Hayrettin Karaman fetva komplosuna cevap verdi

20 Mart 2014 15:00 tsi
İlahiyatçı Yazar Hayrettin Karaman, kendisiyle ilgili muhtemel kaset komplosuna karşı bir açıklama yaparak, Başbakan Erdoğan ile fetva konusunda hiçbir şekilde bir konuşmasının olmadığını söyledi. Karaman ayrıca kendisinin fetva makamı olmadığını ifade et

17 Aralık operasyonlarından sonra internete sızdırılmaya başlanan ses kayıtlarının hedefindeki isimlerden biri olan İlahiyatçı Yazar Hayrettin Karaman oldu. Sosyal medyada son bir ayda Hayrettin Karaman ile Başbakan Erdoğan arasında geçtiği iddia edilen bir ses kaydının yayınlanacağı iddia ediliyor. İddiaya göre ses kaydında, Başbakan Erdoğan, Hayrettin Karaman'dan  'Devletin bekası için birini öldürmek caiz midir?' diye soruyor ve iddiaya göre Karaman da 'Evet' diye cevap veriyor. Hayrettin Karaman, konuyla ilgili bugün Yeni Şafak Gazetesi'ndeki köşesinden bir açıklama yaptı. Karaman, ortaya atılacak iftiraları şimdiden yalanlama ihtiyacı hissettiğini belirterek Erdoğan ile kendisi arasında hiçbir şekilde bir konuşma gerçekleşmediğini ifade etti. Karaman ayrıca kendisinin bir fetva makamı olmadığını kaydetti.

İlahiyatçı Yazar Hayrettin Karaman, Yeni Şafak'taki köşesinden bugün kendisiyle ilgili sosyal medyada dolaşan söylentilere cevap verdi. Karaman, kendisine ulaşan bilgilere göre yeni bir ses kaydı düzenlendiği, bu kayıtta Başbakanın sözde kendisini aradığı, 'Devletin bekası için birini öldürmek caiz midir?' diye sorduğu, kendisinin de bazı detaylar verdikten sonra 'Olabilir bir sakınca yok' diye cevap verdiği şeklinde bir komplo düzenlendiğini söyledi. Komploya göre, Başbakanın da bu fetvayı(!) Yazıcıoğlu'na uyguladığını belirten Karaman, "Bildiğim, Allah'a imanım kadar emin olduğum bir şey var ki, o da böyle bir konuşmanın aslının olmadığıdır, böyle bir konuşmanın asla yapılmadığıdır." dedi.

Hayrettin Karaman, "Diğer iftiraları gibi bu iftirayı da önce yazılı ve sözlü olarak ortaya attılar, gereken cevapları verdim, açıklamaları yaptım; iftira ve kumpasın bu şekli tutmayınca bu defa dublaj mı, montaj mı, ses üretimi mi, başka bir şey mi yaptılar bilemiyorum, ama anlaşılan bir ses kaydı uydurdular." diye yazdı.

"Bir fetva lafıdır tutturdular. Duyan da sanacak ki, telefonun bir ucunda ben, diğer ucunda Sayın Başbakan, her adımda bana fetva soruyor, ben de veriyorum!" diyen Karaman, şunları yazdı: Efendiler, keşke böyle olsa, ama bu ülke fetvalara göre değil, laik demokratik kanunlara göre idare ediliyor. Ayrıca Başbakanımız, bu güne kadar, bir kere bile telefon açıp bana fetva sormamıştır. Ben müftü değilim, fetvahanem de yok. Ben bir emekli ilahiyat hocasıyım ve Yeni Şafak'ta köşe yazısı yazıyorum. Kitaplarımdan ve yazılarımdan okuyarak istifade eden binlerce kişi arasında siyasiler de bulunabilir; bunu, neredeyse günlük fetva alış-verişi şeklinde sunmanın gerçekte karşılığı yoktur.

Defalarca yazdım ve soranlara açıkladım ki, merhum Yazıcıoğlu, siyasi menfaatini, millet ve memleket menfaatine feda edecek kadar faziletli bir vatan evladı idi, davranışlarıyla bunun örneklerini verdi, onu bu fazileti bakımından örnek gösterdim, ona kıyanlar olduysa, inşallah hem bu dünyada hem de ahirette cezalarını çekeceklerdir.

Benim, onun adı anılmış olmasa bile ulu orta böyle bir fetva vermem mümkün değildir. Sayın Başbakan'ın da böyle bir cinayeti işlemek şöyle dursun, aklından geçirmek için bile ortada bir sebep yoktur.



Bu haber 609 defa okundu.