En Sıcak Konular

Özkök açtırdı kutuyu, söyletti kötüyü!

17 Ocak 2008 10:25 tsi
Özkök açtırdı kutuyu, söyletti kötüyü! Ertuğrul Özkök'ün dün 'küfürbaz' diye nitelediği Perihan Mağden, Özkök'e köşesinde cevap verdi. Mağden'in yazısı Özkök'ü yazdığına yazacağına pişman ettirecek gibi... İşte Mağden'in deyimiyle, 'StatükoyuYağlarımAğbim Köşesi'nde' Özkök'ün yazdığ

Ertuğrul Özkök'ün konuyla ilgili yazısı için tıklayın!

Perihan Mağden/ Radikal

Şövalye!

Okurlarım bilir: Özellikle, geçen Şubat'ta Radikal'e döndüğümden beri, sürüyle 'hakaret yazısı' (öyle algılamak istiyorsa, serbesttir) kaleme aldım Ertuğrul Özkök'e dair.

'Gıkı' çıkmadı. Zira: "Onlar küfür edecek, hakaret edecek aşağılayacak. Bizler katlanacağız. Madem bu PESPAYE işbölümünün küfürbazlar tarafında yer alamıyoruz. Katlananlar tarafında duracağız. Bizim DURUŞUMUZ da bu..." (16 Ocak-Hürriyet)

Evet! Kompozisyoncu, böyle döktürmüş, çarşamba günkü StatükoyuYağlarımAğbim Köşesi'nde.
Bir yazı ki, benim üstüme yazılmış, onun isabetli kelimelerine sığınayım, bu duruma Freud 'pojection' (yansıtma) diyor; 'süfli'liğinden, 'pespaye'liğinden, Özkök'ün alamet-i farikası olan sağ gösterip sol vurmalardan/tribünlerin en düşüklerine (as usual) oynamalarından geçilmiyor! Dayılanmalarından, ihbarcılığından içilmiyor.

Kendisi üstüne onca yazıma konjonktürel (olsa gerek) arazilenen Özkök, birden toprak üstüne fırlıyor, çok kendine benzeyen bir vitesle İSMİMİ (ısrarla) VERMEDEN saydırıyor da, sallıyor!
Ve fakat NEDEN? Bu Yuvarlak Masa Şövalyesi 'duruş' itibariyle KENDİNE edilen 'hakaretlere' SESSİZCE katlanmaktadır, katlanacaktır.

ANCAK (ve sancak) Uğur Mumcu'nun Eşi Güldal Mumcu'ya edilen 2 satır laf, bu Şövalye'yi yuvarlak masasından fırlattığı gibi- (Yazımın tamamı bambaşka meseleler üstüneydi, o da ayrı mevzu.)

'Küfürbazlığa, 'hakaretlere' (matbuatta) bunca 'karşı' Özkök'ün, benimle ilgili kullandığı kelimelerin zerafetine bakalım/hayran olalım: "Ekmeğini hakaretten çıkaran" "bu süfli ego" "onun kadar süfli bir kıskançlık" "mahallenin süfli egosu" "edebi bir iktidarsızlığın tezahürü".
Tüm bu 'zarif' ve tamamen Freud'un Savunma Düzenekleri örneği olarak okutulması gereken (bastırma, yadsıma, yansıtma, bölünme, çözülme, yer-değiştirme) saldırrr-malarına NEDEN maruz kalıyorum peki?

Zira Güldal Mumcu "herkesin saygısını kazanmış" "kocasının fikirlerine karşı olanlar bile, bu kadının karşısında hep saygı duy"muş (Özkök lafları) iken; kalkıp ben Pervin Buldan nasıl Savaş Buldan'ın eşi olduğu için milletvekili yapıldı ise, Güldal Mumcu da AYNEN öyle: Uğur Mumcu'nun eşi olduğu için Kutsal Eş Kontenjanı'ndan milletvekili yapıldı. Bu da sanırım, yadsınamaz bir gerçektir! diyorum. Yazıyorum cumartesi günkü Hürriyet okurlarına hitap etmeyecek köşemde.

İşte bu laflar, azdırıyor şövalyeliği; kendisi hem şövalyelerin şövalyesidir (rüyalarında), hem de (Abdullah Gül'e köşesinden mektuplanmalarını hatırlayın) memleketin şövalyelik distribütörüdür.
Tribünleri Ayağa Kaldırmaz mıyım Amigosu (esasında) çileden çıkıveriyor! Kutsal Dulumuz'a dil uzatan Küfürbaz'a karşı; ve artık kendini 600 bin satan gastesinde tutamıyor. Bu da tuhaf; zira Radikal okurlarının Özkök'le ilgili kanaatleri, muhtemel alerjileri malum! Türkiye'nin En Satanı'ndan kendi okurlarına WHAT FAYDA bu yazı şimdi?

