En Sıcak Konular

Hodri meydan: 'Ellerinde ne varsa koysunlar'

11 Şubat 2014 12:07 tsi
Hodri meydan: 'Ellerinde ne varsa koysunlar' Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, AK Parti Grup Toplantısı'nda konuştu.

İşte Erdoğan'ın açıklamalarından satırbaşları:

SEÇİMLERE 47 GÜN KALDI

30 Mart yerel seçimlerine şurada artık 47 gün kaldı. AK Parti olarak uzun süredir yoğun şekilde devam eden seçim hazırlıklarımızı belli bir aşamaya getirdik. Büyükşehir ve il adaylarımızı açıkladık. İlçe adaylarımızın, belediye meclis ve il genel meclis adaylarımızın tespit süreci ilerliyor.  Bu arada seçim beyannemesi üzerine çalışmalarımız da tamamlanma noktasına geldi. Şu anda zaten sahada teşkilatımızla çalışmalarımız sürüyor.

GELECEK HAFTA MİTİNGLERE BAŞLIYORUZ

Gelecek hafta mitinglerimize başlıyoruz. Programımız el verdiği ölçüde şehirlerimizi şahsen tüm genel başkan yardımcısı, bakan arkadaşlarım, milletvekillerimiz yoğun bir şekilde propaganda çalışmalarımızı sürdüreceğiz. TBMM'de acil yasaları tamamladıktan sonra inşallah milletvekillerimizle tam kadro halinde sahada olacağız.

AK PARTİ'NİN OYUNU NASIL AŞAĞI ÇEKERİM GAYRETİNDELER

30 Mart seçimlerinin çok çok önemli olduğunu, seçim sürecinin de oldukça zorlu geçeceğini defalarca dile getirmiştim. Bu seçim herhangi bir şahsın belediye başkanı seçilme seçimi değildir. Bütün gelişmeler şunu gösteriyor. AK Parti'nin oyunu nasıl aşağı çekebiliriz, gayretler buna yönelik. Ben buradan tüm halkıma sesleniyorum. Sizler öyle bir gayretin içinde olacaksınız ki Allah'ın izniyle AK Parti'nin 30 Mart seçimlerinden de güçlenerek çıktığını ispat etmiş olacaksınız.

CEFAYI MİLLET ÇEKTİ, SEFAYI BİR AVUÇ SEÇKİN SÜRDÜ

Çünkü halkımızın takdiri çok önemli. En önemli ölçü halkımızın iradesidir. Şu ana kadar olan sürece bakıldığında, öngörümüzde ne kadar haklı olduğumuz ortaya çıktı çıkıyor. Bir konuya dikkat çekmek istiyorum. Bu aziz millet, tarihi boyunca gerçekten çok büyük acılar yaşadı. Çok büyük badireler atlattı. Hiç kuşkusuz zaferler kazanmış, kahramanlıklar yazmış, onurunu, şerefini, istiklalini, hürriyetini yiğitçe muhafaza etmiş, azizliğini gerçekten hak etmiş bir milletin sahibiyiz. Aynı zamanda çok çileler çekmiş bir milletiz. Böyle bir milletin mensuplarıyız. Lütfen şöyle geriye dönüp Anadolu'nun Trakya'nın o uzun tarihini şöyle bir gözünüzün önüne getirin. Her neye ihtiyacı varsa hep millete gidildi. Paraya ihtiyaç varsa millete gidildi. Fedakarlık gerekiyorsa tek adres milletti, gidildi. Ama o aziz millet karar süreçlerinin hiçbirinde hatırlayın yer almadı. Milletin görüşüne başvurulmadı. Milletin itirazına kulak verilmedi. cefayı çeken her zaman millet oldu, sefayı bir avuç seçkin zümre sürdü.

Öküzünü vereceksin dediler itiraz etmedi. Tarlasını sürdü, öküzünü verdi. Buğdayından, tavuğundan pay vereceksin denildi. Bağrına taş bastı, midesine taş bağladı. Biricik evladını, yüreğinin parçasını askere gönderdi, tabut içinde geri getirdiler. Yutkundu olduğu yere çöktü vatan sağ olsun deyip kaderine razı oldu.
Yol istedi, okul istedi, hastane yapmadılar. Doktor istedi hemşire istedi göndermediler. Huzur istedi emniyet istedi bunu da vermediler. Hani o türküde diyor ya "Şavata'dan Ankara'ya ses gitmiyor, bizim gitmeye kuvvetimiz hiç yetmiyor."

