En Sıcak Konular

Şer ittifakı iş başında

18 Aralık 2009 08:38 tsi
Şer ittifakı iş başında AKP'nin ömrünü bitirmek isteyen ne kadar odak varsa...

'Şer ittifakı' iş başında

Birileri “Tokat/Reşadiye'de yedi can alan askeri konvoya PKK saldırısı komplo olabilir” demeye kalktığında kalabalık bir koro “Olur mu öyle şey” demeye başlıyor ve eylemi PKK'nın üstlendiğini hatırlatıyor...

Aynı durum başka olaylarda da kendini gösteriyor. “Muş'ta kepenk kapatanlara Kalaşnikofla ateş açılmasına biraz daha yakından bakmak şart; pekâlâ komplo olabilir” diyenlerin üzerine gitmek için hazır bekleyenler de çok...

Kimsenin ağzından “Anayasa Mahkemesi DTP kararını şimdi vermeye mecbur muydu; iki yıldır meydana gelen gelişmeleri de iddianamesine eklemesi için Yargıtay Başsavcısı'na görev verselerdi olmaz mıydı?” türü bir cümle çıkmıyor; birileri “İşte komplocu kafa” der korkusuyla... Anayasa Mahkemesi'nin onbir üyesinin hepsini 'komplo' içerisinde göstermek zaten pek makul değil.

Demiryolları başta olmak üzere bazı devlet kurumlarında boy gösteren iş bırakma eylemleriyle son gelişmeler arasında ilinti kurmak mı? Allah korusun. “İşçilerin hak talebi meşru, ama şimdi sırası mı?” diye sormak bile cesaret istiyor bugünün ortamında...

Partileri kapatılan DTP'liler “Bundan sonra yapacaklarımız 'Kürt açılımı'nı baltalamak isteyenlerin ekmeğine yağ sürmemeli” diye düşünecekleri yerde, siyasi ortamı biraz daha içinden çıkılmaz hale sokacak 'sine-i millet' formülüne bel bağlamış görünüyor.

Yalnız bu kadarla kalınsa yine iyi, 'açılım' çerçevesinde Mahmur Kampı ve Kandil'den alâ-yı vâlâ ile ülkeye dönenler de yeniden hareketlenmiş görünüyorlar. Aileleri bıraksa geriye dönüşe geçecekler...

Gün geçmiyor ki, ülkenin bir yerinde, üzerine tazyikli su fışkırtılmak gereken bir kitle eylemi yaşanmasın... Suyla savrulan insan görüntüleri televizyonlar için iyi bir malzeme teşkil ediyor...

Bereket böyle ortamlarda ortalığı daha da karıştırıp zihinleri allak bullak edecek siyasi suikastlar düzenlemeye programlı tipler demir parmaklıklar arkasındalar. Bir de onlar kendilerini serbest hissetselerdi, ortalık ana-baba gününe kolayca dönerdi.

Maalesef etrafımda 'komplo' sözcüğünü ayıp saymayan kişiler de var ve bugünlerde sevdikleri sözcükle başımın etini yiyorlar. Biri, “Görürsün, hedefle ilgili pazarlık bile yapmış tetikçiler şu sıralarda mahkemece serbest bırakılabilir” dedi bana. Bir başkasının şu sözleri beni daha fazla irkiltti: “Tetikçilerin hapiste olmaları ne ifade eder ki, en çetrefil siyasi cinayetler hapisteki tetikçilere işletilir; âdet böyledir çünkü...”

Ergenekon savcıları dosyalarına herkesten fazla hâkim oldukları için geçmişle bugün arasında doğru paralellikler kurmakta zorlanmıyorlardır. Tokat/Reşadiye saldırısı sonrasında neredeyse 20 yıl önce gerçekleşmiş Bingöl'de 33 erin canını alan olayın dosyasını yeniden açma ihtiyacı duymaları bunun sonucu olmalı. Her şeyin kendiliğinden, tesadüfen, hiçbir dış müdahale olmaksızın gerçekleştiğini düşünmemizi isteyenler “Bingöl” ve “33 er” sözcüklerini duyunca feveran ediyorlar...

