Ergenekon deyişler sözlüğü! | " /> Ergenekon deyişler sözlüğü! | "/>

En Sıcak Konular

Ergenekon deyişler sözlüğü!

3 Ağustos 2008 09:30 tsi
Ergenekon deyişler sözlüğü! Ergenekon soruşturması izleyiciyi medyatize eden söz düellolarıyla da tarihe geçti. Kısa zamana sığamayacak kadar parlak cümleler birbiri ardına patladı, tespitler birbirini kovaladı ve ortaya tarihe geçmesi muhtemel, söylendiği anda gündemi değiştiren tu

Özde değil sözde birinci

Ergenekon soruşturması adlî işlemlerin dışında, izleyiciyi medyatize eden söz düellolarıyla da tarihe geçti. Kısa zamana sığamayacak kadar parlak cümleler birbiri ardına patladı, tespitler birbirini kovaladı ve ortaya tarihe geçmesi muhtemel, söylendiği anda gündemi değiştiren tuhaf ama her halukarda ilgi çeken inciler çıktı.

Türkiye gündeminin neredeyse son bir yılını belirleyen Ergenekon operasyonunda iddianame tamamlanarak mahkemeye sunuldu. Soruşturmanın ilk somut belgesi niteliğindeki iddianame, 2 bin 455 sayfadan oluştu. 48’i tutuklu ve 38’i tutuksuz 86 sanığı kapsayan iddianame, ekleriyle birlikte ancak 441 klasörde bir araya getirilmişti. Silahlı terör örgütüne üye olmak, cebir ve şiddet kullanarak Türkiye Cumhuriyeti hükümetini ortadan kaldırmak veya görev yapmasını engellemeye teşebbüs, Türkiye Cumhuriyeti hükümetine karşı halkı silahlı isyana tahrik, patlayıcı madde bulundurmak, askeri itaatsizliğe teşvik gibi suçlardan hazırlanan iddianamede, sanıklara verilecek cezalar da yer aldı. En üst sınırda örgüt yöneticisi olmaktan, iki kez ağırlaştırılmış müebbet veya 164 yıl hapis; en alt sınırı olarak da fişlemeden dolayı altı aydan 3 yıla kadar ceza öngörülüyordu.

Peki bu kadar rakamın, bilginin, verinin yer aldığı Ergenekon operasyonu, sadece hukuki terimlerle, siyaset, hukuk ve basın camiasında mı tartışıldı. Elbette hayır. Çünkü, bu süreçte, bazen örgütün sanığı, bazen tanığı, bazen de olayın bir parçası niteliğindeki kişiler öyle sözler ettiler ki; iddianameyle birlikte bunlar da tarihteki yerini aldı. Belki, hukuk terimlerinden, iddianameden ve suçlamalardan daha çok dikkat çekti. Bazıları, eski Genelkurmay Başkanı Hilmi Özkök’ün ‘Var da demem, yok da demem’ sözü gibi, olayı bazı kişiler ve çevreler nezdinde soru işaretlerine yer kalmayacak şekilde aydınlattı; bazıları, Ergenekon zanlısı Birol Başaran’ın, ‘Bazı durumlarda hukuk askıya alınabilir’ sözleri gibi örgütün gözü karalığına delil teşkil etmek üzere kayıtlardaki yerini aldı.

Bir kısmı gerçek, bir kısmı rivayet ama bu sözler, Ergenekon’un can sıkıcı, yorucu ve yıpratıcı havasında operasyonu şenlikli kılan, seyrini tayin eden, hatta zaman zaman seyrini değiştiren sözler oldu. Bazen de insanları bu kaosun ortasında gülümsetti. Ergenekon’un satırbaşlarını veya spotlarını biz de sizin için derledik, geriye dönüp bakalım, bu süreçteki rolleri, davranışları ve sözleri daha iyi anımsayalım diye…

