Suçlu kim? | " /> Suçlu kim? | "/>

En Sıcak Konular

Dağlıca'da işler karıştı: Suçlu kim?

14 Ocak 2008 11:50 tsi
Dağlıca'da işler karıştı: Suçlu kim? 12 askerin şehit edildiği, 8 askerin kaçırıldığı Dağlıca baskını konusunda çelişkilerle dolu bilgiler veren Tabur Komutanı Yarbay Onur Dirik'in, teröristlerin termal kamerayla tespit edildiği kendisine bildiriliğinde köydeki bir düğünde eğlendiği ve tedb

Dağlıca baskınında 12 askerinin şehit edildiği, 8 askerinin de kaçırıldığı 3. Motorize Piyade Taburu'nun Komutanı Topçu Kurmay Yarbay Onur Dirik, askeri savcıya gönderdiği "vaka kanaat raporu"nda, kaçırılan askerlerden er Ramazan Yüce'yi suçlarken, baskınla ilgili bir çok bilinmezi de gün yüzüne çıkardı.

Onur Dirik'in askeri savcıya verdiği bilgilerle şimdiye kadar kamuoyuna yansıyan bilgiler arasında ciddi çelişkiler bulunuyor. Yarbay Dirik'in er Ramazan Yüce'yi tek suçlu gibi gösterdiği raporunda anlattıkları adeta kaçırılan erlerin "teslim olmaktan başka çaremiz kalmamıştı" sözlerini doğrular nitelikte.

ÇATIŞMALAR ÜÇ GÜN MÜ SÜRDÜ?

- Yarbay Dirik 21 Ekim'de başlayan çatışmanın 23 Ekim'de sona erdiğini söylüyor. Hatta 3 gün boyunca PKK'lılar tabura sızmaya çalışmışlar ve yardıma gelen helikopterlere ateş açmışlar. İki helikopter isabet aldığı için geri dönmüş ve yaralı bir asteğmen, helikopterler bölgeye yaklaşamadığı için katır üstünde tabura taşınmış. Oysa Genelkurmay; çatışmanın 21 Ekim sabah saat 04.30'da helikopterlerin gelmesi ile bittiğini, kaçan teröristlerin peşine düşüldüğünü açıklamıştı.

SUÇLU KİM?

Yarbay Dirik, 20 Ekim günü saat 23.55'te termal kameraya takılan 5-6 kişilik terörist gurubun tespit edildiği haberinin telsizle kendisine bildirildiğini, daha sonra kendisinin de aynı gurubu yine termal kamera ile şahsen tespit ettiğini, birliği kırmızı alarm durumuna geçirdiğini, bunun ardından da havan ve toplarla bölgeye ateş açıldığını ve terörist gurubun saldırılarının bertaraf edildiğini söylüyor.

Bizzat olayı yaşayan Çavuş Ufuk Çelik ise teröristleri saat 18.00 sularında testip ettikten sonra taburdan havan ve topçu atışı yapıldığı ama havanların menzillerinin kısa olması sebebiyle teröristlere zarar veremediklerini söylüyor. Teröristlerin ilk tespit edildiği sırada durumu Çağdaş Üsteğmen'e bildirdiklerini söyleyen Çelik, Üsteğmenin durumu Yarbay Dirik'e bildirdiğini, Dirik'in bu sırada köyde bir düğünde eğlendiğini ve Üsteğmen'e herhangi bir emir vermediğini söylüyor.

3,5 SAAT SEYRETMİŞ

- Yarbay Dirik, saat 00.30'da askerlerin kaçırıldığı Keri Tepe'nin aydınlatmasının tamamen kapandığını gördüğünü, saat 01.00 civarında Keri Tepe üs bölgesiyle tamamen irtibatlarının koptuğunu, üs karargah merkezinden istenen helikopter desteğinin ise ancak sabaha karşı 04.00 sularında gelebildiğini söylüyor. Dirik'in ifadesine göre yaklaşık 3,5 saat boyunca taburdaki askerler ve Yarbay Dirik, Keri Tepe'deki çatışmayı izlemekle yetinmiş…

TELSİZ BİLMECESİ

- Tabur Komutanı Kurmay Yarbay Dirik, Keri Tepe ve ileri üs bölgelerine yıldırım düşmelerine karşı verilen kobra tipi yedek telsiz ile saat 05.00 sıralarında irtibat kurulduğunu anlatarak, saat 10.00 sıralarında üs bölgesine takviye için helikopterlerle Jandarma Özel Harekatı'nın havadan indirildiğini söyledi. Yarbay Dirik, bu telsizlerin üs bölgesi ile ilk bağlantının kesildiği saat 01.00 sırasında neden yararlanılmadığından, saat 05.00'de ilk irtibat kurulan askerlerin kimler olduğundan, çatışma sırasında nerede bulunduklarından ve PKK'lılar 8 askeri götürürken neden karşılık vermediklerinden hiç bahsetmiyor. Oysa kaçırılan askerler, çatışmadan bir süre sonra komutanlarının bir grup askerle birlikte olay yerini terk ederek kendilerini yalnız bıraktıklarını, etrafları sarılıp cephaneleri tükenince de teslim olduklarını iddia ediyorlar.

