En Sıcak Konular

Ergenekon 2009'da darbe planlıyordu

24 Ocak 2008 18:12 tsi
Ergenekon örgütü, toplumsal kaos yaratarak darbeye zemin oluşturmak için suikast ve bombalı saldırı planları yapıyordu.

2.5 yıldır izlenen örgüt, halkta tedirginlik yaratmak amacını taşıyordu..

Ümraniye'de bir gecekonduda bulunan el bombalarıyla ilgili başlatılan soruşturma kapsamında önceki gece 'çok gizli' operasyonla çökertilen Ergenekon adlı örgütün hedefinin 2009 yılında darbe gerçekleşmesine zemin hazırlamak olduğu ileri sürüldü. 2.5 yıl boyunca 460 ayrı telefonun dinlendiği teknik takibe takılan görüşmelerin yer aldığı 7 bin sayfalık rapora göre, örgüt toplumsal kaos yaratarak darbeye zemin oluşturmak için siyasi suikastlar, bombalı saldırılar düzenleyeceği eylem planları yaptı.

460 AYRI TELEFON DİNLENDİ 7 BİN SAYFA RAPOR YAZILDI

İstanbul Emniyet Müdürlüğü'nün 2.5 yıl süren teknik ve fiziki takibinin ardından gerçekleştirilen gece yarısı operasyonuyla emekli Tuğgeneral Veli Küçük, Kuvayı Milliye Derneği Başkanı emekli albay Fikri Karadağ, avukat Kemal Kerinçsiz, Susurluk sanığı Sami Hoştan, gazeteci Güler Kömürcü ve Drej Ali lakaplı Ali Yasak'ın da aralarında bulunduğu 33 kişi gözaltına alınmıştı. Dün Diyarbakır'da gözaltına alınlarla birlikte sayı 35'e yükselirken polisin yaptığı teknik ve fiziki takibin ardından elde edilen bilgiler, örgütün asıl amacını ve bu amaca ulaşmak için geliştirdiği eylem planlarını da tek tek açığa çıkardı. Bu yönde 460 ayrı telefonun dinlendiği teknik takibe takılan görüşmelerin yer aldığı 7 bin sayfalık rapor hazırlandı. Ayrıca savcılığın terör örgütü dediği Ergenekon'un şeması ve eylem planları açığa çıkartıldı.

2007 GENEL SEÇİMLERİNDEN ÖNCE EYLEME HIZ VERİLDİ

İddiaya göre; örgütün amacı 2009 yılında Türkiye'de darbe yapılması için alt yapı hazırlamaktı. Bu bağlamda örgüt, toplumda kaos, karışıklık ve paniğe yol açacak eylem planları geliştirdi. 22 Temmuz 2007'de yapılan genel seçimler öncesi bu eylem planlarına hız verdi. Operasyonda gözaltına alınanların ev ve işyerlerinde yapılan aramalarda el konulan bilgisayarlar da örgütün hem eylem planlarını hem de daha önce gerçekleştirdiği eylemleri gün ışığına çıkardı.

KATLI OTOPARKA BOMBA YÜKLÜ ARACI BIRAKTILAR

Ankara polisinin 11 Eylül önlemleri çerçevesinde yaptığı aramalar sonucunda kaçan aracın bulunması için başlatılan aramalarda Kurtuluş Kapalı Otoparkı'nda, patlayıcı madde yüklü Vito diye adlandırılan bir araç ele geçirilmişti. Plakasının sahte olduğu belirlenen araçta 300 kilo "Gübre bombası" olarak bilinen sodyum nitrat bulunmuştu. PKK'ya ait olduğu ileri sürülen bombalı aracın Ergenekon tarafından 'gözdağı' vermek için otoparka bırakıldığı da iddialar arasında.

DİYARBAKIR'DA GERGİNLİK İÇİN SALDIRI OYUNU YAPTILAR

Mayıs 2007 tarihinde Vatanseverler Güçbirliği Derneği Genel Başkan Yardımcısı Soner Akmeşe, 'Şehit Aileleri Derneği'nin aracının silahlı saldırıya uğradığını' iddia ederek, olay yerine polis çağırdı. Ancak saldırıya uğrayan aracın Şehit Aileleri Derneği ile ilgisi olmadığı ortaya çıktı. Akmeşe, ifadesinde kurşunlama sırasında araçta olduğunu ve yere yatarak kurtulduğunu anlattı. Fakat saldırıdan önce aracı beraberinde bulunan arkadaşıyla terk ettiği ortaya çıktı. Araç çevresinde bir çatışma izine rastlamayan polis, konuyu araştırırken Akmeşe, savcılığa saldırının bölücü örgüt PKK tarafından gerçekleştirildiği yönünde suç duyurusunda bulundu.