Ergenekon var da demem, yok da demem

Ergenekon operasyonuyla ilgili pek çok söz söylendi elbet ama en önemli ve belki de tüm söylenenlere nokta koyan sözü eski Genelkurmay Başkanı Orgeneral Hilmi Özkök söyledi: “Ergenekon var da demem, yok da demem.” Bu sözle birlikte, “Ergenekon yoktur” düşüncesini dile getirenler ve bu yönde yazan muhalif yazarlar, olayın ciddiyeti konusunda ikna oldu. Medyadaki ciddi kamplaşma da bu gizli teyit üzerinden bir parça yumuşadı. Kuvvet komutanlarının da içinde yer aldığı darbe planlarının bir gazeteci tarafından sorulması üzerine Özkök, “Anılarda geçtiği öne sürülerek gündeme getirilen bu olaylarla ilgili olarak, ne vardır, ne yoktur derim. Başka bir ifadeyle ne teyit ederim, ne tekzip ederim. Benim söyleyebileceğim budur.” ifadelerini kullanmıştı.

Kasaptaki ete soğan doğramam

Cumhurbaşkanı Abdullah Gül tarafından davet edilen ve konuyla ilgili görüşlerini aktaran Özkök, Çankaya Köşkü çıkışında yine uzun süre unutulmayacak bir söz sarf etti. Görüşmede “Ergenekon” soruşturmasının gündeme gelip gelmediğini soran gazetecilere, ufuk turu yaparken bu konuya değindiklerini, ancak detayına girmediklerini söyledi. Bir gazetecinin, “Darbe günlükleri ile ilgili ifade vermeyi düşünüyor musunuz?” sorusu üzerine de, “Onu söyledim, ben kasaptaki ete soğan doğramam. Büyüklerimden öyle duydum. Günü gelir konu olursa o zaman bakılır” cevabını verdi.

Güler’in gönül zindanının penceresi yok

Ergenekon’un darbe planları, komutanları, işadamları, gazetecileri, kasası olur da hiç aşkı olmaz mı? Gazeteci Güler Kömürcü ve Binbaşı Mehmet Zekeriya Öztürk’ün evliliğinden bahsediyoruz. Tekirdağ F Tipi Cezaevi’nde kıyılan nikâhla mutlu sona ulaşan aşkta duygular da belgeler ve bilgiler gibi şelale olup aktı. Öztürk’ün evlenme teklifleri karşısında kararsız bir tavır sergilediğini ve onu çileden çıkardığını belirten Kömürcü, Öztürk’ün kendisine gönderdiği bir mesajı şöyle anlatıyor: “Annesiyle bana haber gönderdi. Beni attıkları zindanda pencere var, Güler’in beni attığı gönül zindanında pencere bile yok’ demiş. Tabii çok müthiş üzüldüm, iki aydır da ben Mehmet’i ziyarete gidiyordum.” Çiftin evlilik yoluna girmesinde bu güzel sözün etkili olduğu söyleniyor.

İlhan Abi’nin polisleri nerede?

Ergenekon’da ikinci operasyonda Cumhuriyet Gazetesi Başyazarı İlhan Selçuk, İşçi Partisi Genel Başkanı Doğu Perinçek ve eski Yüzüncü Yıl Üniversitesi Rektörü Yücel Aşkın’ın da içinde bulunduğu kişiler gözaltına alınmıştı. Selçuk, gözaltı sürecinden sonra yazdığı ilk yazıda kendisini uzun saçlı ve küpeli polislerin karşıladığını ve ilgilendiğini anlatıyordu. Yine aynı gazeteden Ankara Temsilcisi Mustafa Balbay da bir sonraki postada gözaltına alındı. Ankara’daki evinde gözaltına alındıktan sonra İstanbul’a getirilen Balbay polislere, “İlhan Abi’nin bahsettiği uzun saçlı, küpeli polis nerede?” diye sordu.

Paranda neden Atatürk yok?

Generallere, işadamlarına, siyasetçilere, sivil toplum örgütü temsilcileri ve gazetecilere kadar büyük bir kesimi kapsayan soruşturmada, pek çok kişiye atfen, pek çok söz söylendi. Ancak, ATO Başkanı Sinan Aygün’ün gözaltına alınması sırasında dile getirdiği, “Atatürk’ü çok sevdiğim için gözaltına alındım.” sözü bir polis memuruna ilham oldu. Zira, ertesi gün Sinan’ın ofisindeki kasadan 2,5 milyon Euro çıkmıştı. Bunu gören zeki polis memuru hemen taşı gediğine koydu: “Atatürk’ü seviyorum diyorsun da neden paranın üzerinde Atatürk yok?” Bu söz, aradan yıllar geçse de Ergenekon’dan hatırlanacaklar arasında yerini aldı.

