En Sıcak Konular

O.S'nin yaşlarında 'sapma' olağan mı?

3 Ocak 2008 16:50 tsi
Prof. Hancı, O.S. için iki farklı kemik yaşı tesbitini “olağan sapma” olarak niteliyor. Prof. İnce’ye göre ise asıl sıkıntı Türk ırkına ait kemik skalası olmaması, Türkiye’de Amerikalıların kemik skalasının kullanılıyor olması.

Kocaeli Adli Tıp Kurumu’nun “Yaşı 17” dediği Hrant Dink suikastinin tetikçisi O.S. için İstanbul Adli Tıp Kurumu “19 yaş” raporu verdi. NTVMSNBC, yargılamanın seyrini değiştirecek yaş tesbitinin nasıl yapıldığını ve nasıl farklı çıkabildiğini konunun uzmanlarına sordu. Adli tıp uzmanları radyolojik değerlendirmenin önemli rol oynadığını söylüyor, “18 yaşına doğru sapmalarda artış olabilir” diyor. Ceza hukuku profesörü Nur Centel ise hakimin üçüncü bir kurumdan rapor isteyeceğini ve daha sonra takdir hakkını kullanacağını söylüyor.

PROF. HANCI: RÖNTGEN FİLMLERİ ETKİLEYEBİLİR

Kemik yaşının, epifiz denilen kemik uçlarındaki kıkırdakların kapanmasına göre tespit edildiğini söyleyen Adli Bilimciler Derneği Başkanı Prof. Dr. Hamit Hancı, iki adli tıp kurumundan farklı sonuç çıkmasında radyolojik değerlendirmenin etkili olabileceğini söyledi. Prof. Hancı, “Röntgen filmleri ayrı zamanlarda çekilmiş, ayrı filmler olabilir; film kalitesi iyi olmayabilir ve filmler iyi değerlendirilmemiş olabilir” dedi.

Prof. Hancı, İstanbul Adli Tıp Kurumu’nun raporunda kemik yaşının hormon, beslenme veya genetik faktörler nedeniyle normal yaşa göre büyük çıkabileceğini vurgusuna ilişkin de şunları söyledi:

KEMİK YAŞI KÜÇÜK DE ÇIKABİLİR

“Bu tür raporlarda bazı standartlar vardır. Yaşın normalden daha büyük veya küçük olabileceği yönündeki ibareler raporlara her zaman konur. Fazla gelişim, hamilelik gibi hormonal faaliyetlerin fazla olması veya yaşadığı ortam nedeniyle kemik yaşı büyük çıkabileceği gibi, kişinin geçirdiği hastalıklar veya beslenme yetersizliği nedeniyle küçük de çıkabilir. Örneğin, bir kız erken hamile kalırsa, kemik yaşı normalden daha büyük çıkabilir. Bunlar olağan sapmalardır, tıpta hiçbir zaman iki kere iki dört değildir. Bu tür sapmalar her zaman olabilir, bilimde özellikle de tıpta yüzde yüz kesinlik diye bir şey yoktur.”

18 YAŞINDAN SONRA SAPMALAR ARTIYOR

Sapmaların ileri yaşlarda arttığını vurgulayan Prof. Hancı’nın “Kaç yıllık sapma olağan kabul edilir?” sorusuna yanıtı ise şöyle oldu:

“İleri yaşlarda bir veya iki yıl sapma söz konusu olabilir. İleri yaş dediğimiz 17-18 ve 20 yaşlarıdır. Çünkü kemik bu yaşlarda kapanır. Kemik yaşında bunlar ileri yaş kabul edilir. Mesela çocuklarda aya kadar kemiklerden ayrım yapılabilir. Artık 17-18-19 içiçe geçmiş yaşlardır ve dolayısıyla değerlendirmede bazı sapmalar olabilir. Yaş 18’e doğru ilerledikçe sapmalar daha geniş alanda görülür. Çünkü 18 yaşından sonra artık kemik gelişimi ya da büyümesi olmuyor. Bu yaştan sonra kemik yaşı ölçümü çok özel durumlar dışında yapılmıyor, çünkü sapmalar çok artıyor.”

Prof. Hancı, çelişkinin ortadan kaldırılması için konunun Adli Tıp Kurumu Genel Kurulu’na gideceğini kaydetti.

PROF. İNCE: KEMİK YAŞI BİYOLOJİK YAŞTAN ÖNEMLİ

İstanbul Tıp Fakültesi Adli Tıp Anabilim Dalı’ndan Doç. Dr. Haluk İnce ise; omuz, dirsek, el bileği, kalça, diz ve ayak bileği kemiklerinden yaş tespitinin yapıldığını; Ogün S’ın kemik yaşının da el bileği ve omuz kemiklerine bakılarak hesaplanmış olabileceğini belirtti.