BU ANCAK BİZİM ANALARIMIZDA OLUR

Bu millet asırlarca asırlarca inim inim inledi. Yahu bir anne düşünün yavrusunu 9 ay karnında taşımış, onu beslemiş büyütmüş, yürütmüş. Canından bir parça olarak görmüş. Delikanlı olunca eline saçına kınalar yakmış, dualarla davulla zurnayla askere uğurlamış. Yavrusu şehit olup geldiğinde düşmanı sevindirmeyeceğim diyerek başını bir an yere eğmemiş. Bu başka analarda olmaz, bu ancak bizim analarımızda olur.

BAŞÖRTÜLÜSÜN OKUYAMAZSIN DEDİLER

Ama bir devlet dairesine gidince yüzüne bakılmamış. Başörtülüsün sen buraya giremezsin demişler. Sen okuyamazsın demişler. Sen köylüsün demişler. Taşralısın demişler. Fakirsin demişler. Yetmemiş daha da ileri gitmişler sen makarnacısın, sen aptalsın, göbeğini kaşıyansın demişler. Bu ülke bunları gördü. Daha yakın zamanlara kadar bu ülke bunları yaşadı. Ve onun kendi iradesini ortaya koyarak verdiği oyu bu zihniyetle değerlendirmişler. Her şeyi milletten aldılar, ama milletin görüşünü zerre kadar önemsemediler. Demokrasiye geçilmiş olması, sandığın ortaya konması seçme hakkı verilmesi bile milletin kararının duyulmasına yetmedi.

MİLLET İRADESİ İLK KEZ KARAR SÜREÇLERİNE AK PARTİ DÖNEMİNDE YANSIDI

Merhum Menderes gibi milletten bahseden siyasetçiler geldi ama sonunda kazanan dar ağaçları, cellatlar oldu. Kazanan yine CHP oldu, yine sermaye oldu. Sandıktan hangi sonuç çıkarsa olsun bu ülkede medyanın, sermayenin, çetelerin, mafyaların dediği oldu. Bakın burada açık açık ifade ediyorum, cumhuriyet tarihimizde, hatta asırlık tarihimizde millet iradesi ilk kez bu ülkede karar süreçlerine AK Parti döneminde yansımıştır.

YURT DIŞI TEMASLARI

Önceki gün Medine'de Umre ziyaretçilerinin bulunduğu otelde çıkan yangında 17 kişi hayatını kaybetti, 130 kişi de yaralandı. Orada hayatını kaybeden kardeşlerimize de Allah'tan rahmet diliyorum. Bu arada Bosna Hersek'te devam eden olayları kaygıyla izlediğimizi, dualarımızın kardeşlerimizle bir arada olduğunu ifade ediyorum. Önceki hafta gerçekleştirdiğimiz grup toplantımızdan bugüne kadar yurt içi ve yurt dışında çok sayıda temasımız oldu. Toplantımızın ardından, komşumuz İran'a gittik. Cumhurbaşkanı, yardımcısı, dışişleri bakanıyla görüşmelerimiz oldu. İran ziyaretimizde tercihli ticaret anlaşmasını, ortak bildiriyi ve kurumlarımız arasında işbirliğini ön gören çeşitli protokolleri imzaladık.

Suriye başta olmak üzere bölgesel meseleleri değerlendirdik. Geçen hafta Salı günü de Almanya'da temaslarımız oldu. Merkel ile çalışma yemeğini gerçekleştirdik. Federal dışişleri bakanı Gabriel ile yine orada bir ikili görüşmemiz oldu. Bu görüşmelerle de yine Türkiye-Almanya noktasındaki ikili ilişkileri değerlendirme fırsatımız olduğu gibi, iki ülke arasında neler yapabiliriz bunları değerlendirmek üzere, bir yerde de hedef büyüttük diyebilirim. AB'de 23 ve 24'ncü fasıllarla ilgili neler yapabiliriz bunları görüşme imkanımız oldu. Ve Almanya'da seçkin bir katılımcı topluluğuna hitabım oldu. Akşam saatlerinde de Berlin'de binlerce kardeşimizin katıldığı bir buluşmaya iştirak ettik. Orada vatandaşlarımıza hitap ettik. Almanya temaslarımızda da bölgesel meseleler, ekonomik ilişkiler gündemimizde yer aldı. Bunlarla ilgili konuları ortaya koyduk.