Bunlar beni zorla başbakan yapacak

Ergenekon tutuklamalarında gözaltına alınması, tutuklanması ve serbest bırakılmasında dikkatleri üzerine çeken Sinan Aygün, bu sürece söylediği sözler ve kendisi hakkında söylenenlerle renk kattı. Aynı dönemde gözaltına alınan Mustafa Balbay’ın aktardıklarından öğreniyoruz olayı: “Belki de Sinan Aygün siyasal hareket başlatacaktı. İlgiliydi siyasete. Bir ara sorguda yan yana oturduk, mırıldanıyordu: ‘Bunlar beni zorla başbakan yapacak. Bunlar beni başbakan yapacak’ diye. Zaten belli kafasında siyaset var. Ancak, Aygün’ün mirasını ATO’nun sahiplenmesi lazım. Aygün’ün toplumsal mirasına sahip çıkmalı.”

Ergenekon savcısı Başbakan’sa, avukatı benim

Ergenekon soruşturması, hem siyaseti hem de basını neredeyse iki kampa ayırdı. Bu yüzden olacak, bir taraftan ciddi iddialar ortaya atılıyor, karşılığında ise diğer taraftan hemen bir yalanlama, yok sayma veya küçültme çabası ortaya çıkıyor. İşte bu ortamı çok da iyi anlatan CHP Genel Başkanı Deniz Baykal’ın sözleri de, Ergenekon’un unutulmazları arasında yer aldı. Bir televizyon kanalına mülakat veren Baykal, “Sanki bu davanın savcısı Başbakan. Eğer bu davanın savcısı Başbakan’sa avukatı anamuhalefet partisi Genel Başkanı Deniz Baykal olacak.” ifadelerini kullandı.

Hukuk bazı durumlarda askıya alınabilir

Ergenekon operasyonunun üçüncü ve en son ayağında, emekli kuvvet komutanları Şener Eruygur ve Hurşit Tolon’la birlikte 20 kişi daha gözaltına alınmıştı. Bunlar arasında eski Atatürkçü Düşünce Derneği Kadıköy Şubesi Başkanı Birol Başaran da vardı. Başaran, ADD tarafından 4-13 Şubat 2008 tarihleri arasında Marmara Üniversitesi Haydarpaşa Yerleşkesi’nde gerçekleştirilen ‘Hukuk ve Siyaset Okulu’ başlıklı konferansta, demokratik düzeni hedef alan açıklamalarıyla gündeme gelmişti: “Hukuk dışına çıkılacak günler geliyor diye düşünüyorum. Hukuk bazı durumlarda askıya alınabilir.”

Ben Türkiye’ye demokrasi getirecek adam değilim!

Ergenekon operasyonu kapsamında sanık olarak bulunan gazeteci Tuncay Güney, Kanada’nın Toronto kentinden canlı yayına bağlanarak gazetecilerin sorularını cevaplandırdı. Kendisinin bir gazeteci olduğunu ve çete üyesi olmadığını belirten Güney, neden elindeki bilgileri açıklamadığını soran gazetecilere, “Ben Türkiye’ye demokrasi getirecek adam değilim. Uğur Mumcu açıkladı da ne oldu? Ben bu ülkede her gece ayrı bir evde yatıyorum, özel hayatım kalmadı. Bu benim görevim değil.” cevabını verdi. Yaşadığı şehirde korumalarla gezdiğini, güvenliğinin de ‘kendi arkadaşları’ ve grubundaki inançlı, imanlı insanlar tarafından sağlandığını söyledi.

--------------------------------------------------------------------------------

BAZI SÖZLER KALICIDIR!

