En Sıcak Konular

Washington'da 'titanların savaşı' başladı

0 0 0000 00:00 tsi
Washington'da 'titanların savaşı' başladı Türkiye kamuoyunun gündemi haklı olarak AB'yle meşgulken, Washington'da gelecek yıllara damgasını vuracak bir fırtına kopuyor. Burnumuzun dibinde vuku bulacakları belirleyecek önemde bir fırtına...

Geçen hafta açıklanan ve ilk bakışta Irak konusunda 'bilinmedik bir şey söylemediği' düşünülebilecek Baker-Hamilton raporundan söz ediyorum. Rapor için ancak kaba bir okumayla 'yeni bir şey yok' denilebilir. Zira rapor, altı yıldır neocon'ların Ortadoğu'daki politikalarının şakşakçılarının görmezden gelmek isteyebileceği türden bir ana tema içeriyor. Sırf hazırlayıcılarının kimliği bile, raporu ciddiye almak gerektiğine işaret ediyor.

ABD Barış Enstitüsü bünyesinde oluşturulan Irak Çalışma Grubu'nun (IÇG)

1 milyon dolarlık bütçeyle hazırladığı 'İleriye Doğru Yol-Yeni Bir Yaklaşım' başlıklı raporunun, 79 maddeden oluşan tespit ve tavsiyelerindeki 'Irak'ta durum vahim' yahut 'çekilme takvimi' gibi unsurlara takılıp, "Eh biliyoruz zaten" demeyin; acele etmeyin. Zira raporu incelikli kılan, Irak'taki sorunlarla ilgili sıraladıklarından ziyade, Irak'ı Ortadoğu'daki kilit sorunların parçası olarak algılayıp, önerdiği çözümler... İşin Türkçesi, rapor 'Önce İsrail' diyen, Yahudi lobisi ve neocon'ların güdümündeki Bush yönetiminin, Ortadoğu'ya yönelik diplomatik ve militarist yaklaşımının topyekûn reddi. Amerikan emperyal gücünün elde avuçta kalanları yitirme kaygısıyla yeniden göreve çağırdığı eski şeflerin, 'Önce Amerikan çıkarları' uyarısıyla başlayan mücadelesinin işareti.

İnceliğini anlamak için kilit tavsiyelere bakalım: "Irak bölgedeki diğer temel konular, çıkarlar ve çözümlenmemiş çatışmalardan ayrı düşünülemez. ABD, Ortadoğu'daki hedeflerine, Arap-İsrail çatışmasına çözüm getirmeden ve bölgesel istikrarı sağlamadan ulaşamaz. Çözüm için 'Yeni Diplomatik Atağa' ihtiyaç var. Tüm cephelerde, Lübnan, Suriye ve İsrail-Filistin sorununun iki devletli çözüme kavuşturulmasını da içerecek yeni ve kapsamlı barış süreci gerekiyor. Suriye, Lübnan'ı istikrarsızlaştırmayı durdurur, Irak sınırı için garanti verirse, İsrail'in Golan Tepeleri'ni iade etmesi yoluyla ödüllendirilmeli." Raporu "'Bunu sevdim, onu sevmedim' denilerek meyve salatası muamelesi yapılamaz. Bu Irak ve bölgedeki sorunlarla baş etmek için kapsamlı bir stratejidir, topyekûn kabulü gerek" vurgusuyla, ültimatom verircesine sunan Baker'ın, İran için salık verdikleri de çok mühim: "Biz Soğuk Savaş'ta 40 yıl düşmanımız olan Sovyetlerle bile konuştuk. İranlılara 'Irak'ın tüm komşularını bir araya getiriyoruz, sizin de gelmenizi istiyoruz' dersek ne kaybederiz?"

