Intel ve Carnegie Mellon Üniversitesinin ortaklaşa geliştirdiği fiziksel nesne aktarımı projesinde iki de Türk bilimadamı çalışıyor. Intel teknolojisi insan vücudunu fiziksel olarak bir yerden başka yere veri olarak aktarmayı hedefliyor...
Metin Sıttı ve Burak Aksak üniversite ve Intelden bilimadamlarının oluşturduğu 13 kişilik araştırma ekibinde çalışıyorlar.
Claytronics ismi verilen projenin temeli nano boyutlardaki milyarlarca robotun birbirine yapışarak insan gibi formlar alması ve tek vücut halinde hareket etmesine dayanıyor. Milyarlarca robotçuktan oluşan insan boyutundaki robot A mekânındaki kişiyi B mekanında temsil edebilecek.
Tek bir parmak hareketi için bile trilyonlarca hesabın yapılmasını gerektiren projede Intelin Tera-bilgiişlem teknolojisi kullanılacak. Tera-bilgiişlem yine Intelin çok çekirdekli işlemci teknolojisine dayanıyor ve yüzlerce çekirdekli işlemcilerin paralel gücünü temsil ediyor.
Şirketinizin İngilteredeki ofisinde, masanızın başında oturduğunuzu düşünün. Günümüz teknolojisiyle İnternete bağlanıp İstanbuldaki ofisin toplantı odasına video-konferans yoluyla katılmanız mümkün.
Peki ya fazla da uzak olmayan bir gelecekte toplantıya sadece görüntü ve sesinizle değil, fiziksel varlığınızla da katılabilmenizin mümkün olacağını söylesem? İnanması zor değil mi? Ama gerçek.
El sıkışabilen hologram
Aralarında iki de Türkün bulunduğu Carnegie Mellon ve Intel bilimadamlarından oluşan bir araştırma ekibi harıl harıl bu teknoloji üzerinde çalışıyor. Proje gerçekleştiğinde, İngilteredeki ofisinizde, masanızın başından kalkmadan İstanbuldaki iş arkadaşlarınızla aynı masada yemek bile yiyebileceksiniz.
Tabii yemek yeme kısmı biraz abartı da, aynı yemek masasının başına geçip birbirinizle tokalaşabilecek, doküman değiş tokuş edebilecek, sırt sıvazlayabileceksiniz. Tüm bunlar "Claytronics" ismiyle anılan proje sayesinde gerçekleşecek. Proje nano boyutlardaki milyarlarca robotik partikülün bir araya gelerek daha büyük, hareket edebilen, gerçekçi görüntüye sahip robotlar oluşturmasına dayanıyor.
Sanal kopyalar aslının aynısı
Intel ve Carnegie Hall Üniversitesinin projesinde mekandaki insanın fiziksel varlığı, tıpkı günümüz sanal gerçek teknolojilerinde görüntü ve sese yapıldığı gibi dijital veriye dönüştürülüyor ve karşı tarafa aktarılıyor. Veriler karşı tarafta tekrardan fiziksel bir varlık haline getiriliyor.
Sanal kopya, aslının tam bir kopyası oluyor, yaptığı tüm hareketleri aynı anda yapıyor. Üstelik bu bir görüntü değil, dokunulabilir bir varlık olarak çalışıyor.
Milyarlarca robotun aynı anda birbirleriyle haberleşebilmesi, senkronize hareket etmesi ve birlikte oluşturdukları ana gövdenin arzu edildiği gibi hareket edebilmesi için muhteşem bir bilgi işlem gücüne ihtiyaç var. Bu aşamada Intelin Tera-bilgiişlem adını verdiği konsept teknoloji devreye giriyor. Intel bilindiği gibi çift çekirdekli işlemci teknolojisini geliştirmiş ve bu sayede bilgisayar işlemcilerinin aynı anda iki görevi birden yerine getirebilmesini sağlamıştı.