ALMANYA'DA KÖŞK SEÇİMİNDE VATANDAŞLARIMIZ BULUNDUKLARI ÜLKEDE OY KULLANABİLECEKLER

Almanya'daki vatandaşlarımızın sorunları da gündemimizin ilk sırasındaydı. Yaptığımız bir düzenlemeyle, artık yurtdışındaki T.C. vatandaşlarının da oy kullanabilmeleri hakkını getirmiştik. Daha önce sınır kapılarına gelip oy kullanmak zorunda kalıyordu. Bunu yerinde çözmek için düzenleme yapmıştık. Bu yıl gerçekleşecek olan cumhurbaşkanlığı seçimlerinde, genel seçimde vatandaşlarımız bulundukları ülkede oylarını kullanabilecekler. Almanya'da da hazırlıklar belli bir aşamaya geldi. Yedi ayrı noktada vatandaşlarımız oylarını kullanabilecekler.

OKMEYDANI'NDA 200 TAPUYU DAĞITTIK

Bildiğiniz gibi Kıbrıs'ın genelinde yeni bir sürece doğru gidiyoruz. Temennim odur ki inşallah gelinen noktadan geri adım atılmaz, böylece Kıbrıs sorununu da çözmüş oluruz diye inanıyorum. İstanbul'da Okmeydanı'ndaki tapu sorununun çözümüne yönelik ilk adımı attık. 200 kadar tapuyu hak sahiplerine dağıttık. Cumartesi günü İstanbul Kartal'da inşa edilen 20 kavşak ve yolun açılışını gerçekleştirdik. Pazar günü ise Eyüp Alibeyköy'de Mecidiyeköy-Mahmutbey metro hattının temelini attık. 201 erguvan otobüsü, yani renginden dolayı erguvan. Engelli vatandaşlarımız için her türlü donanıma sahip, çok çok modern olan otobüsü hizmete aldık. Yarın yine önemli bir açılış gerçekleştiriyoruz. Ankara büyükşehir belediyemizin başlattığı, ulaştırma bakanlığımızın tamamladığı Batıkent-Sincan metro hattı artık açılma aşamasına geldi. Yarın Sincan'da İspanya Başbakanı'nın da katılımıyla inşallah bu hattı artık hizmete alıyoruz.


Birileri laf üretir biz ise icraat üretiriz. Farkımız bu. Sırada Çayyolu ve Keçiören metroları var. onları da tamamlayarak şehir içi ulaşıma çok farklı bir boyut kazandırmış olacağız.

Her türlü ahlaksız saldırıyla üzerimize geliyorlar. CHP'nin, MHP'nin iradesine bu süreçte açık açık ipotek konuşmuştur.

CHP'nin gizli görüntü kayıtlarıyla nasıl şekillendiğini, Baykal'ın nasıl gittiğini bu millet gördü. Bunun arkasında da paralel yapı vardı. Bu şekillenme aday belirleme sürecinde de devam ediyor. Paralel yapının yedeğinde bir uçuruma doğru yürüyorlar. CHP ve MHP, bu gizli yapının oyuncağı olabilir, biz bu oyuna gelmeyiz, gelmeyeceğiz.

İpi uluslararası çevrelerin elinde olan paralel yapıya milli iradeyi teslim etmeyiz. Hodri meydan. Ellerinde ne varsa ortaya koysunlar. Abdestimizden şüphemiz yok ki, namazımızdan şüphemiz olsun.

Paralel yapıyla ilgili neden ağzınızı bıçak açmıyor? Sizi kimin tehdit ettiğini açıklayın.

İnternet Yasası, paralel yapının ortam düzenlemesi, ses kayıtlarıyla kurduğu düzenin çökertilmesidir. Buna neden destek vermiyorsunuz? Düzenlemeyle kasetlerle siyasetin dizayn edilmesini önlüyoruz.

AK Parti kasetler yoluyla yıpratılmak isteniyor. Buna boyun eğmeyeceğiz. İnternet düzenlemesiyle mahremiyetin gizliliğini sağlıyoruz.

TİB şikayetleri anında değerlendirecek. Kimsenin özgürlüğü ihlal edilmeyecek. İnternete karşı bir iktidar böyle bir zemin hazırlar mı?

Siber zorbalığa karşı her ülkede düzenlemeler var.

Aklı olan hiç bir insan ve parti bu düzenlemeye karşı çıkmaz. Çıkarlasa orada başka bir tedhit vardır. O tehditi de biz kaldıracağız.

40 yıldır devlete sızmak için çalışan bir yapıyla karşı karşıyayız. Gayeleri, ilkeleri, finansmanı şeffaf olmayan bir yapı var. Tabanında çok samimi çalışan bir yapı var ama tavanında çok farklı bir yapı var.

