Türkiye yönünü Hindistan'a çevirdi

30 Ocak 2008 16:50 tsi
Türkiye, Güney Asya gezilerine Hindistan'a yapacağı 2 bakan çıkarması ile yeniden başlıyor.

Türkiye, uzun yıllardır ikinci plana attığı Güney Asya gezilerine Hindistan'a yapacağı 2 bakan çıkarması ile yeniden başlıyor.

Dünyanın en büyük gazeteleri, dergileri ve ekonomi gruplarınca Çin'den sonra en hızlı büyüyen ekonomisi olarak gösterilen ve yakın gelecekte dünyanın süper güçleri arasına girmesi beklenen Hindistan, uzun bir aradan sonra tekrar Türkiye gündemine alındı.

Hindistan'ı ardı ardına ziyaret edecek olan Dışişleri Bakanı Ali Babacan ve Dış Ticaretten Sorumlu Devlet Bakanı Kürşat Tüzmen sayesinde Türkiye, Asya Pasifik bölgesinin Çin'den sonra 2. merkezi olarak görülen Hindistan ile ilişkilerini geliştirmeyi amaçlıyor.

Asya Pasifik bölgesindeki 44 ülkeye Çin, Hindistan, Japonya ve Tayland merkez ülkelerinden ulaşmayı planlayan Dış Ticaret Müsteşarlığı, bu bölgede özellikle TUSKON ve PASİAD gibi kurumların katkısını göz ardı etmedi. Bakan Tüzmen'in hemen hemen her programına katılan TUSKON yetkilileri, Afrika ve Orta Asya toplantılarından sonra aynı başarıya 2. Afrika programında da ulaşmışlardı.

Hindistan, Türkiye için uzak ve yabancı olmayan, fakat Avrupa Birliği (AB)'nin gölgesinde kalan bir pazar. Bölge halkı ve devletleri ile tarihi ve kültürel bağları bulunan Türkiye, 5 yılı aşan AK Parti hükümeti döneminde, 2003 yılında dönemin Meclis Başkanı Bülent Arınç ziyaretinden sonra ilk defa bu kadar üst düzey bir grupla Hindistan'ı ziyaret ediyor. Hindistan'ın önemini bilen ve durağan olan diplomatik ilişkileri daha da hızlandırmak isteyen Türkiye, Dışişleri Bakanı'nın ziyareti ile Hindistan'a diplomatik manada pozitif bir mesaj vermiş olacak.

Babacan'ın ziyaretinde imzalanması planlanan diplomatik pasaportlara vize muafiyeti anlaşması iki ülke arasındaki ilişkileri daha pozitif ve aktif bir mecraya sürükleyecek. Zaten artmakta olan ikili ticaret daha da hız kazanacak. Ticaretin yanı sıra Hindistan ve Türkiye arasında ve iki ülke halkları arasındaki tarihi ve kültürel ilişkiler tekrar canlanma noktasına gelecek. Bu da Türkiye'nin AB pazarına alternatif pazarlar bulmasında daha etkin olmasını ve elini güçlendirmesini sağlayacak.

Ali Babacan'ın 5-9 Şubat'taki ziyaretinden hemen sonra 17-18 Mart'taki Dış Ticaretten sorumlu devlet bakanı Kürşat Tüzmen önderliğindeki 80 kişilik ticaret heyeti iki ülke ilişkilerini hemen uygulamaya geçirecek. Hali hazırda iki ülke arasındaki toplam 2.7 milyar dolarlık ticaretin 2.3 milyar dolarını Hindistan'dan ithalatımız oluştururken geri kalan 350-400 milyon dolarlık pay ise Türkiye'nin Hindistan'a ihracatını oluşturuyor. Dış Ticaret Müsteşarlığı aradaki bu ticaret açığını Hindistan'dan alınan özellikle pamuk gibi hammaddelere bağlarken, bunu "telafi edilebilir, zararsız" bir açık olarak değerlendiriyor.

