En Sıcak Konular

Türkiye, IMF ile yol ayrımına giriyor!

1 Ocak 2008 08:34 tsi
Türkiye, IMF ile yol ayrımına giriyor! Türkiye, kriz dönemlerinde sıkça kapısını çaldığı Uluslararası Para Fonu (IMF) ile beş ay sonra yol ayrımına giriyor. Mayıs 2008'de sona erecek 19. stand-by düzenlemesinin ardından 50 yıllık birlikteliğin devam edip etmeyeceği konusu netleşecek. Türkiye

IMF ile yeni dönem: Türkiye krediyi isterse kullanacak  
 
Türkiye'nin IMF ile yola devam etmek istediğinde elinde üç seçeneği bulunuyor: İhtiyari stand-by, program sonrası izleme ve normal stand-by. Hazine kanadının yola 'ihtiyari stand-by' seçeneği ile devam etme yönünde karar vereceği belirtiliyor. Buna gerekçe olarak ise ABD'de başlayan mortgage krizinin devam etmesi ve yapısal reformların tamamlanmaması gösteriliyor. Bu seçeneğin tercih edilmesi halinde IMF heyeti Türkiye'ye daha seyrek gelecek. 3 ayda bir değil de yılda 1-2 kez gözden geçirmede bulunacak. Borcun tümü kapatılmayacak. Kredi ise global piyasalardaki dalgalanmaya bağlı olarak istenildiği dönemde kullanılacak.

"IMF'yle beş ay sonrasında da birlikteliğimiz devam edecek gibi görünüyor." tespitini yapan Hazine kanadı, "Çünkü sosyal güvenlik reformu, Ar-Ge, Türk Ticaret Kanunu, elektrik dağıtım, kayıtdışı ile mücadele gibi düzenlemeler henüz tamamlanabilmiş değil. Bunun yanı sıra kamu bankalarının özelleştirme süreci de devam ediyor." dedi. 2001 krizinin ardından IMF ile olan ilişkinin düzeyli bir seviyeye geldiğini aktaran yetkililer, faiz dışı fazla, kamu borç yönetimi, bütçe açığı, mali disiplin ve sosyal güvenlik açıklarında önemli iyileştirmeler olduğunu kaydetti. Yeni dönemde istihdam artırıcı politikalara ağırlık verileceğini dile getirdi.

Türkiye 1958 yılından bu yana IMF'den 30,6 milyar SDR tutarında (bugün 1 SDR = 1.55 USD) destek sağladı. Bunun 28 milyar SDR'lik bölümünü (yüzde 92'si) son üç anlaşmayla alındı. Rekor kullanım ise 11,9 milyar SDR ile 2001 krizinden sonra yapılan stand-by düzenlemesiyle gerçekleşti. Son beş yılda ise Türkiye fona net borç ödeyicisi oldu. 2002'de 23,5 milyar dolar olan borç, Ekim 2007 itibarıyla 7,6 milyar dolara kadar geriledi. Sürekli IMF'nin Türkiye'yi kullandığına yönelik eleştirilerin yükselmesine rağmen GSMH'deki artışla birlikte Türkiye'nin Çin, Meksika ve Kore ile birlikte kotası da artırıldı. IMF'deki kotamız 964 milyon SDR'den 1,191.3 milyar SDR'ye yükseldi. IMF tarafından desteklenecek bir ekonomik programın, uluslararası piyasalarda destek göreceğini belirten yetkililer, AB'ye yeni üye olan ülkelerin bile IMF ile ilişkilerini sona ermediğine dikkat çekiyor. 1999 yılından beri IMF'ye toplam 5,6 milyar dolar faiz ödeyen Türkiye'nin borcunu 2012'de bitirmesinin öngörülmesi de yola devam edileceğinin işareti olarak gösteriliyor. Hazine'den sorumlu Devlet Bakanı Mehmet Şimşek'in, "Bakanlar Kurulu'na bazı seçenekleri içerecek olan bir öneriler dizisi sunacağız. IMF ile ilişkide Türkiye için en hayırlısı neyse ona karar vereceğiz." sözleri de IMF ile yolların ayrılmayacağı şeklinde yorumlanıyor. Hiçbir anlaşma yapılmaması halinde bile, IMF kuruluş yasasından kaynaklanan "4. Madde Konsültasyon Çalışması'' çerçevesinde düzenli olarak denetlenmesi gerekiyor.