'BOMBA YÜKLÜ 3 MİNİBÜS GEZİYOR' SÖYLENTİSİ YAYILDI

Ancak bu saldırının Diyarbakır'da gerginlik yaratmak için aynı grup tarafından organize edildiği iddia edildi. Provokatif oyunu hazırlayanın ise Kuvayi Milliye Derneği Mersin İl Başkanı Taner Ünal olduğu ileri sürüldü. İddiaya göre Ünal, Akmeşe ile irtibat kurarak planı anlattı. Teklifinin kabul edilmesi üzerine de Diyarbakır'a kendi grubundan iki kişi göndererek, planı hayata geçirtti. Son bir aydır Türkiye genelinde 3 bomba yüklü minibüsün dolaştığı yolundaki iddiaların merkezinde de yine korku ve panik yaratmak isteyen örgütün olduğu öne sürüldü. İddiaya göre, örgütün 'medya ayağı' huzursuzluk yaratmak için bu tür iddiaları basına sızdırdı. Böylelikle kamuoyu üzerinde korku oluşturarak, panik yaratılmak istendi.

ÇETE KAOS İÇİN SUİKASTLAR PLANLADI

Ergenekon'un toplumsal kaos yaratmak için çok ünlü isimlerin de aralarında yer aldığı bazı kişilere suikast planları hazırladığı iddiası da ortaya atıldı. Daha önce 2 kez suikast girişiminde bulunmak istediği Fethullah Gülen'e üçüncü bir suikast planı geliştirdiği ileri sürülen örgüt, gazeteci Fehmi Koru'yu da hedef yaptı. İddialara göre Koru'yu suikast düzenlemek için plan yapan örgüt, tetikçi olarak da 2 kişinin öldürülmesi olayından hakkında yakalama kararı bulunan Selim A. ile anlaştı.

SİYASİLER VE İŞADAMLARI HAKKINDA DOSYALAR

Üst düzey yetkililer, aralarında DTP'li Ahmet Türk ve Leyla Zana'nın bulunduğu siyasiler ve ünlü isimler hatta öldürülen Hrant Dink'in de aralarında olduğu pek çok kişi hakkında geçmişleri, söylemleri ve icraatlarının bulunduğu dosyalar hazırlayan örgüt, Kürt kökenli çok sayıda işadamı hakkında da bilgi topladı. Bununla da yetinmedi ev ve işyerleri ile gidiş geliş güzergahlarının krokilerini çıkarttı.

Ergenekon darbe için ortamı hazırladı
1- Gözdağı vermek için Ankara Sıhhiye'de çok katlı otoparka "patlayıcı madde yüklü" araç bırakıldı,

2- Kaos ortamı yaratmak için yazar Orhan Pamuk, DTP'li Ahmet Türk ve Leyla Zana, Osman Baydemir gibi isimlere suikast planlandı.

3- Ocak'ta patlayan bombadan sonra oluşan endişeyi körükleyen "3 bomba yüklü minibüs dolaşıyor" dedikodusu yaydı,

4- Diyarbakır'da kendi adamları Vatansever Kuvvetler Güçbirliği Hareketi Başkanı'na silahlı saldırı düzenleyip PKK saldırdı dediler.
 
Hedeftekiler 'tavşan' tetikçi 'çiftçi'
 
Ergenekon örgütüne yönelik operasyonun adının 'Loca' olduğu ve büyük operasyondan 11 gün önce gözaltına alınan bir kişinin otomobilindeki belgeler ise 'şifreleri' ortaya çıkardı. Örgüt hedefteki kişileri, 'tavşan', tetikçileri ise 'çiftçi' olarak şifrelemiş. Gözaltına alınan 33 kişinin sorgusu ise sürüyor. Dün Diyarbakır'da 2 kişi daha gözaltına alındı. Operasyonun perde arkası da bir bir gün ışığına çıkmaya başladı. İstanbul Pendik'te 8 Ocak 2007 tarihinde 'ruhsatsız silah bulundurmak' suçundan gözaltına alınan Murat Çağlar'ın otomobilinde yapılan aramalar operasyon için düğmeye basılmasına neden oldu. Polisin tesadüfen durdurduğu Çağlar'ın üzerinde ruhsatsız bir tabanca bulundu. Bu suçtan işlem yapmaya hazırlanan polis, Çağlar'ın üzerinde ve 34 AD 4374 plakalı otomobilinde yaptığı aramada ise şaşırtıcı notlara ulaştı.

