En Sıcak Konular

Gençler panik atakla karşı karşıya

24 Ocak 2008 12:29 tsi
Gençler panik atakla karşı karşıya Dr. Duygu Yiğittürk, panik bozukluğun, iş ve sosyal verimliliği ciddi olarak etkilemesi açısından üzerinde önemle durulması gereken bir hastalık olduğunu söyledi. Panikataktan en çok gençlerin etkilediğini söyleyen Yiğittürk, panikatak olduğumuzu nasıl an

Yiğittürk, son günlerde gündemde sık yer alan panik bozukluğun giderek arttığını; her 100 kişiden 10'unun yaşamlarında en az bir kez panik atak yaşadığını, genç nüfusun yüzde 10'unun ise gizli panik atak tehlikesiyle karşı karşıya olduğunu belirtti. Yiğittürk, şöyle konuştu: "Panik bozukluk, sosyal ve mesleki işlevsellikte ciddi kayıplara yol açan, ani ve nedensiz olarak başlayıp birkaç dakikadan 1 saate kadar uzayabilen; şiddetli ölüm ya da çıldırma korkusuna çok sayıda bedensel belirtilerin eşlik ettiği panik ataklarla seyreden, tedavi edilebilen psikiyatrik bir hastalıktır.

EN AZ İKİ ATAK GEÇİRMEK GEREKİYOR

Panik bozukluğu tanısı konulabilmesi için hastanın en az iki beklenmedik panik atağının bulunması gerekir. Yani beklenmedik panik atakları, bu bozukluğun olmazsa olmazıdır. Diğer özellikleri agorafobi (kapalı alan korkusu) ve beklenti anksiyetesidir.''

KADINLARDA GÖRÜLME ORANI YÜKSEK

Yiğittürk, panik bozukluğunun yaşam boyu görülme sıklığının yüzde 2 civarında olduğunu; panik bozukluğun genellikle 20 ve 30'lu genç yaşlarda görüldüğünü bildirdi. Yaş arttıkça panik bozukluk sıklığının azaldığını ifade eden Yiğittürk, şöyle devam etti: ''Kadınlarda erkeklere göre 2 kat daha fazla görülen bir hastalıktır. Ailesel yüklülüğü olan bir bozukluktur. Yani ailesinde panik bozukluğu bulunan birey olanlarda, hastalığın ortaya çıkma olasılığının daha fazla olduğunu söyleyebiliriz.

NASIL BAŞLIYOR?

Aniden, nedensiz ve yoğun bir korku ile huzursuzluk duygusu ortaya çıkıyor. Gerginlik 10 dakikada en yüksek düzeyine ulaşıyor. Çarpıntı, terleme, ateş basması, üşüme, nefes darlığı, boğulma hissi, titreme, baş dönmesi, göz kararması, bulantı, yaşadıklarının gerçek olmadığı hissi, bedende uyuşma hissi oluşuyor. Göğüs ağrısı, aklını yitirme, çıldırma hissi ve ölüm korkusu gibi çok rahatsızlık veren bedensel belirtiler diğer semptomlara eşlik ediyor.

YAŞANACAK EN KORKUNÇ SIKINTI

Panikatak genellikle 10-30 dakika sürüyor. Bir kişinin yaşayabileceği en korkutucu ve sıkıntı verici durumlardan birisi olarak tanımlanıyor. Doktor Duygu Yiğittürk, panik atağın kontrol altına alınabilir bir hastalık olduğunu, tedavi sürecinde hasta-hekim arasında çok iyi iletişim olması gerektiğini vurguluyor.

KİMLER DAHA FAZLA RİSK TAŞIYOR?

Yiğittürk panik atağa daha çok kimlerin yatkın olabileceği konusunda da şu bilgileri verdi: Birinci derece akrabalarında panik ya da başka anksiyete bozukluğu olanlar. Sıkıntılı, telaşlı, aceleci, mükemmeliyetçi olanlar. Düşünce ve duygularını yeterince dışarıya yansıtamayanlar.

PANİK ATAKSANIZ BUNLARI MUTLAKA YAPIN

Panikatak tedavisinde kullanılan ilaçların zamanla iştahı açtığını ifade eden Dr. Duygu Yiğittürk, hastalara şu uyarıları yaptı:

Bol su için, meyve ağırlıklı beslenin.

İlaç tedavisi dışında bilişsel davranışsal terapi panikte iyi sonuç veriyor.

Yakınlarınızı mutlaka doktorla görüştürün.

Umudunuzu ve kendinize olan güveninizi hiçbir zaman yitirmeyin.

Her gün yarım saat yürüyüş, yüzme, spor; düzenli tatil yapın, çok yararlı.

Çözemediğiniz ve kendinizle direkt ilişkisi olmayan sorunlar için üzülmeyin.

Kahve, koyu çay ve kolalı içeceklerden uzak durun.

Midenizi tıka basa doldurmayın.

Uzun süre aç kalmayın.

Çay tiryakisiyseniz günde 5-6 bardağı geçmeyin ve açık çay için.

Panik atağınız kontrol altına alındıktan sonra günde bir fincan kahve içebilirsiniz.

Yemeklerde mutlaka sıvı yağkullanın.

bugün



Bu haber 191 defa okundu.


Yorumlar

 + Yorum Ekle 
    kapat

    Değerli okuyucumuz,
    Yazdığınız yorumlar editör denetiminden sonra onaylanır ve sitede yayınlanır.
    Yorum yazarken aşağıda maddeler halinde belirtilmiş hususları okumuş, anlamış, kabul etmiş sayılırsınız.
    · Türkiye Cumhuriyeti kanunlarında açıkça suç olarak belirtilmiş konular için suçu ya da suçluyu övücü ifadeler kullanılamayağını,
    · Kişi ya da kurumlar için eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi ya da kurumlara karşı tehdit, saldırı ya da tahkir içerikli ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi veya kurumların telif haklarına konu olan fikir ve/veya sanat eserlerine ait hiçbir içerik yayınlanamayacağını,
    · Kişi veya kurumların ticari sırlarının ifşaı edilemeyeceğini,
    · Genel ahlaka aykırı söz, ifade ya da yakıştırmaların yapılamayacağını,
    · Yasal bir takip durumda, yorum tarih ve saati ile yorumu yazdığım cihaza ait IP numarasının adli makamlara iletileceğini,
    · Yorumumdan kaynaklanan her türlü hukuki sorumluluğun tarafıma ait olduğunu,
    Bu formu gönderdiğimde kabul ediyorum.




    En Çok Okunan Haberler


    Haber Sistemi altyapısı ile çalışmaktadır.
    2,967 µs