Bir emekli orgeneral, “O işin sorumluluğunu üstleniyorum” diye ortaya atılmaktan bile çekinmedi.

Her karmaşa ortamının bir hedefi/amacı vardır. 33 erin şehit edildiği dönem, PKK'nın ilân ettiği ateşkesin kalıcıya dönmesi arefesiydi. Turgut Özal'ın muhatabını hesaba katarak başlattığı girişim o eylemle sizlere ömür oldu.

Peki bugünkü ortamın hedefi/amacı ne? 'Kürt açılımı'nı durdurmak mı? İyi de muhalefete göre sadece PKK'yı mutlu eden açılımı PKK neden durdurmak istesin? PKK, 'açılım' ile terörün devreden çıkartılacağını, bunun da kendilerinin sonunu getireceğini kavradığı için yapıyorsa eylemleri, o zaman muhalefet partilerinin bunun tam tersini iddia etmelerinin anlamı ne?

Yoksa bugünkü karışık ortamın pek göze çarpmayan bir sebebi mi var? O sebep, yalnız PKK ile yerli siyasi güçleri değil, devletin bazı birimleriyle yabancıları da mı aynı hedef için birleştiriyor? Böyle bir şey olabilir mi gerçekten?

'Komplo' sözcüğünden haz etmediğim için bu soruyu aklımdan bile geçirmemeye çalışıyorum; ancak etrafımdaki fitne-fücur takımı kafamı karıştırmak için binbir dereden su getirerek üzerime üzerime geliyorlar. Biri, “Tamam, 'komplo teorisi' hoşuna gitmiyor, sen yine reddet, ama bir dinle bakalım” deyince kulak vermek zorunda kaldım.

Dediği şu: 'Açılım' yalnızca bir sorunun çözümü açısından önemli değilmiş; başarısı Ak Parti zihniyetinin daha pek çok yıl iktidarda kalmasını sağlayacağı için önemliymiş... Şu anda Ak Parti'nin siyasi ömrünü erken tamamlatmak isteyen ne kadar odak varsa, hepsi, açılımı başarısız kılarak bunu sağlamak üzere faaliyet gösteriyormuş... “Şer ittifakı iş başında” dedi aynı kişi...

“Hadi git ordan” tepkisini verdiğimi siz bilin de...

Taha Kıvanç / Yeni Şafak



Bu haber 1,775 defa okundu.


Yorumlar

 + Yorum Ekle 
    kapat

    Değerli okuyucumuz,
    Yazdığınız yorumlar editör denetiminden sonra onaylanır ve sitede yayınlanır.
    Yorum yazarken aşağıda maddeler halinde belirtilmiş hususları okumuş, anlamış, kabul etmiş sayılırsınız.
    · Türkiye Cumhuriyeti kanunlarında açıkça suç olarak belirtilmiş konular için suçu ya da suçluyu övücü ifadeler kullanılamayağını,
    · Kişi ya da kurumlar için eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi ya da kurumlara karşı tehdit, saldırı ya da tahkir içerikli ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi veya kurumların telif haklarına konu olan fikir ve/veya sanat eserlerine ait hiçbir içerik yayınlanamayacağını,
    · Kişi veya kurumların ticari sırlarının ifşaı edilemeyeceğini,
    · Genel ahlaka aykırı söz, ifade ya da yakıştırmaların yapılamayacağını,
    · Yasal bir takip durumda, yorum tarih ve saati ile yorumu yazdığım cihaza ait IP numarasının adli makamlara iletileceğini,
    · Yorumumdan kaynaklanan her türlü hukuki sorumluluğun tarafıma ait olduğunu,
    Bu formu gönderdiğimde kabul ediyorum.




    En Çok Okunan Haberler


    Haber Sistemi altyapısı ile çalışmaktadır.
    4,618 µs