* TAKTİK VEREN NOTLAR
Bir üniversitenin logosunu taşıyan not kağıtlarında "Çiftçi: Tetik çeken, kelle alan", "Çöpçü: Silahşörlere lojistik destek sağlayan", "Tavşan: Operasyondaki hedef", "Bir tabancanın polis kontrolünde yakalanmaması için nasıl saklanması gerektiği", "Herhangi bir olay gerçekleştiğinde delil bırakmadan uzaklaşabilmek için yöntemler" yazdığı görüldü. Aynı not kağıtlarında ayrıca "Pantolonun ağ kısmı derin ve bol olacak, ayakkabı kaymamalı, ses çıkarmamalı, koşmaya müsait olmalı, ceket kabalarından aşağı uzun olur, dışarıya hafif bombe verilir, tabanca tamamen kaybolur" yazılı olduğu tespit edildi. Notlarda "Kuvayı Milliye alt birimi özel büro Erkut Ersoy, Ali Özoğlu Başkan yardımcısı, Avukat Alpaslan Aslan" yazdığı tutanağa geçirildi. Kendisini Kuvayi Milliye Derneği'nin üyesi olarak tanıtan Çağlar'ın üzerinden de 5 değişik telefon hattı için SIM kart, bank kartları, bazı dernek üyelerinin kimlik kartları, 3 ajanda, 23 CD, geçmiş tarihli borç senetlerinin yanı sıra 7 kroki bulundu.

* İKİNCİ KEZ GÖZALTI
Bunun üzerine devreye istihbarat, terör ve organize suçlarla mücadele şube müdürlükleri girdi. Yapılan gizli toplantıda operasyonun perdelenmesi için 'konunun fark edilmemiş' gibi davranılması karara bağlandı. Ve Çağlar'ın sorgusunun Organize Suçlarla Mücadele Şubesi'nde yapılması kararlaştırıldı. Poliste 7 sayfalık ifade veren Çağlar, otomobilinde bulunan notlar, belgeler ve dokümanlardan bilgisinin olmadığını öne sürdü. Üzerindeki cep telefonu hattını ise Kuvayı Milliye Derneği'nin başkan yardımcısının kendisine verdiğini ileri sürdü. Otomobili Kadıköy'de bir firmadan Kurban Bayramı'nın arife günü kiraladığı anlatan Çağlar, aracı, dernekte kaldığı süre içerisinde derneğin işleri için kullandığını söyledi. İflas ettiğini bir müddet balıkçılık yaptığını daha sonra da Antalya'da bir otele ortak olduğunu söyledi. Çağlar'ın bu süreçte avukatlığını ise Hukukçular Birliği Yönetim Kurulu üyesi Ahmet Ülger üstlendi. Çağlar, son operasyonda ikinci kez gözaltına alındı.
Hablemitoğlu suikasti de dosyada
Adı polis kayıtlarına "Loca örgütü" olarak giren Ergenekon'a yönelik olarak yapılan çalışmalarda, 2002 yılında evinin önünde uğradığı silahlı saldırı sonucu öldürülen Dr. Necip Hablemitoğlu cinayetinin de örgüt tarafından gerçekleştirildiği ve olayın tetikçisi İbrahim Çiftçi'nin de örgüt tarafından ortadan kaldırıldığı öne sürüldü. Suikast için örgütle 2 milyon dolara anlaşan Çiftçi'nin parasını alamayınca savcılığa suç duyurusunda bulunduğu, suikasti gerçekleştirdiğini itiraf etmesine rağmen serbest kaldığı iddia edildi. Ergenekon Operasyonu ile gözaltına alınan 33 kişiden biri olan S.H.'nin adı Çiftçi'nin suç duyurusunda da geçmişti. Soruşturma dosyasında yer alan ifadeler nedeniyle Hablemitoğlu suikasti de Ergenekon Operasyonu kapsamında incelenecek. 
 
Sabah



Bu haber 742 defa okundu.


Yorumlar

 + Yorum Ekle 
    kapat

    Değerli okuyucumuz,
    Yazdığınız yorumlar editör denetiminden sonra onaylanır ve sitede yayınlanır.
    Yorum yazarken aşağıda maddeler halinde belirtilmiş hususları okumuş, anlamış, kabul etmiş sayılırsınız.
    · Türkiye Cumhuriyeti kanunlarında açıkça suç olarak belirtilmiş konular için suçu ya da suçluyu övücü ifadeler kullanılamayağını,
    · Kişi ya da kurumlar için eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi ya da kurumlara karşı tehdit, saldırı ya da tahkir içerikli ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi veya kurumların telif haklarına konu olan fikir ve/veya sanat eserlerine ait hiçbir içerik yayınlanamayacağını,
    · Kişi veya kurumların ticari sırlarının ifşaı edilemeyeceğini,
    · Genel ahlaka aykırı söz, ifade ya da yakıştırmaların yapılamayacağını,
    · Yasal bir takip durumda, yorum tarih ve saati ile yorumu yazdığım cihaza ait IP numarasının adli makamlara iletileceğini,
    · Yorumumdan kaynaklanan her türlü hukuki sorumluluğun tarafıma ait olduğunu,
    Bu formu gönderdiğimde kabul ediyorum.




    En Çok Okunan Haberler


    Haber Sistemi altyapısı ile çalışmaktadır.
    5,476 µs