Kemalizm mi? | " /> Kemalizm mi? | "/>

En Sıcak Konular

Sünni-Alevi kardeşliğinin önündeki engel Kemalizm mi?

8 Ocak 2008 15:59 tsi
Sünni-Alevi kardeşliğinin önündeki engel Kemalizm mi? AKP'nin Alevi açılımı önemlidir ve başka yönlere çekilmemesi için süreç Aleviler tarafından şekillendirilmelidir. Aksi halde, Alevi-Sünni gerginliğini kendi iktidarı için kullanan Kemalizm yüzünden Alevi-Sünni kardeşliği zarar görmeye devam edecek.

AKP’nin Alevi açılımını, kimi Alevi temsilcileri asimilasyon çabası olarak okuyorlar. Bu bakış bu temsilcilerin kişisel kanaatlerini aşıyor ve Alevi kesiminde de önemli ölçüde paylaşılıyor.

Fakat dikkat edilmesi gereken nokta Alevilerin bu tepkisinin iki yönlü olduğudur. Birincisi devlete, ikincisi siyasal İslam’a. AKP de siyasal İslam geleneğinden gelen bir hükümet olduğundan, bu iki eksen aynı anda kendisinde buluşuyor ve tepki biraz daha büyük oluyor.

Tepkinin devlete olan yönü ise biraz ilginç…

Çünkü Aleviler aynı zamanda, Taraf gazetesinden Cafer Solgun’un araştırmasında da belirttiği gibi, Stockholm sendromu örneği olarak, kendilerini dışlayan, asimile eden, baskı uygulayan devletin ideolojisi olan Kemalizm’e ve laikliğe bağlılar.

Ve ne zaman İslami kesim siyaset alanında ve kamusal alanda daha çok görünür olsa Aleviler Kemalizm’in göz bebeği oluyor, “laikliğin sigortası” diye başları okşanıyor.

Peki bu ilişkiyi sadece Stockholm sendromuyla açıklayabilir miyiz? Galiba hayır, çünkü sorun sadece psikolojik değil; siyasi, sosyolojik ve güç ilişkileriyle de ilgili.
 
İslami kesimin hem Alevilere hem gayri-Müslimlere karşı demokratlık sınırları, Osmanlı’daki cemaat hiyerarşisini aşamıyor. Hala kendilerini egemen, diğerlerini kendilerinin korumaları altında görmekten öteye geçemiyorlar. Bu da hem gayri-Müslimleri hem de Alevileri, Osmanlı’nın cemaat hiyerarşisini kaldırıp nispeten anayasal düzlemde eşitleyen Kemalizm’e ve laikliğe yaklaştırıyor.

Bu durumun bir de devletle kurulan güç ilişkisi yönü var: Toplumlar ayakta kalmak için, daha fazla ezilmemek için iktidarların, devletlerin söylemlerini taktik olarak kullanmaktan geri durmazlar. Fakat bunu kullanırken, o söylemi çarpıtırlar ve onlara kendi anlamlarını yüklerler bir bakıma. Dolayısıyla, Alevilerin Kemalizm’i ve laikliğiyle devletin Kemalizm’i ve laikliği, devletin sandığı gibi aynı değil.

İşte Aleviler aradaki bu fark ve devletin bunları aynı sanması sayesinde ayakta kalabiliyorlar bir bakıma. Çünkü Aleviler, ancak Kemalizm’in kendilerini asimile etmekten vazgeçtiğinde Kemalizm’den korunabileceklerini biliyorlar. Yani Alevileri Kemalizm’den yine Kemalizm korur.

Ancak zaman değişiyor ve bu taktik artık işlerine yaramayacak. Çünkü artık Kemalizmden korunmanın yolu demokrasiden, ötekinin haklarını savunmaktan, ahlaki meşruiyetten geçecek. Dolayısıyla Aleviler, belleklerindeki mağduriyetleri silmeden Sünni İslami kesimle iletişim kurmak, konuşmak, onların alanlarını daraltan devlet operasyonlarına (örneğin 27 Nisan ve 28 Şubat) karşı gelmek durumundalar. Sünni kesim de Madımak'ı menfur olaylar ve prokovokasyon olarak görmekten ileri geçmelidir. Alevilere hak verilirse imtiyazlı konumlarını kaybedecekleri düşüncesinden vazgeçmelidir.  Çünkü böylece Sünni-Alevi gerginliğini kendi iktidarı için kullanan ve bu nedenle bu kardeşliğin önünde bir nevi engel olan Kemalizm'den kurtulmanın yolları açılmış olacak.

Tam bu nedenle, herşeye rağmen AKP'nin bu açılımı önemlidir ve başka yönlere çekilmemesi için süreç Aleviler tarafından şekillendirilmelidir. Karşılıklı önyargılardan arınılmalıdır. AKP’nin iftar davetinden daha önemli yapması gereken başka şeyler var.

www.iyibilgi.com özel



Bu haber 1,428 defa okundu.


Yorumlar

 + Yorum Ekle 
    kapat

    Değerli okuyucumuz,
    Yazdığınız yorumlar editör denetiminden sonra onaylanır ve sitede yayınlanır.
    Yorum yazarken aşağıda maddeler halinde belirtilmiş hususları okumuş, anlamış, kabul etmiş sayılırsınız.
    · Türkiye Cumhuriyeti kanunlarında açıkça suç olarak belirtilmiş konular için suçu ya da suçluyu övücü ifadeler kullanılamayağını,
    · Kişi ya da kurumlar için eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi ya da kurumlara karşı tehdit, saldırı ya da tahkir içerikli ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi veya kurumların telif haklarına konu olan fikir ve/veya sanat eserlerine ait hiçbir içerik yayınlanamayacağını,
    · Kişi veya kurumların ticari sırlarının ifşaı edilemeyeceğini,
    · Genel ahlaka aykırı söz, ifade ya da yakıştırmaların yapılamayacağını,
    · Yasal bir takip durumda, yorum tarih ve saati ile yorumu yazdığım cihaza ait IP numarasının adli makamlara iletileceğini,
    · Yorumumdan kaynaklanan her türlü hukuki sorumluluğun tarafıma ait olduğunu,
    Bu formu gönderdiğimde kabul ediyorum.




    En Çok Okunan Haberler


    Haber Sistemi altyapısı ile çalışmaktadır.
    3,830 µs