ABD'ye ve Irak'a son çağrı

0 0 0000 00:00 tsi


Ankara, son iki gün içinde yaptığı terör zirveleri ve Bakanlar Kurulu toplantılarından sonra, beklentilerini ABD'ye ve Irak'a "son çağrı" sayılabilecek bir söylemle dün iletti.

Dışişleri Bakanlığı Müsteşarı Ali Tuygan, ABD'nin ve Irak'ın Ankara büyükelçilerine, Türkiye'nin sabrının taşmakta olduğu, tahammül sınırına dayandığı, PKK'ya karşı "görünür adım" atılmasını beklediği, gerçekleşmemesi halinde ise "resen" önlem alma yoluna gideceği mesajını verdi.

Sorumluluk

Ankara'da yapılan terör zirveleri ve Bakanlar Kurulu toplantılarında, PKK'nın Irak topraklarından Türkiye'ye yaptığı saldırılarda, sorumluluğun birinci derecede Irak ve ABD'ye ait olduğu vurgulandı. Bu nedenle Ankara, ABD ve Irak'tan beklentilerini somut biçimde tekrar iletme kararı aldı.

Beklentiler

Ankara'nın ABD'ye ve Irak'a ilettiği beklentileri üç başlık altında toplamak mümkün:

1- PKK'nın Kandil Dağı'ndaki varlığının etkisiz hale getirilmesi,

2- Irak ve ABD yetkililerine verilen PKK'nın lider kadrosunu oluşturan listedeki isimlerin yakalanarak teslim edilmesi veya etkisiz kılınması,

3- PKK'nın Kuzey Irak'taki hareketliliğinin sona erdirilmesi, bürolarının kapatılması, silahlı ve siyasi faaliyetlerinin sonlandırılması.

Resen önlem

Dışişleri'nin, ABD'ye ve Irak'a verdiği mesajın özünü, Türkiye'nin artık toplantılarla zaman yitirmek istemediği, görünür önlemler alınmadığının gözlenmesi halinde uluslararası hukukun verdiği haklarını kullanmaya kararlı olduğunun anlaşılması oluşturuyor. Ankara'nın, beklentilerin görünür biçimde karşılanmaması halinde, "resen" alacağı önlemler arasında, Birleşmiş Milletler Sözleşmesi'nin tanıdığı hak çerçevesinde sıcak takip de bulunuyor.

Üçlü komisyon

ABD ve Irak'ın önerdiği, "üçlü komisyon" oluşturulması önerisine ise Ankara çok sıcak bakmıyor. Dışişleri'nin bu konudaki değerlendirmesi şöyle özetlenebilir:

"Elbette Türkiye-ABD-Irak arasında PKK ile mücadelenin koordineli olarak yürütülmesi yararlı olur. Irak'ın sıkıntılarını anlıyoruz. Ancak, bu tür bir çalışmanın, somut adım atılmasına uygun altyapı ve görünür önlemler alınmadan, sadece görüşme olarak yürütülmesi Ankara'nın beklentilerini karşılamaya yetmemektedir."

İran seçeneği

ABD'nin ve Irak'ın Kandil'e karşı Ankara'nın beklentilerini karşılamaktan uzak durmaları halinde Türkiye, İran'la işbirliği içinde bir operasyona yönelir mi?

İran'ın, ABD tehdidi altında son dönemde PKK'ya karşı operasyonlar yürütmesi ve Ankara'ya yakınlaşmaya çalışması böyle bir seçeneği gündeme getirir mi?

Dışişleri yetkilileri, Ankara'nın böyle bir seçeneğe "gereksinmesi olmadığı" karşılığını veriyorlar.

Türkiye'nin, PKK'ya karşı, ancak İran'la birlikte hareket edebileceği düşüncesinin yanlış olduğunu vurgulayan Dışişleri, bu sorulara, "Ankara gerek gördüğü anda, gerek gördüğü önlemleri alabilecek güç ve kabiliyete sahiptir" yanıtını verdi.

Ortak Vizyon Belgesi

Ankara'nın, ABD açısından dikkat çektiği bir diğer konu da, Türkiye ile ABD arasında yeni açıklanmış olan Ortak Vizyon Belgesi. Stratejik değerde olduğunu sık sık vurgulayan, ABD Dışişleri Bakanı Rice ve Dışişleri Bakanı Abdullah Gül tarafından birlikte açıklanan bu belgeyi anımsatan Ankara, belgede ifade edilen PKK dahil terörle mücadele kararlılığının yaşama geçirilmesini bekliyor.

Sonuç olarak Ankara, ABD ve Irak'ın, Kandil'e karşı somut adım atmaması halinde, kendi önlemini alacağı ve bunda kararlı olduğu mesajını vererek, uzun sürmeyecek bir bekleyişe geçti.

Bu haber 258 defa okundu.