En Sıcak Konular

17 Aralık gibi büyük bir sansasyon neden sonuç alamadı?

20 Mart 2014 09:09 tsi
17 Aralık gibi büyük bir sansasyon neden sonuç alamadı? ''İki sebebi var. Birincisi, 17 Aralık’ın peşinden gelen 25 Aralık girişimi gösterdi ki ortada sanılandan büyük bir vak’a var. İkincisi...''

17 Aralık gibi benzersiz bir sansasyona ve medya gücüne rağmen muhalefetin hala iktidar hattına yaklaşamaması nasıl izah edilebilir? Peki, Gülen Grubu birkaç gün içinde neden kendini savunur hale düştü? İddialar gerçekten sarsıcı boyuttaydı ve böyle bir durum iktidar ve muhalefet dengelerini sarsabilirdi. Sonuçta dört bakanın istifasına giden bir yoldan söz ediyoruz.

Böyle bir atmosfer, yaklaşan bir seçimde muhalefet için bulunmaz bir fırsat olmalıydı. Olmaması, olamaması aynı zamanda fezlekelerin ve dolayısıyla iddiaların sıhhati açısından da önemlidir.

Neden böyle bir şey olmadı?

İki sebebi var. Birincisi, 17 Aralık’ın peşinden gelen 25 Aralık girişimi gösterdi ki ortada sanılandan büyük bir vak’a var.

İkincisi, işin arkasında “cemaat” var.


Bazı iddialar gerçekten ciddi olabilir ama amacı sadece iktidarı değiştirmek olan ve arkasında paralel bir vesayet gücünün bulunduğu darbeyi topluma benimsetmek mümkün değildir. Sahici olmayan hiçbir operasyon, iddiası ve gürültüsü ne kadar büyük olursa olsun, sonuç alamaz...

Sahici olmayan dostluklar

Onyıllardır birbirine düşmanlıkları nam salan CHP ile Gülen Grubu’nun birlikte yürüyüşü sahici değildir.

Onyıllardır, Fethullah Gülen aleyhine yazan, çizen, konuşanların bir sabah kalkıp Gülen’e biat etmeleri sahici değildir.

Onyıllardır, dindar, muhafazakar ve gayet tabii Gülenci gruplardan zerre kadar hazzetmeyen kitlelerin birdenbire cemaatperver olmaları da sahici değildir.

Sahicilikten bu kadar uzak bir ittifakın netice alması mümkün değildir. Dahası, murad edilen netice tersine döner.

Gülen Grubu’nun sokak sokak, ev ev dolaşarak CHP’ye oy istemesi, o hareketin tabanı için sahici değildir. Farklılıklara tahammülü olmayan bir grubun toplumun önünde diyalog gösterisi yapması sahici değildir. Hiçbir faaliyeti şeffaf olmayanların, şeffaflık adına sözümona yolsuzluk operasyonuna girişmeleri hiç sahici değildir.

Şu andan itibaren Gülen Grubu, CHP, ulusalcı-laikçi medya ve sosyal gruplar ile bunların yanında pusuya yatıp bekleyen cümle gruplar risk altındadır. Yeni Türkiye’de söz sahibi olma imkanını kaybetmekle kalmayacak, aynı zamanda bir darbeye karışmış olmanın ahlaki mesuliyetini de taşıyacaklardır. Paralel yapı, sadece kendini değil, bu yola sürüklediği bütün unsurları ateşe atmış bulunuyor.

Mustafa Karaalioğlu / Star (ilgili kısım)
 



Bu haber 1,154 defa okundu.


Yorumlar

 + Yorum Ekle 
    kapat

    Değerli okuyucumuz,
    Yazdığınız yorumlar editör denetiminden sonra onaylanır ve sitede yayınlanır.
    Yorum yazarken aşağıda maddeler halinde belirtilmiş hususları okumuş, anlamış, kabul etmiş sayılırsınız.
    · Türkiye Cumhuriyeti kanunlarında açıkça suç olarak belirtilmiş konular için suçu ya da suçluyu övücü ifadeler kullanılamayağını,
    · Kişi ya da kurumlar için eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi ya da kurumlara karşı tehdit, saldırı ya da tahkir içerikli ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi veya kurumların telif haklarına konu olan fikir ve/veya sanat eserlerine ait hiçbir içerik yayınlanamayacağını,
    · Kişi veya kurumların ticari sırlarının ifşaı edilemeyeceğini,
    · Genel ahlaka aykırı söz, ifade ya da yakıştırmaların yapılamayacağını,
    · Yasal bir takip durumda, yorum tarih ve saati ile yorumu yazdığım cihaza ait IP numarasının adli makamlara iletileceğini,
    · Yorumumdan kaynaklanan her türlü hukuki sorumluluğun tarafıma ait olduğunu,
    Bu formu gönderdiğimde kabul ediyorum.




    En Çok Okunan Haberler


    Haber Sistemi altyapısı ile çalışmaktadır.
    3,798 µs