Üç maymun! | " /> Üç maymun! | "/>

En Sıcak Konular

Dağlıca davasında medya: Üç maymun!

14 Ocak 2008 16:19 tsi
Dağlıca davasında medya: Üç maymun! Taraf gazetesi, 6 Ocak'ta Dağlıca baskınında esir düşen ve şimdi hakkında ‘müebbet’ hapis cezası istenen er Ramazan Yüce ile ilgili iddianamedeki suçlamaları ve savunmasını araştırmış, avukatıyla görüşmüş ve oradan çarpıcı sorular çıkarmıştı.

Mehmet Altan/ Star

Er Yüce hain mi?

6 Ocak tarihli Taraf Gazetesi’ni bir haftadır masamın üzerinde bekletiyordum.

Neden mi? Attığı manşet ve sorduğu sorular ile ilgili olarak medyanın tavrını izlemek için...


Gazete, Dağlıca baskınında esir düşen ve şimdi hakkında ‘müebbet’ hapis cezası istenen er Ramazan Yüce ile ilgili iddianamedeki suçlamaları ve savunmasını araştırmış, avukatıyla görüşmüş ve oradan çarpıcı sorular çıkarmıştı.

‘Askerileşmek’ yerine ‘hukukileşmeyi’ seçmiş bir ülkede olay yaratacak çok önemli bir gazetecilikti.

Birkaç yazar dışında çıt çıkmadı, medya neredeyse ‘üç maymunu’ oynadı...

***

Halbuki...

‘Müebbetlik soru’ manşetini atan önceki Pazar günkü Taraf gazetesi, ‘12 askerin şehit olduğu açıklanan Dağlıca ile ilgili hangi komutanın kime hesap verdiği bilinmiyor, bunun talep edilmesi bile tepki gördü ama baskında rehin alındıktan sonra tabur komutanına ‘neden yardıma gelmedin’ diye seslenen er Yüce için müebbet hapis isteniyor’ dedikten sonra çok vurucu on hukuk sorusu soruyordu:

1- ‘Askeri savcının hazırladığı iddianamede en ağır cezayı istediği Ramazan Yüce gerek ifadesinde, gerek avukatıyla görüşürken ‘Ben PKK’nın Dağlıca’ya baskın yapacağını dinledim, katırlarla geldiklerini termal kamerayla gördüm, hepsini rapor ettim’ dedi. Yüce’nin bu sözünü ettiği raporlar nerede?’

2- ‘Er Ramazan Yüce birliğin telsiz dinleme ve kestirme görevlisi ve günlük rapor vermek onun temel görevi, bu yüzden ‘Rapor vermedi’ denemez. Eğer gerçekten vermediyse, bu temel görevini savsaklayan bir er, çatışma günü bile nasıl hálá en kritik mevzideki en önemli görevde tutulmaya devam edildi?’

3- ‘Yalan söylediğinin anında belgeleneceğini bile bile ‘Ben PKK’nın gelmekte olduğunu bildirdim’ diyen telsizci er Ramazan Yüce’nin söylediklerini bu durumda gerçek kabul etmek doğal değil mi? Öyleyse böyle hayati bir istihbaratı veren bir askerin PKK’lı olduğunu ileri süren savcı ne kadar inandırıcıdır?’

4- ‘İddianamede er Yüce’nin PKK’lı olduğunun kanıtlarından biri olarak silahını kullanmamış olması gösterildi. O ise ifadesinde ‘Silahımla bir şarjör ateş ettim, ama sonra silah şişti’ dedi. Silah da ortada yok ve incelenemedi, o halde Yüce’nin silahını kullanmadığı, dolayısıyla PKK’lı olduğu nasıl ileri sürülebildi?’

5- ‘PKK’nın rehin aldığı ve şimdi yargılanmakta olan sanıkların hemen tümü cephanelerinin yetersiz, silahlarının arızalı olduğunu, çatışma sırasında namlularının şiştiğini söyledi. Savcı ise ‘Doğru değil, silahlardan biriyle 174 mermi atılmış’ demektedir. 174 mermi atılan bir silahın şişmesi doğal değil mi?’

6- ‘İddianamede yine Yüce’nin PKK’lı olduğunun kanıtı olarak bir süre önce arkadaşlarına ‘Ben sivilde dağa gideceğim’ dediği yazıldı. Bu kadar kritik bir görevdeki bir asker için bu suçlama inandırıcı mı? Bu nasıl rehavettir ki bunu söyleyen bir asker üstlerine bildirilmedi ve baskın anında bile o mevzideydi?’