Bu tespit ve tavsiyeler, Irak'la Filistin, Lübnan ya da diğer bölgesel sorunların bağlantısı olmadığını öne süren, bölgenin en önemli su kaynağı Golan için 'Bir kere fethettim, asla vermem' diyen, İran'a haddini bildirmek için sıcak çatışmayı gözüne kestiren İsrail yönetimi ile neocon'lara meydan okuma anlamına geliyor. Nitekim Bush, hemen İran ve Suriye'yle görüşülmesine dudak büktü. Olmert ise raporu reddedip, Şam'la Golan müzakerelerine dönmek için koşulların olgunlaşmadığını savundu. Filistinlilerle görüşmeyi arzuladığını belirtmesinde ise yeni bir şey yoktu!

Üstelik İÇG raporuna, İsrail ve neocon'ları irkiltecek bir başka gelişme eşlik etti. Kongre hezimeti sonrası Bush'un Rumsfeld'in yerine Savunma Bakanı atamak zorunda kaldığı eski İÇG üyesi Robert Gates'le ilgili. Gates, atanmasıyla ilgili Senato oturumunda, ne hikmetse, İsrail'in 'açık sırrını' ifşa ediverdi! İran'ın neden nükleer silah peşinde olduğuna

makul bir açıklama getirerek: "İranlılar nükleer silah sahibi güçlerle çevrelenmiş. Doğuda Pakistan, kuzeyde Ruslar, batıda İsrailliler ve Basra Körfezi'nde biz." Amerikalılar, İsrail'in Ortadoğu'nun 'tek nükleer gücü' olduğunu gayet iyi bilir.

Lakin politikaları 'sorma-söyleme'dir. Hal böyleyken İsrail güvenlik kabinesi üyesi Benyamin Ben Eliezer'in, Gates için "Bu sözlerin arkasındaki niyeti anlayamadım" demesi pek manidardı doğrusu.

Tüm bu gelişmeler, Reagan'ın bakanıyken Amerikan emperyal varlığının iskeletini Ortadoğu'ya yerleştirmiş, Amerikan ticari çıkarlarını gözeten, 'big business' ile bağları süren, 'pragmatik' ve 'realist' Baker'ın sahneye çıkışının öyle basite indirgenecek bir yanı olmadığını gösteriyor. Baker, muhtemelen Bush politikalarının artık sınırı aştığını düşünen yönetici sınıflar tarafından, Ortadoğu'daki hasarı sınırlamak üzere göreve çağrıldı. Neocon'lar IÇG raporuyla mevzilerinin eskisi kadar sağlam olmayabileceğine kanaat getirmiştir. Muhtemelen yanıtları gecikmeyecek. 'Titanların savaşı' başladı. Kazanan cephe ABD'nin dış politikasını ve belki de İran'la sıcak çatışma yaşanıp yaşanmayacağını belirleyecek.

Radikal



Bu haber 223 defa okundu.


Yorumlar

 + Yorum Ekle 
    kapat

    Değerli okuyucumuz,
    Yazdığınız yorumlar editör denetiminden sonra onaylanır ve sitede yayınlanır.
    Yorum yazarken aşağıda maddeler halinde belirtilmiş hususları okumuş, anlamış, kabul etmiş sayılırsınız.
    · Türkiye Cumhuriyeti kanunlarında açıkça suç olarak belirtilmiş konular için suçu ya da suçluyu övücü ifadeler kullanılamayağını,
    · Kişi ya da kurumlar için eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi ya da kurumlara karşı tehdit, saldırı ya da tahkir içerikli ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi veya kurumların telif haklarına konu olan fikir ve/veya sanat eserlerine ait hiçbir içerik yayınlanamayacağını,
    · Kişi veya kurumların ticari sırlarının ifşaı edilemeyeceğini,
    · Genel ahlaka aykırı söz, ifade ya da yakıştırmaların yapılamayacağını,
    · Yasal bir takip durumda, yorum tarih ve saati ile yorumu yazdığım cihaza ait IP numarasının adli makamlara iletileceğini,
    · Yorumumdan kaynaklanan her türlü hukuki sorumluluğun tarafıma ait olduğunu,
    Bu formu gönderdiğimde kabul ediyorum.




    En Çok Okunan Haberler


    Haber Sistemi altyapısı ile çalışmaktadır.
    3,431 µs