Özyeğin'in 'Küçük' problemi

30 Ocak 2008 11:01 tsi
Finansbank’ın eski sahibi Hüsnü Özyeğin’in adının Ergenekon operasyonu ile gözaltına alınan Veli Küçük ile birlikte anılması kafaları karıştırdı. Kamuoyu Özyiğin’den, Küçük ile ilişkisinin tam olarak ne olduğunu açıklamasını bekliyor...

Giresun Jandarma Bölge Komutanı olduğu dönemde adı Susurluk skandalına da karışan emekli Tuğgeneral Veli Küçük, Özyeğin’in sahibi olduğu Fiba Holding bünyesinde faaliyet gösteren Endi Tüketim Malları Sanayi ve Ticaret A.Ş.'ye yönetim kurulu üyesi olarak görev yaptı. Sabah-ATV’nin satış sürecinde de isimleri birlikte anılan Veli Küçük ile ünlü işadamının nasıl ve nerede tanıştıkları belirsizliğini koruyor. Hüsnü Özyeğin sessizliğini koruyor. Kamuoyu ise Özyiğin’den, Küçük ile ilişkisinin tam olarak ne olduğunun açıklamasını bekliyor.

Karamehmet patronuydu

Hüsnü Özyeğin’in yaşamı aslında başarılı bir işadamının portresi niteliğinde. Özyeğin 1944 yılında doğdu, liseyi Robert Kolej'de tamamladı. İnşaat mühendisi olmak istiyordu. Cebindeki bin doları ile eğitim için ABD'ye gitti. Oregon State University İnşaat Bölümü'nde okurken finans konularına daha ilgili olduğunu farketti. Harvard'da master yaptı. Amerika'da öğrenimi boyunca hamburgercide çalıştı. Üç yıl çalıştıktan sonra Türkiye'ye dönen Özyeğin, yıllar sonra banka patronu olacak olan kolejden arkadaşı M. Emin Karamehmet'ten iş teklifi aldı. 32 yaşındayken (1977) Pamukbank Genel Müdürü oldu. 1984'te yine Karamehmet'e ait Yapı Kredi Bankası'nın genel müdürlüğüne geçti.
Özyeğin, 1987 yılında Yapı ve Kredi Bankası'ndan ayrılarak kendi bankası Finansbank'ı kurdu. Fiba Şirketler Grubu bünyesinde 30'dan fazla şirketi bulunan Özyeğin, 1996 yılında satın aldığı Gima ve Endi'yi Sabancı Holding'in yüzde 40 ortak olduğu Carrefoursa'ya sattı. Özyeğin, İstanbul'daki Swissotel The Bosphorus'u Nisan 2005'te yaklaşık 100 milyon dolara alarak turizm sektörüne adım attı. 2005 yılında Forbes'in milyarderler listesine ilk kez giren Hüsnü Özyeğin, 1 milyar dolarla 620. sırada yer aldı.

Sabah-ATV’nin satış sürecinde de adı anılan, kendi adıyla kurduğu bir vakfı da olan Özyeğin, 2006 yılında yaptığı açıklamalarda da bir üniversite kuracağını söylemişti.     

Küçük ile Özyeğin arasında nasıl bir ilişki olabilir Yarabbi?

Yeni Şafak yazarı Taha Kıvanç bugünkü köşesinde Hüsnü Özyeğin'e şu soruları yöneltti: Veli Küçük ile nasıl ve nerede tanıştınız, kendisini hangi özellikleri sebebiyle önce yönetim kurulu üyesi, sonra ortak yaptınız? Bankanızı Yunan Kilisesi'nin de ortağı olduğu bir şirkete satarken aldığınız söylenen Genelkurmay izninde Veli Küçük mü aracılık yaptı?

Kıvanç, yazısını şu satırlarla tamamladı: Böyle biriyle askerlikten emekli Veli Küçük arasında nasıl bir ilişki olabilir Yarabbi? Aslında bu sorunun tersini de sormak mümkün: 'Gayr-ı milli' olan her şeye tiksinti duyan Veli Küçük gibi biri, taş gibi Türk bankasını Yunan Kilisesi'yle irtibatlı şirkete satan Hüsnü Özyeğin'le nasıl ortaklık yapar? Hele bir ara yaygın biçimde konuşulduğu üzere, bu satışa ters bakan Genelkurmay'ı ikna etme görevini nasıl üstlenir?

www.iyibilgi.com özel

Bu haber 3,390 defa okundu.