En Sıcak Konular

Nasıl bir saldırı planlandı?

21 Mart 2014 10:27 tsi
Nasıl bir saldırı planlandı? ''Açık söyleyelim: Ülkemiz çokuluslu müdahale ile karşı karşıyadır...''

El Kaide mensupları olduğu, bir tanesinin Arapça, diğerinin Arnavutça konuştuğu, kaçan kişinin de Balkan kökenli olduğu, daha büyük bir saldırının unsurları oldukları, İstanbul'a gittikleri, hedefin İstanbul'da büyük bir saldırı olduğu gibi iddialar ve tezler ciddiye alınmalı.

Başbakan Yardımcısı Beşir Atalay; saldırganların Türkçe bilmediklerini, Suriyeli olduklarını belirterek 'Seçim ortamını karıştırmak isteyen birileri var' dedi. İçişleri Bakanı Efkan Ala da 'hedefin İstanbul olduğunu düşünüyoruz' dedi.

Türkiye ile El Kaide'yi yan yana getirmek için içeride ve dışarıda yoğun bir kampanya yürütülüyor. Hükümetle ilgili böyle bir algı oluşturmaya, algıya uluslararası destek bulmaya yönelik yabancı medya kuruluşları üzerinden yürütülen kampanya üç aydır daha da yoğunlaştı. Türkiye'yi terörden mahkum ettirmek, 'teröre destek veren ülke' ilan ettirmek için özellikle paralel yapılanma üzerinden müthiş bir operasyon yapılıyor.

Olayın oluş şekli bir el Kaide görüntüsü vermiyor. Ancak saldırganların hedefinin başka olduğu, bu hedefe giderken farkedildikleri düşünülünce, hedefi bilmediğimiz için El Kaide saldırılarına benzemiyor sözü anlamsız kalıyor.

Eğer büyük bir hedef varsa, Reyhanlı saldırısı gibi bir cinayet planlanmışsa, Niğde'de fark edilenler büyük hazırlığın sadece küçük bir parçasıdır. O zaman diğer unsunlar üzerinde yoğun bir çalışma gerekiyor. Ne tür saldırı planlandı? Hedefleri iddia edildiği gibi İstanbul ise, diğer teröristler, varsa bombalı araçlar Türkiye'de olabilir mi?

Yaralı teröristlerin getirildiği hastane önünde bir anda toplanan kalabalıkların linç girişimini nasıl açıklayacağız? Anadolu insanının hassasiyeti mi?

İÇERİDEKİ DESTEKÇİLERİ KİM?

Seçime bir hafta kala, yaygın, kitlesel bir saldırı ile Türkiye'yi terörle yüzleştirmek isteyenler kimler?

Bu planın seçimlerle ne ilgisi var? İçeriden kimlerin desteğini almışlar? Ortada doğrudan bir örgüt mü var yoksa yeni bir terör konsorsiyumu ile mi karşı karşıyayız?

Olayla ilgili üç gün önce MİT'in güvenlik birimlerini uyardığı iddia ediliyor. Araç bu uyarı üzerine mi durduruldu? Teröristler hazırlıksız mı yakalandı? Öyleyse başka unsurlarla ilgili uyarılar da var mı?

O kadar çok soru var ki...

Türkiye diken üstünde. İçerideki bir yapı ile çokuluslu bazı güç çevrelerinin ortak operasyonlarıyla başa çıkmaya çalışıyor. İstihbarat, terör ve Türkiye'yi yeniden dizayn etmeye dönük kapsamlı bir müdahale var. Bu müdahalenin hedefi sadece Başbakan Tayyip Erdoğan, sadece Ak Parti değil. Bu şer koalisyonu Türkiye'ye ayar vermeye, onu biçimlendirmeye, diz çöktürmeye, yönetilebilir hale getirmeye, ehlileştirmeye çalışıyor.

Açık söyleyelim: Ülkemiz çokuluslu müdahale ile karşı karşıyadır. Millet bunu anladı. Anladı ki, ani reaksiyonlar gösteriyor, ülkesine sahip çıkıyor. Bu hassasiyeti gösteren Türkiye kamuoyu, koalisyonun öncü güçlerine hesap sormayı da bilecektir. Siyasi kavga, çekişme gibi sunulan senaryonun kendini hedef aldığını bilen Türkiye, birilerine fena halde bedel ödetecektir.

Niğde'de belki de başarıya ulaşamadan bozulan plan, bu koalisyonun kurgularından biriyse, Türkiye'ye savaş açılmış demektir. Çatışma kan dökme safhasına gelmiştir.

Sadece bir örgüt saldırısı ise, bir El Kaide saldırısı ise güvenlik problemi vardır. Ama arkasındaki oyun kurucular deşifre olursa olayın güvenlik değil Türkiye meselesi olduğu anlaşılır.

Şahsen, yıllardır benzer vakaları izlerim. Hiçbir zaman tetikçinin kimliğinin gerçek adresi gösterdiğini görmedim. Tetikçinin kimliği çoğu zaman olayları örtbas etmek için kullanılır ve gözlerimizi kör eder.

Bu olayda da tetikçiye odaklanmak, o üç kişiyle sınırlı kalmak yerine; hedefin neresi olduğuyla, ekibin diğer birimlerinin nerede olduğuyla, nasıl bir eylem planlandığıyla ve arkasındaki oyun kurucunun kim ya da kimler olduğuyla ilgilenmek zorunluluktur.

Asıl önemlisi ise, olayın seçimlerle, hükümete yönelen darbe girişimiyle alakasını sorgulamaktır.

Uluslararası istihbarat ağları ile, istihbarat şirketleri ile Türkiye'ye tuzak kuranların bu olaylarla bağlantıları ortaya çıkarsa, bu millet yüzlerine tükürecektir.

Seçime bir hafta kala, kitlesel eylem planlayanların nasıl bir kaos planı yaptığı ortaya çıkarılmalıdır.

İbrahim Karagül / Yeni Şafak (ilgili kısım)



Bu haber 1,043 defa okundu.


Yorumlar

 + Yorum Ekle 
    kapat

    Değerli okuyucumuz,
    Yazdığınız yorumlar editör denetiminden sonra onaylanır ve sitede yayınlanır.
    Yorum yazarken aşağıda maddeler halinde belirtilmiş hususları okumuş, anlamış, kabul etmiş sayılırsınız.
    · Türkiye Cumhuriyeti kanunlarında açıkça suç olarak belirtilmiş konular için suçu ya da suçluyu övücü ifadeler kullanılamayağını,
    · Kişi ya da kurumlar için eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi ya da kurumlara karşı tehdit, saldırı ya da tahkir içerikli ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi veya kurumların telif haklarına konu olan fikir ve/veya sanat eserlerine ait hiçbir içerik yayınlanamayacağını,
    · Kişi veya kurumların ticari sırlarının ifşaı edilemeyeceğini,
    · Genel ahlaka aykırı söz, ifade ya da yakıştırmaların yapılamayacağını,
    · Yasal bir takip durumda, yorum tarih ve saati ile yorumu yazdığım cihaza ait IP numarasının adli makamlara iletileceğini,
    · Yorumumdan kaynaklanan her türlü hukuki sorumluluğun tarafıma ait olduğunu,
    Bu formu gönderdiğimde kabul ediyorum.




    En Çok Okunan Haberler


    Haber Sistemi altyapısı ile çalışmaktadır.
    3,603 µs