SALDIRI BÖYLE Mİ BEKLENİR?

- Yarbay Dirik, olaydan 3-4 gün önce hudut hattını geçen teröristlerin görüntülerinin tespit edildiğini ve alınan görüntülerle birlikte bölgeye topçu atışının yapıldığını söyledi. Olay öncesinde telsiz dinlemelerinde çok sayıda yeni telsiz kodunun kullanıldığını ve yeni grupların bölgeye girmeye çalıştığının tespit edildiğini aktaran Dirik, "Bunu bir eylem veya toplantı hazırlığına ilişkin emareler olarak tespit ettik. Bununla birlikte birlik hazır düzeyi artırılmıştır" dedi. Yarbay Dirik'in ifadeleri ile yaptıkları birbirini tutmuyor. Saldırıdan üç gün önce hazırlıkları fark eden komutan neden köyde düğünde eğleniyor? Ayrıca saldırı bekleyen askerler nasıl oluyor da saldırıya pijamaları ile yakalanıyor. Üs bölgesinde niye silahsız dolaşıyor.

- Dirik, 10 ayrı hedef bölgesine 10 havan ve 2 obüs ile olay gecesi 237 havan, 168 obüs, ikinci gece süresince toplam 375 havan ve 246 obüs atımı yapıldığını vurguluyor. Yaralı askerler ise sadece teröristleri ilk tespit ettikleri sırada kısa düşen havan atışlarından ve çatışma sırasında atılan birkaç havandan bahsediyorlar.

SAKLANANLAR MI SUÇLU, TESLİM OLANLAR MI?

Askerlerin kaçırıldığı Keri Tepe'deki çatışmada askerlerin bir kısmının üs bölgesini terk ederek saklandıklarını itiraf eden Yarbay Dirik, bir kısmının ise örgüt üyelerine teslim olduğunu söylüyor. Ancak Dirik askeri savcıya verdiği raporunda saklanan askerlerden kahraman gibi bahsederken, teslim olan askerlerden hainlermiş gibi bahsediyor.

TEK SUÇLU RAMAZAN YÜCE Mİ?

Yarbay Dirik, askeri savcıya gönderdiği değerlendirme raporunda tüm suçu er Ramazan Yüce'ye yıkıyor. Er Ramazan Yüce'nin PKK'lı olduğu için kendi isteği ile teslim olduğunu ve diğer erleri de ayarttığını söyleyen Dirik, buna delil olarak da bazı askerlerin çatışmalardan önce Ramazan Yüce'nin "PKK bizden daha iyi, benim yerim burası değil dağlardır" şeklindeki ifadelerini gösteriyor. Ancak bu ifadelere şahit olan erlerin neden bu durumu komutanlarına bildirmedikleri, ya da PKK'lı olduğu iddia edilen Ramazan Yüce'nin hazır PKK kamplarına ulaşmışken neden orada kalmayıp tekrar birliğine döndüğü sorularına cevap bulunamıyor.

Vakit



Bu haber 1,744 defa okundu.


Yorumlar

 + Yorum Ekle 
    kapat

    Değerli okuyucumuz,
    Yazdığınız yorumlar editör denetiminden sonra onaylanır ve sitede yayınlanır.
    Yorum yazarken aşağıda maddeler halinde belirtilmiş hususları okumuş, anlamış, kabul etmiş sayılırsınız.
    · Türkiye Cumhuriyeti kanunlarında açıkça suç olarak belirtilmiş konular için suçu ya da suçluyu övücü ifadeler kullanılamayağını,
    · Kişi ya da kurumlar için eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi ya da kurumlara karşı tehdit, saldırı ya da tahkir içerikli ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi veya kurumların telif haklarına konu olan fikir ve/veya sanat eserlerine ait hiçbir içerik yayınlanamayacağını,
    · Kişi veya kurumların ticari sırlarının ifşaı edilemeyeceğini,
    · Genel ahlaka aykırı söz, ifade ya da yakıştırmaların yapılamayacağını,
    · Yasal bir takip durumda, yorum tarih ve saati ile yorumu yazdığım cihaza ait IP numarasının adli makamlara iletileceğini,
    · Yorumumdan kaynaklanan her türlü hukuki sorumluluğun tarafıma ait olduğunu,
    Bu formu gönderdiğimde kabul ediyorum.




    En Çok Okunan Haberler


    Haber Sistemi altyapısı ile çalışmaktadır.
    3,861 µs