Google davası: Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı Abdurrahman Yalçınkaya’nın açtığı kapatma davasında, savunma veren AK Parti, bir terim ortaya koyarak dava hakkında ‘Google davası’ nitelemesini kullandı ve unutulmayacak bir tanımlama yapmış oldu.

Atatürk devrimleri toplumda travma yaratmıştır: AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Dengir Mir Mehmet Fırat, New York Times Gazetesi’ne verdiği mülakatta, “Her devrim gibi Atatürk devrimleri de toplumda bir travma yaratmıştır.” dedi. Travma sözcüğü kendisiyle birlikte anılır oldu.

İstikrar senin neyine Vesayet!: Üniversiteli Kadınlar Derneği’nin toplantısından bir diyalog: “Yanımda çalışan kadın bile ertesi gün ‘AKP’ye verdim abla’ dedi. ‘Niye evladım AKP?’ dedim. ‘Köprülerde yazıyor ya şunu yaptık, bunu yaptık. İstikrar var abla!’ dedi. İstikrar senin neyine Vesayet, istikrar senin neyine?”

AKP hükümetten sonra devleti de ele geçirmek istiyor: Bazı sözler de vardır ki, herkesin bildiği ama kimsenin söylemeye cesaret edemediği bir şeyi alenen ortaya koyar. İşte, eski YÖK Başkanı Erdoğan Teziç’in, “AKP hükümetten sonra devleti de ele geçirmek istiyor.” sözü de bunlardan.

Dağdaki çobanla benim oyum bir mi?: Manken Aysun Kayacı’nın, “Ben vergi veren bir insanım. Benim oyumla dağdaki çobanın oyu bir olamaz.” sözü gündemi uzun süre meşgul etti. Yabancı basından alıntılar yapıldı, çobanlar şikâyette bulundu.

Başörtüsü ile okumak isteyenler Suudi Arabistan’a gitsin: Eski Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel, kendisi için bir klasik haline gelen sözü önce, Türkiye’de sonra da ABD’de Johns Hopkins Üniversitesi’ndeki programda söyledi.

Çiçek sulamaya gitmiştim: Milletvekili Kamer Genç, bir gün oğlunun evinden, “Çiçekleri sulamaya gitmiştim” dedi. O dönemde bir kadınla ilişkisi olduğu iddia edilen Genç’in sözleri o zaman olduğu gibi bugün de herkesi gülümsetiyor.

Arkadaşı çaydan geçiriyordum: Aile dostu olduğunu iddia ettiği kadın ile samimi görüntüleri ortaya çıkan BELBİM eski Genel Müdürü Adnan Şahin, olayı anlatmak için “Arkadaşı çaydan geçiriyordum.” açıklamasını yaptı ve ertesi gün de görevden alındı. 

Emine Dolmacı / Zaman Pazar



Bu haber 357 defa okundu.


Yorumlar

 + Yorum Ekle 
    kapat

    Değerli okuyucumuz,
    Yazdığınız yorumlar editör denetiminden sonra onaylanır ve sitede yayınlanır.
    Yorum yazarken aşağıda maddeler halinde belirtilmiş hususları okumuş, anlamış, kabul etmiş sayılırsınız.
    · Türkiye Cumhuriyeti kanunlarında açıkça suç olarak belirtilmiş konular için suçu ya da suçluyu övücü ifadeler kullanılamayağını,
    · Kişi ya da kurumlar için eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi ya da kurumlara karşı tehdit, saldırı ya da tahkir içerikli ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi veya kurumların telif haklarına konu olan fikir ve/veya sanat eserlerine ait hiçbir içerik yayınlanamayacağını,
    · Kişi veya kurumların ticari sırlarının ifşaı edilemeyeceğini,
    · Genel ahlaka aykırı söz, ifade ya da yakıştırmaların yapılamayacağını,
    · Yasal bir takip durumda, yorum tarih ve saati ile yorumu yazdığım cihaza ait IP numarasının adli makamlara iletileceğini,
    · Yorumumdan kaynaklanan her türlü hukuki sorumluluğun tarafıma ait olduğunu,
    Bu formu gönderdiğimde kabul ediyorum.




    En Çok Okunan Haberler


    Haber Sistemi altyapısı ile çalışmaktadır.
    3,456 µs