''Türk-Amerikan ilişkilerinde bahar yaşanabilir''
6 Kasım 2014 13:51 tsi
ABDde ara seçimlerde Cumhuriyetçilerin Kongrede çoğunluğu elde etmesinin, Ankara-Washington ilişkilerine olumlu yansıması bekleniyor.
ABDde ara seçimlerde Cumhuriyetçilerin, Kongrenin her iki kanadında da çoğunluğu elde etmesinin, Suriye ve 1915 olayları gibi meselelerde Türkiye ile Cumhuriyetçilerin örtüşen fikirlere sahip olması nedeniyle Ankara-Washington ilişkilerine olumlu yansıması bekleniyor.
Amerikalılar önceki gün Temsilciler Meclisinin tamamı ve Senatonun üçte biri için sandık başına gitti. Seçimler, resmi olmayan sonuçlara göre, Cumhuriyetçi Partinin Kongrenin her iki kanadında da çoğunluğu elde etmesiyle noktalandı. Yürütmenin Beyaz Sarayda Demokratlarda, yasamanın da Kongrede Cumhuriyetçilerin elinde olmasının, zaten bölünmüş olan ABD siyasetinde Başkan Barack Obama ile Kongre arasındaki çekişmeyi daha da kızdırması büyük olasılık. Obama ile Cumhuriyetçilerin kontrolüne geçen Kongrenin karşı karşıya geleceği en büyük noktalardan biri de şüphesiz dış politika, çünkü yürütmenin başındaki Obama ile yasama organı Kongrenin dış politikaya bakış açılarında belirgin farklılık bulunuyor. Böyle bir ortamda da Amerikan dış politikasında Türkiyeye yönelik yaklaşımın, Ankaranın Cumhuriyetçilerle olan bazı fikir birliklerinden dolayı olumlu bir seyir göstereceği öngörülüyor.
Suriye konusunda Türkiye rahatlayacak
AA muhabirinin sorularını yanıtlayan Washington Enstitüsü Türkiye Araştırma Programı Direktörü Soner Çağaptay, Cumhuriyetçilerin Kongrenin her iki kanadında da baskın gelmesinin, Türkiye açısından olumlu sonuçları olacağını söyledi.
Cumhuriyetçilerin dış politikadaki görüşleri bazı konularda Türkiyeye daha yakın, bazı konularda ise daha sıkıntılı diyen Çağaptay, Cumhuriyetçilerin Ankara ile fikir birliği içinde olduğu konuların başında Suriye krizinin geldiğine vurgu yaptı. Çağaptay, Çay Partisi gibi marjinal kesimlerin dışında Cumhuriyetçilerin ana akım kanadının, Suriyedeki krizde Türkiyenin tavrına daha yakın bir çizgide bulunduğuna işaret ederek, Cumhuriyetçilerin Beşşar Esede karşı uluslararası askeri girişim, ılımlı muhaliflerin eğitilmesi ve donatılması ve temel hedefin Esedin yönetimden uzaklaştırılması konusunda Türkiye ile aynı ortak paydada buluştuğuna dikkati çekti. Son dönemde terör örgütü IŞİDe odaklanan ABDnin Suriye stratejisinde, senatör John McCain gibi kişilerin en başından beri politikanın Esede yoğunlaşması gerektiğini dile getirdiğini anımsatan Çağaptay, sözlerini şöyle sürdürdü:
Bu aynen Ankaranın söylediği ve istediği. Dolayısıyla Suriye konusunda Türkiye rahatlayacak. Kongre, ciddi bir güç kaynağıdır, Amerikan siyaseti için gerek muhaliflerin desteklenmesi ve eğitilmesi, gerekse Esede karşı bir girişim başlatılması için Türkiyenin tavrına, tezine yakın politikalar üretecektir.
Siyaset, Ekonomi ve Toplum Araştırmaları (SETA) Washington DC Araştırma Direktörü Kadir Üstün de John McCain ve Lindsey Graham gibi senatörlerin, ara seçimlerin ardından daha etkin konuma gelecek olmasıyla Suriye meselesinde Obama yönetimini Türkiyenin çizgisi doğrultusunda zorlayabileceklerini kaydetti. Cumhuriyetçilerin Senatoda çoğunluğu elde etmesi dış politikada belli değişikliklere neden olacaktır diyen Üstün, Cumhuriyetçilerin Başkan Obamayı savunma harcamalarında kesintiye gitmesi ve IŞİD konusunda değişikliğe itebileceğini dile getirdi. Üstün, Irakta hükümete daha fazla destek verilmesi, belki de Amerikan askerlerinin sahaya indirilmesi konusunda yönetimi zorlayabilirler. Hem Suriye hem Irakta daha fazla bir Amerikan angajmanı beklenebilir. Sonuçta Obama burada verdiği sözlerden geri adım atmak istemeyecektir ama Suriye konusunda Obama yönetimini daha kapsamlı bir politikaya yöneltirlerse Türkiye ile ilişkiler özellikle Suriye ve Irak konusunda daha olumlu gelişme gösterecektir değerlendirmesinde bulundu.
Türkiye-İsrail ilişkilerinde normalleşme Kongrede Ankaranın lehine olur
Yeni dönemde Türkiyenin Kongre ile sıkıntı yaşayabileceği konuların başında, Ankaranın İsrail ile olan ilişkilerinin yer alması bekleniyor. Türkiye-İsrail ilişkilerinin mevcut durumunun Kongrede belirli bir rahatsızlık oluşturduğuna değinen Çağaptay, Demokratlara göre Cumhuriyetçilerin İsraile daha yakın olmasına dikkati çekti.