Anahtar Tera-bilgi işlem
Eylül ayı sonunda San Fransiskoda yapılan Intel Geliştiriciler Forumunda (IDF) ise dört çekirdekli işlemcilerin duyurusunu yapmıştı. Tera-bilgiişlem aynı teknolojiyi kullanarak yüzlerce çekirdekli bilgisayar işlemcileri imal etmeyi öngörüyor. Tera-bilgiişlem, bilgisayarla tek bir işi en iyi şekilde yaptırmayı değil, birden fazla işi aynı anda yaptırmayı hedefliyor.
Tera-bilgiişlem gerçek olduğunda fiziksel ışınlama teknolojisine ek olarak etkileşimli eğitim, tıp simülasyonları ve yapay zeka uygulamalarında da sıçrama yaşanmasını sağlayacak.
Metin Sıttı ve Burak Aksak
13 kişilik "Claytronics" araştırma ekibinde yer alan Metin Sıttı ve Burak Aksak, projeye önceden geliştirdikleri ve tüm dünyada büyük yankı bulan nanoteknolojik yapıştırıcı maddesiyle katkıda bulunuyorlar.
Sıttı ve Aksak bu yapışkan maddeyi "gecko" kertenkelesinin ayağındaki tüylerden esinlenerek geliştirmişler. Claytronics projesinin temeli nano boyuttaki robotçukların bir araya gelerek istenilen şekil, fonksiyon ve boyutta daha büyük robotları oluşturmaya dayandığından, robotçukların birbirine tutunabilmesi için bu türden bir birleştirici madde gerekiyor. Polimer tüyler ve karbon nanofiberlerden ibaret olan yapıştırıcı, robotçukların birbirine tutunmasını sağlayacak. Sıttı ve Aksak robotların tasarımına da katkıda bulunuyorlar.
Metin Sıttı Boğaziçi Üniversitesi Elektrik ve Elektronik Mühendisliği Bölümünden lisans ve yüksek lisans almış. Tokyo Üniversitesinde doktora yaptıktan sonra çalışmalarını ABDde sürdürmeye başlamış.
Burak Aksak ise lisans derecesini ODTÜ Makine Mühendisliğinde yaptıktan sonra Carnegie Mellon Üniversitesinden yüksek lisansını almış. Şu anda aynı üniversitede doktorasını yapıyor.
Sıttı ve Aksak projenin 10-15 yıl içerisinde gerçekleşeceğini tahmin ediyorlar.
Yurtsan Atakan / Hürriyet
Değerli okuyucumuz,
Yazdığınız yorumlar editör denetiminden sonra onaylanır ve sitede yayınlanır.
Yorum yazarken aşağıda maddeler halinde belirtilmiş hususları okumuş, anlamış, kabul etmiş sayılırsınız.
· Türkiye Cumhuriyeti kanunlarında açıkça suç olarak belirtilmiş konular için suçu ya da suçluyu övücü ifadeler kullanılamayağını,
· Kişi ya da kurumlar için eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü ifadeler kullanılamayacağını,
· Kişi ya da kurumlara karşı tehdit, saldırı ya da tahkir içerikli ifadeler kullanılamayacağını,
· Kişi veya kurumların telif haklarına konu olan fikir ve/veya sanat eserlerine ait hiçbir içerik yayınlanamayacağını,
· Kişi veya kurumların ticari sırlarının ifşaı edilemeyeceğini,
· Genel ahlaka aykırı söz, ifade ya da yakıştırmaların yapılamayacağını,
· Yasal bir takip durumda, yorum tarih ve saati ile yorumu yazdığım cihaza ait IP numarasının adli makamlara iletileceğini,
· Yorumumdan kaynaklanan her türlü hukuki sorumluluğun tarafıma ait olduğunu,
Bu formu gönderdiğimde kabul ediyorum.
Yorumlar
+ Yorum Ekle