Nişantaşı | " /> Nişantaşı | "/>

En Sıcak Konular

CHP- Aleviler =Nişantaşı

11 Ocak 2008 12:45 tsi
CHP- Aleviler =Nişantaşı AK Parti'nin Alevi açılımını, Gaziosmanpaşa Üniversitesi öğretim üyesi Yrd. Doç. Dr. Bekir Berat Özipek ile konuştuk. Özipek'e göre Aleviler CHP'ye oy vermese, CHP’nin dayandığı “Eski Ayrıcalıklı Sınıf” onların küçük bir parti olarak

Alevilerin AK Parti’nin bu adımına verdikleri tepkilerde önyargılar yatıyor. Bu önyargıların sebepleri nedir sizce?

Bunun birden çok sebebi var. Onyılların küskünlüğü var, güvensizlik var, CHP’nin uzun bir zaman içinde kurduğu ilişkileri kullanarak bu girişimi sabote etmek istemesi var, Hükümet ne yaparsa yapsın onu kötü görmeye hazır önyargılı ve mezhepçi bazı Aleviler var, vs. Ama hepsinden önemlisi, egemen zümrenin çıkarlarını temsil eden unsurlar, Türkiye’deki egemenlik ilişkilerinin değişmesi ve demokratikleşmesi anlamına gelecek bu girişimi kendi çıkarları açısından tehdit olarak görüp engellemek istiyor olabilir. Egemen sistem bunu bazen devlete, rejime, düzene muhalif görünen ama aslında öyle olmayan bazı örgütler eliyle de yapabiliyor. Bir bakıyorsunuz, son derece muhalif ve hatta “devrimci” bir jargonu olan bir Alevi sivil toplum örgütü, değişime karşı statükoyu koruma anlamına gelecek biçimde işlev görebiliyor. Aynı şekilde Sünni kesimde de Hükümet’i bu girişiminden vazgeçirmeye, girişimi sabote etmeye veya en azından sulandırıp işe yaramaz hale getirmeye çalışacak unsurlar olacaktır.

Bu tepkiler Alevilerin kalplerinin hayli kırık olduğunu ve bu kalpleri kazanmak için daha çok çabalanması gerektiğini mi gösteriyor?

Evet, ama kırık kalpleri kazanmanın yolu sadece iyi niyet beyanlarından geçmiyor.

AK Parti’nin önyargıları aşmak için iftar davetinden başka şeyler de yapması gerekiyor değil mi? Mesela Sivas katliamının üzerine gitmesi, cemevlerini ibadethane olarak tanıması, zorunlu din dersinin kaldırılması gibi…

Sivas Katliamı, insani bakımdan ifade ettiği trajedinin yanında, Alevi özgürleşmesine ve Aleviliğin açılım çabalarına darbe indirdi, onları “merkez(in) sol(un)”da yeniden toplamaya (belki de bu amaçlı bir “projeye”) de hizmet etti. Onu aydınlatmak, olumlu anlamda Türkiye’de gerçekten taşları yerinde oynatır. Ama bunun için çok daha cesur bir siyasi irade gerekli. Ben Hükümet’in bunu yapabileceğine inanmıyorum. Ama Hükümet’in yapabileceği önemli işler de yok değil. Örneğin Alevi vatandaşlar açısından güven arttırıcı adımlar atmalı. Cemevlerinin ibadete açılması kolay biçimde gerçekleştirilebilir. Tabii ki zorunlu din dersleri de kaldırılmalı.

AK Parti çözümü Diyanet çatısında ararsa sorun derinleşir demişsiniz yazınızda. Neden, biraz açar mısınız?

Diyanet derdimize deva olamaz, çünkü Diyanet’in kendisi sorun. Bu kurum din ve vicdan özgürlüğünü sorununun belki nedeni değil, ama onun kendisi de bir sorun üreten sonuçlarından biri. Diyanet bir yönüyle Sünni vatandaşları kayıran bir kurum gibi algılanıyor, ama asıl işlevi onları kontrol altında tutmak, devlet eliyle onlara belirli bir din anlayışını, seküler ve milliyetçi bir din anlayışını enjekte etmek. Diyanet çatısına onları da dahil etmek, sorunu derinleştirecektir; çünkü her şeyden önce demokratik bir hukuk devletinde din “hizmetini” bir devlet dairesi vermez. İkincisi, Diyanet’te temel alınacak ve bütün Alevileri tatmin edebilecek homojen bir Alevilik yoktur; tıpkı homojen bir Sünniliğin olmadığı gibi. Üçüncüsü, bu ülke Sünnilerden ve Alevilerden ibaret değildir. Eğer bu iki inanç grubunu Diyanet çatısı altında toplamak iyi bir şey ise, devletin bu “iyi şey”den diğer inanç gruplarını mahrum bırakması ayrımcılıktır. Çözüm, aslında devletin Diyanet’i kapatarak dinli dinsiz hepimizi bu “hizmet”ten mahrum bırakmasıdır.