"İhtiyari stand-by'' seçeneğinde; IMF ile bir stand-by anlaşması yapılacak, bu kapsamda, yine programlanmış gözden geçirmeler olacak. Kullanılması taahhüt edilen bir kredi olmazken Türkiye gerektiği zaman bu krediyi kullanma hakkına sahip olacak. Türkiye herhangi bir finansman sıkıntısı durumunda kuruluştan acil kredi çekebilecek. İhtiyari stand-by'ın yanı sıra Türkiye'nin önünde IMF ile izleyebileceği iki seçenek daha bulunuyor. Bunlardan biri 'program sonrası izleme'. Bu seçenek kabul edilirse, normal bir düzenleme kapsamında olduğu gibi, yılda birkaç defa IMF heyeti Türkiye'ye gelerek, çalışmalar yapacak ve Türkiye ekonomisine ilişkin raporlar düzenleyecek. Bu raporlar, uluslararası yatırımcılar ve finans kuruluşları tarafından takip edilecek. Bu uygulama daha çok stand-by düzenlemesini tamamlayan ülkeler tarafından tercih ediliyor. Diğer bir seçenek ise normal stand-by.

Devlet Bakanı Mehmet Şimşek: IMF ile hayırlısıysa yola devam ederiz

Türkiye-IMF ilişkilerine değinen Hazine'den Sorumlu Devlet Bakanı Mehmet Şimşek, 2003 yılından bu yana Türkiye'nin IMF'ye net borç ödeyicisi durumunda olduğunu, 7. gözden geçirmenin ardından geriye kalan iki gözden geçirmenin birleştirileceğini söylüyor. IMF ile ilişkilerin geleceğine ilişkin olarak Bakanlar Kurulu'na bazı seçenekleri içerecek olan bir öneriler dizisi sunacağını, burada kendi fikrini de açıklayacağını belirten Şimşek, kurulda alınacak karara göre, IMF ile ilişkilerin bundan sonraki şeklinin belli olacağını kaydediyor. Şimşek, "IMF ile hayırlısıyla yola devam ederiz." diyor.

Eski Hazine Müsteşarı Mahfi Eğilmez: Yeni program daha ciddi hazırlanmalı

Türkiye, IMF ile bundan önceki üç yılda izlediği programın bir benzerini önümüzdeki üç yılda da izlemelidir. Bu program öncekinden daha da ciddi olmalıdır. Son bir yıldaki duruma baktığımızda Türkiye'nin bu tür bir denetimden uzaklaşmaya başladığında kendi başına yeteri ciddiyeti gösterecek bir konuma henüz gelmemiş olduğunu görüyorum. Tam 5 yıldır elektrik fiyatlarında gereken ayarlamaların yapılmamış olması geçmişte yaşadığımız görev zararı olgusunun devam ettiğini, seçim ekonomisine girerek bütçe açığını artırmış olmamız disiplinden hemen uzaklaşma eğiliminde olduğumuzu gösteriyor bana. Bu durumda önümüzde sosyal güvenlik sisteminin disipline edilmesi, vergi sisteminin düzeltilmesi gibi çok sancılı bir yapısal reformlar süreci uzandığını da dikkate alırsak ben IMF ile devam etmemiz gerektiğini düşünüyorum.

Eski Hazine Müsteşarı Faik Öztrak: Sıkıntılar henüz bitmedi mecburen devam edilir

Türkiye ekonomisinin şu an geldiği noktaya bakıldığında, büyüme ve cari açık problemi devam ediyor. Özellikle dış açık büyürken enflasyondaki hızlanma sürüyor. Bu açılardan bakıldığında IMF ile yola devam edilmesi kaçınılmaz gibi. IMF'nin kredibilitesini de kullanma durumunda kalacağız gibi görünüyor. Benim gördüğüm kadarıyla gündemde parasız bir stand-by ile yola devam edilmesi bulunuyor. Normal stand-by da alternatifler arasında. Ancak görünen manzara itibarıyla IMF ile mecburen yola devam edileceği. Çünkü içerideki ve dışarıdaki gelişmeler Türkiye'yi olumsuz etkileyebilir.

