Tersten okuyabilirsiniz: “ARAP”lara hücum!

15 Ocak 2008 17:32 tsi
Petrol fiyatları uçunca, başta Suudi Arabistan ve Birleşik Arap Emirlikleri olmak üzere arap ülkeleri parayı nereye koyacağını bilemedi. Gelişmiş ülkeler ‘bizim cebimize’ diyor ama bu pazarlık kolay değil. Zira bahis konusu para 3 Trilyon pet

Zirve yapan dolar fiyatları elbette petrol zengini arap ülkelerine yaradı. Bunun sonucu olarak muhkem miktarda “likidite” birikti. Şimdi arap ülkeleri bu parayı “işletmenin” akil yollarını arıyorlar.

Elbette dünyanın önde gelen ülkeleri de bu parayı “biz kullanalım” derdindeler. 2008 gibi kriz ve durgunluk riski içeren bir yıl da yaşandığından, bu para herkes için biçilmiş kaftan.

Paranın tam miktarı belli değil. Bir çok arap ülkesi büyük miktarda petro-doları istiflemiş bulunuyor. Ama hemen göze çarpanlar var. Petrol gelirlerinden en büyük payı alan Suudi Arabistan ve Birleşik Arap Emirlikleri, bu dolarların kullanımı için fonlar oluşturma planı yapıyor.

Hatta BEA bu fonu şimdiden oluşturmuş halde ve rakamın tam 875 milyar dolar olduğu söyleniyor. Keza Riyad yönetimi de fon yolunda. Henüz kurulmadı ama buradaki rakamın da 900 milyar dolar civarında olacağı tahmin ediliyor.

Yani nereden bakarsanız bakın yenilir yutulur bir rakam değil ortadaki. Buna rağmen “midem güçlü” diyen ülke sayısı da az değil. Herkesin gözü bu parada olmakla beraber, yine aslan payını gelişmiş ülkelerin alacağı tahmin ediliyor.

Bunların başında da kuşkusuz ABD bulunuyor. ABD Başkanı’nın son ortadoğu turu ve Suudi Arabistan’la verdiği “çok sıcak” görüntüler biraz da, hayır çoğunlukla bu paranın hatırına yapılıyor.

Kuşkusuz Avrupa’da Arap çöllerine düşmüş durumda. Bunların başında Fransa geliyor. ABD Başkanı ile hemen aynı günlerde Sarkozy, üstelik kendisine son sevgilisi yüzünden “ateşli aygır” diyen Suudi kralı kucaklaşıyor.

Hem de “ateşli aygır eski dostunu görmekten çok mutlu” diyecek denli küçülerek. Araplar ise bu paranın tek tek yatırıma çevrilmesi ve takibi ile uğraşmak niyetinde değil. Fonların amacı bu zaten.

İkna edilirlerse blok miktarlarda yatırım yapılacak alanlara fon musluklarını açacaklar. Peki başka ülkelere buradan ekmek çıkar mı? Muhtemelen. Zira hem para çok hem de bol kar getirisi olan yatırımların bir çoğu gelişmekte olan ülkelerde bulunuyor.

Öte yandan bu paraların kullanılmasında elbette siyaset ve diplomatik beklentiler de önemli. Bu bağlamda örneğin Suudi Arabistan kralının “alışılmadık sıklıktaki” Türkiye ziyaretleri önem kazanıyor.

Riyad’dan Türkiye’ye yatırım beklentisi yüksek ve Ankara’da bu konuda atik davranmaya çalışıyor. Yine Başbakan hatta Cumhurbaşkanı’nın devreye gireceği bir oluşum, Türkiye’ye zaten yatırım fırsatı arayan Suudileri ikna edebilir.

Tabii Dubai’yi de unutmamak gerekiyor. Paranın hallice miktarı da bu ülkede. Ama bu ülkede olan sadece para değil. Devlet Bakanı Mehmet Şimyek’de tam da şimdi bu başkentte bulunuyor.

Bu haber 1,295 defa okundu.