Birinci göreviniz AK Parti teşkilatlarını dimdik ayakta tutmaktır"

Davutoğlu, kritik bir dönemde hükümet kurma çalışmaları yürüttüklerine dikkati çekerek şu değerlendirmeyi yaptı:

"İnşallah kurarız ama kurulmazsa milli iradeye tekrar gideriz. Hangi ihtimal söz konusu olursa olsun ve böylesi bir kritik dönemden geçerken hangi tehlikelerle karşı karşıya olursak olalım sizin birinci göreviniz AK Parti teşkilatlarını dimdik ayakta tutmaktır. Neden bu önemlidir? Çünkü AK Parti teşkilatları Türkiye'nin her köşesine, her iline, her beldesine, kılcal damarına kadar bir araya gelmiş örgütlenmiş, en geniş kapsamlı siyasi örgüttür. Başka hiçbir siyasi yapı yok. AK Parti kadar geniş kapsamlı şekilde bütün toplumu kuşatan siyasi parti yok. AK Parti kadar geniş bir aile de yok. Onun için AK Parti teşkilatlarının bütün toplumun kılcal damarlarına kadar ayakta ve diri durması, birliğimizin en önemli mayasıdır. AK Parti, Türkiye'de siyasetin, Türkiye'de sosyopolitik gelişmelerin ve yapının mayasıdır."

AK Parti teşkilatlarının düzenli olarak toplanmasını isteyen Davutoğlu, şöyle konuştu:

"Şimdi, özellikle bu operasyonlardan sonra, bu terör saldırılarından sonra başta Doğu ve Güneydoğu illerimizdeki teşkilatlar olmak üzere bütün teşkilatlarımız ayakta olacak. Hiçbir aksaklık istemiyoruz. AK Parti teşkilatlarının organik bütünlük içinde ayakta olması, Türkiye'nin şu anda en büyük teminatıdır. Başımız dik olacak, vakur bir şekilde onların girilmez dediği sokaklara gireceğiz, girilmez dediği mahallelere gireceğiz ve şunu göstereceğiz: AK Parti bu milletin ta kendisidir. AK Parti teşkilatları bu milletin yürüyen unsurlarıdır. Seçim dönemlerinde çok saldırıya maruz kaldık. Siirt, Erzurum, Van, Diyarbakır'da, birçok yerde ama bizim teşkilatlarımız hiçbir zaman bu provokasyonlara gelmedi, faaliyetlerini de kesmedi. Şimdi her zamankinden daha dinç, her zamankinden daha diri, her zamankinden daha fazla birlik içinde olmanın vaktidir. Eskilerin deyişiyle gün bugündür. Rehavet söz konusu olmayacak, çalışmalarımızı sürdüreceğiz."

-"Hiçbir şehir, ilçe, kasaba, mahalle, mezra kimsenin tekelinde değildir"

Partililerin halkla temas ve faaliyetlerini artırmaları gerektiğini vurgulayan Davutoğlu, kesinlikle hiçbir teşkilat mensubunun böyle kritik bir dönemde içine kapanmasına razı olmayacaklarını belirtti. Herkese "Türkiye'nin huzurunun, barışının, kalkınmasının, itibarının, onurunun adresi, hamisi, koruyucu AK Parti'dir" mesajının ulaştırılmasını isteyen Davutoğlu, şunları kaydetti:

"STK'larla sivil toplum kuruluşlarıyla temaslarımızı artıracağız. Bu terör örgütünün ve onun uzantılarının maşalarının sanki Türkiye'deki bütün Kürt kökenli vatandaşlarımızın temsilcileriymiş gibi davranmalarına izin vermeyeceğiz. Yapmak istedikleri bütün şey buydu. Bazı iş adamlarımızı göçe zorlayarak, bazı vatandaşlarımıza baskı uygulayarak demeye çalıştıkları şu bölgede veya şu vilayetlerde sadece bizim sözümüz geçer. Önlerindeki tek engel de AK Parti'ydi. Çünkü başka parti yok oralarda, keşke olsaydı. Keşke CHP ve MHP, oralarda da Türkiye'nin her yerinde olduğu gibi faaliyet gösterselerdi. Bundan memnun olurduk. Türkiye'de siyaset normalleşirdi ama yok. Şu anda Türkiye'nin her yerinde temsil kabiliyeti ile AK Parti'nin herkese vereceği, bütün teşkilatlara vereceği mesaj da budur. Hiçbir şehir, ilçe, kasaba, mahalle, mezra kimsenin tekelinde değildir, AK Parti her yere girer, AK Parti'nin mesajı her kalbe, her gönle ulaşır. Bunun için sivil toplum kuruluşları ile faaliyetlerimizi artıralım."

Teşkilatlardan aylık ve haftalık raporlar isteyeceğini aktaran Davutoğlu, etkinliklerin sadece parti binalarında sınırlı kalmamasını talep etti. Davutoğlu, "Alanı boş bırakmayacağız, alana çıkacağız. Öylesine alanı dolduracağız ki gönülleri doldurduğumuz gibi alanları doldurduğumuz zaman AK Parti siyaseti tekrar Türkiye'de büyük başarılara imza atacak, çığırların önünü açar. Hem alanları dolduracağız ama en önemlisi de gönülleri dolduracağız" ifadelerini kullandı.

AA


Bu haber 857 defa okundu.


Yorumlar

 + Yorum Ekle 
    kapat

    Değerli okuyucumuz,
    Yazdığınız yorumlar editör denetiminden sonra onaylanır ve sitede yayınlanır.
    Yorum yazarken aşağıda maddeler halinde belirtilmiş hususları okumuş, anlamış, kabul etmiş sayılırsınız.
    · Türkiye Cumhuriyeti kanunlarında açıkça suç olarak belirtilmiş konular için suçu ya da suçluyu övücü ifadeler kullanılamayağını,
    · Kişi ya da kurumlar için eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi ya da kurumlara karşı tehdit, saldırı ya da tahkir içerikli ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi veya kurumların telif haklarına konu olan fikir ve/veya sanat eserlerine ait hiçbir içerik yayınlanamayacağını,
    · Kişi veya kurumların ticari sırlarının ifşaı edilemeyeceğini,
    · Genel ahlaka aykırı söz, ifade ya da yakıştırmaların yapılamayacağını,
    · Yasal bir takip durumda, yorum tarih ve saati ile yorumu yazdığım cihaza ait IP numarasının adli makamlara iletileceğini,
    · Yorumumdan kaynaklanan her türlü hukuki sorumluluğun tarafıma ait olduğunu,
    Bu formu gönderdiğimde kabul ediyorum.




    En Çok Okunan Haberler


    Haber Sistemi altyapısı ile çalışmaktadır.
    8,395 µs