Kemalizmle Alevilerin ilişkisi hakkında ne düşünüyorsunuz?

Kemalizm Türkiye’deki egemen sınıfın sahip olduğu ayrıcalıklı konumu meşrulaştırma ideolojisidir. Ancak diktatörlüklerde bile hiçbir sınıf tek başına sürekli bir hegemonya kuramaz; mutlaka diğer toplum kesimlerinden partnerler ve kullanılacak başka gruplar bulmak zorundadır. Hele iyi kötü bir demokratik seçim mekanizması varsa bu mutlak bir zorunluluktur. İşte tek partili dönemde dışlanan, tekkeleri kapatılan ve 1950’de Demokrat Parti’ye oy veren Alevilerin, daha sonra CHP’ye entegre edilmelerinin ekonomi politiği budur. Alevilerin ne kadar “çağdaş” olduğunu hatırlayıp bir yandan onlara göz kırpan, diğer yandan ise baskıya devam eden müesses nizam, sol partiler eliyle onları egemen zümrenin siyasi partneri haline getirmiştir. Ama daha kötüsü, sağ da onları itmiştir.
Alevilerin sorununu çözmek her şeyden önce evrensel insan haklarının bir gereğidir.
Sonuçlarından bağımsız olarak, her şeyden önce sırf bu sebeple bu girişim desteği hak etmektedir. Öte yandan pratik sonuçları da çok önemli; çünkü bugün statükonun partisi olan CHP’nin toplumsal bir tabana oturmasının teminatı Alevilerdir. Onlar oy vermese, CHP’nin dayandığı “Eski Ayrıcalıklı Sınıf”ın oy tabanı, onların küçük bir parti olarak kalmaları sonucunu doğurur. Hatta bunu biraz abartılı olması pahasına şöyle bir formül halinde ifade edebiliriz: CHP – Aleviler = Nişantaşı. Bugün AK Parti’nin yapmaya çalıştığı gerçekten çok önemli; çünkü insan hakları ve demokratikleşme boyutunun yanında, Türkiye’deki sınıf ilişkilerini de değiştirme potansiyeli taşıyan bir adım bu. Ama tabii sıkça yaptıkları gibi korkup geri adım atmayıp, girişime devam etme cesareti gösterebilirlerse.

AK Parti’nin bu açılımı başarılı olursa, Kemalizm’in laikliğin sigortası diye gördüğü Aleviler Kemalizm’in elinden kurtulacak mı?

Bu uzun ve sabırlı bir iletişimin sürdürülmesine bağlı. AK Parti’nin girişimine verilen ilk tepkiler onlar açısından cesaret kırıcı olduğu doğru, ama bu onları ellerini uzatmaktan vazgeçirmemeli. Eğer bu parti zaman zaman vurguladığı gibi “çocuğunun anası olmak” istiyorsa, girişimine devam etmeli. Ama bunu yaparken, Alevileri Sünnileştirmek gibi bir projesi olmadığını da açıkça göstermeli (Anlayış Dergisi’nin son sayısında Prof. Dr. Ahmet Yaşak Ocak ile bu açılımın nasıl olması gerektiğine ilişkin son derece ufuk açıcı bir söyleşi var). Eğer bunu başarırsa, sonuç Alevi, Sünni ve diğer inanç gruplarından herkes için çok güzel olacak.

www.iyibilgi.com özel

Bu haber 562 defa okundu.


Yorumlar

 + Yorum Ekle 
    kapat

    Değerli okuyucumuz,
    Yazdığınız yorumlar editör denetiminden sonra onaylanır ve sitede yayınlanır.
    Yorum yazarken aşağıda maddeler halinde belirtilmiş hususları okumuş, anlamış, kabul etmiş sayılırsınız.
    · Türkiye Cumhuriyeti kanunlarında açıkça suç olarak belirtilmiş konular için suçu ya da suçluyu övücü ifadeler kullanılamayağını,
    · Kişi ya da kurumlar için eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi ya da kurumlara karşı tehdit, saldırı ya da tahkir içerikli ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi veya kurumların telif haklarına konu olan fikir ve/veya sanat eserlerine ait hiçbir içerik yayınlanamayacağını,
    · Kişi veya kurumların ticari sırlarının ifşaı edilemeyeceğini,
    · Genel ahlaka aykırı söz, ifade ya da yakıştırmaların yapılamayacağını,
    · Yasal bir takip durumda, yorum tarih ve saati ile yorumu yazdığım cihaza ait IP numarasının adli makamlara iletileceğini,
    · Yorumumdan kaynaklanan her türlü hukuki sorumluluğun tarafıma ait olduğunu,
    Bu formu gönderdiğimde kabul ediyorum.




    En Çok Okunan Haberler


    Haber Sistemi altyapısı ile çalışmaktadır.
    9,229 µs