Hepsi aynı anda hasta oluyor. HSYK genel kurulu toplanamıyor. Devleti çalıştırmamanın adımlarıdır bunlar. HSYK'ya bunun için mi çalıştınız? Parlamentoda HSYK'yla ilgili düzenlemeyi engellediniz, burada da bunlar engelliyor. Paralel yapıyla birlikte çalışıyorlar.

Savcı ve hakimlerin Türk milleti adına değil paralel yapı adına hareket ediyor. Masum insanların örgüt çıkarları adına mahkum edilip, suçlu olanların elini kolunu sallayarak dolaştıklarını görüyoruz.

Bunların millete verilecek hesabı yok sadece liderlerine verilecek hesabı düşünüyorlar. Allah'a verilecek hesaqbı bile düşünmüyorlar.

Azeri biri varmış, bunların gazetelerinde yazıyormuş, bizim iktidarın bunu sınırdışı ettiğini yazıyorlar. Bunlar da yalan da, takiyye de meşrudur. Benimle ilgili twit atmış, twit hastalığım yok. Kullananlara lafım yok ama benim bu kadar boş zamanım yok.

Bir müslüman başka bir müslümanın, başka bir insanın zaafını araştırıp, kaydedebilir, bununla şantaj yapabilir mi?

Burada takip edilen birinin bilgisini onlara sızdıranlar, itirafları kayıtlara yansıdır.

Malum işveren örgütü itiraflar üzerine açıklama yapmadı çünkü onların da CD'leri var.
Bu meselenin kökü 12 Eylül 1980 darbesidir. Bu meselenin kökü 28 Şubat darbesidir. Biz 7 Şubat hadisesi olduğunu bu meselenin ciddiyetini anladık ve adımları atmaya başladık. 17 Aralık darbesinden sonra tek başına bırakıldık ve son nefesimize kadar bu mücadeleyi sürdüreceğiz.

Bu yapının güneydeki o sevdikleri ülkenin çıkarlarına hizmet ettiklerini görecekler.

Bu yapının içindeki hanım kardeşlerimiz kapı kapı geziyorlar. AK Partili kardeşlerimize sesleniyorum, sizin kapınıza da gelirlerse bizim halimizden memnunuz, çok meraklıysanız partinizi kurun da gelin deyin.

Bu kutlu yolda yalnız olmadığımızı biliyoruz.

Bu ülkede hükümetleri medya değil, iş çevreleri değil, millet belirleyecek.

Yıkım bir çalışıyorsa, biz 10, 100, 1000 çalışacağız. Onlar bir kapıya gidiyorsa biz bin kapıya gideceğiz.

Siz ak bir kadrosunuz, aranıza karışsalar da. Aklığınzıa asla leke sürmeyin.

CHP'nin ileri gelenlerinden biri eski İstanbulu size iade edeceğiz dedi. Çöp dağlarıyla, susuzlukla, İSKİ yolsuzluğuyla malul bir İstanbul'du. Siz zaten busunuz.



Bu haber 1,408 defa okundu.


Yorumlar

 + Yorum Ekle 
    kapat

    Değerli okuyucumuz,
    Yazdığınız yorumlar editör denetiminden sonra onaylanır ve sitede yayınlanır.
    Yorum yazarken aşağıda maddeler halinde belirtilmiş hususları okumuş, anlamış, kabul etmiş sayılırsınız.
    · Türkiye Cumhuriyeti kanunlarında açıkça suç olarak belirtilmiş konular için suçu ya da suçluyu övücü ifadeler kullanılamayağını,
    · Kişi ya da kurumlar için eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi ya da kurumlara karşı tehdit, saldırı ya da tahkir içerikli ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi veya kurumların telif haklarına konu olan fikir ve/veya sanat eserlerine ait hiçbir içerik yayınlanamayacağını,
    · Kişi veya kurumların ticari sırlarının ifşaı edilemeyeceğini,
    · Genel ahlaka aykırı söz, ifade ya da yakıştırmaların yapılamayacağını,
    · Yasal bir takip durumda, yorum tarih ve saati ile yorumu yazdığım cihaza ait IP numarasının adli makamlara iletileceğini,
    · Yorumumdan kaynaklanan her türlü hukuki sorumluluğun tarafıma ait olduğunu,
    Bu formu gönderdiğimde kabul ediyorum.




    En Çok Okunan Haberler


    Haber Sistemi altyapısı ile çalışmaktadır.
    3,831 µs