ABD Kongresi Amerikanın iki müttefiki saydığı Türkiye ve İsrailin iyi geçinmesini istiyor diyen Çağaptay, şunları kaydetti:
Cumhuriyetçilerin bu konudaki hassasiyetinin Demokratlara göre daha da derin olduğunu söylemek mümkün. Çünkü Cumhuriyetçiler dış politikada güvenlikçi refleksi kuvvetli bir parti. ABDnin Ortadoğudaki iki müttefikinin iyi geçinmemesinin ABDnin çıkarına aykırı olduğunu düşünüyorlar. Dolayısıyla Türk-İsrail ilişkilerinde normalleşme yaşanması için böyle bir beklenti olacaktır veya böyle bir normalleşme olursa Cumhuriyetçilerin çoğunlukta olduğu Kongre de Türkiyenin lehine olur.
Çağaptay, normalleşmenin yaşanmaması durumunda ise Kongrede Türkiyeye ilişkin çok daha fazla sorunların ortaya çıkabileceği öngörüsünde bulundu.
Türkiyeyi kaybedilmemesi gereken ülke olarak gören Cumhuriyetçiler var
1915 olaylarının 100üncü yılı olacak 2015 öncesi Kongrenin Cumhuriyetçilerin kontrolüne geçmesi, 1915 olaylarına ilişkin Ermeni iddialarını içeren tasarılar açısında da Türkiyenin lehine görünüyor. Senatoda Ermeni lobisinin en güçlü destekçilerinden Dış İlişkiler Komitesi Başkanı Robert Menendezin koltuğunu kaybederek yerine Ermeni iddialarına karşı çıkan Bob Corkerın geçecek olması, pozitif gelişme olarak yorumlanıyor.
Cumhuriyetçilerin 1915 olaylarına yaklaşımda Türkiyeye yakın olduklarına vurgu yapan Çağaptay, Ne zamanki tasarılar gündeme geldi, bunu engelleyen taraf Cumhuriyetçiler oldu hatırlatmasında bulundu.
Çağaptay, Cumhuriyetçilerin güvenlik refleksleri ağır basan bir grup olduğu için Ankarayla ilişkileri bozmak istemeyeceğine işaret ederek, Türkiyeyi önemli bir müttefik, kaybedilmemesi gereken bir ülke olarak gören Cumhuriyetçiler var. O açıdan bakıldığında Cumhuriyetçi partinin çoğunluğu elde etmesi Türkiye için bir kazanç yorumunu yaptı.
Ermeni iddialarını içeren tasarılar konusunda Cumhuriyetçilerin daha pozitif olabileceği konusunda Çağaptay ile aynı fikri paylaşan Kadir Üstün, söz konusu iddiaların 100üncü yılında ise havanın farklı olacağı ikazında bulundu. Temsilciler Meclisi Başkanı Boehnerin iddialarla ilgili tasarıları daha önce gündeme almayacağı sözü verdiğini anlatan Üstün, Cumhuriyetçiler bu konuda hassas olacaktır. Türkiye ile aralarını daha sağlamlaştırmak isteyeceklerdir ifadesini kullandı.
2015te belirli bir gürültü olacaktır diyen Üstün, Başkan Obamanın seçilmeden önce Ermenilere söz verdiğini hatırlatarak şunları kaydetti:
Bu spekülasyon olur ama yine böyle bir tasarıyı Demokratlar gündeme getirirse Obama belki karşı çıkmayabilir de. Cumhuriyetçiler bunu kendilerinden gündeme getirmek istemeyeceklerdir ancak Kongrede yeterince Ermeni lobisine yakın insan var. Dolayısıyla bu tasarı yeniden bir şekilde gündeme gelecektir ama Cumhuriyetçilerin Kongrede çoğunluğu ele geçirmesiyle tasarının geçme ihtimali daha da azaldı diyebiliriz.
İlişkilerde kesinti, çöküş yaşanmaz
Türkiyenin etrafında yer alan ülkelerin ABD ile sorunlar yaşaması, Washington gözünde Türkiyeyi stratejik bir öneme sahip bir ülke konumuna getiriyor. ABDnin İran, Suriye, Rusya ve Irak ile belirli sıkıntılar yaşadığı göz önünde bulundurulduğunda, Türkiye ile ilişkilerde kesinti veya çöküş yaşanmayacağını dile getiren Çağaptay, Nihai analizde Kongrede veya Beyaz Sarayda hangi partinin olduğu çok fazla fark ettirmiyor dedi. Çağaptay, Türkiye olmazsa olmaz ülke değil Washingtonın gözünde ama çok kıymetli bir ülke. Bu analizi hem Cumhuriyetçiler hem de Demokratlar yapıyor, dolayasıyla aynı analizi yapmaya devam edecekleri için ilişkilerde kesinti, çöküş yaşanmaz, dönüş de yaşanmaz.
Bu ilişkilerde gidişatın değişmesi, örneğin 2015i bekliyoruz, Kongrede bu Ermeni soykırımı tasarısı geçirilecek mi geçirilmeyecek mi ya da Beyaz Saray bunu (soykırımı) ifade edecek mi etmeyecek mi beklentileri var. Varsayalım ki Suriye'deki güvenlik algısında ve Türk-İsrail ilişkilerinde normalleşme yaşandı. Türkiyenin stratejik öneminden dolayı zaten o Cumhuriyetçi ağırlıklı Kongrenin Türkiyeye vereceği kıymetle Türk-Amerikan ilişkilerinde Kongre açısından bir bahar yaşanabilir diye konuştu.
aa
Bu haber 536 defa okundu.
Yorumlar
+ Yorum Ekle