7- ‘Sonradan, Dağlıca baskını sırasında çatışmanın 36 saat sürdüğü resmen açıklandı. Bu askerler o 36 saatin hangi diliminde teslim oldu? Eğer çatışmanın son anlarında teslim oldularsa bu doğal değil mi ve asıl sorulacak sorunun şu olması gerekmez mi: O saate kadar neden askerlerin yardımına gidilmedi?’

8- ‘Yok, askerler çatışmanın hemen başında ve er Ramazan Yüce’nin teşvikiyle teslim oldularsa ve dolayısıyla Yüce gerçekten PKK’lı ise, başına bunların geleceğini bile bile neden geri döndü? Bu kadar saf militanları olan PKK, bir tabur askerle korunan bir sınır tepesini kimseye farkettirmeden nasıl basabildi?’

9- ‘Şu soruyu sormak kamuoyunun hakkı değil mi: PKK’nın burnu dibindeki bir askeri time, saatlerce süren çatışmaya rağmen neden yardıma gidilmedi? Er Yüce ve öteki yedi asker, onları kurtarmaya gidildiği halde ‘Bizi kurtarmayın’ dedikleri için mi ‘vatana ihanet’e varan suçlamalarla karşı karşıyadır?’

10- ‘Bir süre önce İran’ın esir aldığı İngiliz askerleri çıkarıldıkları televizyonda bu sekiz askerden çok daha ‘yenmez yutulmaz’ şeylersöyledi ama dönüşte serbest kaldı. Devletlerinin saklamak istediği bir şey olmadığı için olabilir mi?’

***

Bu sorular karşısında pişkince susan medya dün Er ramazan Yüce’yi ‘vatana ihanet’ ile suçlayan Tabur Komutanı’nın dava dosyasındaki ‘değerlendirme raporunu’ itina ile birinci sayfalara ya da gazetelerin mümtaz yerlerine taşımıştı..

Sivil mahkemenin kırk yıl verdiği Şemdinli sanığına askeri mahkemenin tahliye verdiği bir ülkede ‘hukuk’ diye yırtınmanın anlamı yok aslında ya...

Çünkü, buranın hukuku ‘komutan haklıdır’ hukuku.

Sınırın rahatlıkla geçildiği, koskoca taburun kolayca basıldığı, on iki askerimizin şehit edildiği, sekizinin alıp götürüldüğü bir baskının faturasının er Ramazan Yüce’ye yüklenmesi de bunu ispatlamıyor mu?

***

Vicdan...

Hukuk...

Ve gazetecilik kalmayınca ne denebilir?

Tek şey kalıyor:

‘Komutan ne söylüyorsa, vicdan da, hukuk da, gazetecilik de odur.’

Peki, bu toplum vicdanının bu kadar ‘dar’ bir yere sıkıştırılmasına razı olacak mı?

Hiç utanmayacak mı?



Bu haber 752 defa okundu.


Yorumlar

 + Yorum Ekle 
    kapat

    Değerli okuyucumuz,
    Yazdığınız yorumlar editör denetiminden sonra onaylanır ve sitede yayınlanır.
    Yorum yazarken aşağıda maddeler halinde belirtilmiş hususları okumuş, anlamış, kabul etmiş sayılırsınız.
    · Türkiye Cumhuriyeti kanunlarında açıkça suç olarak belirtilmiş konular için suçu ya da suçluyu övücü ifadeler kullanılamayağını,
    · Kişi ya da kurumlar için eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi ya da kurumlara karşı tehdit, saldırı ya da tahkir içerikli ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi veya kurumların telif haklarına konu olan fikir ve/veya sanat eserlerine ait hiçbir içerik yayınlanamayacağını,
    · Kişi veya kurumların ticari sırlarının ifşaı edilemeyeceğini,
    · Genel ahlaka aykırı söz, ifade ya da yakıştırmaların yapılamayacağını,
    · Yasal bir takip durumda, yorum tarih ve saati ile yorumu yazdığım cihaza ait IP numarasının adli makamlara iletileceğini,
    · Yorumumdan kaynaklanan her türlü hukuki sorumluluğun tarafıma ait olduğunu,
    Bu formu gönderdiğimde kabul ediyorum.




    En Çok Okunan Haberler


    Haber Sistemi altyapısı ile çalışmaktadır.
    4,309 µs