 

--------------------------------------------------------------------------------


2. Dünya Savaşı'ndan sonra kuruldu
45 ülkenin temsilcisi, Temmuz 1944'te ABD'nin New Hampshire eyaletinin, Bretton Woods şehrinde düzenlenen BM konferansına katıldı. 1930'lu yıllardaki Büyük Buhran ve sonrasında uygulanan korumacı dış ticaret ve döviz kuru politikalarından kaçınılması, uluslararası finansal sistemin istikrarlı işleyişi ve 2. Dünya Savaşı'ndan zarar gören ülkelerin hızlı bir şekilde yeniden imarını sağlamak amacıyla bir ekonomik işbirliği çerçevesi üzerinde mutabakata varılarak IMF ve Dünya Bankası'nın kurulmasına karar verildi. Kuruluş anlaşması Aralık 1945'te yürürlüğe girdi. IMF'nin amaçları; uluslararası parasal işbirliğini teşvik etmek; ticaretin genişlemesini ve dengeli bir şekilde büyümesini kolaylaştırmak; döviz kurlarında istikrarı teşvik etmek, çok taraflı ödemeler sisteminin kurulmasına yardım etmek ve ödemeler dengesi finansmanında problemler yaşayan üye ülkelere finansal destek sağlamak şeklinde özetleniyor.

 

--------------------------------------------------------------------------------


IMF ile ilk stand-by 46 yıl önce yapıldı
Uluslararası Para Fonu (IMF), 27 Aralık 1945 tarihinde kuruldu.

185 ülkenin üyesi olduğu fonun idare merkezi ABD'nin başkenti Washington DC.

Türkiye 11 Mart 1947 yılında IMF'ye üye oldu.

1 Ocak 1961'de Türkiye IMF ile ilk stand-by anlaşmasını yaptı.

Türkiye ile 50 yılda toplam 18 stand-by düzenlemesi yapıldı.

1998 yılında enflasyonu düşürmek için program uygulamaya konuldu.

1999 depreminde 362 milyon SDR (1 SDR = 1.55 USD) kredi kullanıldı.

1999 sonunda 4 milyar dolarlık finansman desteğiyle üç yıllık stand-by yapıldı.

Kasım 2000'de mali piyasalardaki çalkandı sonrası 5 milyar 784 milyon SDR tutarında ek rezerv kolaylığı sağlandı.

Şubat 2001 krizinin ardından stand-by düzenlemesinin kapsamı 6 milyar 362 milyon SDR tutarında ilave kaynakla genişletildi

4 Şubat 2002'de 12 milyar 821 milyon SDR (Yaklaşık 16,5 milyar dolar ) tutarında üç yıllık yeni bir stand-by programı ortaya konuldu.

4 Şubat 2005'de 18. stand-by başarıyla sonuçlandırılınca yaklaşık 10 milyar dolarlık 3 yıllık yeni bir program uygulanmasına karar verildi.

165 ülkeden toplam 2 bin 716 personel görev yapıyor. 27 Türk personeli mevcut.

IMF'nin kotası 217 milyar 314 milyon SDR, Türkiye'nin ise 1,2 milyar SDR

Türkiye'nin IMF'ye borcu Ekim 2007 itibariyle 7,6 milyar dolar.
 
zaman



Bu haber 274 defa okundu.


Yorumlar

 + Yorum Ekle 
    kapat

    Değerli okuyucumuz,
    Yazdığınız yorumlar editör denetiminden sonra onaylanır ve sitede yayınlanır.
    Yorum yazarken aşağıda maddeler halinde belirtilmiş hususları okumuş, anlamış, kabul etmiş sayılırsınız.
    · Türkiye Cumhuriyeti kanunlarında açıkça suç olarak belirtilmiş konular için suçu ya da suçluyu övücü ifadeler kullanılamayağını,
    · Kişi ya da kurumlar için eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi ya da kurumlara karşı tehdit, saldırı ya da tahkir içerikli ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi veya kurumların telif haklarına konu olan fikir ve/veya sanat eserlerine ait hiçbir içerik yayınlanamayacağını,
    · Kişi veya kurumların ticari sırlarının ifşaı edilemeyeceğini,
    · Genel ahlaka aykırı söz, ifade ya da yakıştırmaların yapılamayacağını,
    · Yasal bir takip durumda, yorum tarih ve saati ile yorumu yazdığım cihaza ait IP numarasının adli makamlara iletileceğini,
    · Yorumumdan kaynaklanan her türlü hukuki sorumluluğun tarafıma ait olduğunu,
    Bu formu gönderdiğimde kabul ediyorum.




    En Çok Okunan Haberler


    Haber Sistemi altyapısı ile çalışmaktadır.
    4,424 µs