Bebek ölümleri ile ilgili şok sorular

4 Ağustos 2008 16:55 tsi
Dr. Zekai Tahir Burak Kadın Sağlığı Eğitim ve Araştırma Hastanesindeki bebek ölümlerinin nedenleri ile ilgili yeni iddialar gündeme geldi. Cevapsız sorular var:

Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikası (SES) Genel Sekreteri Kemal Yılmaz, Dr. Zekai Tahir Burak Kadın Sağlığı Eğitim ve Araştırma Hastanesindeki bebek ölümlerinin nedenlerinin açığa çıkarılması için bağımsız bir heyet tarafından inceleme yapılmasını istedi.

Yılmaz, hastanedeki bebek ölümlerine ilişkin olarak sendika genel merkezinde basın toplantısı yaptı.

Hastanede son 15 gün içerisinde artan bebek ölümleri konusunda kamuoyuna yaptıkları açıklamaların hiçbir siyasi mesaj taşımadığını belirten Yılmaz, ''Yaptığımız şey, eğer siyaset ise bu halkın sağlığının siyasetidir. Bizim, Sağlık Bakanlığında gözümüz yok. Biz siyasi parti de değiliz. Ölüm üzerinden siyaset yapılır mı? Sendikamız, böyle bir şey yapmaz'' diye konuştu.

Bir ülkenin gelişmişlik düzeyinin en önemli göstergelerinden birinin bebek ve anne ölüm hızı oranı olduğunu ifade eden Yılmaz, OECD 2007 verilerine göre, Türkiye'de bebek ölüm oranının binde 23.6 olarak tespit edildiğini söyledi. Yılmaz, bu oranların, Fransa'da 3.6, Yunanistan'da 3.8, İtalya'da 4.7 ve Meksika'da 18.8 olduğuna dikkati çekerek, komşu ülkelerle kıyaslandığında sadece Irak'ın Türkiye'nin gerisinde olduğunu bildirdi.

-''MAMALARDA BAKTERİ ÜREDİĞİ DOĞRU MU?''-

Yılmaz, Dr. Zekai Tahir Burak Kadın Sağlığı Eğitim ve Araştırma Hastanesindeki bebek ölümlerine ilişkin haberlerin ardından hastane başhekimi Leyla Mollamahmutoğlu tarafından ''hastanede enfeksiyon olmadığı'' yönünde açıklama yapıldığını anımsattı.

Konunun aydınlanması için bazı soruların cevaplandırılması gerektiğini belirten Yılmaz, şunları kaydetti:

''-Hasta yakınlarının yeni doğan bölümüne sadece galoş giyerek, maske dahi takmadan girmesi uygun mudur?

-Meronem, targosit, tazosilin, tienam, vankomisin türü antibiyotiklerden dördünün bir arada bir bebeğe uygulanmasının nedeni enfeksiyon olabilir mi?

-Prematüre bebeklere verilen mamalarda bakteri ürediği doğru mu?

-Başhekimin açıkladığı bağırsak enfeksiyonuna bu mamalar neden olabilir mi?

-Mamalar işin ehli kişiler tarafından mı yoksa sık sık değişebilen ve bu konuda eğitimsiz olan taşeron şirket çalışanları tarafından mı hazırlanmaktadır?

-Cuma gününe kadar bir kuvözde 2-3 bebek yatarken ve çalışanlar malzeme sıkıntısından yakınıyorken son üç günde bu sorun nasıl çözülmüştür?''

Yılmaz, uluslararası standartlara göre 2 bebeğe bir hemşirenin bakması gerektiğini savunarak, ''Yeni doğan bölümünde bir hemşireye kaç bebek düşmektedir? Geceleri 20 bebeğe kadar çıktığı doğru mudur?'' diye sordu.

Ölümlerin nedenlerinin açığa çıkarılması için Sağlık Bakanlığı tarafından heyet oluşturulduğunu da hatırlatan Yılmaz, ''Bakanlık inceleme yapabilir, ancak biz Türk Tabipleri Birliği'nin ve sendikamızın da içinde yer aldığı bağımsız bir heyet tarafından inceleme yapılabilmesi için gereken şeffaflığın gösterilmesini bekliyoruz'' dedi.

-''SUÇ DUYURUSUNDA BULUNACAĞIM''-

Toplantının sonunda, 27 gün hastanenin yeni doğan yoğun bakım ünitesinde tedavi gören bebeğini 1 Ağustos Cuma günü kaybeden Hüseyin Boyraz, ''Savcılığa suç duyurusunda bulunacağım'' dedi.

Hüseyin Boyraz, 6 Temmuz Pazar günü 1 kilo 50 gram ağırlığında bir kız çocukları doğduğunu, 6.5 aylık olmasından dolayı hastanenin yeni doğan yoğun bakım kliniğinde tedavi altına alındığını anlattı.

