Köşk'e balans ayarı | " /> Köşk'e balans ayarı | "/>

En Sıcak Konular

Tehlikeli iddia: Köşk'e balans ayarı

20 Mayıs 2009 09:40 tsi
Tehlikeli iddia: Köşk'e balans ayarı "Sincan Ağır Ceza Mahkemesi çok tartışılacak bir karara imza attı ve yeni bir krizimiz oldu."

Adem Yavuz Arslan / Bugün

Köşk'e balans ayarı ve 'olmazı zorlamak'

Mahkeme, Cumhurbaşkanı Gül'ün RP Genel Başkan Yardımcılığı yaptığı dönemi kapsayan 'kayıp trilyon davası'yla  ilgili 'sahtecilikten' yargılanmasına karar verdi.

Konu hukuken o kadar karmaşık ki, Adalet Bakanlığı yapmış isimler bile 'şu olur, bu şekilde olmadır' diyemiyor. Muhtemelen de uzunca bir süre konu netleşmeyecek. Çünkü davayla ilgili karmaşık bir prosedür var...

Siyaseten Gül ve Erdoğan'a muhalif kesimler bile 'Cumhurbaşkanı'nın vatana ihanet dışında yargılanamayacağı' konusunda görüş birliğine sahip. Bir tek CHP ve 367 mucidi Sabih Kanadoğlu 'yargılanmalı' diyor. Hatırlatmakta fayda var 367 kararı gibi son 'yargılanmalı' kararının fikir babası da Sabih Kanadoğlu.

Aslında şu anda cevabı aranan soru Gül'ün yargılanıp yargılanamayacağından ziyade 'neden şimdi ve niçin böyle bir karar alındığı?

Bu soruya cevap ararken önce hafızaları tazelemek lazım. Malum, Gül'ün Çankaya'ya çıkmaması için hukuk tarihine geçecek çok tartışmalı 367 kararı alındı. Her şeye rağmen halk 22 Temmuz seçimlerinde tepkisini koydu ve takip eden süreçte Gül Cumhurbaşkanı oldu. Fakat çıkışı engellenemeyen Gül'ün Çankaya'da rahat oturmaması için düğmeye basıldı denebilir.

Bugüne kadar hiç olmayan bir şey yapıldı ve rektör ataması mahkemelik oldu. Ardından CHP'lilerin bile tepki gösterdiği bir 'soy-köken' tartışması başlatıldı. Son olarak da kayıp trilyon davasıyla ilgili 'sahtecilikten yargılanmalı' kararı verildi. Hukukçuların bile karar vermekte zorlandığı bir konuda ortalama gazete okurunun kafasında Gül ve sahtecilik yan yana gelmiş oldu.

Bazı çevrelerin Gül'e yönelik 'Tahkir ve tezyif' gayreti içinde olduğu açık. Kulislerde tartışmalı kararlarla 'usulsüz atamalar yapan, hakkında yolsuzluk iddiası bulunan bir Cumhurbaşkanı' imajı oluşturulmak istendiği yorumları yapılıyor. Sincan Ağır Ceza Mahkemesi Başkanı Osman Kaçmaz'ın 'tartışmalı' kararlara imza attığı ayrıntısını bir kenara not etmek de şart.

Bu tabloyu daha da anlamlı kılan ise Abdullah Gül'ün Çankaya performansı. 2 yıldır Köşk'te olan Gül yüksek tempolu bir profil çiziyor. Kronik konulara cesurca eğiliyor, toplumun her kesiminin desteğini alacak adımlar atıyor. Bir yandan da bayan Gül örnek projelere hamilik yaparak takdir görüyor. Abdullah Gül, Kürt sorunundan sivil anayasaya önemli konularda inisiyatif kullanıp sahaya inmişken konumu tekrar tartışmalı hale getirilmek isteniyor. Bir sonraki Cumhurbaşkanının halk tarafından seçileceği gerçeğini de bu tabloya ilave edersek BBC'nin önceki gün tüm dünyaya servis ettiği; "Laik kurumlar, AKP'ye karşı mahkemeleri kullanıyorlar" yorumu daha da anlamlı hale geliyor.

BU KADARI BİLGİ EKSİKLİĞİ OLAMAZ

Danıştay Saldırısının yıl dönümünde konuşan 5. Daire Başkanı Salih Er'in konuşmasının yankıları sürüyor. Mahkemeler, saldırının türban için değil darbeye zemin hazırlamak maksadıyla yapıldığına dair 'fiili ve hukuki deliller var' diyerek Ergenekon ile Danıştay davalarını birleştirdi ama Er üç yıl önce; 18 Mayıs tarihinde kalmış gibi.

Belki de başkan gazete okumadı, televizyon seyretmedi, hiç kimseyle konuşmadı (!) Çünkü bu kadarı bilgi eksikliği ile açıklanamaz. 

Geride kalan üç yıl içerisinde kendilerine Ergenekon diyen bir yapılanmanın olduğu, darbeye zemin oluşturmak için kaos planları hazırladıkları, yer altına gömdükleri silahlarla saygın isimlere suikastlar planladıkları, Alparslan Aslan'ı Danıştay saldırısı için motive ettikleri ortaya çıktı. En azından bu yönde delillere ulaşıldı.

Hal böyle iken bir yüksek yargı mensubunun soruşturmayı yürüten savcıları tehdit edip, cinayeti işlemekle suçlananları savunması nasıl açıklanabilir?



Bu haber 872 defa okundu.


Yorumlar

 + Yorum Ekle 
    kapat

    Değerli okuyucumuz,
    Yazdığınız yorumlar editör denetiminden sonra onaylanır ve sitede yayınlanır.
    Yorum yazarken aşağıda maddeler halinde belirtilmiş hususları okumuş, anlamış, kabul etmiş sayılırsınız.
    · Türkiye Cumhuriyeti kanunlarında açıkça suç olarak belirtilmiş konular için suçu ya da suçluyu övücü ifadeler kullanılamayağını,
    · Kişi ya da kurumlar için eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi ya da kurumlara karşı tehdit, saldırı ya da tahkir içerikli ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi veya kurumların telif haklarına konu olan fikir ve/veya sanat eserlerine ait hiçbir içerik yayınlanamayacağını,
    · Kişi veya kurumların ticari sırlarının ifşaı edilemeyeceğini,
    · Genel ahlaka aykırı söz, ifade ya da yakıştırmaların yapılamayacağını,
    · Yasal bir takip durumda, yorum tarih ve saati ile yorumu yazdığım cihaza ait IP numarasının adli makamlara iletileceğini,
    · Yorumumdan kaynaklanan her türlü hukuki sorumluluğun tarafıma ait olduğunu,
    Bu formu gönderdiğimde kabul ediyorum.




    En Çok Okunan Haberler


    Haber Sistemi altyapısı ile çalışmaktadır.
    3,613 µs