En Sıcak Konular

Büyükanıt için savcıya görev çağrısı

2 Ocak 2008 13:11 tsi
Yargı'nın 2007'de iyi sınav vermediğini savunan Hasan Cemal, yargının görmezden geldiği 27 Nisan Muhtırasını hatırlattı. Cemal, 'Büyükanıt'ın dokunulmazlığı mı var?' diye sordu.

Milliyet gazetesi yazarı Hasan Cemal'in bir kez daha gündeme taşıdığı konu...

Yeni yılda aklıma takılanlar (2)
YÖK Başkanı'ndan Genelkurmay Başkanı'na...

Yeni YÖK Başkanı Prof. Dr. Yusuf Ziya Özcan'ı tanımıyorum. Ancak yeni koltuğuna otururken, üniversitelerde yasakların kalkması ve bilimselliğin önemsenmesine ilişkin sözleri dikkatimi çekti.
Doğru sözlerdi.
Bizdeki üniversite düzeninin temeli 1980'lerin hemen başında askeri yönetimle atıldı.
12 Eylül'ün ürünüdür YÖK.
Özündeki yasakçı anlayışıyla en başta üniversite fikrinin kendisine aykırıdır. Yalnız türban yasağı ile değil, özgür düşünce ve akademik çalışma alanındaki kısıtlama ve ayıplarıyla demokrasiye hiç yakışmayan bir düzendir.
Hilmi Yavuz şöyle yazmış:
"YÖK Başkanı, üniversitelerin mali, akademik ve idari açıdan özerk, ama özellikle akademik açıdan özgür olmaları gerektiğini bildiriyor ki, bu bence son derece önemlidir.
Akademik özgürlük, evet!
Zira, bazılarının artık kendi düşüncelerine karşı bile olsa, muhalif fikirlere özgürlük tanımayı öğrenmeleri gerek.
Gerçek Aydınlanmacı Akıl budur.
Yoksa o dayatmacı, buyurgan Jakoben Akıl değil. Gerçek Aydınlanmacı Akıl, hem Prof. Dr. Atilla Yayla'yı hem de Doç. Dr. Şahin Filiz'i aynı toleransla (evet, aynı toleransla!) kabullenmekten geçiyor." (Zaman, 16.12.07, s.23)
Soru aklıma takılıyor:
Uzun yıllardır bu ülkede demokrasi ve hukuk düzenini sıkıştıran 'asker-sivil bürokratik kısırdöngü'nün en temel dayanaklarından biri olan YÖK düzeni 2008'de sona erebilir mi? Tayyip Erdoğan hükümeti bu kısırdöngüyü kırabilir mi?
Bilemiyorum.
Daha ilk günden itibaren yeni Başkan'a karşı bir muhalefet dalgası kabartılmaya başlandı.
Hatta bir Cumhuriyet Savcılığı tarafından YÖK Başkanı Prof. Dr. Özcan'ın Rektörler Komitesi'ndeki bir konuşması nedeniyle yasalara aykırılıktan soruşturma başlatıldı.
Olabilir.
Yargı'nın Anayasa ve yasalara ilişkin hassasiyeti elbette iyi bir şeydir; tabii her zaman, her konuda gösterilmesi kaydıyla...
Ama doğrusunu söylemek gerekirse, hukuk devleti açısından Yargı'nın 2007'de iyi sınav verdiği söylenemez.
Aklıma hemen 27 Nisan Muhtırası takılıyor. Askerin TBMM'ye, iktidar partisine, hatta yargıya "Gül Cumhurbaşkanı seçilemez!" diye vermiş olduğu muhtıra ne yazık ki görmezlikten gelindi Yargı tarafından.
Öyle değil mi?
Hatta bir idare mahkemesi, yapılan bir başvuru üzerine, gece yarısı muhtırasını idari tasarruf diyerek geçiştirebildi.
Bir örnek daha:
Genelkurmay Başkanı Orgeneral Büyükanıt, daha bu yakınlarda, 2 milyon oy ve 20 milletvekiline sahip DTP'yi kastederek "PKK, Meclis'e girerek legalleşti!" diye bir açıklama yaptı.
Savcılarımızın kılı kıpırdamadı.
Oysa yasa ihlalleri söz konusu.
Örneğin SBF öğretim üyelerinden Prof. Dr. Baskın Oran şöyle yazdı:
"Bu demeçle Org. Büyükanıt ulusun iradesini hiçe saymakla da kalmıyor, beş suçtan en az birini işliyor:
(1) DTP'nin terörist olduğunun kanıtı elindeyse, bunu savcılığa bildirmemek suçu... (TCK md. 284/3 gereği 1,5 yıla kadar hapis)
(2) Kanıtı yoksa, milletvekillerine hakaret suçu... (TCK md. 125 gereği 2 yıla kadar hapis, ayrıca hapis cezası)
(3) Kanıtı yoksa, TBMM'ye alenen hakaret suçu... (TCK 301/1 gereği 3 yıla kadar hapis)
(4) Kamu görevlilerine siyaset yasağını ihlal... (211 s. TCK İç Hizmet Kanunu Md. 43; ayrıca 1632 s. Askeri Ceza Kanunu md. 148/C gereği 5 yıla kadar hapis)
(5) Kovuşturma sürerken mahkemeyi etkilemek amacıyla beyanda bulunmak suçu... (TCK Md. 288 gereği 3 yıla kadar hapis)
Ben söylemiyorum.
Türkiye Cumhuriyeti Kanunları söylüyor.
Açınız bakınız!
Genelkurmay Başkanı'nın anayasada dokunulmazlığı varsa, onu bilemem." (Radikal İki, 16 Aralık 07, s.3)
Ben de soruyorum:
Orgeneral Büyükanıt'ın dokunulmazlığı mı var?..
Sayın Savcılar;
İyi yıllar diliyorum.
Bu ülkede demokratik hukuk devletini lafta kalmaktan kurtarmak için daha hâlâ yapılacak o kadar çok şey var ki.
2007'de yapamadık.
Yan çizdik ne yazık ki.
İnşallah 2008'de telafi ederiz.
Yeni yılda kafama takılanlar dizisinin üçüncü yazısı yarın.