Bu yazıda da (herrr yazımda olduğu üzre) isim ve cisim verdiğim, beni hedef aldığı kontrolsüzlüğünü derhal sahiplenip cevabını geciktiremediğim için, eminim Saygın ve Yalın Sessizliği'ne, Avustralyalı Asili Suskunluğu'na bürünecektir Şövalye.

Sakın yanlış anlamayın (zaten onun kitlesi 'yanlış' anlamaz: toptan yanlış algılamalar üstüne inşa ettikleri için Algı Binaları'nı) Yuvarlak Masası'ndan fırladı ayağa Şövalye, zira Kutsal 1 Dul'a dil uzatıldı! Kendine edilen 'hakaretlere' NE kadar tahammüllüyse iç yanaklarını ağzının kanatarak, böylesi fedakâr/örnek alınası figürlerine toplumsallığımızın 'dil' uzatıldığında o derli tahammülsüz!
'Süfli egoların' karşısında 1 İzmirli başına hep o hep O, var! Ankara'daki Öz Entelektüel çevresinden harbiden atıldığından, arada bir aşk mektupları düzdüğü bir zamanlar yakın arkadaşı Enis Batur tarafından "Tanışıyor muyuz beyefendi"lendiğinden, tutum, duruş sahibi hiç kimse tarafından kaale alınmadığından, yalnız ve yalnızca çok kapsamlı sosyolojik bir karın ağrısı olarak algılandığından-
Her nevi hakiki demokrat düşmanlığıyla suni bir borudan beslendiğinden ve netice itibariyle aptal dahi olmadığı için, tüm bunları için dışın kaydettiğinden- Biriktirdiğinden, biriktirdiğinden.

Hrant Dink'in öldürülmesinde dahi, Amiral Bilmemnesi olduğu gazetenin manşetleriyle/köpürtmeleriyle/hedef işaretlemeleriyle dahli var. (Yazdım defalarca.)

Orhan Pamuk Düşmanlığı/Hedef Olması nerdeyse tamamen senin eserin.

En kötü milliyetçiliğin (iyisi de olmaz, o ayrı) bizatihi kabartma tozu sensin.

Kraldan çok kralcı, Askeriye'den daha Askeriyecisin. Türkiye'de yanlış giden bir sürü şey, ayağımıza/ruhumuza dolanan bir sürü algı bozukluğu, bizzat senin eserin.

Seninle: Özkök, ilgili kanaatlerim, okuduğundan da feci! Şimdi kalkıp Kutsal Eş'in kutsallığı benden sorulur numaralarına yatma. Gülünç olma. Amiral okurlarına NE senin geciktirilmiş intikam projelerinden?

Eminim, Güldal Mumcu da utanç duymuştur senin tarafından savunuluyor durumuna 'düşmekten.' İltifatların, 'taltif ettiğin' insanlarda azıcık hakkaniyet, onur ve senin asla karşılığını kavrayamayacağın bir kelime: 'duruş' var ise yalnız ve yalnızca utanç duygusu yaratabilir. Mahcubiyet. Rahatsızlık.

Bak sana mektuba dönüştü makale.

Mektubunu taştan çıkardın aferin sana Şövalye!



Bu haber 1,200 defa okundu.


Yorumlar

 + Yorum Ekle 
    kapat

    Değerli okuyucumuz,
    Yazdığınız yorumlar editör denetiminden sonra onaylanır ve sitede yayınlanır.
    Yorum yazarken aşağıda maddeler halinde belirtilmiş hususları okumuş, anlamış, kabul etmiş sayılırsınız.
    · Türkiye Cumhuriyeti kanunlarında açıkça suç olarak belirtilmiş konular için suçu ya da suçluyu övücü ifadeler kullanılamayağını,
    · Kişi ya da kurumlar için eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi ya da kurumlara karşı tehdit, saldırı ya da tahkir içerikli ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi veya kurumların telif haklarına konu olan fikir ve/veya sanat eserlerine ait hiçbir içerik yayınlanamayacağını,
    · Kişi veya kurumların ticari sırlarının ifşaı edilemeyeceğini,
    · Genel ahlaka aykırı söz, ifade ya da yakıştırmaların yapılamayacağını,
    · Yasal bir takip durumda, yorum tarih ve saati ile yorumu yazdığım cihaza ait IP numarasının adli makamlara iletileceğini,
    · Yorumumdan kaynaklanan her türlü hukuki sorumluluğun tarafıma ait olduğunu,
    Bu formu gönderdiğimde kabul ediyorum.




    En Çok Okunan Haberler


    Haber Sistemi altyapısı ile çalışmaktadır.
    3,229 µs