Bakan Tüzmen'in ziyareti sırasında Hindistan Sanayi ve Ticaret Bakanı ile imzalanacak serbest ticaret bölgesi anlaşması 1 yıl içinde hayata geçirilirse takip eden 3 yılda Türkiye'nin ihracat hedefi 1 milyar doları aşmak.

Dış Ticaret Müsteşarlığı çok verimli bir strateji izleyerek TOBB, TUSKON, TÜSİAD ve PASİAD gibi kuruluşlarla daha önceden gidilecek bölgelerde bir zemin yoklaması yapıyor. Ticaret köprüleri bu gibi kurumların bizzat kendilerinin yada hedef ülkelerdeki uzantılarının önayak olmasıyla kuruluyor. Özellikle otomotiv, yedek parça, enerji, kimyasallar, demir çelik ve madenler konusunda Hindistan pazarına girebilecek Türkiye, 1 sene boyunca Hindistan'ın değişik bölgelerinde fuar ve organizasyonlar düzenleyecek.

Hindistan'ın dev sanayicileri ve yurtdışındaki işadamları ülkeleri dışında yatırıma eğilimli olduklarından bu konu özellikle bakan Tüzmen'in uzmanlık alanına giriyor. İndian Oil, GMR , TATA, Mahindra, Mittal ve Dhanus Technologies gibi bir çok Hintli firma, Türkiye'de yatırıma başlamış durumda. Tüzmen'in en önemli hedeflerinden biri de bu yatırımcı firmaları daha çok yatırım için cesaretlendirmek olduğu gibi yeni dev sanayicileri de Türkiye'de yatırıma teşvik etmek.

Hindistan'ın 10-15 ve 20 yıllık periyotlar içinde sadece altyapı yatırımlarına ayırdığı bütçenin 500 milyar dolar olması, bütün dünyanın inşaatçı ve müteahhitlerinin gözünü bu ülkeye dikmesine sebep oldu. Tüzmen'in heyetinde de bir çok müteahhit firma ve inşaatçı bulunacak. Bu dünyaca meşhur Türk müteahhit firmaları için bir dönüm noktası olabilir. Orta Doğu ve Rusya'da takılıp kalan Türk firmaları için Hindistan, Türk inşaat sektörünü dünyada lider hale getirmede fırsat olabilir.

Hindistan için, batıya bakıldığında ilk görülen ülke Türkiye. Bir çok dev firma Türkiye'yi AB pazarına ulaşmak için ara ülke yada köprü olarak görüyor. Zaten ticari göstergeler Hindistan'ın Türkiye'ye ihracını daha da artırıp kısa sürede 2'ye 3'e katlayabileceğini gösteriyor. Dış ticaret müsteşarlığının verilerine göre Çin'in aksine Hindistan ile Türkiye arasında oluşan dış ticaret farkı telafi edilebilecek nitelikte. Çünkü alınan meblağın çoğu Çin gibi tamamen bitmiş ve direk müşteriye ulaşacak ürün değil, hammadde yada işlenip satılabilecek kalemlere gidiyor.

Ali Babacan ve Kürşat Tüzmen gibi iki aktif bakanın ardı ardına Hindistan'ı ziyaret etmesi Türkiye'nin bölgedeki etkisini artıracak. Özel teşebbüslerle ortak hareket edilerek belirli bir profesyonel anlayışta ve örnek teşkil edecek programlar organize ediliyor. Daire başkanları seviyesinde ön heyetler gönderilip randevular alınıyor. Bu daha da etkili sonuçlar alınmasına sebep oluyor.

Babacan ve Tüzmen'in Hindistan ziyaretleri Afganistan, Pakistan, Nepal, Sri Lanka ve Bangladeş'i de içine alan Güney Asya bölgesinde Türkiye'nin de ileride daha etkin rol oynayacağı izlenimi veriyor.

Dünya bülteni

Bu haber 320 defa okundu.