Bebeklerinin, ciğerleri gelişmediği için 15 gün 2. yoğun bakımda makineye bağlı yaşadığını belirterek, şunları söyledi:

''Sonrasında kan ihtiyacı için bizi aradılar, kan vermek için hastaneye gittiğimizde 4. yoğun bakıma almışlardı. Kan da vermemişlerdi. (Çocukta enfeksiyon var) diye buraya almışlar. Zaten 4. yoğun bakımın, enfeksiyonlu bebeklerin yattığı yer olduğunu, bebeğimizin kanında mikroba rastladıklarını söylediler. Sonra süt vermeye başladılar, banyosunu yaptırdıklarını ve durumunun çok iyi olduğunu bildirdiler. Sonra süt vermeye başlandı, 3 üniteden başladılar, 8 ünite kadar süt verdiler.

(Bebeğiniz mamayı kabul eder ve çişini yaparsa bir şey olmayacak) diyorlardı. Aradan birkaç gün geçince, doktor filmleri göstererek, az bir sorunun kaldığını, biraz daha sabretmemizi istedi.

Bugün kimliğini çıkartacaktık ama olmadı.''

Geçtiğimiz Perşembe günü hastaneye gittiklerinde, ''Klinikte bir tedirginlik'' öne süren Boyraz, ''Karışıklık vardı. Sekreterler arasında tartışma vardı. O arada 2-3 aile ağlıyordu, duvara yaslanmış bazı anneler ağlıyordu'' dedi.

-''KİMSE GALOŞ GİYMİYOR''-

Boyraz, yoğun bakım ünitelerinde hijyen kurallarına uyulmadığını iddia ederek, ''26 gün boyunca hiç galoş da giyilmedi. İçeriye, sokaktan geldiğimiz gibi giriyoruz, sadece ellerimizi yıkıyoruz. (Yıka) diyen de yok zaten. Maske takan da yok'' diye konuştu.

''Hastane yönetimi tarafından 3 Ağustos Pazar günü, yeni doğan yoğun bakım kliniğinde 110 bebeğin yattığının belirtildiğini'' dile getiren Boyraz, hastaneden aldığı belgeleri göstererek, ''Bu belgelerde yatan bebek sayısı 88 olarak gösteriliyor. Aradaki fark nedir?'' diye sordu.

-''BELGE İMZALATILDI''-

Boyraz, ayrıca hastane yönetimi tarafından tüm ailelere bir belge imzalatıldığını ileri sürdü. Boyraz'ın basın mensuplarına dağıttığı belgede şunlar yazıyor:

''Yeni doğan ünitesinde yeterli yer, ventilatör ve kuvöz olmadığı ilgili tutanakla polikliniğimize iletilmiştir.

Bu bilgi çerçevesinde, acil poliklinikte görevli doktor ve hemşire tarafından detaylı olarak yeni doğan ünitesinin durumu hakkında hasta ve hasta yakınına bilgi verilmiştir.

Hasta ve yakını, bu bilgilendirme ışığında, her türlü risk ve olası teknik yetersizlikleri kabul ederek, hastanın hastanemize yatmasını kabul etmiştir.''

TBMM İNSAN HAKLARINI İNCELEME KOMİSYONU BAŞKANI ÜSKÜL, SAĞLIK BAKANLIĞI VE TTB'DEN KONUYLA İLGİLİ BİLGİ İSTEDİ

TBMM İnsan Haklarını İnceleme Komisyonu Başkanı Zafer Üskül, Dr. Zekai Tahir Burak Kadın Sağlığı Eğitim ve Araştırma Hastanesindeki bebek ölümleriyle ilgili olarak Sağlık Bakanlığı ve Türk Tabipleri Birliğinden (TTB) bilgi istedi.

Üskül, Sağlık Bakanlığı VE TTB'ye gönderdiği yazıda, Dr. Zekai Tahir Burak Kadın Sağlığı Eğitim ve Araştırma Hastanesi'nde son 15 gün içinde 27 ölüm vakası olduğuna ilişkin haberlerin basına yansıdığını belirterek, ''Bu haberler, Komisyonumuzca da üzüntüyle takip edilmektedir'' dedi.

Birleşmiş Milletler İnsan Hakları Evrensel Beyannamesinin 3. ve Anayasanın 17. maddelerinde, kişilerin yaşam haklarının ''mutlak hak'' olarak düzenlendiğine işaret eden Üskül, bunların dikkate alınarak konunun hem Sağlık Bakanlığı hem de TTB tarafından incelenip, araştırılması ve sonuçları hakkında da acilen Komisyona bilgi verilmesini istedi.

AA

Bu haber 636 defa okundu.