'Türban uzlaşması' için ne dediler?

24 Ocak 2008 17:23 tsi
AKP ve MHP başörtüsü yasağının çözümü uzlaşı kararı aldı. Peki, bu duruma; Ahmet Hakan, Orhan Gencebay, Sibel Eraslan, Mustafa Kamalak ve daha birçok isim ne dedi? İşte AK Parti ve MHP’nin uzlaşmasına gelen toplumsal tepkiler:

Yıllardan beri üniversitelerde uygulanan başörtüsü yasağının sonlandırılması için en somut adım atıldı. AK Parti ve MHP günlerce süren toplantılardan sonra, yasağın kaldırılması için değişiklik yapılacak maddeler üzerinde uzlaştı.

Başbakan Erdoğan, ‘Medeniyetler İttifakı Formu’ için gittiği İspanya’da sarf ettiği sözlerden sonra, çözüm için atılan adımlar ve yaşanan gerginlikler AK Parti ve MHP’nin ‘genel çerçeve üzerinde’ anlaşmasıyla sonlandı.

Anayasa’nın 10. ve 42. maddelerinde yapılacak değişliklerle, sorunu çözmeye çalışan iktidar ve muhalefetin aldığı bu ‘son dakika’ kararını, Gazeteci, hukukçu, sanatçı ve sosyologlara sorduk. Görüştüğümüz bu çok sesli listede kimler var peki; Arabesk müziğin kralı Orhan Gencebay, Hukukçu kimlikleriyle öne çıkan Doç. Dr. Mustafa Şentop ve Prof. Dr. Mustafa Kamalak, Hürriyet’in en çok okunan yazarlarından Ahmet Hakan Coşkun, CHP eski Milletvekili ve oyuncu Berhan Şimşek, Sosyolog yazar Fatma Karabıyık Barbaroslu, Yazar ve eski milletvekili Nazlı Ilıcak, Vakit Gazetesi ve Gerçek Hayat Dergisi’nin ince kalemi Sibel Eraslan ve Radikal’in duayen yazarı Avni Özgürel…

Alınan karar için görüşlerini Haber 7’ye açıklayan, Ahmet  Hakan Coşkun, ‘Geç kalınmış bir karar. Türkiye ayıbından kurtuluyor’ derken, sanatçı Orhan Gencebay olaya daha toplumsal bakarak, ‘Ben bu kararın toplucu alınan bir kararla verilmesinden yanayım.’ diyor.

İşte AK Parti ve MHP’nin uzlaşmasına gelen toplumsal tepkiler:  
    
DAHA DA FELAKET OLABİLİR

PROF: DR. MUSTAFA KAMALAK (HUKUKÇU) Maddelerde nasıl bir değişiklik yapacaklarını bilmiyoruz. ‘Üniversitelerde başörtüsü serbesttir’ diye bir ibare koyarlarsa eğer bu felaket olur. Çünkü bunun mefhumu muhalifinden başka yerlerde türban yasak demektir. Bu yasağı anayasaya oturtmak anlamına gelir ve çok tehlikeli. MHP’nin ‘Hizmet alan ve hizmet alan’ diye sunduğu teklif, benim aktardığım şekilden daha da iyidir. Değişiklik var ama değişiklik ne yönde. Bunu iyi tahlil etmek lazım…

ZAMANLA TEPKİLER AZALACAK

NAZLI ILICAK ( SABAH GAZETESİ YAZAR) AK Parti ve MHP’nin uzlaşmasını çok müspet karşılıyorum. Öteden beri yasağa karşı olan birisi olarak hiç bir sorunun da çıkmayacağını düşünüyorum. Uzun süren bir haksızlık ‘nihayet’ bu şekilde giderilmiş olacak. Yasak sürdükçe tepkiler de ara ara alevleniyor. Üniversitelerde yüzde 75’lik kesim yasağın kalkmasını istiyor.
Şimdi bir takım hayali hesaplar üzerinde duruyorlar. ‘Yasak üniversitelerde kalkınca ilköğretim okullarında da olmayacak’ diye düşünüyorlar. Bunun böyle olamadığını gördüklerinde, tepkilerin de biteceğini düşünüyorum. 

TARTIŞILMASINDAN DA RAHATSIZIM

ORHAN GENCEBAY (SANATÇI) Ben toplumun özgürlüğünden yanayım. Toplumun birlikteliğini destekleyici özgürlüklerden yana oldum hep. Mesel benim annem başörtülüdür, kız kardeşim değildir. Fakat bizim evde, demokrasi vardır, asayiş vardır, anlayış vardır, laiklik vardır, inançlar vardır, saygı vardır, sevgi vardır… Bizim evimizin yapısı böyleydi. Genelde toplumun, dirliği ve birliği içinde, huzurunu sağlayıcı, kararlar almamız ve inançlarımızla birlikte bunu yaşamamız tabiî ki doğru olanıdır.  Bizim tabii ki yasalarımız vardır bu konuda. Bu yasalarımızın çerçevesinde her türlü özgürlüğümüzü yaşayabiliriz. Ben bu kararın toplucu alınan bir kararla verilmesinden yanayım. Aslında bu konunun tartışılır hale gelmesinden de getirilmesinden de çok rahatsızım.   

