Silivri'de 'Ortodoks Milli Tarih Dersi'

19 Aralık 2008 16:02 tsi
Hiç bilinmeyen!!! Türk tarihini bir de Sevgi Erenerol'dan dinleyin.

Yıldıray Oğur / Taraf

Silivri'de "Ortodoks Milli Tarih Dersi"

Erenerol'un Ortodoks-Türk Sentezi

Alparslan Arslan cezaevinde Kur'an okuyup okumadığı merak ettiğim kadar olmasa da Türk Ortodoks Patrikhanesi sözcüsü Ergenekon sanığı Sevgi Erenerol'un hayatında hiç İncil okuyup okumadığını da hep merak etmişimdir.

Dün Ergenekon duruşmasında söz sırası ona gelen Sevgi Erenerol'un söylediğine göre aynı şeyi savcı Zekariya Öz de merak etmiş. Sorgusunda Erenerol'a

"Siz nasıl bir Hıristiyansınız konuşmalarınızda Hz. İsa'dan daha çok Atatürk'ten bahsediyorsunuz" diye sormuş.

Çünkü Sevgi Erenerol'un Hıristiyanlığı Türk-İslam sentezinin bir nevi Türk-Ortodoks sentezi ne dönüştürülmüş hali.

Ona Ortodoks-Türk demek daha doğru galiba. 

Erenerol'un sözcülüğünü yaptığı Türk Ortodoks Kilisesi, Erenerol'un dedesi Papa Eftim tarafından bugünkü Ergenekoncuların bile aklının ermeyeceği derin bir operasyonla Patirkhane karşısında kurulmuş, Lozan tartışmalarında elde bir koz olarak tutulmuş, cemaati olmayan bir kilise. Erenerol Türkçesiyle söylersek 'tapıncak'.

"Papa Eftim milli mücadeleye bir ordu kadar destek vermiştir" sözünü (şimdi Eftim'in mezar taşında yazıyormuş) Atatürk boşuna söylememiş yani.

Erenerol bugüne kadar oturumlarda iki kez söz almış.

Birincisinde "Herkes aynı bardaktan su içiyor, plastik bardak getirebilir miyiz mahkemeye" demiş.

İkincisinde de oturulan koltuklardaki Adalet Bakanlığı logosu üzerindeki Türk bayrağının orjinal ay-yıldızdan farklı olmasından" yakınmış.

Aylardır susup bekleyen Erenerol'un Ergenekon duruşmasındaki savunması ise bir nevi üç saatlik hızlandırılmış bir Milli Ortodoksluk Tarihi dersi gibiydi.

Ama insanı uyumakla, gülmek arasında bırakan bu ders, ortaokuldan beri karşılaştığım beynime dönük en ciddi saldırı girişimiydi.

7.000 ile başlayıp son olarak 12.000 yıla çıkarttığı "Türk Tarih Tezleri" Fatih Altaylı ile Murat Bardakçı'nın mutlaka tartışması gereken cinsten. Mesela siz 1071 Malazgirt'in Türklerin Anadolu'ya yaptığı son sefer olduğunu biliyor muydunuz?

Tabii bunu bilmezseniz Romalılar geldiğinde Anadolu'da Türkleri bulduğunu da bilmenizi beklemiyorum.

Ayasofya'nın bir Türk eseri olduğunu farkına varmadan gezmiş siz gafiller, Erenerol'un yakalanmasa ortaya çıkaracağı Ayasofya duvarlarındaki ön-Türkçe yazıtları da fark etmemişsinizdir herhalde (Bazı ön-Türklerin Ayasofya'nın duvarına çakıyla çiziktirdiği "Seni seviyorum Bitanem"  türü yazıları falan kastediyor olabilir mi)

Şahin’di güvercin oldu

Ama hemen öyle gülmeyin. Erenerol,

"Şimdi beni buraya tıkıp, terörist ilan etti" dediği şimdiki Adalet Bakanı Mehmet Ali Şahin'in de Fatih Belediye Başkanı iken Türk Ortodoks Kilisesi ile birlikte toplantılara katılıp, ekümenik hayalleri olan Patrikhane'ye karşı şanlı mücadelelerine destek verdiğini hatırlattı.

Hatta Erenerol'a göre o zamanlar seçim sonuçları iptal edilip Belediye Başkanlığı düşen Şahin'in başına bu felaket de bu yüzden gelmiş. (Yanlış hatırlamıyorsam o seçimleri oy pusulasına konulmayan İşçi Partisi'nin itirazı iptal ettirmişti. Acımasız bir dünya bu sahiden)

Erdoğan'ın duacısıyız

Erenerol bununla da yetinmedi "Gül ve Erdoğan'ın da ekümenik Partikhane'ye karşı mücadelelerine" destek verdiği günleri de hatırlattı. Sonra da Cumhurbaşkanı  ve Başbakan için her Pazar tapıncaklarında "erkmen Tanrı'ya" nasıl dua ettiklerini.

Ama onlar bunun karşılığında ise Karamanlis'in Türkiye'ye geldiği gün ona bir jest olarak kendisini tutuklattırmışlar.

"O Karamanlis ki Karamanlı Ortodokslardandı ve mübadelede dedelerinin hayatını dedem Eftim kurtarmıştı" dedi ki Karamanlis'in Karaman kökenli olmadığı da daha önce ortaya çıkarılmıştı.

Sadece Gül ve Erdoğan da değil, Erenerol için ABD'den gelen CIA ajanı bir Rum Patriki Çankaya köşkünde kabul edip "Atatürk'ten intikam alan" İsmet İnönü'den itibaren Menderes, Özal hep Patrikhane'nin oyununa gelmiş devlet adamları.

Zaten Ergenekon davası da Patrikhane'nin bir başka oyunu. Aslında bütün dava Sevgi Erenerol ve ona destek veren arkadaşlarını durdurmak için açılmış.

Erenerol'un ideolojisine Ortodosk-Türk sentezinin yanında laikçi Hıristiyan da denilebilir.

Herşeyi başarıyla birbirine bağlamış Erenerol'a göre Patrikhanede zaten laik cumhuriyete kastederek bünyesinde ilk şerî mahkemeyi açtığı için laiklik karşıtı eylemlerin odağı olmaktan kapatılmayı hak ediyor.

Erenerol sadece Patrikhane'den değil genel olarak misyonerlerden, Ayasofya'yı yeniden kilise yapmak isteyenlerden de nefret eden bir Hıristiyan.

Nefretinden Ermenilerden özür dileyen aslında Türklerden intikam almak isteyen gizli Ermeni aydınlar da nasibini alıyor.

Erenerol "soysuzlar" dediği o imzacılardan birinin de hemen arkada oturduğunu bilseydi.

Hem de bu soysuzun bir de utanmadan bu sözlerini not aldığı kalemin tesadüf eseri Erivan'dan bir arkadaşının getirdiği üzerinde Armenia yazan bir kalem olduğunu da bilseydi.

Üstüne üstlük bu "satılık kalemin" bir de onun kilisesine "Ergenekon Kilisesi" diye başlık atan Taraf Gazetesi'nden geldiğini bilseydi.

Galiba çıkma vaktim geldi bugün de.

Bu haber 693 defa okundu.