En Sıcak Konular

AKP Kürt sorununu demokrasiyle mi çözecek

8 Ocak 2008 11:36 tsi
AKP Kürt sorununu demokrasiyle mi çözecek Yeni Şafak yazarı Ali Bayramoğlu Başbakan'ın Diyarbakır'da halka "Kürt vatandaşlarım" diye hitap etmesinin Kürt sorununun demokratikleşmeyle çözüleceği umudunu pekiştirdiğini söylüyor.

Ali Bayramoğlu/Yeni Şafak

Kürt vatandaşlarım…

Başbakan'ın Diyarbakır çıkartması, bomba şokunu üstünden henüz atamayan kentte aldığı tutum dikkat çekici, rahatlatıcı ve sevindirici oldu. Kürt sorununda meşakkatlerin en büyüğünü çekmiş bu şehirde bir başbakan halka hitap ederken ilk kez "Kürt vatandaşlarım…" sözcüğünü kullanıyordu.

Sadece bu sözcüklerin bile Türkiye'de yaşanan değişimin niteliğiyle ilgili ciddi ipuçları verdiği ortadadır.

Aynı günlerde Diyarbakır'ı ziyaret eden tek kişi Başbakan Tayyip Erdoğan değildi. Genelkurmay Başkanı Org. Büyükanıt ve kuvvet komutanları da bu şehirdeydi.

Erdoğan ve Büyükanıt haberleri gazetelere olduğu ve olması gerektiği gibi yansıdı.

Siyasi iradeyi, gücü, beklentiyi, Ankara'yı temsil eden Başbakan oldu; eski günlerde olduğu gibi askerler değil.

Bu durum da ülkede yaşanan bir değişimin altını çiziyor, daha doğrusu "değişime işaret etmesini umduğumuz yeni bir durum"a işaret ediyordu.

Türkiye başbakan ve başbakan yardımcılarının, örneğin bir dönemler Baykal'ın Cizre'ye, Şırnak'a asker tarafından güvenlik nedeniyle sokulmadığı, bu konuda alınan kararın siyasetçiye tebliğ edildiği bir ülkeydi.

Yol alıyoruz…

Zor da olsa, acılı da olsa yol alıyoruz…

Demokrasi ve siyaset üzerinden sorun çözmenin zor, zaman alan, kayıplara yol açan, ancak tek etkili ve geçerli yöntem olduğunu yıllardır tekrar eder dururuz.

Bu kanıtlanıyor…

2005 Ağustos'unda PKK'nın yeniden kesif bir şekilde silaha sarılmasının nedenin demokratik adımların örgüt üzerinde yarattığı etkinin bir sonucu olduğu biliniyordu. Kürt siyasi alanının çoğulculaşması, PKK'nın temsil gücünün azalması örgütü tekrar silaha itmişti. Ve iki yıl sonra 2007 yazında yapılan genel seçimlerde bu eğilimin ne denli gerçek olduğu AK Parti'nin kazandığı, DTP'nin kaybettiği oylarla ortaya çıktı.

MİT eski Müsteşar Yardımcısı Cevat Öndeş, Sabah Gazetesi'nde Ecevit Kılıç'la yaptığı söyleşide "PKK'nın yaptığı son eylemle kendi idam fermanını imzaladığını" söylemiş…

Sivillere, kente, huzura yönelik bu bombalamayı PKK'nın irrasyonel bir tutumla iktidarı ve etkisini geri alma arayışı olarak tanımlayan Gündeş'e tümüyle katılıyoruz.

Bu tür eylemlerin artma ihtimali de bu nedenledir, örgüt şiddetle şiddeti davet etmektedir. Ancak şiddet batağı ve aracının karşısına demokrasi dikilir ve sarsılmadan durursa, o şiddet er ya da geç desteği ve anlamını kaybedecektir…

İlerlenen yol budur…

2005 Ağustos, 2007 Ekim ve 2008 Ocak…

PKK'nın şiddet ve terör hamleleri aslında daralmış bir örgüt alanının çırpınışları olarak okunabilir.

Ancak bu, terör meselesinin biteceği, daha önemlisi Kürt sorununun bu çerçevede çözüleceği anlamına hiçbir şekilde gelmez…

Bu açıdan bakılınca Başbakan'ın Diyarbakır'daki tutturduğu dilin sadece varlık ve şekil açısından değil, içerik açısından da son derece önemli olduğunu teslim etmek gerekir.

Tayyip Erdoğan bizim endişelerimizi geriye itecek bir tavır içinde demokrasiden taviz verilmeyeceğini tekrarlıyor, görüştüğümüz kimi sivil toplum örgüt temsilcilerinin teyid ettiği gibi ana hatlarıyla demokratik hamlelerin devam edeceğine dair sözler veriyordu…

Değişime ilişkin en önemli ipucu aslında budur…

8 kişinin canına mal olan, onlarca insanın yaralanmasına yol açan, Diyarbakır'ı şoka sokup ülkeyi öfkeye iten bir eylemden sonra, asayiş ve askeri olandan dem vurmaktan çok, demokrasiden söz etmek, edebilmek bu ülke için yenidir, önemlidir…

Unutmamak gerekir ki, 1991'de kurulan, Paris Şartı'nı hükümet programı yapan demokratikleşme çağından sözederek, "Kürt sorunu"nu çözme hevesiyle yola çıkan Demirel-İnönü hükümeti bile şiddet karşısında sinmişti bu ülkede…

Umarız bu siyasi tutum konjonktürel kalmasın...



Bu haber 189 defa okundu.


Yorumlar

 + Yorum Ekle 
    kapat

    Değerli okuyucumuz,
    Yazdığınız yorumlar editör denetiminden sonra onaylanır ve sitede yayınlanır.
    Yorum yazarken aşağıda maddeler halinde belirtilmiş hususları okumuş, anlamış, kabul etmiş sayılırsınız.
    · Türkiye Cumhuriyeti kanunlarında açıkça suç olarak belirtilmiş konular için suçu ya da suçluyu övücü ifadeler kullanılamayağını,
    · Kişi ya da kurumlar için eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi ya da kurumlara karşı tehdit, saldırı ya da tahkir içerikli ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi veya kurumların telif haklarına konu olan fikir ve/veya sanat eserlerine ait hiçbir içerik yayınlanamayacağını,
    · Kişi veya kurumların ticari sırlarının ifşaı edilemeyeceğini,
    · Genel ahlaka aykırı söz, ifade ya da yakıştırmaların yapılamayacağını,
    · Yasal bir takip durumda, yorum tarih ve saati ile yorumu yazdığım cihaza ait IP numarasının adli makamlara iletileceğini,
    · Yorumumdan kaynaklanan her türlü hukuki sorumluluğun tarafıma ait olduğunu,
    Bu formu gönderdiğimde kabul ediyorum.




    En Çok Okunan Haberler


    Haber Sistemi altyapısı ile çalışmaktadır.
    3,577 µs