CHP’NİN DE DESTEK VERMESİ LAZIM

SİBEL ERASLAN ( VAKİT GAZETESİ YAZAR) AKP ve MHP'nin toplumsal bir sorunu çözme konusunda bir araya gelmiş olmaları hepimiz için ciddi bir kazanım. Fakat CHP'nin de bu toplumsal sorunu çözme konusunda MHP ve AKP gibi etkin ve pozitif bir katılımını bekliyoruz. Meclis'teki vekiller sadece kendi partileri ve partililerini temsil etmiyorlar, Meclis'te hepimizi temsil etmek üzere varlar. Bizler 40 yıldır süren bu hak gaspının tüm vekillerimiz aracılığıyla kaldırılmasını bekliyoruz. Meclis'teki vekiller sadece kendi partileri ve partililerini temsil etmiyorlar, Meclis'te hepimizi temsil etmek üzere varlar. Bizler 40 yıldır süren bu hak gaspının tüm vekillerimiz aracılığıyla kaldırılmasını bekliyoruz.
 
DAHA UZLAŞMADILAR!

BERHAN ŞİMŞEK (SİYASETÇİ – SANATÇI) Benim izlediğim kadarıyla henüz uzlaştıkları bir şey yok. 12. maddeyi çıkarıp ve 10 ve 42. madde üzerinde uzlaşma kararı aldılar. Daha bu maddeler üzerine çalışmak için uzlaştılar yani… Daha ortada net bir şey yok. Hele bir netleşsin o zaman oturur enine boyuna konuşuruz. 

TÜRKİYE AYIBINDAN KURTULUYOR

AHMET H.COŞKUN (HÜRRİYET YAZARI) Gayet olumlu karşılıyorum. Üniversitelerdeki başörtüsü yasağının biran önce kaldırılması gerekiyordu. Gayet olumlu bir adım atıldı. Dünyanın hiçbir yerindeki üniversitede böyle bir yasak uygulanmıyor. Türkiye’de sadece uygulanıyor. Bu ayıptan Türkiye kurtuluyor. Dünyanın her üniversitesinde olduğu gibi Türkiye’de de artık yasak olmayacak. Geç kalınmış bir uygulama. Bir takım gerginlikler çıkacak. Tartışmalar elbette olacak ama iki partinin uzlaşma kararı alması da, ‘toplumsal mutabakat’ diye algılanabilir.     
 
MHP’NİN GEÇ KALMIŞ DESTEĞİ
  
FATMA KARABIYIK BARBAROSĞLU (SOSYOLOG) MHP’nin bu desteğini geç kalınmış bir destek olarak görmekle birlikte çok önemli buluyorum. MHP tesettürlü milletvekili Nesrin Ünal’ın TBMM’de başına açmadan vekil olmasını savunabilmiş olsa idi başörtüsü yasaklarının kangrene dönüşmeden “şifa” bulmasında çok önemli bir katkıyı sağlamış olacaktı. Böylelikle hem başörtüsü yasakları bu noktaya gelmeyecek, hem de MHP’nin oyları daha yüksek oranda olacaktı. Yasağın kaldırılması için Anayasa’daki ilgili kanunların düzenlenmesi çok yerinde bir başlangıç. Halk arasında söylenen şekliyle yiğit düştüğü yerden kalkar. Ancak yasağın hemen kalkması konusunda aceleci ve duygusal davranışlara girilmemesi gerektiğini özellikle belirtmek isterim. Yola çıkmış araç hedefine varmak üzereyken, karşı yönden gelen pek çok araç da vitesini artırarak gelmeye devam edecektir. Yeni bir kazaya uğramamak için, özellikle başörtüsü yasaklarına karşı olan muhafazakâr ve liberal aydınların son derece kuşatıcı bir dil kullanmaları gerektiğini düşünüyorum.

GÜVENCE ALTINA ALINMALI

DOÇ. DR. MUSTAFA ŞENTOP (HUKUKÇU) Benim anladığım kadarıyla sadece üniversitelerdeki sorunu çözüyorlar. Sadece 10. maddede yapılacak değişiklik, sorununun çözümü için yeterli değildi zaten. Ama 42. maddede yapacakları düzenleme sorunu çözebilir. Tabii onu da çok dikkatli bir şekilde kaleme almak gerekiyor. Anayasa’da ‘Temel Hak ve Hürriyetler’ ile ilgili bölümde, başörtüsünün serbestliğine dair bir hüküm yok. Aynı şekilde yasak olduğuna dair bir hüküm de yok. Bunu anayasada serbest diye kabul edersen yasağı da dolaylı yolla kabul etmiş oluruz. Ben 42. maddede yapılacak değişikliğin iyi bir şekilde kaleme alınması lazım. Sadece bu iki madde yeterli değil fakat… Mahkeme kararlarıyla alınacak kararlara karşı güvence getirecek bir madde de daha değişiklik yapılmalıdır.
           
DEMOKRATİK NORMALLEŞME

AVNİ ÖZGÜREL (RADİKAL YAZARI) Yakın geçişimizdeki, Türkiye’nin en önemli konularının başında gelen bir mesele için iktidar ve muhalefette olan partilerin çözüme uzlaşma konusunda aldıkları bu kararı çok anlamlı buldum. Sorunun çözümünde öncelik almak için iki partinin, taktik içinde olmalarını da demokrasinin bir cilvesi olarak görüyorum. Her parti böyle bir sorunun çözümünde öncülük etmekte serbesttir. Türkiye açısında sevindirici tablo… Önceden beri yasaklanan bir şey değil, yakın zamanda yasaklanan bire uygulama kalkıyor. İki partinin aldığı kararı,  ben demokrasi açısından normalleşme sürecinin yansıması olarak görüyorum.       

Haber 7
 

Bu haber 280 defa okundu.