Kemik yaşının adli tıp, medeni hukuk ve ceza hukukunda biyolojik yaştan daha önemli kabul edildiğinin altını çizen Doç. İnce, bunun yanıltıcı bir teknik olmadığını savunurken, adli tıp kurumlarında farklı sonuçların çıkmasını Türk ırkına ait kemik skalasının olmamasına bağladı. Doç. İnce şunları anlattı:

AMERİKALILARIN KEMİK SKALASINI KULLANILIYOR

“Bizim en önemli sıkıntımız, Türk ırkına ait bir kemik skalamızın olmaması. Bizim kullandığımız skalalar genellikle yurt dışı kaynaklı skalalar. Bu skalalardan kemik yaşına bakarak yaş tayini yapmamızda yüzde yüz sonuç verecek ciddi cetvellerimiz yok. Kemik yaşı yanıltıcı bir teknik değil ama bunun için kullanacağımız cetvellerle ilgili sorunlarımız var. Türkiye’de Türk halkına uygun cetveller yok. Daha çok Amerikan toplumu üzerinde yapılan çalışmalarla oluşturulan cetveller kullanılıyor. Türkiye’de bu konuyla ilgili çeşitli çalışmalar yapıldı, ama bunlar sonlandırılmadı yani Türk toplumu için çok ciddi skalalar yok, sadece küçük çalışmalarda hesaplanan ölçümler var.”

PROF. CENTEL: ÜÇÜNCÜ KURUMUN RAPORU İSTENECEK

Marmara Üniversitesi Hukuk Fakültesi Ceza Hukuku Profesörü Prof. Dr. Nur Centel, kararın hakimin takdirine bağlı olduğunu kaydetti ve şunları söyledi:

“Sadece bu davada değil, bir çok davada meydana gelebilecek bir problem ve hakimler bunu ustaca çözüyorlar. Yani bilirkişi raporları arasında farklılık olunca üçüncü bir bilirkişi heyetine gidiyor ya da hakim, gerekçelerine bakarak raporlardan birine itibar edebiliyor, yani hakimin takdirine kalmış. Ancak yaş tashihinde kemik ölçümüyle gerçek yaş tespit edilebildiği için Ogün S olayında çok daha özel bir durum var. Onun için bu farklılığın giderilmesi için üçüncü bir kurumdan yeni bir rapor istenecektir.”

CEZA HUKUKU AÇISINDAN SONUCU DEĞİŞTİRİR

Prof. Centel, kemik yaşının 17 değil de 19 çıkmasının ceza hukuku açısından sonuçları değiştireceğini şu sözlerle özetledi:

“Bu sefer artık O.S’ye yaş indirimi yapılmaz. Çünkü 17 yaşındaki küçükler üçüncü gruba girer ve hakim takdirine bağlı olarak değil, yasal olarak aldıkları cezalarda indirim yapılır. 18 yaşını tamamladıktan sonra artık yasal olarak bir küçüklük indirimi yapılmaz, fakat hakim diğer nedenlerle indirim yapabilir. Bu nedenle yaşın 17 mi, 19 mu olduğu, eğer cezalandırılacaksa sanığın alacağı ceza bakımından çok önemli. Reşit olmadığı için 24 yıla kadar hapsi istenen O.S. artık ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası istemiyle yargılanabilir. Yargılamanın kapalı değil de açık olması, avukat bulunması gibi küçüklerle ilgili özel kuralların uygulanmasına da gerek kalmayacaktır.”

NTV



Bu haber 943 defa okundu.


Yorumlar

 + Yorum Ekle 
    kapat

    Değerli okuyucumuz,
    Yazdığınız yorumlar editör denetiminden sonra onaylanır ve sitede yayınlanır.
    Yorum yazarken aşağıda maddeler halinde belirtilmiş hususları okumuş, anlamış, kabul etmiş sayılırsınız.
    · Türkiye Cumhuriyeti kanunlarında açıkça suç olarak belirtilmiş konular için suçu ya da suçluyu övücü ifadeler kullanılamayağını,
    · Kişi ya da kurumlar için eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi ya da kurumlara karşı tehdit, saldırı ya da tahkir içerikli ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi veya kurumların telif haklarına konu olan fikir ve/veya sanat eserlerine ait hiçbir içerik yayınlanamayacağını,
    · Kişi veya kurumların ticari sırlarının ifşaı edilemeyeceğini,
    · Genel ahlaka aykırı söz, ifade ya da yakıştırmaların yapılamayacağını,
    · Yasal bir takip durumda, yorum tarih ve saati ile yorumu yazdığım cihaza ait IP numarasının adli makamlara iletileceğini,
    · Yorumumdan kaynaklanan her türlü hukuki sorumluluğun tarafıma ait olduğunu,
    Bu formu gönderdiğimde kabul ediyorum.




    En Çok Okunan Haberler


    Haber Sistemi altyapısı ile çalışmaktadır.
    4,378 µs