h.cemal@milliyet.com.tr

 

Milliyet
 



Bu haber 610 defa okundu.


Yorumlar

 + Yorum Ekle 
    kapat

    Değerli okuyucumuz,
    Yazdığınız yorumlar editör denetiminden sonra onaylanır ve sitede yayınlanır.
    Yorum yazarken aşağıda maddeler halinde belirtilmiş hususları okumuş, anlamış, kabul etmiş sayılırsınız.
    · Türkiye Cumhuriyeti kanunlarında açıkça suç olarak belirtilmiş konular için suçu ya da suçluyu övücü ifadeler kullanılamayağını,
    · Kişi ya da kurumlar için eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi ya da kurumlara karşı tehdit, saldırı ya da tahkir içerikli ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi veya kurumların telif haklarına konu olan fikir ve/veya sanat eserlerine ait hiçbir içerik yayınlanamayacağını,
    · Kişi veya kurumların ticari sırlarının ifşaı edilemeyeceğini,
    · Genel ahlaka aykırı söz, ifade ya da yakıştırmaların yapılamayacağını,
    · Yasal bir takip durumda, yorum tarih ve saati ile yorumu yazdığım cihaza ait IP numarasının adli makamlara iletileceğini,
    · Yorumumdan kaynaklanan her türlü hukuki sorumluluğun tarafıma ait olduğunu,
    Bu formu gönderdiğimde kabul ediyorum.




    En Çok Okunan Haberler


    Haber Sistemi altyapısı ile çalışmaktadır.
    4,635 µs